11
DIN EÖITIMI DERGISI 2003, 12, 89-99 GÜNLÜGÜ OSMANLI KAYNAK* ABSTRACf The Diary of A Muderris: A New Source For Otoman Blograpby Madeline C. ZiLFt• Çeviri: Harnit ER··· lt is a commonplace in Otoman studies that, prior to the mid-nineteenth century, diaries, (et- ters and collections of personal papers of the sort that has enriched Westem European biog- raphy are lacking for comparable Ottoman dignitaries. Prcsent-<lay biographical researchers are likely to focus on the man, not only because the study of career biographies lends itself to the basic chronological. spadework stil required in Otoman studies as a whole, but also because the official side of the man is often all that is retrievable from available chroni- cles, govemment documents and other second and third-hand sources. konusunda herkes bilinmektedir ki; 19. önce Avrupa biyografisini gün- lükler, mektuplar ve evrak koleksiyonlan gibi dokümanlar, bir çok asilzadesinin bahsetme hususunda eksiktir. Günümüz daha çok resmi üzerinde lar. Bu odaklanma, sadece makam sahiplerinin temel kronolojik kaynaklara -ki genel olarak hala aranan götÜrmesi sebebiyle 'zamanda ilgili resr,ni yönünün mevcut kroniklerden, resmi ve ikinci ve üçüncü el kaynaklardan temin etmek mümkün hasebiyledir. Hatta 'un el yazma umumi ve husOsi kütüphaneleri ile ilgili, üstün ve kendi kendini ortaya koyabilen belgelendirme (metotlan) -ki "The Diary of A Muderris: A New Source For Otoman Biography", Journal of Turkish Studies, I (1997) ss. 157-73. •• Maryland Ünivers.itesi Tarih Bölümü, Doç. Dr. ••• Çanakkale Onsekiz Üniversitesi hahiyat Fakültesi Din ABD, Yrd. Doç. Dr.

BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

  • Upload
    hathien

  • View
    217

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

DIN EÖITIMI ARAŞTIRMALARI DERGISI Yıl: 2003, Sayı: 12, 89-99

BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI BİYOGRAFİSİNE YENİ BİR KAYNAK*

ABSTRACf

The Diary of A Muderris: A New Source For Otoman Blograpby

Madeline C. ZiLFt• Çeviri: Harnit ER···

lt is a commonplace in Otoman studies that, prior to the mid-nineteenth century, diaries, (et­ters and collections of personal papers of the sort that has enriched Westem European biog­raphy are lacking for comparable Ottoman dignitaries. Prcsent-<lay biographical researchers are likely to focus on the offıcial man, not only because the study of career biographies lends itself to the basic chronological. spadework stil required in Otoman studies as a whole, but also because the official side of the man is often all that is retrievable from available chroni­cles, govemment documents and other second and third-hand sources.

Osmanlı Araştırmalaı::ı konusunda herkes tarafından bilinmektedir ki; 19. yüzyıl ortasından önce Batı Avrupa biyografisini zenginleştiren gün­lükler, mektuplar ve şahsi evrak koleksiyonlan gibi dokümanlar, bir çok Osmanlı asilzadesinin hayatlarından bahsetme hususunda eksiktir. Günümüz biyografı araştİrmacılan daha çok resmi şahıslar üzerinde odaklanmaktadır­lar. Bu odaklanma, sadece makam sahiplerinin biyografılerinin araştınnacıyı temel kronolojik kaynaklara -ki genel olarak Osmanlı çalışmalarında hala aranan şarttır- götÜrmesi sebebiyle değil; aynı 'zamanda ilgili şahsın resr,ni yönünün mevcut kroniklerden, resmi dokümanlarından ve diğer ikinci ve üçüncü el kaynaklardan temin etmek mümkün olması hasebiyledir. Hatta İstanbul 'un açılmamış el yazma umumi ve husOsi kütüphaneleri şalus ile ilgili, üstün ve kendi kendini ortaya koyabilen belgelendirme (metotlan) -ki

"The Diary of A Muderris: A New Source For Otoman Biography", Journal of Turkish Studies, I (1997) ss. 157-73.

•• Maryland Ünivers.itesi Tarih Bölümü, Doç. Dr. ••• Çanakkale Onsekiz M~rt Üniversitesi hahiyat Fakültesi Din E~itirni ABD, Yrd. Doç. Dr.

Page 2: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI

Batı Avrupa biyografi literatürleri ile alakahdır- ile mukabele edebilecek derecede kafi materyaller veremezler. Lakin risale, takvim-i vekfıyi ', günlük, mecmua' ve diğer yerlerdeki kütUphane sınıflandırmalan birinci el kayıt ve bu haliyle Osmanlı biyografisi için daha özel bilgiler içeren potansiyel kaynaklardır.

· İnalcık katalogunda 'yevmiye' günlük ve süreli yazı olarak listelenen el yazması tarihçilerin günlük kayıtlarına benzer, çünkü eserlerde Osmanlı'nın : bürolcratik hayatına atıfta bulunduğu gibi yazann da1162-1169/1749-1756 yıllan arasında genç bir müderris ·iken haya~yla ilgili kişisel bilgilere yer verilmiştir. Bu 18. yüzyılın ortalarında bilinen, resıiri olmayan ve hikayevi · aniatımlı nadir örneklerden biridir.

Bu yazma 34 yaprak olup 66 sayfası yazılıdır. Yapraklann boyutlan 4.02"x6.08" dir. [10.2 cm X 15.4 cm] Sayfalar 5 satır ile is satır arasında değişmektedir; genellikle 10 ila 20 satırdır. Yazma Ta 'lik formundadır. Bu sitil genellikle Osmanlı ulemasının kullandığı yazıdır. Yazınanın bütünü okunur olmasına rağmen yazı üslubu ve kalitesi değişkendir. Tahmin edile­ceği üzere, yazar bir çok Kur'an1 ifade kullanınakla birlikte aynı zamanda mevsimlerin değişmesi ve çok önemli olaylan iarif etmek için ağıf (ağdalı) Arapça ifadeler kullanmıştır. Haftanın günleri için Yek.şenbe, Düşenbe ve benzeri gibi Farsça kelimeler kullanmış fakat ay isimlerini Arapça ve Rumi altematifli olarak kullanmıştır. Bunun sebebi de takvimlerdeki farklılığı netleştirmek (konfirme etmek) içindir. Şekil olarak yazann cümleleri iki satın geçmemekte ve bu da günlük yazım sitiline uygunluk sağlamaktadır.

Yazar günlük tutmaya başladığı zaman karlyerinin başlannda olduğu i­çin, kendisinin alqığı unv~lar öneıps_i_?:. olduğu .iç~ zamanın çağdaş yazarlan tarafından fark edilmemiştir. Buna rağmen şans eseri kendisinin kimliği hakkında bazı önemli bilgiler vermiştir; şöyle ki, hangi tarihte medrese dipİoması (Ruus-i tedris) aldığını ve ilk medreseye tayini (3 la) gibi. Meşihat tarafından titizlikle tutulan personel kayıtlarında2 yazar, tam kesin olmamak­la birlikte, 10 Recep 1167/3 Mayıs 1754 "tarihinde Kılıç Ali Medresesi İbtida-i Hariç3 müderrisi Sıtki Mustafa olarak tanıtılmıştır. Personel ka}'ıtla­nndaki ek notlara göre; Sıtki Mustafa sonuç olarak müderris mertebesiyle

Transkiript sistemi olarak Eleazar Birnbaum'un sistemi takip edilmiştir. "Genel Amaçlı ve KUtUpaneler Için Osmanlı Türkçesi'nin Transkiripti", Journal oftlıe American Orienta/ Society 87 ·(ı 967) 122- ı 56. [Ancak yapbğımız çeviri de biz transkiript uygulamadık] ·

J

Istanbul Üniversitesi, Merkez Kütüphanesi, TY 8879, 12a. TY 8879 ve diğer limiye Defter/eri, Madeline C. Zilfi'de (Tiıe Ollaman Ulema 1703-/839 and the Route to Great Mollaslıip, Dok­tora çalışması, Chicago Üniversitesi, 1976) ele alındığı gibi 18. ve ·19. yüzyılın lımiyesi hak­kında şahsi bilgiler içermektedir. Bu rüus sonrası müdenislik hiyerarşisinde on sekizinci yüzyıl iblıariyle, on iki medrese derecesinden en düşilk olanıdır. (Bkz: 18. dipnot)

Page 3: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

OSMAN LI BİYOGRAFİSİNE YENİ BİRKAYNAK 91

ı ı 95/1781 tarihinde Yenişebir Mevleviyetliği 'ne yükselmiştir. 1202/ı 787-1788 tarihinde Mısır kadısı olmuş ve 1204/1789-90 tarihinde Mekke payesi ile Icariyerinin en yüksek derecesine ulaşmıştır. Ayrıca kayıtlara göre Sıtki Mustafa 1205/1790-91 tarihinde ölmüştür. Sicill-i Osmanf'de Sıtld Mustafa hakkında hemen hemen aynı bilgiler vardır. Aynı eserde, ayrıca Sıtld Musta­fa'nın . 1204'te Ordu-yu Hümayun karlısı olduğu yazılıdır. Onun Reşid Ahmed Efendi isminde bir oğlu olduğu söylenmektedir. Sicill-i Osmanzi'de­ki biyografisine göre Sıtkizade Reşit Ahmet medrese eğitimi görmüş ve ilmiye sınıfının büyük mollalık makamını alarak 1238/1822 tarihinde II. Mahmut döneminde şeyhillislam olmuştur.5

Meteoroloji ve Astronomi bilgilerinin yanında, yazann ilgi alanlan üç ayrı bölümde sınıflanmaktadır: İstanbuV daki bürokratik hayat, yazann eğitimi ve kariyeri ve az da olsa yazann ev hayatı.

1

Yazar özellikle, sultanların faaliyetleri hakkırıda söz ·etmede özel çaba sarf etmiştir. (Günlük, !..Mahmut döneminin bitimi olan 1143-1168/1730-1754 tarihi ile m. Osman'ın tahtta geçiş tarihi olan 1168-117111754-1757 tarihlerini üst üste çakıştırmaktadır. Yazar, mevsime.göre değişen padişahla­nn yazlık ikametgahlan ile Topkapı Sarayı ·arasında gidip-gelen Divan ' toplantılannı bile kaydetmiştir. Not edilenler arasında sarayın önde gelenleri ile askeri yönetimin üst kademelerinde bulunan kimselere ait atamalar, aziller, sürgünler ve bakianndaki infaziara ait bilgiler -bazen tutarsızhklara rağmen- kayıt edilmiştir. Yazar bazı yıllarda diğer yıilara göre daha dikkatli kayıtlar tutmuştur.6 Özellikle, diğer müesseselerden ziyade ulema sınıfının yaptıklarına daha çok (özen göstermiş) dikkat etıniştir.

Son yıllarda Osmanlı müesseseleri elitleri hakkırıda yapılan çalışmalar ulema sınıfından daha çok merkezi bürokrasi üzerirıe yoğunlaşmıştır. Umu­landan daha az detaylı olmasına rağmen Müderris ·sıtki'nın günlüğü 18. yüzyıl ilmiyesinin faaliyetleri hakkırıda yeni bir bakış açısı ge~. Bu dö­nemde ilmiyeye ait en bariz iki özelliği: 1- Şeybülislam ve Kazaskerlik makamlannın daimi olarak belli aileleriri hegomanyasında olması ve her yıl açılan kadronun azalması" yanında, talebin çoğalması nedeniyle, bütün ule-

4 Mehıned Süreyya, Sicill-i Osman!, (4 cilt; İstanbul: Matba'a-i Amire, 1308-1315) 3:225. s

Sicill-i Osman!, 2:392. Bununla birlikte, Hem Sicil hem de ilmiye Salnames/'nin (İstanbul:

6

Matba'a-i Amire, 1334, s. 586) işaret etti~i Ordunun Eski Kadısı Sıtki Mehıned'in oğlu Sılkizade Reşid Ahmed hakkındaki yanlışlık, onlann Cevdet Paşa'dan '(Tarilı-i Cevdet [12 cilt, İstanbul: Matba'a-i Amire, 1309] 5:70) alıntı yapnklanndandır. 1204'de Ordu Kadısı olan Mehıned Sıtki veya Topa! Ahmed Rifat da (Devleta'l-Mefayilı ma· Zey/, !stanbul: ty, s. 127) Mehmed Sıtki olarak isimlendimıiştir. Yazmanın dokuz yerinde 1 162; on yerde 1 163; on iki yerde 1 164; sekiz yerde 1 165; sekiz yerde ı 166; altı yerde ı ı 67; sekiz yerde ı ı 68 ve dört yerde ı ı 69 senesi ile ilgili bilgiler ver­mektedir.

Page 4: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

92 DİN EG1T1Mt ARAŞTIRMALARI

manın hiyerarşi düzenini bozacak şekilde arzın kısaltılması talebin çoğalma­sıdır.7 Aşağıda sayacağımız hususlar bu iki özelliğin varlığını doğrular niteliktedir. Bunlar; bazı rufıs imtihanlanna ait kayıtlar sınav olmaksızın Mollazadelere8 verilen diplomalardır. Yazar ayrıca 18. yüzyılda medrese eğitimi sırasında okutulan kitaplar hakkındaki bilgilerimize katkıda bulunur. Bunun yanında bu yazmayı değerli kılan şey, yazarın kendisi ile ilgili bilgi­lere ve yüzyılın ortasındaki ilmiye sınıfinı· sürekli· etkileyen sebepler üzerin­de şahsi görüşlerine yer vermesidir.

Bu Günlük, yazarın ailesi veya onun 1162'den önceki yaşarnı ile ilgili hiçbir bilgi vermiyor. Fakat muhtemelen ailesinin Manisa ile bir alakasi vardı. Çünkü ondan daha genç olan kardeşinirı 4 Safer 1162/30 Ocak 1749'da9 ilköğretim eğitimine başlamak üzere Manisa'dan İstanbul'a gelmiş olması ailesinin Manisa ile bir bağlantısının olduğunu göstermektedir.

Siraderim Manisa'dan yanıma geldi Bari ta'ala ilm-i nafiler ihsan edüp mu'ammer eyleye (2a)

Yazar bizzat ders vermeye devam etmekle birlikte, ilmiye hiyerarşisiniQ ilk hasarnağını oluşturan müderrislik sınavianna da hazırlanıyordu; bu uğraşı onun ruus-i tedris unvanını almasını sağlamıştır. Sıtlô Mustafa'nın kendi çalışmalan ve yaptığı görevlerle ilişkili olarak, ruOslu bir müderris olana kadar O, dönemindeki bir talebenirı daha önceki yıllardakine benzer olarak, şu kitaplan iyi okumalıdır10: Buhari 'nin derlediği hadisler11

, Eb hen'nin mantık risalesi12 ve onun farklı şerhleri ile Sarf ve Nahif'den, bir çok yazar­dan ziyade, Amr Osman İbn Hacib13 ve İbn M1Uik14'in eserleri. Muid olarak yazann görevi, kendi medresesirlde -medrese ismi verilmemekte- bulunan

7 Cevdet, age., 1:112-117; Tatarcık Abdullah, "Nizam-ı Devlet Hakkında Mütala'at", Osnıani

8 Encümeni Mecmuası, 7 (No. 41):273. Resmi belirli yüksek ulema çocuklan hakkındaki notlar iteride 169-173. sayfalar arasındadır.

9 [lngilizce metnin sayfa numaralandır.] Müslümanlar arasında giln bir önceki akşamdan başladııı için, Günlük kayıtlannın tarihleri bazen Güneş takvimindeki karşılıklan yerine bir önceki akşam· gösterilir. Kolaylık ve kısalık için, burada Güneş takvimi karşılıklan Faik Reşit Unut'a (Hicri Tari/ıleri Miladi Tari/re Çe-

10 virnıe Kılavuzu, Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi, 1 959) göre verilmiştir. Mesela bkz: Taşköprüzade Ahmed'in otobiyografisi, Eş-Şakaiki'11-Numaniye, terc: Oskar Rescher, lstanbui:Buch- und Steindruckerei phoııix, 1927, ss. 340-345; On yedinci yüzyılda medrese dersleri için bkz: Katip Çelebi, Miza11ü'l-Hakk[ı llıtiyari'/- Elıakk, (Tire Balance of Tlırutlr), terc: Geoffrey L. Lewis, Londra: George Alien and Unwin, 1957. On sekizinci yüzyı­lın meşhur ulemanın egitimi, onlann arasından tarjhçi ve ŞeyhUlislam Asım (M. Cavit Baysun, "Çelebizade !smail Asım", Islam Ansiklopedisi, 1, 1940) Günlük'Un kapsadııı dönemde Os-

ı ı manlı medrese programının degişmeyen karakterini açıkça ifade etmektedir.

12 • Ebu Abdullah Muhammed b. İsmail Buhari (ö. 256/870), es-Salrilr.

13 El-Ebheri (ö. 700/1330), Kitabü'l-lsagoci.

14 Nahiv'den Şafıye Sarf'dan Kijö.ye yazan olan lbn Hacib (ö. 646/1248). Sarfkonıısunda Elfiye yazan olan Cemaleddin lbn Malik (ö. 672/1273-74).

Page 5: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

OSMANLI BİYOGRAFİSİNE YEN1 BİR KAYNAK 93

öğrencilere, daha önce müderrisin anlattığı dersleri, onun anlattığı şekilde özetlemektir; bu dersler genellikle Sultan Ahmet veya Fatih (Mehmet II) camilerinde yapılmaktaydı. ıs

Yazar ders verme karşılığında bir ücret almasına rağmenı6, günlük tut­maya başlamada,n önce, ne, ne kadar aldığını belirtmiş, ne de diğer gelir kaynakları hakkında bir ipucu vermiştir. 16 Muharrem 1163/26 .Aralık 1749'da Şeyhülislam Kara Halil Efendizade Mehmed Sait17

, Mustafa'ya ders karşılığı ( dersiye olarak) 30 akçe almasına müsaade etti; teorik olarak, hocaların günlük 30 akçelik ödenekleri vardı:

Efendimiz Siroz'da fakire otuz akçe bir dersiye verdi (6a).

Yeni gelirine ait resmi görevine rağmen, yazar kendisini ders sorumlu­luklarını yapma zorunluluğunda görmüyordu; böylece daha az sorumluluk alara'k Siroz'a tayin edildi. Bir çok ilmiye unvanlan gibi, yazar çalışmalannı devam ettirirken müderris yardımcısı olarak görev yap~ak kendi gelirine bir takviye sağlamaktaydı. Onun ruiis imtihanına baş vurmadan dört yıl öneeye kadarki sürede, Mustafa 'nın bütün dualanna İbtida-i Hariç müderrisi olmak için konsantre oldu ki; bu aşama on iki müderrislik derecesinin ilkidir ve sadece rüus diploması olanlara açıktır. 18 Sürekli başarı için dua ederek Dersiye ile ilgili kısnu neticelendirir.

Bundan hakkımızda hariç olmamız içün dahi Bari ta'ala kalemin cereyan etdire amin (6a)

27 Camaziye'l-Evvel !J64/23 Nisan 1751 'de sadece ulemanın kullanı­mına ait olan bir konut, daha önce başka bir hoca tarafından kullanılmaktay­ken, Sı tki Mustafa 'ya verilmiştir. Bir ay içinde, Mustafa mülkün yasal lasnunı mirasçılanndan satın aldı.

ıs Medresede okutulan metinleri n referans) an,-yazann muidlik görevleri ve müderrisin dersleri 2b, Sb, 7a, I Ob, 17a, 22b, 23a, 25b, 26a, 27a ve 28b'de gözükmektedir.

ı6 Teamül alarak muidler vakıftan kendi medreselerinin gelirinden ö~encilerden günlük olarak bir kaç akçe daha fazla almakta idi; artı olarak imaretin yemeklerinden yiyip eğer isterlerse medresede bir odada kalabilirlerdi. ( Kemal Edip Kürkçüoğlu, Süleymaniye Vakjiyesi [Ankara: Resimli Posta Matbaası Ltd. Şirketi, I 962], s. 8; Fatih Mehmet ll Vakfiye/eri (Ankara : Cumhu­riyet Matbaası, 1938], s. 247).

17 İsmail Hami Danışment'in listesinde 91. şeyhülislam, lzalılı Osmanlı Tarihi Kronolojisi (2. bas. ; 6 cilt; lstanbui:Türkiye Yayınevi, 1971) 5:140-141 ; Sicill-i Osmôni 3: 28-29; ilmiye Sal­nômesi, s. 525.

18 Müderrislik!Medrese kademesinin derecelenmesi o zamanda yaygın olan şekliyle şu düzende yükselmekle idi: lbtidô-i Hariç, Hareket-i Hariç, lbtidô-i Dahil, Hareket-i Dalıil, Müsile-i, Salın-ı Seman, lbtidd-i Altmış/ı, Hareket-i Altmış/ı, Mı'isi/e-i Süleymaniye, Hamise-i Sılleynıaniye, Süleymaniye, ve Darii'I-Hadis-i Süleymaniye. Hareket ismi genellikle Hariç, Dalıil ve Altmış/ı derecenin ikincisi olarak isimlendirilirdi, Ikinci Hariç, Dalıi/ veya Altmış/ı şeklinde.

Page 6: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

94 DiN EGİTİMİ ARAŞTIRMALARI

Hatmi Hüseyin Efendi vefat eyledi evi ulemaya meşruta olmağla Bari teala hane-i mezküreyi fakire ihsan eyledi.(l3b)

-(Recep 14) Bugün bizim evin mülk olan ebniyesin yüz otuz guruşa vereseden aldık

(15b)

Devam eden aylardaMustafa İstanbul'un en uç noktasındaki Edirnekapı Mihrimalı Sultan Medresesi'ne19 ders vekili olarak atandı. Onun diğer bir yere tayini konusundaki dualan kısa bir zaman sonra kabul edildi; İstanbul · Kadısına bağlı dini vakıflardan birindeki boşluk sayesinde buraya atandı.

(25 Rabi'üi-Evvel ı 166/30 Ocak 1753) Bugün Kadı Efendi Uzun Şihabeddin tev­liyetini fakire mahluldan ihsan.eyledi Allah teala tevfik ihsan eyleye (26b)

Başantı bir şekilde müderrislik aşamalarını geçen ve ilmiye hiyerarşisi için büyük mollalık olarak ~siml~.ııdirilen kısma giren (Osmanlı 'nın büyük şehirlerinde kadılıki0 ule~ için görevden aynldıklannda kendilerine ta.zminat olarak Alpalık (maaştan daha az gelir düzeyi) ihsan edilir.21 Arpa­lık alan kimse kendine bir naib. atar, bu naib görev yerinde hakimlik yapar­ken Arpalık sahibinin haklarını gözetir. Emekli ilcrarniyesi olarak Arpalık . verme uygulaması 16. yüzyıldan beri uygulanmasına rağrnen22, zaman içinde buna hak kazanan kimselerin sayısındaki artış nedeniyle daha geniş yerleşimler (kaymakamlıklar) geçici olarak Arpalık sistemine döntiştürüldü. En geniş küçük kadılıklar 18. yüzyılda Devriye23 (rotasyon) kadılıklar şek­linde Arpalık olarak tahsis edilmiştir. 17. ve 18. yüzyılda artan büyük molla­Iann sayısı küçük kadılıkların sayısından çok fazlalaştığı için, ister istemez Eyüp, Galata ve Üsküdar gibi büyük mollalıklar bile geçici bir süre için

ı9 Istanbul Edirnekapı'daki camii ve medreseden oluşan bUyük kompleks I. Süleyman'ın (1520-1566) kızı ve Sadrazam Rüstem Paşa'nın hanımı MihrimahSultan tarafindan kurulmuştur.

20

ı ı

2!

fll. Ahmed (1703-1730) dönemide kadılıklann yeniden düzenlenmesi sonrası (Çelebizade !smail Asım, Mehmed Raşid Tarilı-I Raşid, C. 6 [6 cilt, Matbaa-i Amire, 1282], s. 15-18) Bü­yük Mollalıklar hiyerarşik olarak şöyle düzenlenmiştir: Mahrec derecesi (sekiz .şehir): Halep, Eyüp, Galata, İzmir, Kudüs, Selanik, Üsküdar ve Yenişehr-i Fener; Billld-l Erbaa derecesi {dört şehir): Bursa, Kahire, Şam ve Edirne; Haremeyn derecesi (iki sehir): Mekke ve Med ine; Istan­bul Kadılığı için İstanbul derecesi ve Rumeli ve Anadolu Kazeskerli~i. Şeyhülislam büyük mollalıklara ve dipi!Jmalı müderrisler topluluğuna başkanlık eder. Arpalık'ın çeşitli şekilleri Ulema ve Ulema olmayanlar için, İbnü'I-Emin M.K. Inat'da tartışıl-mıştır. "Arpalık", Türk Tarüı Encünıeni Mecmuası, No: 16, ss. 276-283. Bir çok kayna~a göre, burada üzerinde durulan Ulema Arpalık tipinin ilki Til. Murad taralindan onun Şeyhülislamı Bostanzade Mehmed'e IOOI/1593'te verilmiştir. (Hüseyin Hezarfen, Tellıisü '1-Beyaıı fi Kavtiniıı-i Al-i Osman, Paris, Bibliotheque Nationale, Supple. Turc, 40, 126b).

23 Devriye kadılıklan bazen daha küçük mollalıklar şeklinde isimlendirilmiştir. Belgrat, Filibe, Sofya, Diyarbakır, Erzurum, Maraş ve Ba~dat gibi şehirleri içerir, gerçi bahsi geçen şehirler 18. ve 19. yüzyıllar içerisinde değişiklik arz etmiştir. (llnıiye Defteri, Istanbul Üniversitesi Merkez KUtOphanesi, TV 8881 ve TV 855). Devriye ŞeyhUlislam tarafından isimlendirilen Ilmiye hiye­rarşisi olup diptomalı gruba dahil değildir.

Page 7: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

OSMANLI BİYOGRAFİSİNE YENİ BİRKAYNAK 95

Arpalık olarak tahsis edilmek zorunda kalınmıştır.24 2 Nisan 1749 ve 23 Ekim 1751 'de Günlük memuriyet dereceterindeki değişikliğe uyum sağla­mak için kadılık değişimlerini kaydetmektedir.

( 13 Rabi üi-Ahir 1 162) Bugün Sofya ve Filibe virildi ve Kayseriye İranl'den intiza' olunup mevl[ev]iyet ile yerine Medhizade ve Erzurum · İlahizade (İlai}icizade?]ye· virildi ve iranl Efendiye beled-i Kayseriye Eyüp arpalık virildi (20b)

(3 Zi'l-hicce 1 164) Bu esnada merhum Ak Mahmudzade Efendinin arpalığı olan OşkUdar kazası ber veeh-i mevleviyet Filibeden mazül Fazı! SUleyman Efendizade Nurnan Efendiye virildi. (20a)

15 Cemaziye'l-Ahir 1166/19 Nisan 1753'te, Mustafa, bu sefer de İstan­bul Kadısına bağlı Defterdarlıktan diğer bir küçük günlük gelir elde edecek şekilde atandı. ·

• Kısmet-i belediye mahsulünden olmak üzere Kadı Efendi mahlotdan fakire yirmi akçe ihsan eyledi. Allah teala hayırlı yirlerden merzuk eyleyilp nice böyle meram­larımıza nail eyleye amin (27b)

Altı ay soma, Mustafa resmi kayıtlara göre nişanlandı, tahmin edileceği gibi müstakbel eşi ve ailesinden bahsetmiyor, birliktelik, çocuk ve devamlı bereket için Allah'ın İhsanını istiyor.

(23 Zi'l-Kade 1 166/21 Eylül 1753) Bugün saat bir buçukdaakd-i meclis-i nikahı­mız vaki' oldı el-hamdi-lillah ... si' a-i nzık ve hüsn-i zindeganl ve hayırlı evlad ah­san eyleyilp bundan böyle evkatımızı safa-i hatır ile güzeran ittirrnek müyesser ey­leye ve sair muradlarımızın dahi husuliyle mesrur eyleye amin bi-hurmetihi en­Nebi Ol-Emin (29a)

2 Muharrem Cuma 1167/ 30 Ekim 1753 'te gelin damada getirildi.

El-hamdü-lillah teala bu gice haclegahımıza duhul ve zifaf ile mesrur olduk Allah teala hayırlı ve mübarek yleyüp hüsn-i mu'11şeret ve ahsen-i ülfet ile nice zernan evkatımızı surur ile güzeran itdirde ve hayırlı evlad ihsan eyleye ve rızkımızı vasi' eyleye amin ... (29b)

Yazann mesleki geleceği, 1167 sonlannda Feyzullahzade Murtaza E­fendi 'nin25 şeyhülislamlığı zamanında kendisine önerilen ruus imtihanını başardığı zaman, daha kesin hatlarla belirdi. 27 Cemaziye'l-Ahir 1167/21 Nisan 1754'te (30b) Şeyhülislam 6 Recep/29 Nisan günü imtihan olacağını ilan etti. 29 Cemaziye'l-Ahir 1167/23 Nisan 1754'te Şeyhülislam imtihan jürisini açıklamadan önce Mustafa imtihana girmeye hak kazandığını öğren­di.

24 Şeyhi Mehmed, Vekö.yi'ü'l-Füzalö., Süleymaniye Umumi Ktp., Hamidiye 939, 89a ve 130b; Hamidiye 940, 1 09-ı30 yapraklan arasında.

25 92. Şeyhülislam, (Danişmend, 5: ı 4 ı; Sicill-i Osmanf 4:361-62; Ilmiye Salnamesi ss. 525-526).

Page 8: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

96 DİN EGİTİMI ARAŞTIRMALARI

Bugün Şeyhülislam Efendi medrese imtihanına tenbih idüp iki günden sonra Düşenbe güni biz dahi varup yazıldık i rtesi Düşenbe güni tenbih olundı ki gelecek Düşenbe güni okunacakdır di yu tayin olundi (30b)

Sınav günü sabahı Mustafa diğer 98 arkadaşı ile geldi. Günün orta­sına doğru imtihan sırası belli oldu. O akşam da Mustafa 'nın sırası geldi .Geçtiğini hemen öğrenmiş olmasına rağmen izleyen günlerde imtihanda dereceye girdiğini öğrendiğinde çok mutlu oldu.

{6 Recep) Bugün saat tokuz buçukda ŞeyhUlislam kapusına varup imtihan ortasına erbab-i imtihandan toksan tokuz kadar kirnesne ile cem' olup saat on ikide el­Fennü'I-Evvel'den ders tayin olunup üçte Abdülhadt Efendi imtihanı feth idüp biz dahi gice saat altıda mümeyyiz efendinin önünde el-hamdülillah teala okuyup mu­vaffak olduk Harnda sümme harnda sümme harnda

{ll Recep) !rtesi günler meclis-i imtihanda hazır olan Süleyman Efendiden yedi nefer kirnesne pek ala okudı diyü fakir dahi yediden olmak üzere İzmir! Efendi nakl eyledi elhamdülillah la havle ve la kuvvete illa billah (31 a)

12 Recep 1167/5 Mayıs 1754'te imtihanda başanlı olanlar için düzenle­nen törende Şeyhülislam ve diğer önemli kişiler de bulunmuştur. Tören sırasında Mustafa diplomasını Şeyhülislamın elinden almış ve o zaman · öğrenmiştir ki İbtida-i Hariç unvanı ile Tophane'deki Kılıç Ali Paşa Medre­sesi'ndeki dördüncü sıra müderrisliğine atanmıştır. Daha az şanslı

Mülazimlerce (ruusunu yeni alanlar veya müderris adaylan) yaşanan uzun bekleyişterin aksine26

, Mustafa'nın Mülazimliği kısa sürmüştür. O büyük bir mutlulukla ifade eder ki, onun Millazimliği yedi yıldan biraz fazla sürmüş­tür.

Bugün rüuslar tevzi olunup saat altıda ŞeyhUlislam Efendinin yeniden biz dahi rabi'-i Kılıç Ali medresesi rüusun aldık el-hamdülillah Bari teala Hazretlerinin lutf-ü fazlma ki henüz müddet-i mülazimetim yedi seneyi üç ay tecavüz idüp ... (31a)

Bir sonraki gün, resmi ulema cübbe ve sanğı giyinmiş bir şekilde grup, bir kez de Şeyhülislam ve daha sonra Sadrazam ve diğer kıdemli ulemanın huzuruna çıkmışlardır.

!rtesi gün iörf-ü üst ile yine ŞeyhUlislam Efendiye varılup anda rufeka efendileric muctemia27 Şeyhülislam Efendiye buluştuktan sonra sahib-i devlete ve andan ki bar efendilere van ldı. (31a)

Sonuçta doksan dokuz kişiden sadece yirmi altısı imtihanı geçip diplo­malı müderrisler grubuna girmişlerdir. Fakat çok uzun süre yürürlükte kalan geleneğe göre, bazı yüksek ulema çocuklan ve özellikle de şeyhUlislam ve

26 ll 1511704 senesinde ruüs imtihanına girmek için sadece on sekiz ve llzeri yaşlardaki adayiara izin verildi (Mehmed Raşid, age., 3: 119).

27 Asıl okunuşu 'mucıemi'an' dır. Ancak yazann yazma şekli ve Bimbaum'un sisiemine göre 'mücıemi'a'dır. Bkz: birinci dipnot.

Page 9: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

OSMANLI BİYOGRAFİSİNE YENİ BİRKAYNAK 97

kazasker çocuklan çoğunlukla imtihana ginneden rufısa sahip oluyordu?8

[mtibanın birkaç günü içinde bu tür dört rufıs unvanı verilmiş olup bu unvan­Iann iki tanesi Dürrizade ve Damatzadelere verilmiştir.29

(ı ı Recep) Hasılı yirmi altı irntihanlı iki rnüşeffa' iki dahi Dürri zade ve Darnad zade rnahdurnu rnecrnu'i otuz kişi rnüderris olduk (3 la)

Sa:fer 1168/ Aralık1754 'te Mustafa, Y anya kasabasına kadı olarak atan­mıştır. Küçük Osmanlı şehirlerindeki kadılık genellikle, rufıs eğitiminden daha kısa olan medrese eğitimini yanda bırakan ve ruus altı kadılık yolu ile tarik.:.i kaza gibi daha az gelirli karyeleri seçenlere verilir. Rufıs unvanını aldıktan sonra, doğal olarak Mustafa müderrislik yoluna girmiştir ki, bu yol da tarik-i tedrisliktir. Bu yol diptomalı ulema grubuna giren ve büyük molla olmak isteyen müderrislerin yoludur. Bu da her şeyden önce gerekli olan müd~rrislik derecelerini geçmekle olur. İstanbul' daki müderrislerin30 çoklu­ğu ve Arpalık sistemi nedeniyle diplomalı müderrisler genellikle, Arpalık sahiplerinin naibjl1 olarak görev alıp bir gelire sahip oluyorlardı. 18. yüzyıl­da Yanya'nın sıklıkla Şeyhülislam Arpalığı olması nedeniyle, Mustafa büyük ihtimalle oradaki kadılık hizmetini naib olarak yapmıştır.

13 Safer/29 Aralık'da Mustafa İstanbul'a uzak bir yere yola çıktı. Onun yol güzer­gahı Marmara sahilleri boyunca Tekirdağ'ı geçerek Malkara, Ahırköy, Ferecik ve Meğri'dir. Meğri'den Gürnikçine'ye ve oradan da Ege salıilindeki Kavaıa'nın gü­ney batısındaki Orfani'ye gitti. Onun yol güzergahı batıya Kiliseli'ye ve oradan da güney batıya yönelerek Selanik ve Katarini'ye vardı. Yenişehr-i Fenari'de gecele­dikten sonra, Tırhaıa, Maıakaş ve nihayet ı Rabi'O'ı-Evvel 1 1 68/ı 6 Aralık ı 754 'de Yanya'ya vardı. Mesafe altı yüz milden daha kısa olmasına rağmen yolcu­luk yaklaşık olarak on dokuz gün sürdü veya Mustafa'nın güniUğüne göre gerçek seyahat zamanı iki yüz saattir. (33b-34b)

Mustafa Yanya'da karşılanışına ait detaylar. ve görevler hakkında bizi pek aydınlatmıyor. O Y anya yolunda iken Sultan I. Mahmud öldü, m. Osman tahta çıktı (23 Safer 1163/9 Aralık 1754). Birkaç hafta sonra, Musta­fa imparatorluğun Avrupa kısmında yer alan daha düşük seviyeli kadılıkların personelinden sorumlu Rumeli kazaskerliği tarafından yeni sultanın tahta çıkışı için yapılan kutlarnalann uygun olup olmadığını izlemek üzere görev-

28 Tatarcık Abdullah, ss. 275-276. 29

1703-1839 arasında şeyhOlislam iki Damatzade ve beş Dürrizade vardı (Danişmend'in listesin-de, ss. 138-151, Numaralar suasıyla: 83, 94/96, 85, 95/1011106, 112, 115/123 ve 1321134. Mustafa muhtemelen şeyhDlislam çoculdanndan, ı ı67'de Rumeli Kazaskeri olan Darnaclzade Fezullah 94/96 ve Durrizadelerin en bilgilisi olan ı ı68'de Rumeli kazaskeri olan eski Anadolu kazaskeri Dürrizade Mustafa'ya 95/1011106 işaret etmektedir.

30 Tatarcık Abdullah, s. 276. 31

Bkz: Örnek olarak, Arapzade kardeşlerin ilk mesleki durumlan, Rumeli kazaskeri Mehmed Sadık {ö. 1200/1786) (Sicili-i Osmani 9:190-91 ve Cevdet, 3:273-74) ve Şeyhülislam Ahmed Ataullah (ö. 1 1 19/1 785) {Ri fat, s. 1 09).

Page 10: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

98 DİN EÖİTİMİ ARAŞTIRMALARJ

lendirildi. Birkaç gün sonra Mustafa gayr-i müslimlerden kelle vergisi topla­yan kimselerden, eski sultarun şeyhülislam ve padişah hocasının görevden alındığını öğrendi; bu durum sultan değişmeleri sırasında sıklıkla karşılaşılan resmi görevlilerin yeniden atanmasıdır.

(16 Rabiü'l-Ahir 1168/30 Ocak 1755) Bugüni Yanya cizyedar[ı) ile şeyhülislam-İ sabık Murteza Efendinin şehr-i Rabi'ül-Evvelin 28 gilni istifa eylemesiyle mazill ve yerine İran! Abdullah Efendinin sadr-i iftaya mevsul olması haberi istima' olundi ve Büyük imarnın imarnetten İzmir kazasıyla ihraç ve Küçük Büyük [olup) ve Ağa camii hatibi Emir Efendinin Küçük imam olduğı haberleri istima' olundu (35a)

27 Şevval 1168/5 Ağustos 1755'te Mustafa'nın yerine atanan, ismi be­lirtilmeyen kişi Yanya'ya vardı. Bir hafta sonra Mustafa Yanya'yı terk etti ve 24 Zi'l-Kade/1 Eylül'de İstanbul'a vardı. Geçici olarak kadılık hizmetine ve başkentteki ulema yaşantısının nimetlerinden uzak kalmasına rağmen, müderrislik konumunu hiç kaybetmemişti. 21 Aralık 1755'te Günlük'üne yazdığı şu satırlardan, bir müderrisin ölümü nedeniyle ortaya çıkan atamalar zincirini tarif etmiştir. Yüksek müderrislik ataması, diğer bir müderris kade- . mesinde boşluk olmuş ve hali hazırdaki mücferrislerin atamasından bahset­miştir. Kıdem sistemine ve Şeyhülislamın Mülazim defterine rağmen Musta­fa 'nın meslektaşlarından yedisi, aynı derecedeki müderrislerin önüne geçe­rek bir üst göreve atanınayı başardılar.

(1 7 Rabiü'I-Evvel 1 169) Bugün bundan akdem Hakaniye-i Vefa müderrisi Bekir Efendiye Cedide-i Osmaniye medresesi · ba Hamise ihsan olun up yeri ve İkinci Altmışlı müderrisi Köse Hüseyin Efendizadenin tarik-i hacerlan vefatı haberi gel­mekle anın yer[ i] ve birkaç gün mukaddem yine İkinci Altmışlı mUderrisi Cerrah~i Halil Efendinin yeri mahlul olmağla aniann silsileleri ve bundan akdem Hareket-i Dahilde Konya Mollası olan Hünkar imamının ve Nur-i Osman\' camiinin neşihat-i tarik-i meşayihe vaz' olunup zeylehu Hareket-i Dahil müderrisi Yesinzade Efendi olmağla anın dahi silsileleri zuhur· idüp siirekamızdan sekiz nefer kirnesne tekaddüm itmekle madür olduk Allah teala mükafat ihsan eyleye (38a)

İki aydan daha kısa bir süre sonra Mustafa'nın Hereket-i Hariç'ç atanma umutlan hayal kınldığı ile sonuçlandı. ·Boşluklardan kaynaklanan atama zinciri Mustafa'nın Rufis devresinden olan dört kişi ile birlikte on iki yeni Hareket müderrisi oluşturdu. Mustafa yaşadıklarından kaynaklanan hoşnut­suzluğunu dizginlemeğe çalışmasına rağmen kendi başansızlığırun nedeni­nin mollazade ayncalığı verilen Darnatzadelerin ilerlemesine bağlamıştır. Günlük' e yazılan son ifade şöyledir.

(7 Cemaziü'l-Evvel 1 169/8 Şubat 1756) Bugün Kudus-i Şerif Altunı zade Abdul­lah Efendiye ihsan olunup Desteci zadenin mahluli ile silsiteleri zuhur eyledi ve bizim medresemiz Hareket-i Hariçe [İbtida-i ) Hariç padaşlanndan sekiz ve yen ile­rimizden dört mecmui on iki padaş hareket etmekle Damatzadenin gereği gibi mağduri olduk Allah kahr eylemesun amin dahi sebeb olanları behr yab etmesin

Page 11: BİR MÜDERRİSİN GÜNLÜ GÜ OSMANLI KAYNAK*ktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01239/2003_12/2003_12_ZILFIM.pdf · 90 DİN EÖİTİMI ARAŞTIRMALARI Batı Avrupa biyografi literatürleri ile

OSMAN LI BİYOGRAFlSfNE YENİ BİRKAYNAK

amin sümrne amin Allah telila bizi de tekmil-i tarik ile muamrner eyleye amin (33ai

2

99

Gerçekten Günlük'ün bu kadar lasa ve bu denli mutsuz bir ifade ile son­landmiması ü.zücüdür. Fakat yazann diğer biyografik materyallerinin işaret ettiği üzere Sıtki Mustafa kariyerini sadece bir müderris olarak veya daha düşük. İbtida-i "Hariç müderrisi olarak tamarnlamamıştır. Onun kariyeri Mollazadeler tarafından geciktirilmiş olabilir. Fakat nihayetinde o da şeyhü­lislarnlık ödeneği almaya hak kazanabilmiştir.

Her ne kadar lasa olsa da bu Günlük, genç bir Osmanlı aliminin kişisel ve aynı zamanda mesleki ihtiraslan-istekleri konusundaki anlayışıımza katkılar sağlamaktadır. Bu Günlük tercüme edildikten sonra ve irıdeksle tamamı basılacak fakat urouluyor ki Günlük'ün muhteviyatı hakkında burada söyl~necek birkaç ifade Osmanlı biyografisine katkı sağlayacaktır.

Osmanlı edebiyatında çok az yer tutan kişisel biyografıler alanına katkı sağlayacaktır ve benzer dokümanlarla ilgili araştırmaları teşvik edecektir.

32 Her ne kadar son yazılan 33a'da görUiüyorsa da, bundan önce kaydedilenlerden anlaşıldığı gibi onun içindekilerden ve tarihinden de anlaşılmaktadır ki, 1169 senesi için son yazılan, cildin sonunda yer alacakbr, bu da Günlük'ün tamamlanması içindir.