18
SANAT ATÖLYELER1

A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

  • Upload
    others

  • View
    0

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

BAHARİYE SANAT ATÖLYELER1

Page 2: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

Koordinatörü Meryem Güney

Seırnp1oz:yuırn Koordinatörü ve Editör

Prof Dr. Mustafa S. Küçükaşcı

:ieırnp1oz·yuırn Yürütmeni

Selma Topkara

Bilim Kurulu

Prof Dr. Ahmet Turan Aslan Dr. Coşkun Yılmaz Prof Dr. Erhan Afyoncu Prof Dr. Hasan Kamil Yılmaz Prof Dr. İskender Pala Prof Dr. Mehmet Akif Aydın Prof Dr. Musa Duman Prof Dr. Mustafa S. Küçükaşcı Prof Dr. Raşid Küçük Prof Dr. Turan Koç

Düzenleme Kurulu

Coşkun Yılmaz

Kemal Özden Mehmet Bulayır Meryem Güney Mustafa S. Küçükaşcı Necati Sancaktutan

Yazarlar

Prof Dr. Abdülhamit Tüfekçioğlu Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Önal Dr. Coşkun Yılmaz Prof Dr. Erhan Afyoncu Prof Dr. M. Fatih Andı Prof Dr. M. Hüsrev Subaşı Prof Dr. Muhiddin Serin Prof Dr. Mustafa Fayda Prof Dr. Mustafa S. Küçükaşcı Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Topatan Prof Dr. Nihat Öztoprak Dr. Nusret Gedik Prof Dr. Raşid Küçük Prof Dr. Selçuk Mülayim Dr. Öğretim Üyesi Selman Can Prof Dr. Süleyman Beyoğlu Dr. Tahir Güngör Dr. Tayyar Altıkulaç Prof Dr. Turan Koç Doç. Dr. Uğur Demir

T C. Cumhurbaşkanlığı TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı TC. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı İstanbul İl Kültür ve Turizm J\/11.taıırtıu!u Topkapı Sarayı Müzesi

Bahadır Taşkın

4, 12, 13, 20, 21, 22, 25, 26, 29, 31, 44, 47, 48, 51, 58, 60, 61, 62, 63, 65, 66, 71,72, 77, 83, 111, 116, 120, 122, 123, 124, 129 alt, 131, 137, 140, 143, 167

TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Millet Yazma Eser Kütüphanesi 78, 79

Metin Yazarları Arşivleri

Tasarım ve Uygulaına

Korpus Kültür Sanat Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. Hüsrev Gerede Cad. Çolakoğlu Apt. No.66/1 Teşvikiye-İstanbul Tel: O 212 236 71 61 - 62 [email protected] sertifika no: 16356

İnsan ve Medeniyet Hareketi Bahariye Sanat Atölyeleri

Bahariye Mevlevihanesi Eyüp Merkez Mah. Silahtarağa Cad. No:l2 34050 Eyüp/ İstanbul Tel: O 212 501 31 71 [email protected] www.bahariyesanatatolyeleri.org

Baskı

Kültür Sanat Basımevi Litros Yolu 2. Matbaacılar Sitesi ZB7-ZB11 Topkapı / Zeytinburnu ! İstanbul Tel: O 212 674 00 21 sertifika no: 22032

ISBN

978-605-67100-3-2, Mayıs 2019

© Tüm Hakları saklıdır. Bu kitapta yayımlanan metinlerden, yazar­ların ve yayınlanan fotoğrafların, fotoğraf sahibinden izin alınma­dan, fotokopi dahil, optik, elektronik ya da mekanik herhangi bir yolla kopyalanamaz, çoğaltılamaz veya basılamaz.

Page 3: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

-

Nihat Öztoprak •:<

15. asır şairlerinden Bedr-i Dilşad, Raiyyet nesr nazm ana padişah Olupdur bilür ma'ni millüne şah2

eytinde, nesri yani düz yazıyı vatandaşa,

nazmı da o vatandaşların padişahına benze­tir. Ayrıca nazmı mana ülkesinin şahı olarak takdim eder. Klasik Türk edebiyatında bu görüş oldukça yaygındır. Bu yüzden, her ko­

nuda, her türde üç-beş beyitten binlerce beyte kadar aruz ve hece vezniyle manzumeler yazılmıştır. Burada tamtacağımız mukaddes emanetlerden biri olan Hz. Peygamber'in na'linin bulunması ve İstanbul'a getirilmesini konu alan manzume de bu anlayışın bir ürünüdür.

ettiği ve kullandığı bir ona ten dikkatle korumuşlar ve nesilden nesile intikal ettirmiş­lerdir. Özel şahıslar ve halifeler elinde bulunan bu bazıları zamanlarda 3 bazıları

muş yerine benzeri yapılmış, bir kısmı ise orijinal asırlarca korunmuştur.

Yavuz Sultan Selim (1512-1520) 1517 yılında Mısır'ı feth edip Memluk Devleti'ni ortadan kaldırmakla, ona bağlı olan Mekke ve Medine'nin de hakimiyetini elde etti. Bu gelişme üzerine dönemin Mekke emiri Muhammed Ebu Berekat da bağlılığını maksadıyla Kabe'nin anahtarlarını ve bir kısım mukaddes eşyayı oğlu Şerif Ebu Yavuz'a gönderdi. Yavuz, gerek bu eşyaları, gerek halife kanalıyla ken­dine intikal eden eşyalan ve gerekse şahısların bizzat hediye ettiği mukaddes eşyaları bir araya toplamış ve deniz yoluyla İstanbul'a göndermiştir. Bu eşyaların şüphesiz en kıymetiisi Hz. Peygamber'in Muallekat-ı Seb'a şairlerinden Ka'b bin Zü­heyr'e hediye ettiği, sonralan hilafet alameti sayılan Hırka-i Saadettir.1

Yavuz'un arzusu doğrultusunda hatimler eşliğinde, bü­yük bir itina ile korunarak İstanbul'a getirilen mukaddes emanetler, Has Odası'na konmuştur. O günden sonra "Hır­ka-i Saadet Dairesi" olarak anılan bölümde muhafaza edilen eşyalan korumak, temizlemek ve bakımlarını yapmak Os­manlı Padişahlarının asli görevlerinden biri sayılmıştır. Bu işler için padişahın da içinde bulunduğu 40 kişilik bir hizmet ekibi kurulmuştur.5

Mukaddes eşyalarm İstanbul'a getirilişi Yavuz Sultan Selim (1512-1520) döneminde başlar ve Osmanlı'nın yıkılışı­na kadar devam eder. Bilhassa 19. asırcia yoğunlaşır. Zira bu asrın başlarmda Arabistan'da eşyalarm kutsal olamayacağını

'' Prof. Dr. Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Bölümü 1 Bu makale daha önce "Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırma ve Uygulama Merkezinin "Türk Kültüründe konulu

Uluslar Arası Sempozyumda, "Na'l-i Resul Manzumesi'; başlığıyla tebliğ olarak sunulmuş (İstanbuL 2003), daha sonra senıpozyumun Emine Gürsoy Naskali'nin editörlüğünde Ayukkabz Kitabı'ında (Kitabevi İstanbul 2003, s. 93-115).

2 Adem Ceyhan, Bedr-i Dilşad'm A1urad-ndmesi, İstanbul 1997, c. II, s. 719, beyit 6071. 3 Mesela, "Mühr-i Saadet" Hz. Peygamber'den Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer Hz. Osman'a kadar fakat Hz. Osman onu Hicri 30 (Miladi 650-651) yılında Aris kuyusuna düşürerek kaybetmiştir. Daha sonra yerine benzerini yapmıştır. Hırka-i Saadet Dairesi'ndeki Mühr-i Saadet'in Hz. Osman'ın son­radan yaptırdığı mühür olduğu rivayet edilmektedir. (Bk. G. Levi Della Vıda, "Osman'; İslam Ansiklopedisi (İA), İstanbul 1964, c.9, s/130; Tahsin Hırka-i Saadet Dairesi ve Emdnat-z I\!Iukaddese, İstanbul 1953, s. 28.

Kasım Kufralı, "Hırka-i Şerif; İA, İstanbul1978, c.5/l, s. 450; İslam Yaşar-Nebil Fazı! Alsan, i\!Iukaddes Emanet/er, İstanbul 1985, s. 16. 5 Bu ekibin en önemli görevi, Hırka-i Saadet Dairesi'nin temizliği idi. Bu işe tabir edilircli. Pars, iki Biri haf~ada bir gün daimi temizlik, diğeri ramazanlarda ziyaretler öncesi umumi temizlik idi. Temizlik esnasında amber, misk gibi kokular kullanmak adet iciL (Geniş bilgi için bk. Öz, a.g.e., İstanbul 1953, s. 24, 25 ve 12. Dipnot.)

76

Page 4: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

------------------------------------------------ /\ ılıa• ıvpı

Yavuz Sultan Selim'in Portresi

Nakkaş Osman, Kıytıfetü'l-insaniyefi şema'ilü'l-osmaniye, 1579 tarihli

Kağıt, suluboya 20,7xl2,5cm

Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Env. No: H. 1563, y. 54b

77 --

Page 5: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

iddia eden Yehhabilik akımı yayılmaya başlar.6 Yehhabile­rin tahribinden kurtarmak maksadıyla mukaddes emanetler çoğu sahipleri tarafından İstanbul'a gönderilir. Bu faaliyet, Osmanlı Devleti'nin yıkılma sürecinde daha da hızlanır. Son olaral<, I. Dünya Savaşı'ndan önce, Hicaz bölgesinin işgal edilmesi endişesiyle, geri kalanların büyük bir kısmı da İstan­bul'a ulaştırılır.7

Hırka-i Saadet Dairesi'ne teslim edilen mukaddes ema­netlerden biri de na'l-i Resul'dur. Sahibi Abbasi soyundan Derviş Muhammed adlı bir kişidir. Derviş Bey, 1289/1872'de elindeki emanetten devlet yetkililerini haberdar etmiş ve onun İstanbul'a götürülmesini istemiştir. Bilahare, bu mu­kaddes emanet sahibinden alınmış ve uzun süren bir yolcu­luktan sonra İstanbul'a ulaştırılmıştır. Burada tanıtılan risale; sözünü ettiğimiz na'l-i Resul'ün ortaya çıkarılışı, teslim alını­şı, İstanbul'a ulaştırılması ve bu esnada karşılaşılan mucizevi olayları konu alır.

Na'l-i Resul Manzumesi'nin şekil ve muhteva hususi­yetleri:

Eserin bulabildiğimiz tek nüshası, millet kütüphanesi manzum eserler Bölümü 1407 numarada kayıtlıdır. Müellifi, Şirirızade Hafız Sadeddin'dir. Müellif tarafından verilmiş bir ismi yoktur. Beyitlerde geçen na'l-i pak, na'l-i mübarek, na'l-ı şerif, na'l-i saadet, na'l-i resul gibi terkiplerden her biri esere isim olabilir. Biz, na'l-i resCıl'u tercih ederek makalenin baş­lığını "Na'l-i ResCıl'un İstanbul'a Getiriliş Hikayesi" şeklinde düzenlemeyi uygun gördük.

Müellif hattı olan bu nüsha 235 beyittir. Aruzun remel bahrinden "fa 'i la tün/ fa 'i la tün/ fa 'i lün" kalıbıyla yazıl­mıştır. 23 ila 35'inci beyitler arasında bulunan "fe 'i la tün / fe 'i la tün / fe 'i la tün/ fe 'i lün" kalıbıyla yazılan beş bentlik muhammes8 hariç tutulursa, eser mesnevi nazım şekliyle ya­zılmıştır denilebilir.

Eserin ilk 10 beyitlik kısmı tevhit ve na't nev'indendir. Kı­saca Cenab- ı Hakk'a hamd ve şükür, Hz. Peygamber'e, onun aline, ashabına, etbaına salat ve selam getirildil<ten sonra

Nesl-i 'Abbasi'den çıkdı bir er Adına Derviş Muhammed didiler (Beyit 11)

Didi vardır na'l-i pak bizde bu an Saklar idik şimdi oldı ol 'ayan (Beyit 12)

beyitleriyle asıl konuya geçilir.

Na'l-i Resul Manzumesi'nin ilk sayfası. Millet Kütüphanesi, AEMNZ 1407, y.lb

6 Vehhabilik, 1787'de ölen Muhammed b. Abdülvahhab taı·afından kurulmuş bir akımdır. Bidati çok farklı yorumlayıp alanını genişletmişler ve birçok şeyi küfür saymışlardır. Bu cümleden olmak üzere, mezar yapmayı, türbe yapmayı ve ziyaret etmeyi küfür saymışlar, eşyalann kutsal olamayacağını ifade etmişler­dir. Bu yüzden bilhassa Mekke ve Medine'deki Osmanlı vakıflarını dağıtmışlar ve talan etmişlerdir. Herhangi bir yerleşim bölgesine girdiklerinde yaptıkları ilk iş, kabirleri ve mukaddes sayılan eşyaları tahrip etmek olmuştur. Şiddet ve sertlikle devam eden hareket, L1gilizlerin yardımı ve tahriki ile Osmanlı Devletine isyan şekline dönüşmüştür. Geniş bilgi için bk. S. Hayri Bolay, Felsefi Doktirinler Sözlüğü, 2. baskı, İstanbul 1981, s. 308-310. 7 Birinci Dünya Savaşı esnasında Medine'nin tahliyesiyle beraber orada bulunan mukaddes emanet ve kıymetli eşyaların İngilizlerin el koyması endişesi ve hırsızlardan korunması amacıyla İstanbul'a tahliyesi kararlaştırıldı. Emir, 2Mart1917'de Hicaz Kuvve-i Seferiye kumandanı Fahreddin Paşa'ya bildirildi 81 parça eşya bir heyet tarafından müteaddit sayıda listelenerek titizlikle sandıklara kondu ve İstanbul'a gönderilmek üzere Şeyhü'l-Harem Ziver Bey başkanlı­ğındaki bir heyete teslim edildi. Heyet, önce Şam'a oradan da 25 Mayıs 1917'de İstanbul'a geldi. Konuyla ilgili geniş bilgi için bk. Süleyman Yatak (Beyoğlu), "Mukaddes Emanetler~ Türk Dünyası Tarih Dergisi, Ağustos 1991, sayı 56, s. 44-51. 8 Bu muhammesin edebiyatımızda çok az rastlanan aaaAA bbbAA cccAA çççAA ... kafiye düzeniyle yani son iki mısraı nakarat olarak yazılmış olması dil<kat çekicidir. Bk. Haluk İpekten, Eski Türk Edebiyatı Nazım Şekilleri, Ankara 1985, s. 126.

-- 78 --

Page 6: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

Na'l-i Resul Manzumesi'nin son sayfası. Millet Kütüphanesi, AEMNZ 1407, y. 9b

Konunun özeti şöyledir:

Derviş Muhammed, elinde bulunan na'lden söz eder. Ha­ber Diyarbakır Valisi İsmail Paşa'ya kadar ulaşır. İsmail Paşa 40 bin kişiyle na'l-i paki karşılar. Şehre getirir. Sağına ve solu­na alem dikilir. 12 gün, gece ve gündüz halk ziyaret eder. Son­ra, İstanbul'a gönderilmesi kararlaştırılır. Bu iş için dayanıklı bir kişi aranır. Bu bahtlı kişi Bitlisli Muhammed Ca'fer'dir. Muhammed Ca'fer emaneti alır ve halkın göz yaşları arasında yola koyulur. Binlerce kişiyle beraber Divriği'ye gelir. Şehrin dışında halkın içinden bir kişi ağlayarak kafileyi karşılar. Cüb­besini ahn ayağının altına serer ve yüzünü yere kapar. At cüb­beye bastıl<tan sonra onu tekrar omzuna atar ve "Ey Habib-i na'l-i pak canım feda" diyerek seslenir. Sonra oracıkta vefat eder. Kafile Divriği'den Sivas'a yönelir. Yolda bir tilki ah eder

ve iki eli üzre kalkarak na'l-i pake selam durur. Sivas'ta ise bir leylek na'l-i paki karşılar ve na'l oradan götürülünceye kadar onun tepesinde döner durur, yuvasına konmaz. Daha başka birçok mucizeler vuku bulur. Sivas'tan sonra kafi.le bir Cuma gecesi Tokat'a ulaşır. Na'l, Ali Paşa Camii'nde minder üzerine konur. Gece kimse ziyaret edemez. Girenleri minber dışarı atar. Kafile Tokat'tan Amasya'ya doğru yola çıl<ar. Şehre bir konal< mesafe kala onları bir gurup insan tekbir ve tesbihlerle karşılar. İçlerinden Yüzbaşı Mustafa na'li taşımak ister. Çok ısrar etmesi üzerine verilir. Başına koymal< isterken na'l üç alem miktarı göğe sıçrar. Herkes şaşkın bakışlarla olayı izler. O an Allah bir melek gönderir. Sonra na'l yere inmeye başlar.

Onu taşımakla görevli Ca'fer şimşek gibi ulaşır, na'li eline alır, yüz sürüp ağlar ve tekrar taşımaya başlar. Bir de, Amasya'da köprüden geçerken otuz bin kişinin gözü önünde ırmak du­rur, kafile geçtikten sonra tekrar akmaya başlar. Yine Amas­ya'da yedi senedir ipek olmamasından bizar olan halk dua ister. Orada bulunanlar hep beraber dua eder. Dualar kabul olur ve o sene çok miktarda ipek olur. Benzeri birçok muci­zeler olur. Allah'ın yardımıyla Samsun'a yaklaşılır. Karşılama­ya binlerce kişi gelir. Burada da birçok mucizeler vul<U bulur. Yüz tane koyun kurban edilmek ister. Israr ederler ve bütün uğraşmalara rağmen geri döndürmek mümkün olmaz. İçle­rinden 92'si kesilip oradaki insanlara takdim edilir. Geri ka­lanını tacir satmak istemez. Zira onların sahibi Hristiyan'dır. Sonra Hristiyan da kendi koyunlarını keser ve dağıtır. Burada da nice hastalar şifa, nice dertliler deva, nice sakatlar sıhhat bulur. Sonra kafile İstanbul'a ulaşır. Orada da binlerce insan karşılar. Ziyaretler yapılır. En sonunda na'l sarılarak içinde hırka ve tesbih bulunan bir sandığı konur.

Cümle nas birle ziyaret kıldılar Es-salatü ve's-selamü didiler (Beyit 201)

Nice demler gözlerin kan eyleyüp Mu'cizat-ı medhini şan eyleyüp (Beyit 202)

Sonra leffen bir derun-ı sandığa Hırka vü tesbih hem anda bile (Beyit 203)

Şair, emanetin teslimini ifade ettikten sonra, son beyit­lerinde na'l-i Resul'ü Diyarbakır'dan İstanbul'a taşıyan Mu­hammed Ca'fer'i över. Onun azmi, sabrı, dayanıklılığı ve gü­zel ahlakını anlahr.

Metin, eserin Şirinzade Hafız Sa'deddin tarafından

1289/1872'de telif edildiğini bildiren ferağ kaydı ile son bulur.

-- 79 --

Page 7: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

Metni monotonluktan kurtarmak ve dinlen- , •»'

dirmek bilhassa uzun Türk mesnevilerinde rastla-nan, aralara farklı nazım şelüllerinde yazılmış

gelern~ği, na'l-i Resul manzumesinde de göml.mı2lctedır, mesnevinin 23 ile 35'inci arasında da cıeı:ı:ısıJc

bendlik bir muhammes vardır. muhammesin son bendinin mısraında na'lin lstan!)Ul nakil tarihi olan cevher tarih düşürme tir.9

nna fazla yer vermez. Bazı bevitlerde l(onuşrrıa lta:deler samimidir. nı <11.JL<l isim ve sıfat tamlamaları

azdır.

Şair, na'l-i Resul'ün bulunmasından zıv·actesıvıe ve fazla olmadığı halde

ğuyla bu risaleyi nazmetmişe benziyor. Zira hP,ritlı'r den oldukça imale ve zihaf vezin kusurları ise fazladır. dahı-ahı" kafiyeler ve redifi çok sık görülür.

Arşiv belgelerinde na'l-i Resul1°

Tanıtmaya çalıştığımız bu 235 beyitlik risalede sözü edilen na'lin, Hz. Peygamber'e ait hususunda bir fikir yürütmek çok zordur, Zaten bu meselenin aydınlatılması ka­naatimizce bize düşmez. Ancak, manzumeye konu olan na'lin gerçekten İstanbul'a getirilip getirilmediği hususu labilir. Bu gayeyle, Osmanlı Arşivleri'nde yapılan araştırmada sözü edilen na'lin İstanbul'a getirilişinin arşiv de yer aldığı tespit edildi.

Konuyla ilgili bulabildiğimiz ilk belge, 16 Safer 1289 (25 Nisan 1872) tarihli bir sadaret tezkiresidir. Bu devrin Sivas valisinin Diyarbakır'dan gelen ve İstanbul'a uh:tştıırılmc:llc

oradan alınması vapur ve eleman gönderilmesini talep eden telgrafı üzerine düzenlenmiştir.

Diyarbekir'de nezdinde mevzu-ı mııht'az,a-i ihtiram olup Sivasa getürilmiş olan Na'leyn-i mübareke-i cenab-ı risalet penahtnin Dersaadet'e irsal olmak üzre Sam­suna gönderildiği Sivas valisi devletlü paşa hazretleri tmratın­dan ha-telgraf-name işar olunduğuna ve işbu emanet -i muh­teremenin ta'zimat-ı layıka ile celbi şan-ı celil hilafet-i çeşban olacağına mebni bunı alup getürmek içün tersane-i amireden bir vapur ile Hırka-i Şerife Dairesi hademesinden dahı münasiblerinin Samsuna i'zam kılınması hakkında her ne suretle emr ü ferman-ı keramet-i 'unvan hazret-i şehinşdhi şeref-sunuh ve sudur buyurulur ise mantuk-ı münifi icra olaca­ğı beyanıyla tezkire-i sendveri terkfm kılındı efendim.11

Bu tezkireye ledir:

sonra

Ma'ruz-ı çaker-i kemfneleridir ki,

Padişah iradesi ise

Hdme-zib-i ibcal olan işbu tezkire-i samiyye-i veka­let-penahileri manzur-ı mealf mevfur-ı hazret-i hilafet-penahi h11.11ur11,lm,rs ve istizan-ı ali-i vechile zikr olunan emanet -i alup getürmek içün tersane-i amireden bir vapur ile hademe-i muma-ileyhden dahı münasiblerinin Samsuna i'zam kılınmış şeref sunuh ve sudur buyurılan emr ü

düşürme metotlarından biridir. Noktaların cevhere benzetilmesinden daha çok cevher, rııücevher isim-lendirilir. Bazen şayet noktalı harfler eksik veya fazla bir önceki nusrada ona işaret edilir. Metnimizde de tarih mıs-ramdan bir önceki mısrada hem tarih nev'ine işaret hem de 10 bir tarihler ta'ı11nreli-ce:vher tarih veya tarihler isimlendirilir. Geniş bk. Yakıt, Ebced Hesabı ve Tarih Düşürme, İstanbul 1992, s. 327-328.

ıo Bu bölümde verilen çoğu, Marmara Üniversitesi Yönetimi Bölümü öğretim görevlilerinden ınE~slE:lct:ışıın Talib Mert'e aittir. Katkılarından teşekkür ederim. 11 Başbakanlık Osmanlı Arşivleri (BOA), nr. 45124.

80

Page 8: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

üzerin emaneti almak Tersa-bir vapur ile Hırka-ı Dairesi'nden bazı

len

L-")'<U''-"" müsaade edilmesinden sonra, Hz. na'lini Hırka-i Saadet Dairesi'ne kazandıran

Bey, bu hizmetinden 21 Rebiülevvel 1289 (29 1872) tarihli iradesi 750

maaş ve 25 bin na'lin ıstanl)Ul smda kendine verilen görevi kusursuzca yerine getirmesin­den zaptiye yüzbaşısı Cafer Ağa, 8 Rebiülahır 1289 (15 Haziran 1872) tarihli irade beşinci rütbeden bir kıt'a "nişan-ı meddi" ile;15 refakatinde bulunan Fazlı Efendi ise, 25 Rebiülahır 1289 (3 Temmuz 1872) tarihli i1rcı.rJp1,,p göre "rütbe-i salise" ile taltif edilmişlerdir. 16

750 kuruş maaş ve 25 bin kuruşluk atıyye ile taltif edilen Bey, daha sonralan dört kardeşine de maaş bağlanma­

sını talep etmiş, isteği reddedilince kendine bağlanan maaşın bir kısmının bölüştürülmesini teklif etmiştir. Bunun üzerine 750 kuruş maaşın 350 kuruşu kendine bırakılmış geri kala-

ise lOO'er kuruş olarak diğer kardeşlere paylaştırılmıştır. 17

Daha sonra Derviş Bey'in ihtiyaç içinde bulunduğuna kanaat getirilerek ihtiyaçlarının giderilmesi ve hac vazifesini ifa ede­rek memleketine dönebilmesi için kendisine ilave 25 bin ku­ruş daha ihsanda bulunulmuştur. 18

Bu son düzenlemeden sonra da tekrar ihsan almak ve m;;ıaşıarmı yükselttirmek maksadıyla Derviş Bey' in çeşitli za­manlarda sadarete istida (dilekçe)lar verdiği anlaşı.lma1<1tadır.

... Muma ileyh şu mazhar 'inayat-ı celile ve ta'at-tuföt-ı seniyyeden fevka'l-gaye memnun ve müteşekkir bulun­mış ise de emanet -i şerife-i mezkurenin isaline gerek

45124. 13 BOA,

BOA, İrade-Meclis-i Mahsus (İ. JVI.Mah), nr.1722. 15 BOA,

BOA, 45348.

BOA, İ. M.Mah, nr. 1822/l,2.

BOA, İ. M.Mah, nr. 1822/3.

81

Arsıvu'rı (BOA) irade-Meclis-i Mahsus M. Mah), 182212

esna-yı tarikda ve gerek Dersa'adet'de bir hayli duyuna giriftar olmasıyla evvelce ihsan buyunlan atıyye-i seniyyeyi zaruriy­yü'l-vuku' masarifüt-ı rahiye vesa'iresine sarf ve istihlak iderek tehi dest kaldığın ve saye-i ihsan vaye-i mülukanede bu sene-i miib:irE~l<ede ifü-yı hac ile memleketi canibine 'avdet arzusın­da ise de şu husulı ancak ihsan ale'l-ihsan olarak münasib mikdar atıyye-i seniyye ihsanına muhtac bulundığmı ifade ve beyan eylemiş ve mir-i muma ileyhin ifüde-i vakıası mukarin-i muhsin ve bi'l-vucuh şayan-ı 'atıfet bulundığı dahı

Page 9: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

ba'zı zevat taraflarından haber vakı'a-

rmırı-::ı1rvı0 hf•n i'adesi menılt-ı 'ali-i hazret-i veırnııet-ıoerıatıtHen bıulumnnai~ın ol babda ve her halde emr ü ferman hazret-i men lehü'l-emrindir. 19

Bu istidaların birinde maLaşııarı re her birine miktar takdir edıJmiş ısrarları soırıunaa,

Hırka-i Saadet Dairesi'nin znraretı;HE~re olan oda­larmda sergılı2m~nlı2r maalesef

Tahsin hazırladlıgı Hırka-i Saadet Dairesi ve Emanat-ı Mu-

kaddese adlı kitabındaki Tahsin

ve üzerin-va:~ıHdır.21 Eğer mukaddes emanet ler arasın-

da başka bir ayakkabı tanıtımını v acıuau manzumede sözü edilen na'lin bu olmalıdır.

Aynca, Hırka-i Saadet Dairesi'nde dördü taş ve ikisi tuğla nev'inden altı tane ayak izi bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi Hz. Peygamber'in mi'raca çıkarken bastığı taşta

izidir.22 Altın bir çerçeve muhafaza edilen ve ziyaretçiler sergilenen bu ayak izi ve Hz. l:'e,,rgaLmlbeı~·ın yaşadığı zamanlarda üzerine rın, onun ayağını sinesine çekmek istemesi i.izıerıne, ::ıvcı&ıının izi taşlara sonunda inanıhr.23

Hırka-i Saadet Dairesi Eyüb uuııcaıı, mid ve III. Mustafa türbelerinde de Hz. izleri vardır.

Bunların dışında M. ve lslartııvıst adlı eserinde bir

Ebi'l-Hadred isimli bir tüccar tarafından bu-saklanmış, onun vefatından sonra Melik Musa

19 BOA, İ. M.Mah, 1822/2. Aynca bk. M.Mah, 1822/1,3.

zo İ. M. Mah, 1857. 21

vermektedir. Arapça okluğu anlaş;lan 23 Yaşar - Nebil Fazıl Alsan, a.g.e., 1985, 16.

Köksal, a.g.e., İstanbul 1981,

82

Ebı1 Bekir bin Darülhadisinde olarak

hafaza Halen aynı ""''YlPnııır

L Resul Manzumesi'nin Bununla beraber yaşanmış bir hadisenin nazım anlatılması ve bir konunun klasik Türk PrLPhiv:::ıt·ının zıenı2;mtlıQ;ini gö:stermesi bakımından önemli sa-

da önemlidir.

kabısı da bunlardan biridir.

4. Tarihi bir hadise bazen edebi bir eserin konusu ola-bilmektedir. Bu da tarih ve bilimlerinin birbirlerine

edıebıyaıtçıırun tarihi ihmal taı~ıh 1Çirlln de edebi eserlerden istifade ccıuc,'1,

a+n.ı<.n .. uı' ÇallŞJTI8LlaJ:ln noksan kalmaması bakımından zarU-ridir.

Page 10: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

-- 83 --

Niı'l-i Saadet 7. Yüzyıl

Topkapı Sarayı Müzesi Env. No. 21/190

Page 11: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

L

5.

Zira kim bi-misl ü bi-hem-ta durur Hem tenezzüh a'la durur

Sad hamd ü şükr olsun Namın ile ben ihtida

u Hallak ezelden ey Kerim Kadir u u hem Hayy u

Olsun ol şaha nice yüz bin selam Eyledi kutbiyyet islam ey hüınaın

Dahı anın aline ashabına Şer' ile isal iden etba'ına

Cümlesinin ruhına her subh u şam Bin salavat ta ila-yevmi'l-kıyam

Çünki Allah virdi bize kudreti Nazmma ola sebeb Hak rahmeti

10. Raviden çünki rivayet ey 'aziz Hürmet ü ta'zimle size dinleniz

Nesl-i 'Abbasiden [ey] çıkdı bir er Adına Derviş Muhammed didiler

Didi vardır na'l-i pak bu an Saklar idik şimdi oldı ol 'ayan

Bu sada çün 'aleme oldı nisar Sonra ol na'l-i mübarek aşikar

2a Bu haber ol dem irişdi valiye İsma'il Paşa vü hem devletlüye

25 Millet Kütüphanıesi, Manzum Eserler Bölümü, nr. 1407, lb-9b

15, Bum

u olan Müntazır aldılar anlar da heman

Bu ki bir nur zahir oldı na'l-i o zat

Ey anda mecnun niceler anda mahzun aldılar

Kırk bin cem' o

20. Bahr-i nur vilayet Lutf u ıhsanıcıır Allah'm bu gün

Ağlayu

Allah Allah sa'y ü gayret ittiler Na'l-i pake çokça hürmet ittiler

Vahidillahi's-samed takdir-i kudret kalemi Şeref-i islama açdı bu işaret 'alemi

Mu'ciz-i pak-i Nebi hazret-i lutf-ı haremi Hamdülillah bu ziyaret bize Hakk'ın keremi

25. Geldi na'leyn-i şerif şah-ı risalet kademi Çün tecelli-i ilahiyye kılupdur zuhur İrişüp 'asr-ı zeman müddetini itmedi dur Zümre-i ehl-i iman gönline düşdi sürur

HUHUllHJ'""'·" bu ziyaret bize Hakk'm keremi şerif şah-ı risalet kademi

Hulus-ı 'aziz şevketlü sultan-ı zeman26

İrgüren na'lini pakini ana şah-ı cihan Ne şerafet irişe asrına bu nihan Hamdülillah bu ziyaret bize Hakk'm keremi

Not: Vezni düzeltmek tarafımızdan metne ilave edilen hece veya kelimeler parantez [] 26 Bu mısram vezni bozuktur.

-- 84 --

Page 12: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

35. Na'l-i

geçen nişanıdır bu geçen

Dü cihanda anı mesrur eylegil Şad u handan eyle hem 'afv eylegil

Hakk anı se'adet evıesuın

Nayil-i cümle müradat eylesün

Başına taca eylemişdi çünki ol Bu sebeble Cennet'e olsun duhul

Ruz-ı şeb giryan idi hali anın Gözine bir nesne yok mali anın

3a 40. On iki gün gice vü gündüz dahı Çün ziyaret itdiler anlar ahı

Her muradın ruzi eyle ey Hüda Ruz-ı mahşer itme rahmetden cüda

Vasf-ı medhin idemez 'aciz lisan pür-kerem heman

Vuslat-ı ma'muretü'l-'azize hem Nice bin züvvari cem' oldı o dem

Cem' olındı er ü 'avrat zakidn Gözlerin eylediler ..,u.·uuu

?,7 Bu mısram vezni bozuktur.

Bu mısram vezni bozuktur.

Baka ana cıoncııerem~~z bir yana

idiser bu kalem LJıJl(dJ.ler ol dem sağında bir 'alem

Bir 'alem dikdiler ulu La ilahe illallah anda '"''"111L0

50. Niceleri ciğerin hun eyledi Hüzn ah el-eman Rab didi

Müşg ü 'anberle buhurlar yakdılar Nice nice hatm-i Kur'an itdiler

Haşr u neşre benzer idi ta o gün Niceleri yüreğe ursm düğün

Ah u zarı kıldılar anlar da hem Sürdiler hem çeşm ü ser anda o dem

Bir bülend-avazla dider ya İlah Ruz-ı mahşerde bize sen ol penah

55. Ya İlahi hürmetiçün kerem Kullarına kıl 'mayetler bu dem

Mu'cizat-ı Mustafü'dır aşikar

Diyelim mu'cizesinden şenıme var

Ba-husus na'l-i se'adet geldi hem Feyziyab oldı bütün ümmet bu dem

Na'l-i pake yüzlerini sürdiler Sanki ol demde Resuli gördiler

Bu ahaliden

-- 85 --

bay u geda 0101rl<:tr nev-eda

Page 13: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

60. nas amn rikabında Kafir olan

Nicesi ol deımcle it diler Ruz u kan

Hürmet ü

65, emr oldı Muhammed

dahı anın beldesi

Bahtulu Ta m2thalH ıntıh~lya"'"h"'""'"

4a bu ilden 'azimet Cümlesi mededler kıl didi

70. ttı•~renntaen nice olım;;dtır zebun Nicesi asıoncıan oımıscıur cünun

Göz garka vardı sağ u sol tsaı:?;rnnız hun iy na'l-i

Nas ıçııı.dE~n Geldi isti'l<biile

29 "Rıh-ı şeklin<ie okuduk.

Serdi esbin altına hem cübbesüı nam lehe esin

Esb o cübbe üzre hem kadem Sonra tekrar omuzına atdı hem

Tekbir ü tesbih ile umn~ • na'l-i

80. Ya'ni kim itdi heman anda vefat

nur indi anın kabrine hem Tekbir ü tesbih o dem

85, Yolda bir

Nice bin insan bum hem lJıl.Kuımn haline u<ınau

ol cıeımdle hemin zemin

-- 86 --

Page 14: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

u vefa bu mu'cize haber virem size

Na'l-i istikbal zemanda gayn bir ahval

95. Ya'ni bir adem hO'VUllCa laneden Ber-heva turdı toıarnıı

asrvante bir zeman ce,nan-!rnru cevv-i asüman

Na'l-i cami' de mukim Konmadı yuvaya ol murg-ı selim

'Azm-i rah itdikde ol na'l-i Döndi yuvasına ol murg-ı necif

100, Bir de cami' de olunca na'l-i ta-be-nak

Nice nice harik-ı 'adatı hem Yolda zahir olur idi dem-be-dem

Dahil olduk Tokat Cum'a

'Ali minber üzre vaz'

Havfa turdılar hemin

gırdılE~r olar Cami'in

Minbere , ~'""·~~ turdılar

Ol zeman Nicesi de tuı~m;ayl1b<:m l(aÇ(1ll<lf

Hikmet oldur na'il olmadı u itdiler ol dem nice

Bunların önünce'di sahih vefa 'ArıbE~ri'VVE~li vü ismi Mustafa

Bu dahı bu vech ile Cümle nasın

itdi firar

rrıcı<:ivı.rP S:anc:ağıt'ncla ol

kabul

115. Bir

Geldi wu.nu<.UL ol dem bi-misal Na'l-i

Tekbir ü tesbih okurken dilleri ba~~ını.n bülbülleri

-- 87 --

Page 15: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

120, Ya'ni ser-tac ibram o dem

Bum 'arz ıdlıpclur Bu gibi oldı işit ahvalimiz Ol ol hem

anda o dem

götürmeğe kadir olmadı Bir gara'ib nesne didi

Bir dere bu oldı meğer

Dinle bir söz söyleyem

125. Sıçradı na'l-i se'adet pür-hüner Asümana çıkdı üç 'alem kadar

Göricek biz anı efgan eyledik Na'l-i paki seyr idüben gözledik

Vacibü'l-mevcud irişdirdi melek Hıfz idüp na'l-i şerifi nüh felek

İndi bir üslub ile gökden heman Na'l-i pakin hadimi irdi o an

Ya'ni hadimden murad Ca'fer idi Bum gördi sinesin çak eyledi

130. Berk-ı hatıf gibi irişdi heman Gözler[i hem] yaş akıtdı bir zeman

Sürdi yüzini gözini ağladı 'Aşk odına ciğerini dağladı

Kendi başına anı tac eyledi Ol ana eyledi

Hikmetin anla tefekkür eylegil Hakk'a yüzbin kez teşekkür eylegil

Cümlesi birden te'accüp eyledi hale vakıf olan ağladı

135. Böyle oldı mu'cizat-ı na'l-i pak Vir salavat ta vücud olunca hak

hem3.n iken ol zeman

Mu'cizat-ı na'l-i ey ahı otuz bin dahı

140. Turdı ırmak didiler anda kamu zemanda akmadı bir katre su

ba:sm.dan öte kadar Akmadı su cümlesi nazar

Sonra andan rahi bir Akdı ırmak yine ke'l-evvel ola

Bum fehm it bak ne sözdür bu dahı Irmakın turmasını ahı

Zahir ü olan hep mu'cize Ya Habiballah 'inayet kıl bize

145. Yine Amasiyyede ah itdiler Hep ahalisi tehassür kıldılar

Yeddi senedir ki hiç olmaz ipek Bir du'a idin kabul ola dilek

'Alim u dana gelüp cem' aldılar Ellerin açup semaya turdılar

Ol zeman anda du'alar eyledik Hakk'a çok hamd ü senalar eyledik

Ol du'amızı dahı kıldı kabul Na'l-i pakin hürmetine ol Resul

150. Ol sene anlara Zü'l-celal İpek oldı anda bebcid bi-misal

Bu gibi çok nesneler oldı dahı Mu'cizatı bu durur bil ey ahı

-- 88 --

Page 16: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

Kimi halini terk Kimi dilsuz idi anda soı,r!eııı

Kimi özün hake ""''1'""'~"'

Kimisi de u

Kimi cümle derdine ister deva Cüml.esi de buldı derdine

Kimisi idi Bu sebeble cümlesi

u"'Jl""-ı' oldı ol sene dahı Mıı·cı.zaitlar bu durur bil ey ahi

mübarek na'l-i anda o dem Bu idi 'arş üstine ba:;;mıs kadem

Biz dahı çünki 'azimet Hem söyledik

Nice nice ne:mE~ler Bin de biri olmaya anın temam

160. 'Avn-ı Bari Samsun'a olduk Geldi istikbale nice bin hemin

Mu'cizatın birisin idem 'ayan Yüz kadar koyun gelüpdür el-eman

El-eman ah el-eman ah el-eman u ef gan ah u ef gan ol zeman

ey ümmet-i Resul Yüz kadar koyun size oldı vüsul

ile hem ~eı.uweı Hamil-i esbin kudumın buldılar

165, Hılb re'slerini uradılar Bizi kurban eyle na'le didiler

Ol kadar sa'y itdiler men'ine hem Gitmediler ol koyunlar bir ''"'ucı.ıı

u efgan ile geldiler ahi Çare dahı

170. Ba'dehu kendi

Nas vardı bir er ol zeman Da'ima eyler idi ahu figan

Kendisi ol dem kötürüm bil Bundan akdem ta yiğirmi altı

17 5. Kitfine girüp beru Çün ziyaret idüben <lir hub-rı'.i

Geldi ol dem na'l-i

Kıl meded bu derdime [ey] na'l-i pak u zarından nice olmaz

Hem teberrük abını nı'.iş eyledi Didesinden kan akup cı'.iş

ifükatlar o dem kez sülk:fü'ler hem

180. Ol kaclem.le anda hem Bu kezin ziyarete kıldı kadem

Mu'cizatın sureta dirsem ahi Binde birin vasf idemezem dahı

Niceler ol dem içerlerdi şerab Ta'ib ü müstağfir oldı şeyh u şab Nice nice na-m.iz2tch:tr ~relıfü(~r Na'l-i

-- 89 --

Page 17: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

Sonra anlar cümlesi buldı Dar-ı oldı zeırlnvle

185. Rılz-ı manşı~r Nice nice sad hezar

s• Sonra andan Dört vaş:ıncıa

oldı hem

190. ileru Pes melül mahzun tururdı anda o

Ol zeman efgana uu;;ıu•.n:< Lutf kıl <lirlerdi

keremler rahmeti dahı

Sal:übü'n-rnı'l pür-şerafetdir dahı

195.

hem

200. Ol vakit nılr ile Na'l-i birle

Nice demler go:llerın Mu'cizat-ı mE~dh.ını

Sonra leffen bir aeruı1-ı saı1aılga Hırka vü tesbih hem anda bile

205.

On sekiz

ider Hıdmeti

'ızzete

Pvl.PVP•n adem meram

oldı ha-defter temam

tla~?ımtataceylem.ışdlım

Dürlü dürlü

Gahi al gahi mücevher renk ile Gahi zümrüd renk ile bile

210. Kanda <liseniz siz bana Hamdülillah bakaram dem ana

Bunca harika ki biz Binde biri olrnacıı

215. Ol mübarek

-- 90 --

'alemi her demi

Page 18: A9R12q3qyo 1ngrl2h dkisamveri.org/pdfdrg/D278827/2019/2017_OZTIPRAKN.pdf · 2020. 9. 6. · beye bastıl

sünbüHeri

Kanda kim

Nice iklimleri

Ol zat-ı

Oldı bize tuhfe-i l:'eı'vercııgar

Kim ki ana 'arz kıldı haceti Emr-i Hak'la buldı ol kes devleti

Lutf ol Bari ü ecr ü sevab Halk intihab

Tab'ı nurani anın hulkı Hem tevazu'da ana azdır bedel

kendini hem

Di Muhammed Ca'fer anın ismine Hem sadakat resmine

Hıdmetini na'l-i Kıldı muves,ser

Na' il devlet-i u1,ı.1aya ol hamd Ü i)\.,11UHH

Bilüben bu hali minnet canına Varını sarf cananına

230, Tekbir tesbih yanLad<m yaş al<:ı<:lup

Ta Sitanbul'a kadar anı heman tac oldırevan

Yolda na'l-i Cem' oluban na.s her varıcıan füzıln

halk an iz'ada ceffı. Geliir idi ana kim safa

Ol Hüda da'im anı Hem

Muhtasarca bunda hatm oldı kelam Mu'cizat-ı na'l-i ve's-selam

-- 91 --