22
o , ERZURUM KÜlTÜR EGiTiM VAKFI YAYINIEVi THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND EDUCATION FOUNDATION l} f!: Year J1 rS}) SOSYAL BiLiMLER Research Dotabases s os ... ULAKBiM

THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

  • Upload
    others

  • View
    0

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

o ıı--=rr-,

ERZURUM KÜlTÜR EGiTiM VAKFI YAYINIEVi THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND EDUCATION FOUNDATION

~=-..;;;;;:.-.:;...v

Yıl l} f!: Year J1 rS})

SOSYAL BiLiMLER ~~~©]~~

Research Dotabases s os ...

--J8ılrAt___

ULAKBiM

Page 2: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

EKEV AKADEMİ DERCİSİ Yıl: 15 Sayı: 46 (Kış 201V--------.185

Son Dönemlerde Yazılan Kelinıatu'l-Kur'an Türü Eserler: Yöntem, Amaç, imkan ve Sınırları

Abdülcelil BİLGİN(*)

Özet: Kelimatu'l-Kur'an türü eserleri, ilk tefsfr kitaplan olarak değerlendirmek mümkündür. Bu tür eserlerin yazımı, farklı yol ve yöntemlerle de olsa tarihten günümüze devam etmiştir. Kanaalimize göre bu eser/er, sadece ilk dönemler için değil günümüzde de önemli bir fonksiyona sahiptirler.

Bu makalede, söz konusu eserlerin kısa tarihinin yanı sıra; son dönemlerde yazılanları yöntem, amaç,. imkan ve sınırlan açısından inceleyip tartışacağız.

Anahtar Kelime/er: Kelimat'ul Kur'an, yöntem, amaç, imkan ve sınırlar.

The Works Such as Words of Qur'an (al Kaleemat al Qur'an) in the Last Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits

Abstract: It is possible to evaluate such works as words ofQur'an (al kaleemat al Qur 'an) as the first al tafseer books. Writing of this type of works, even in different ways and methods, has come up to the present time. In my opinion, these works not only have an important functionality for the pas! period, but alsa for this time alsa.

In this paper, we try to examine these works in terms of methodology, purpose, possibility and ltmits as well 'as !heir sorty history.

Key Words: Words of Qur'an, methodology, purpose, possibility and limits.

• Yrd. Doç. Dr., Muş Alparslan Üni. Eğitim Fakültesi (e-mail: [email protected])

--=--~. + --

Page 3: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

184/Yrd. Doç. Dr. BülentAKOT-----EKEV AKADEMİDERGİSİ

Suyiitı," Celaleddin (t.y.). El-İtkan fi Ulümi'l Kur'fuı, çev .. Sakıp Yıldız, Hüseyin Avni Çelik. İstanbul: Ma d ve Y ayınlan.

Süreyya, Mehmed (1996). Sicilli Osmtinf. Ankara: Kültür Bak. Yayınlan.

Tan, Serhat Ahmet (201 1). Müştfık Baba İstanbul Başkent. İstanbul: Şira Yayınlan.

Taşköprülüzade (t.y.). Mevzufıtu 'l-Ulum. İstanbul: Üçdal Neşriya.t.

Tehanevi, Muhammed b. A'la b. Ali el-Farfild (t.y.). Keşşfıju Istılahatz '1-Fünun, Beyrut: Dam Sadr.

Uluç, Tahir (2009). İbn Arabf'de Sembolizm. İstanbul: İnsan Yayınları.

Uludağ, Süleyman (1991). TasavvufTerimleri Sözlüğü. İstanbul: KabalCı Yayınlan.

Uludağ, Süleyman (2008). Keşif ve Kerfımet. İstanbul: Süfi Yayınlan.

Vassaf, Hüseyin (1923). Risfıle-i Müştfıkiyye. İstanbul: Süleymaniye Kütüphanesi Mahmud Efendi Bölümü.

Yakıt, İsmail (1992). Türk-İslam Kültüründe Ebced Hesabı ve Tarih Düşürme. İstanbul: Ötüken Yayınlan.

Page 4: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

EKEV AKADEMİ DERCİSİ Yıl: 15 Sayı: 46 (Kış 2011}'--------185

Son Dönemlerde Yazılan Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserler: Yöntem, Amaç, İnıkan ve Sınırları

Abdülcelil BİLGİN(*)

Özet: Kelimiitu'l-Kur'{m türü eserleri, ilk tejsfr kitapları olarak değerlendirmek mümkündür. Bu tür eserlerin yazımı, farklı yol ve yöntemlerle de olsa tarihten günümüze devam etmiştir. Kanaalimize göre bu eserler, sadece ilk dönemler için değil günümüzde de önemli bir fonksiyona sahiptirler.

Bu makalede, söz konusu eserlerin kısa tarihinin yanı sıra; son dönemlerde yazılanları yöntem, amaç,. imkan ve sınırları açısından ince! ey ip tartışacağız.

Anahtar Kelime/er: Kelimiit'ul Kur'iin, yöntem, amaç, imkCin ve sınırlar.

The Works Such as Words of Qur'an (al Kaleemat al Qur'an) in the Last Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits

Ahstract: It is possible to evaluate such works as words of Qur'an (al kaleemat al Qur 'an) as the first al tajseer books. W rifing of this type of works, even in different ways and methods, has come up to the present time. In my opinion, these works not only have an important functionality for the pası period, but also for this time also.

In this paper, we try to examine these works in terms of methodology, purpose, possibility and limits as well as their sorty history.

Key Words: Words ofQur'an, methodology, purpose, possibility and limits.

Yrd. Doç. Dr., Muş Alparslan Üni. Eğitim Fakültesi (e-mail: [email protected])

Page 5: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

184 /Yrd. Doç. Dr. Bülent AKOT----EKEV AKADEMİ DERCİSİ

Suyı1t( Celaleddin (t.y.). El-İtkan fi Ulilmi'l Kur'fuı, çev .. Sakıp Yıldız, Hüseyin Avni Çelik İstanbul: Madve Y ayııılan.

Süreyya, Mehmed (ı996). Sicilli Osmô.nf. Ankara: KültürBak Yayııılan.

Tan, Serhat Ahmet (20 ı ı). Müştfık Baba İstanbul Başkent. İstanbul: Ş ira Yayınlan.

Taşköprülüzade (t.y.). Mevzufıtu 'l-Ulum. İstanbul: Üçdal Neşriyı;ı.t.

Tehanevi, Muhammed b. A'la b. Ali el-Farfikl (t.y.). Keşşafu Istılahatz'l-Fünun, Beyrut: Dfuu Sadr.

Uluç, Talıir (2009). İbn Arabf'de Sembolizm. İstanbul: İnsan Yayııılan.

Uludağ, Süleyman (ı99ı). TasavvufTerimleri Sözlüğü. İstanbul: Kabalcı Yayııılan.

Uludağ, Süleyman (2008). Keşif ve Kerfımet. İstanbul: Sjlfi Yayııılan.

Vassaf, Hüseyin (ı923). Risfıle-i Müştfıkiyye. İstanbul: Süleymaniye Kütüphanesi Mahmud Efendi Bölümü.

Yakıt, İsmail (1992). Türk-İslô.m Kültüründe Ebced Hesabı ve Tari/ı Düşürme. İstanbul: Ötüken Yayııılan.

Page 6: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

EKEV AKADEMİ DERCİSİ Yıl: 15 Sayı: 46 (Kış 201V--------185

Son Dönemlerde Yazılan Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserler: Yöntem, Amaç, imkan ve Sınırları

Abdülcelil BİLGİN(*)

Özet: Kelimiitu'l-Kur'iin türü eserleri, ilk tejsfr kitaplan olarak değerlendirmek mümkündür. Bu tür eserlerin yazımı, farklı yol ve yöntemlerle de olsa tarihten günümüze devam etmiştir. Kanaalimize göre bu eser/er, sadece ilk dönemler için değil günümüzde de önemli bir fonksiyona sahiptirler.

Bu makalede, söz konusu eserlerin kısa tarihinin yanı sıra; son dönemlerde yazılanları yöntem, amaç, .imkan ve sınırlan açısından inceleyip tartışacağız.

Ana/ıtar Kelime/er: Kelimiit'ul Kur'iin, yöntem, amaç, imkiin ve sınırlar.

The Works Such as Words of Qur'an (al Kaleemat al Qur'an) in the Last Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Limits

Ahstract: It is possible to evaluate such works as words of Qur'an (al kaleemat al Qur'an) as the first al tafseer books. Writing of this type of works, even in di.fforent ways and methods, has come up to the present time. In my opinion, these works not only have an important fimctionality for the past period, but also for this time also.

In this paper, we try to examine tlıese works in terms of methodology, purpose, possibility and 1/mits as well as their sorty history.

Key Word~: Words ofQur'an, methodology, purpose, possibility and limits.

Yrd. Doç. Dr., Muş Alparslan Üni. Eğitim Fakültesi (e-mail: [email protected])

Page 7: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

6 /Yrd. Doç. Dr. Abdülcelil BİLGİN---EKEV AKADEMİ DERCİSİ

Giriş

Tarihten günümüze Kur'an'ın anlaşılınası ile ilgili çalışma ve gayretler sürekli vam etmiştir. Bu çalışmalar, birbirinin aynısı olmadığı gibi; aynı konu ile ilgili pılan her bir çalışma kendisi dışında kalanlıırdan tamamen farklı da olmamıştır. Belli şlı değişik yöntemler izlenmiş fakat her bir yöntem kendi içinde benzer çalışmalara ynaklık etmiştir. Kur'an-ı Kerinı'in anlaşılınası için de süreç içinde çeşitli yöntemler llŞmuştur. Örneğin onun baştan sona sfire ve ayet sırası izlenerek bütüi:ı kelimelerinin ıldanması farklı bir yöntem; herkesin rahatlıkla anlayamayacağı, içindeki kelime ve rrılamaların açıklanınası farklı bir yöntemdir. Bu iki yöntem temelde birbirinden rklıdır ancak söz konusu yöntemlerden herhangi biriyle yazılan eserler farklı biçim ve çemlerle yazılmış olsalar da en azından asgari müştereklerde, bağlı bulundukları :olün özelliklerini taşırlar. Mesela Rivayet ve Dirayet tefsrrleri temelde· iki ayrı )ntemle yazılmış tefsrr çeşitleridir ve aralarında belirgin farklar bulunmaktadır. Ama mlardan her hangi birine ait yazılmış eserler tamamen aynı olinak zorunda olmasalar ı içinde bulundukları ekolün asgari özelliklerini taşırlar.

Biz, bu çalışmada Kur'an'ın anlaşılınasına önemli bir katkı sağlayan son dönem C.elimatu'l-Kur'an" türü eserleri inceleyeceğiz. ''Kelimatu'l-Kur'an" türü eserlerden ıstınıız, Kur'an'daki, garip, müphem, müşkil ve mücmel olduğu var sayılan bazı ~limelerin anlaşılınasına dair yazılan eserlerdir. İleride de görüleceği üzere konuyla gili yazılan eserlere farklı isimler verilmiştir ki bu isimlerden biri de "Kelimatu'l­.ur'an"dır. Bu çalışmamızın adını, ''Kelimatu'l-Kur'an" tamlamasını eksen alarak elirlernemizin sebebi, bu ismin diğerlerine göre daha kapsanılı olması ve kullanımının iderek yaygınlaşması, kanaatimizce daha da yaygınlaşacak olmasıdır. Nitekim son önemlerde konuyla ilgili eserleri yazan müellifler genelde bu ismi tercilı etmektedirler. ,iz de son dönemlerdeki eğilimleri göz önünde bulundurarak tercilıimizi ''Kelimatu'l­:ur' an" şeklindeki tanılamadan yana kullanmakta bir sakınca görmedik.

Konuya geçerken ''Kelimatu'l-Kur'an" tamlamasını meydana getiren unsurlara ısaca değinmek faydalı olacaktır.

''Yaralamak" anlamındaki "kelm" kökünden türeyen "kelime" (Firuzabadi, 1995: 042) sözlükte, herhangi bir anlama gelen tek bir/müfred lafız ve söz demektir. Kelime, ıim(racul), fiil(darebe) ve harf (kad) olmak üzere üçe ayrılır. Eğer kelimede her hangi ,if anlam içkin değilse ona harf denir. İçinde he~lıangi bir anlam barındınyorsa ya mazi, tal, istikbal gibi zaman dilimlerinden biriyle i)işkilidir ya da değildir. Eğer adı geçen :anian dilimlerinden biriyle ilişkiliyse fiil, değilse isimdir ( Çarperdl, 2009: 3). Çoğulu, :em'i teksir olarak "kelimun"; cem'i müennes olarak "kelimat''tır (Firuzabadi, 1995: .042). ''Kelimatu'l-Kur'an" tanılaması, "keliİ:ne"nin dişil çoğulu ''kelimat" ile ''Kur' an" ~elimesinin isim tamlaması formunda bir araya gelmesiyle oluşmuştur ve kısaca 'Kur'an Kelimeleri" demektir. Kur'an'da ''kelimatu'l-Kur'.an" şeklinde bir tanılamaya ·astlanmaz. Ancak kelime lafzı, bağlarnma göre olunılu ve olumsuz muhtevasıyla tekil, ;oğul, yalın, isim ve sıfat tanılamaları gibi forıhlanyla Kur'an'da 46 defa geçmiş ve her rerde aynı anlamda kullanılmamıştır (Karaman, Karagöz, Paçacı, Canbulat, Gelişgen, Jral, İbrahim, 2009: 326-327). Bunlardan bazıları şu şekildedir: ''Kelimetullah" (9/40), 'kelimetun tayyibetun" (14/24), "el-Kelimetu't-tayyibe" (35/10), ''Kelimetun Jil.kiyetun" (43/28), "kelimetu't-takva" (48/26), "kelimetun habisetun" (14/26),

Page 8: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

Son Dönemlerde Yazılan Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserler: Yöntem, Amaç, İmkan ve Sınırları 187

"kelimetu'llezine keferfi" (9/40), "kelimetul-fasl" (42/21), "kelimetu Rabbike" (1111 19), "kelimatüllah" (6/34, 10, 62-64), "kelimatihi" (61115, 18/27), "kelimat" (2/37) .. : v.d. (Kuran-ı Kerim).

Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserlerin Kısa Tarihi

Kur'an'ın Kur'an'la ve Sünnetle tefslrini sayrnazsak bu tür eserlerin tarihini, ilk tefsrr faaliyetlerinin başladığı tarihe kadar götürmek mümkündür. Çünkü ilk tefsrr faaliyetlerinin ürünleri olarak kabul edilen sahabe dönemindeki tefsrr çalışmaları,

Kur'an'ın baştan sona yapılmış tefsrrleri değil, çeşitli nedenlerle açıklanmasına ilıtiyaç duyulan, garip, müphem, müşkil ve mücmel bazı kelimelerin tefslri şeklindeydi (el­Ferahl, 2002: 43; Demirci, 2006: 81). Sahabeden bu işle ilgilenen Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali, Abdullah b. Abbas, Abdullah b. Mes'ud, Ubey b. Ka'b, Zeyd b. Sabit, Abdullah b. Zübeyir ve Ebu Musa el Eş'ari gibi zevat; gerek kendilerine sorulan sorulara binaen gerekse anlamı kendilerine kapalı görünen bir kısım laflzlar nedeniyle bazı ayet ve kelimeleri açıklamışlardır. Adını andığımız sahabelerden bu işle en çok ilgilenenler sırasıyla Abdullah b. Abbas, Abdullah b. Mes'ud, Ubey b. Ka'b ve Hz. Ali'dir (es-Suyut1, 2007: II/372-373; Demirci, 2006: 82). Kur'an tefslriyle ilgilenen sahabeler elbette adını andığımız kişilerle sınırlı değildir. Kaynaklarda, bunarın dışında, az da olsa tefsrrle ilgilenmiş birçok sahabenin adı zikredilmektedir: Enes b. Malik, Ebu Hureyre, Abdullah b. Ömer, Cabir b. Abdullah, Hz. Aişe v. d. (ez-Zehebi, 1995: I/68).

Sahabeden sonraki Tabifuı tefslrinin dominant karakterinin :filolojik tefsrr olarak belirginleştiğini ve dönemin tefsrr ürünlerinde kendini açık bir şekilde hissettirdiğini söyleyebiliriz (Duman, 1987: 209). Bu dönemde Kur'an baştan sona, sfue sfue, ayet ayet tefsrr edilmeye başlanmış olsa bile Kelimatu'l-Kur'an türü eserlerin telifıne devam edilı:p:iştir. Bu tür eserlerin telifinin Mean'il-Kur'fın, İ'rabu'l-Kur'fın, Garibu'l-Kur'an, Mu'cemu Garibi'l-Kur'an, el Vucuh ve'n-Nezair, Mecazu'l-Kur'an, Mufredatu'l­Kur'an, Kelimatu'l-Kur'an gibi farklı isimlerle de olsa günümüze kadar devam ettiğini söylemek mümkündür. Bu tür eserlerin müelliflerinden bazılarının vefat tarilıleri bile tek başına mezkfu sürecin tarihten günümüze farklı aralıklarla da olsa devam ettiğine işaret etmektedir: Abdullah b. Abbas (h.68), Zeyd b. Ali (h. 121), Harun b. Musa (h. 170), Yahya b. Sellam (h. 200), Ebu Abdurrahman el Yezidi (h. 273), Ebu Muhammed Mekki b. Ebi Talib el-Kays! (h. 437), Rağıb el-İsfahani (h. 502) (Neal, 2003: 10), Şilıabu'd-din Alımed b. Yusuf (756), Abdullıaınid el-Ferahl (h.1349) ... ( el-Ferahl, 2002: 49). Müelliflerin vefat tarilılerinden de anlaşılacağı üzere bu konuda giderek seyrekleşen bir eğilim göze çarpsa da mezkfu faaliyet durmamıştır. Çalışmamızda

üzerinde duracağımız son 150-200 yılda yazılmış eserlerden bazıları ise bunlarla ilgili yoğunlaşan bir eğilimin varlığına işaret etmektedir. Yani sahabe döneminde başlayan ve gittikçe yoğunlaşan ilgili çalışmalarda; Kur'an'ın baştan sona tefsrr edilıneye başlandığı Tabiin döneıni, onu izleyen tefslrin tedvin süreci ve sonraki dönemlere denk gelen zaman aralığında giderek azalına olınuş ancak özellikle son yüzyılda bu alanda tekrar canlanma başlamış, ilerde de görüleceği üzere birçok eser yazılmıştır. Şunu belirtmek gerekir ki ilk dönemlerde yazılan bu tür eserlerle son dönemlerde yazılan eserler arasında bazı benzerlik ve farklılıklar bulunmaktadır.

Page 9: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

188 /Yrd. Doç. Dr. Abdülcelil BİLGİN---EKEV AKADEMİ DERCİSİ

yeri gelmişken bu alanda yazılan eserleri karşılaştırarak amaçlarını, benzer ve farklı yönlerini kısaca incelemek yararlı olacaktır:

İlk dönem eserlerinin belirgin özelliklerinden biri, Kur'an'la haŞk neşir olan insanların anlamı kapalı ya da yabancı kelimelerden kaynaklanan problemlerini giderınektir. Çünkü sahabeden ve özellikle Tabiinden olan herkesin Kur'an'ı aynı seviyede anladığını söylemek mümkün görünmemektedir. Zira. onlar da diğer insanlar gibi hem zeka hem ilme yatkınlık hem de ona ulaşma iınkanlan bakımından farklı konumdaydılar. (Cerrahoğlu, 2006: 234; Demirci, 2006: 76). Bu olgu, doğal olarak bazılannın Kur'iin'ı diğerlerine oranla daha iyi anlaması sonucunu değururken bazılannın ise onun bir kısmını da olsa aniayamaması anlamına geliyordu. Sonuçta aniaşılamayan lafızların, bunları daha iyi anlayanlar tarafından açıklanması/tefsir ·edilmesi ihtiyacı ortaya çıkıyordu. Diğer bir ifadeyle daha iyi bir kavrayış gücüne sahip olanların, gerek Peygamber (sav)'den öğrendiklerini gerekse kendi gayretleriyle ayetlerden . anladıklarını diğerleriyle paylaşınası sürecinin başlaması gerekiyordu. Anlamı kapalı ya da yabancı kelimelerin tefslri faaliyetinin başlamasının mezkı1r gereklilikten bağımsız ele alınmaması gerektiğini düşünüyoruz.

İlk dönem eserlerin yazılmasına neden olan hedef kitle sadece sahabe ve tabiin değil; aynı zamanda İslam dinin yayıldığı yerle~im birimlerindeki sonradan Müslüman olan çok 'sayıda Arap ve Arap olmayan gayrı Islami unsurdur. Sahabe, hem bunların Kur'an'ın anlaşılması noktasında karşılaştığı sorunlan gidermeye çalışmak hem de ortaya çıkan yanlış Kur'an yorunılarını tashih etmek amacıyla bazı lafız ve ayetleri tefsir etme ihtiyacı hissetıniştir (Aydüz, 2010: 59).

İlk dönem eserlerinin, daha çok, anlaşılması sorun olan garip kelimelerin açıklanmasına yönelik lafız merkezli sınırlı çalışmalar olduğıınu söylemek mümkündür (Demirci, 2006: 81).

Son dönem eserlerin en belirgin özelliklerinden biri, -ileride geniş bir şekilde görüleceği üzere- insanların Kur'an'la iletişime geçmesini kolay bir yolla sağlamaktır. Amaç Kur' an' ı okuyup anlamayanların onu anlamasına vesile olmaktır.

Son dönem eserlerde hedef kitlenin ağırlıklı olarak Kur'an'ı anlayamayan Müslümanlar olduğu gözlenmektedir.

Son dönem eserlerinde, sadece ı' garip lafızlar değil; anlaşılmasında zorluk çıkabilecek çok sayıda lafız açıklanmıştır. Dolayısıyla müellifler, özellikle sfue sırasına göre hazırlanan eserlerde, sadece garip kelimeleri değil nerdeyse bütün kelimeleri açıklama yoluna gitmişlerdir. Süre s.irası esas alınarak hazırlanan eseriere baktığımızda bu durumu net bir şekilde görürüz ..

Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserlerde izlenen Yöntemler

"Kelimatu'l-Kur'iin" türü eserlerin temelde iki yöntemle hazırlandıklarını ~söyleyebiliriz. Bunlardan birincisi sfue sırası esas alınarak izlenen yöntem, ikincisi ise alfabetik sıra esas alınarak izlenen yöntemdir. Bu çalışmada her iki yöntemle de hazırlanmış olan eserlerden ulaşabildiklerimizi inceleyerek yöntem ve amaçlan ile ilgili bilgiler verecek, inıkiin ve sınırlan ile ilgili bazı eleştirel değerlendirmelerde bulunacak ve günümüzde bize ne tür katkılar sağlayacağını tartışacağız.

Page 10: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

Son Dönemlerde Yazılan Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserler: Yöntem, Amaç, İmktin ve Sınırları 189

Şimdi bu iki yöntemle yazılan eserleri tanunaya ve kritik etmeye başlayabiliriz. Burada eserleri kısaca tanıtmaya ve yöntemlerini nasıl uyguladıklarutı örneklerle "göstermeye çalışacağız.

S fire Sırası Esas Alınarak Hazırlanan Eserler ve Bu Eserlerde izlenen Yöntemler

Bu tür eserlerde müelliflerin birbirine yakın yöntemler izlediğini söylemek mümkün olınakla beraber, aralarında göz ardı edilınemesi gereken bazı farklılıkların bulunduğunu da belirtmekte yarar vardır. Bunlardan özellikle bir tanesi (Uveys-Cibr, 2006), hem içerik hem de yöntem açısından diğerlerinden oldukça farklıdır. Bu farklılık, onun diğerlerine nazaran daha kapsamlı bir şekilde örnekler eşliğinde analiz edilinesini gerektirmektedir. Bu neden1e mezkfir eseri daha geniş bir şekilde incelemekte fayda görüyoruz.

Tefslrü'l-Kur'an li'n-Naşiin (Uveys v.d. 2006):

Kitap, her iki müellifın imzasını taşıyan ortak bir mukaddimeyle başlamaktadır. Ardından Kur' an ve Kur' an ilimleriyle ilgili temel bilgiler özlü bir şekilde şu başlıklar altında verilınektedir: Kur'an'ın Tanımı, Kur'an ile Kudsi Hadis Arasındaki Farklar, Kur'an'ın isimleri, Cibril'in Kur'an'ı Resule Getirmesinin Keyfiyeti, Kur'an'ın Tenzili, Kur'an'ın Parça ParçaNazil Olınasının Bazı Sırları, Kur'an'ın Cüz, Süre, Ayet, Kelime ve Harf Sayısı, er-Resmu'l Osmani, Sürelerin isimleri, İlk ve Son Nazil Olan Ayetler, Muhkem ve Muteşabih, Mekld ve Medeni, Kur'an'ın Tefsiri ve Tefsirin Neliği, Kur'an­ı Kerim ve Tilavetinin Faziletleri ... Euzu Besınele ve Anlamı.

Kitabın sonunda, ''Bazı Ayetlerin Nüzul Sebepleri" başlığı altında; Bakara süresinden başlayarak, sırasıyla ilgili ayet! erin sebeb-i nüzulleri zikredilmiştir.

Bu kitapta kelime, tamlama ve cümlecilderin tefsirinde izlenen yöntem benzerlerinden oldukça farJ9.ı ve özgün olduğu için bunu ayrıntılı bir şekilde açıklamak gerekmektedir.

Eserin müellifleri, ayetleri üç başlık altında/üç aşamada işleınişlerdir. Söz konusu aşamaların pratikte nasıl uygulandığını göstermekte fayda mülahaza ediyoruz.

Birinci aşamada "Meani'l-müfredat'' başlığı altında; kelime ve kelime gruplannın an1amlan üzerinde durulınuştur. İlgili açıklamalar oldukça kısa ve özlü olup, ayrıntıya

ya da farklı görüşlere pek yer verilmeıniştir: ~jlı ~jlı ~ı ~: Her şeyin/işin Allah'ın adıyla başlaması gerekir. Her başlangıç O'nun adıyla olur. Her hareket ve yönelıne O'nun adıyla olur: Ralıman ve rahim, Allah'ın iki sıfatı olup rahmetin bütün an1amlarını

kapsarlar. ~ ~ı: Şükür, ~n saf, en temiz ve en samimi haliyle sadece Allah için yapılır. O bizzat/zatından dolayı hamdı hak etmektedir. Hamd, kalıcı ve sürekli bir

şekilde sadece O'na yapılır. ~ı ~j: Bütün malılükatın mürebbisidir. ~: Malik ve

efendilhükümdar/otoritedir. fı:!:ı.tı r'.i: : Hesap ve ceza günü ...

İkinci aşamada, "ma tetehaddesu an1ıu'l ayatu'l-kerimetu min ... ila ... " başlığı altında ayetler beşerli, altışarlı, yedişerli, sek:i4erli v.b. gruplara taksim edilıniş ve söz

Page 11: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

190 /Yrd. Doç. Dr. Abdülcelil BİLGİN---.EKEV AKADEMİ DERCİSİ

konusu ayetlerin içeriğinden balısedilıniştir. Fatiha süresinin içeriği: Süre Allah'ın isim ve s!fatlannı anar:ı.!~ başlar. Hamdın sürekli bir şekilde sadece Allah'a yapılması gerektiğinrl~;:ı, kendisinin alemierin rabbi ve bütün varlığın maliki olduğUndan, yerde ve gökte malılükatın bütün işlerini yönettiğinden, dünya ve ahirette yegane efendi ve otorite olduğundan bahseder. Sonra, Allah'tan başkasına ibadet edilemeyeceğinden ve O'ndan başkasından yardım istenmemesi gerektiğinden söz eder. Süre, Allah'a götüren sırat-ı müstakimi tanıma ve ona ulaşma talebiyle son bulur.

Üçüncü aşamada "ma terşuduna ileylıi'l ayatu'l-kerimetu min ... ila ... " başlığı altında; ikinci aşamada belirttiğimiz taksimattan hareketle, ilgili ayetlerden çıkarılabilecek dersler ve bunların yol göstericiliği üzerinde durulıriuştur: Her işe besıneleyle başlamak iyi bir davranıştır. Allah bütün malılükata karşı merhametlidir; O'nun rahmetinden ümitsiz olmamak gerekir. Bize yaptığı her türlü iyilik ve verdiği nimetlerden dolayı ona hamd etmek gerekir. Şükür, nimeti arttırır; şükredenle şükredilenin kalbine sevgi tohumları eker. Allah, dünya ve ahirette bütün malılükatın efendisidir; yönetirnde tasarruf sadece ona aittir, hiç kimse ona ortaklık edemez. Allah'tan sürekli olarak lıidayet ve bizi sırat-ı müstakime iletmesini dilemeliyiz. Fatiha'yı okuyan· kişinin, bitirirken Allah'un kabul buyur anlamına gelen, "amin" demesi güzel bir davranıştır. Kısa olmasına rağmen Fatiha süresi, İslam tasavvurunun ana esaslarını içermektedir (Uveys v.d. 2006: 14-15).

Bu eser, kelimelerin anlamlarının yanı sıra, ayetlerin içeriğini ve rehberlik yönlerini de bir arada derli toplu bir şekilde verdiği için pratik değeri açısından oldukça önemli ve işlevseldir.-Diğer bir ifadeyle, ayetlerin farklı yönlerden, ayrı başlıklar altında gruplar nalinde ele alınması hem muhtemel karışıklıkları engeliernekte hem de dedi toplu bilgilere ulaşma imkanı sağlamaktadır.

Süre sırası esas alınarak hazırlanan eserlerden; Tefslnı Esasi'l-Beyan: Kelimatu ve Meani'l-Kur'an (Musa ve Kamil, 2004), El-Kur'anu'l Kerim ve Bi Hamişilıi Durretu't­Tefasir (es-Sabfull, 2008), Kelimatu'l-Kur'an Min Tefsiri's-Sa'd1 (Cuveydi, 2003), Tefslnı ve Beyanu Mufredati'l-Kur'an (el-Hamsi, t.y.), Tefslnı ve Beyann Kelimati'l­Kur'ani'l-Keriın (Mahluf, 2000), Kelimatu'l-Kur'an: Kur'an Kelimeleri Sözlüğü (Özkazancıgil, t.y.), Aniayarak Okumakİçin Kur'an Lugati (Tapanoğlu, 1992) ... gibi incelediklerimizde; kelime, tamlama ve cümleciklerin tefsirinde izlenen yöntem neredeyse aynı olduğu için her birisi üzerinde tek tek durmak ve ayrı örnekler vermek yerine bu yöntemin nasıl olduğıınu uygulamalı olarak bir iki örnekle göstermenin yeterli olacağını düşünüyoruz. Bunu yaptıktan sonra söz konusu kitaplarla ilgili topluca bilgiler vermek yeterli olacaktır.

Belli başlı tefsir kaynaklarından yararlanılarak hazırlanan bu tür eserlerde bir bütün olarak ayetin tümü, külli anlamları esas alınarak değil; sadece ayette bulunan kelime ve tamlamalar siyak ve sibak göz ardı edilmeden açıklanmıştır. Bazen sadece bir isim veya fiil bazen bir tamlama bazen bir isim ve fıilden oluşan cümlecik v. b. ele alınarak

-- --olabildiğince kısa ve özlü ifadelerle açıklanmıştır. Örneğin Fussilet 29 'daki ~U\ ismi,

"ateşin en altındaki derin tabakalar" (el-Hamsi, t.y. : 479); Nisa 6'daki ; ;.i;.1,jii fiili,

"yetinıin malını yemekten sakınsın (Musa-Kanıil, 2004:77); Furkan 18'deki ~~\ ı;..3 cümleciği "seni anınayı ihmal ettiler, birliğinin ve kudretinin de1illerini unuttular" (es-

Page 12: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

Son Dönemlerde Yazılan Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserler: Yöntem, Amaç, İmkfiıı ve Sınırları 191

Sabfuıi, 2008: 361) şeklinde tefsir edilmiştir. Yukanda da belirttiğimiz gibi bu tür eserlerdeki açıklamalar örneklerle gösterdiğimiz minval üzere devam etmeldedir.

Bu tür eserlerin genel özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz:

Eserlerde kullanılan dil sade ve açıktır; açıklamalar çoğunlukla bir cümleyi geçmeyecek kadar kısadır. Birçok yerde açıklamalann bir iki kelimeyle sınırlı kaldığını söyleyebiliriz.

Eserlerde genellikle Esbab-ı Nüzul ile ilgili bilgiler yer almaktadır. Bu bilgiler çoğunlukla Suyuti'nin Lübabü'n-Nukul fi Esbabi'n-Nuzul ve Yalıidi'nin Esbabu'n­Nuzı11 adlı kitaplanndan alınmıştır.

Eserlerin çoğunun son kısımlannda tecvid kurallan ve kıraatlerle ilgili bilgilere yer verilmiştir.

Bu eserlerin bazılannda Kur'fuı'ın, onu okumanın ve okuyaniann faziletleriyle ilgili bilgiler bulunmaktadır.

Bazı eserlerin sonunda Kur'an'ın kelime ve konu filıristleri bulunmaktadır.

Süre sırası esas alınarak hazırlanan eserlerin, hazırlanına gerekçelerine uygun olarak, okuyuculann faydalanabilecekleri niteliklerde olduğunu söyleyebiliriz. incelediğimiz eserlerden başta Uveys ve Cibr'in Tefslrü'l-Kur'fuı li'n-Naşi!n'i (2006) olmak üzere Sabun!'nin El-Kur'anu'l-Kerlın ve Bi Hamişili Durretu't-Tefasir (2008) ile Musa ve Kamil'in Tefsiru Esasi'l-Beyan: Kelimatu ve Meani'l-Kur'fuı (2004) adlı eserlerinin kapsam, içerik ve bütünlük açısından diğerlerinden daha kullanışlı olduğunu söyleyebiliriz.

Alfabetik Sıra Esas Alınarak Hazırlanan Eserler ve Bu Eserlerde izlenen Yöntemler

Alfabetik sırayla hazırlanan bu eserleri "kavram tefslri" olarak da değerlendirmek mümkündür. Zira kavram tefslri, Kur'an'daki herhangi bir kelime ya da terimliı anlamını araştıran etimolojik ve semantik merkezli bir tefs!r faaliyetidir. Bu tefs!r türünde, öncelikle kelime ve türevlerinin bulunduğu bütün ayetler tespit edilir ve detaylı bir şekilde incelenerek lügat ve terim anlamlan ortaya çıkarılır. Sonrasında kavram, geçtiği ayetler bağlamında/siyak-sibaklkontekst itibariyle ele alınır. Gerekirse semantik tahliller eşliğinde, kavramın cahiliye döneminde, nüzul sürecinde ve daha sonra geçirdiği değişimler incelenir. Böylece kavram bütün yönleriyle tahlil edilmiş olur (Demirci, 2009: 132-133). Aşağıda inceleyeceğimiz eserlerden özellikle el-Ferahl ve Neal'e ait olanl~ yukanda tanımını verdiğimiz kavram tefslrine diğerlerine oranla daha çok uyduğui:ıu söyleyebiliriz. Kanaatimizce Penrice ve Çanga'da eksik kalan yön, semantik analizlere yeterince yer vermemiş olmalandır.

Mufredatu'l Kur'an: Nezaratun Cedidetun Fi Tefsiri Elfazin Kur'aniyyetin (el-Ferahi, 2002):

Eseri tahkik ve şerh eden Muhammed Ecmel Eyyub el İslahl'nin mukaddimesiyle başlayan kitapta, öncelikle müellif Ferahi'nin hayatı, kişiliği, hocalan, öğrencileri,

Page 13: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

192 /Yrd. Doç. Dr. Abdülcelil BİLGİN---EKEV AKADEMİ DERCİSİ

eserleri, vefatı ve alimierin kendisiyle ilgili görüşlerinden bahsedilmektedir. Ardından eserle ilgili açıklayıcı bilgilere yer verilmiştir. Bıınlardan sonra asıl konulara geçilmektedir. Kitap, müellifın farklı zamanlarda yazdığı ve hayattaykeD.- bir araya getiremediği üç nüshanın, eseri tahkik eden Muhammed Ecmel Eyyub el islahi'nin · derlernesi sonucu bir araya getirilebilmiştir. (el-Ferahl, 2002: 54-55). Kitabın sonunda ise kaynakça ve genel fılıristler yer almaktadır.

Bu eserde müellif, üzerinde durduğu kelimeyi öncelikle etimolojik yapısı ve kaynağı açısından incelemekte, ardından varsa şiirlerle istişhadda bulunmaktadır. Son olarak kelimeyi, Kur'an semaatiği açısından incelemekte ve geçtiği ayetleri naklederek hangi ayette ne anlama geldiğini açıklamaktadır. Bu eseri, ayetlerin açıklandığı bir

. tefs!r kitabından ziyade, Kur'an kavramları sözlüğü olarak değerlendirmek daha isabetli oliı.c~ır.

Ferahl, örneğin "salat" kelimesini şu yöntemle incelemektedir: bu kelime, aslı itibariyle "bir şeye yönelmek" anlamına gelmektedir. "Ruku', ta'zim, tazarrıı' ve dua" kelimeleri de onunia ilişkilidir. Salat kelimesi, "dua ve ibadet" anlamlarına gelen eski bir kelimedir. Keldanice'de, "dua ve tazarrıı'"; İbranice'de ise "salat ve ruku"' anlamlarıyla öne çıkmıştır. Ateşe yöneldi, anlamına gelen "saliye en-nare" deki kullanımı da "salat" kelimesine dayanmaktadır. Salat kelimesi, "girdi" anlamına da

gelmektedir. iJ:i ~ ( Kur'an-ı Kerim, 111/3) ve i~ ı)..i;.'.J (Kur' an-ı Kerim, 84/12)

ifadelerinde olduğu gibi ... Ferahl, salat kelimesiyle ilgili incelemeleri, kelimenin diğer anlamları, hangi ayette-ne anlama geldiği, şer'i açıdan salat kavramının işaret yönieri, Arapların bu kelimeye yüklediği diğer anlamlar bağlamında sürdürnıeyen devam etmektedir (el-Ferahl, 2002: 209-216).

Ferahl, bazı lafiziarı olabildiğince geniş ve doyurucu bilgilerle izah ederken bazılarını ise son derece kısa ve yetersiz denebilecek bir şekilde açıklamaktadır. Örneğin "lanet" lafzıyla ilgili malumat kanaatimizce yetersizdir: "el-La'netıı": nasr'ın zıddıdır. Allalı Teala, Allah kime lanet ederse (yel'an), ona yardım edecek birini (nasfr) görmezsin (Kur'an-ı Kerim, 4/52) deıniş'tir. (Lanet), Lügatte, ''uzaklaştırmak" anlamına gelmektedir (el-Ferahl, 2002: 239). Perahi'nin "lanet" kelimesiyle ilgili verdiği bilgi bu kadardır ve bizce oldukça yetersizdir. Zira bu kelime, Kur'an'da farklı şekillerde otuz defa zikredilmektedir (Kur'an-ıKerim,2/88,89,156,161.3/61,87.4/38, 44,4 7,52,93,218.5/13,60,64.9/68.11/18,60,99.13/25.15/35.24/7.28/42.9/25.33/57,61,64. 40152.47123, 48 /16). Lugat kitaplarına baktığımızda kelimenin mecazi çağnşıınlara da sahip olduğunu, şiirlerde kullanıld~gını; fikıh ilıninde ise teriınleştiğini (lian) görmekteyiz (Zemalışeri, 1992: 567)~ Bu sebeplerle bizce, kelimeyle ilgili verilen bilgiler yetersizdir. Feralıi, "İslam" kavramına 4-5 salrife ayırıp görece doyurucu bilgiler verirken (el-Ferahl, 2002: 147-148-149-150-151); "Hale" kavramını sadece 5-6 satırla açıklamayı yeterli görmüştür ( el-Ferahl, 2002: 171-'172). Oysa "Hak" kavramı, farklı

- f~~arıyla Kur'an'da en çok kullanılan, etimolojik ve semantik analizlere konu olaniolması gereken; 5-6 satırla geçiştirilemeyecek kelimelerden biridir (Kocabaş, 2004: 55-121).

Page 14: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

Son Dönemlerde Yazılan Kelimtitu'l-Kur'an Türü Eserler: Yöntem, Amaç, İmkiin ve Sınırları 193

Mevsuatu'l-Elfazi'l-Kur'aniyye (Neal, 2003): '

İsmine uygun bir şekilde hazırlanan 904 sayfalık bu eser, oldukça kapsamlı bir Kur'an kelimeleri ansiklopedisidir. Eser, kelimelerin kök halleri göz önünde bulundurulmaksızın, Kur'an'da geçtikleri şekilde alfabetik olarak düzenlenmiştir.

Kitabın sonuna kapsamlı ve kullanışlı sekiz adet fibrist eklenmiştir. Bu fıhristler, ele alınan kelimelerin, belirlenen konu başlıklarına göre tasnif edilmesiyle oluşturulmuştur: İnsan ve ilgili kelimeler, eşya ve ilgili kelimeler, varlık ve ilgili kelimeler, hayvan ve ilgili kelimeler. .. v.b. (Neai, 2003: önsöz). Bu eserde incelenen kelimenin Kur'an'da kaç kez ve nerede geçtiği belirtilıniş, kaynaklar ışığında sözlük ve terim anlamı verilıniş, dilbilimci ve yorum bilimcilerin ilgili görüş ve tartışmaları nakledilerek son olarak en doğru olduğu kabul edilen yorum terelli edilıniştir. Bunların yanı sıra Neal, incelediği kelimenin bulunduğu ayetleri nakletmekte ve söz konusu ayette bulunan bazı kelimeleri de ayrıca açıklamaktadır. Bazen incelenen kelimenin geçtiği hadisler de nakledilmektedir. Son olarak, eğer kelime terimleşip her hangi bir bilim dalı ile ilişkili hale gelmişse o dalda hangi anlamda kullamldığı da belirtilıniştir. Örneğin Neai, ankebut kelimesini şu aşamları izleyerek incelemiştir: Kelimenin Kur'an'da kaç defa ve nerelerde kullamldığı, Luğatte, Zoolojide, Mitolojide, Şiirde, Hadiste, Deyim ve Atasözlerinde, Tıpta, Mağarada (Sevr) Ankebut ve Onun Dokumacı Özelliği, Ankebutun Türleri (Nehl, 2003: 542-545). Neiıl'in mezkfir başlıklar altında ankebut kelimesini nasıl ineelediğini kısaca göstermek faydalı olacaktır: Kelime Kur'an'da "ankebut" sığasıyla iki defa geçmektedir (Ankebut: 41). Ankebut lügatte, örümcek familyasından olup hava boşluğunda, mağara ağızlarında, ağaçlarda, avım yakalamak için ağ ören küçük bir yaratıktır. Dişisi ve erkeği bulunmaktadır. Zoolojide Ankebut bölümünde ise örümceklerin türlerinden, farklı özelliklerinden, ördükleri ağdan, tehlikeli özelliklerinden, bacak sayılarından (Örümcekler, diğer böceklerden farklı olarak sekiz hacağa sahiptirler) ve yapılarından, aralarındaki iş bölümünden, k:urbamnı ürettiği sıvı sayesinde yakaladığından, nasıl üredilderinden balısetmektedir. Dokumacı özelliği anlatılırken, dişi ankebutun dokumacı özelliğe sahip olduğunu, sağlam ipler örerek bunlardan evler yaptıklarım ve avlandıklarım anlatmaktadır. Devanıında, · ankebutun, Peygamberinıiz (sav)'in Hz. Ebu Bekir ile gerçekleştirdikleri Hicret yolculuğu sırasında gizkndikleri Sevr mağarasından ve bu mağaranın girişine ördüğü ağdan; "Eğzelu min ankebut/örümcekten daha dokumacı ve ehvenu min beyti'l­ankebut/örümceğin evinden daha dayanıksız" şeklinde iki meselden, örümcek ağının akan kanı durdurucu ve yaralan iyileştirici özelliğinden, ankebutun türlerinden,

, faydalarından ve rüya tabiri açısından ne anlama geldiğinden bahsedilmektedir (Neiıl, 2003: 542-545).

Neal, bütün kelüne ve kavranılan ankebut kadar detaylı incelemese bile çoğunlukla geniş açıklamalarla araştırmacı için gerekli bilgileri sağlamaktadır. Örneğin ''kehf' kelimesini açıklarken, ilgili ayetleri nakletmekte ve ayetlerde geçen bazı kelimeleri açıklamakla yetinmektedir (Neal, 2003: 542-545).

Genel olarak son derece kapsamlı ve yararlı olduğunu düşündüğümüz Neal'in eserinde bazı olumsuzlukların bulunduğunu söylemek mümkiindür. Örneğin konuyu inceleme yöntemi daha işlevsel olabilirdi. Neal, konuya direkt ayetlerle başlamış ve yeri geldikçe ayetlerde geçen bazı başka kelimeleri de açıklamıştır. Kanaatimizce bu

Page 15: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

194 /Yrd. Doç. Dr. Abdülcelil BİLGİN---.EKEV AKADEMİ DERCİSİ

durum hem asıl konunun dağılmasına hem de okuyucunun meseleye yeterince yoğunlaşamamasına sebep olmaktadır. Örneğin "serabil" kelimesini açıklarken önce ilgili ayetleri zikretmekte ardından "sözlükte serabil" bölümüne geçmekte ve burada işe ayette (Kur' an-ı Kerim, 16/81) bulunan "zilal" ve "eknil.n" kelimelerini açıklamakla başlamakta, "seriibll" ile ilgili etimotojik ve semantik açıklamalan ise en sona bırakmaktadır (Neal, 2003: 391). Bu durum yukarıda da belirttiğimiz gibi konunun insicamım bozmaktadır. Kanaatimizce eğer konuya önce incelediği kelimeyi açıklamakla başlasa; kelimenin ilk ve tali anlamlan üzerinde durduktan sonra ilgili ayetleri zikrederek söz konusu kelimenin ayetteki anlarmm, bu anlamın kelimenin hangi anlamıyla örtüştüğünü, kelimenin orijini ile mi yoksa çeşitli anlam değişmeleri sonucu kazandığı ikincil anlamlarıyla mı ilişkili olduğunu belirtseydi; açıklanırİasım zanıri gördüğü başka kelimeleri girişte değil de sonlara doğru izah etseydi daha fonksiyonel ve aydinlatıcı olurdu.

Neal'in eserindeki başka bir olumsuzluk ise bazen dağınık bir görüntü arz etmesidir. Örneğin yukarıda değindiğimiz ankebut kelimesini incelerken bunu görmek mümkündür. Neal, ankebut kelimesini değişik başlıklar altında incelemekte ve onu zoolojik yönleriyle de ele almaktadır. Burada ankebutun çeşitli özelliklerinden bahsettikten sonra, kelimeyi farklı açılardan incelemeye başlamakta yani bir bakıma okuyucuda işin zoolojik yönünün bittiği düşüncesini uyandırmaktadır. Bir sayfa sonra ankebutun türleri diye bir başlık altında beş başlığa daha yer verilerek onun çeşitlerinden ve faydalarından söz edilmektedir. Oysa bu bölüm, ankebutun zoolojik açıdan işlendiği başlık a!t_!!lda işiense daha derli toplu olurdu.

Dictionary and Glossary of the Holy Qur'an (Penrice,2010)

Bu Kur'an sözlüğü, kelimelerin kökü esas alınarak oluşturulmuştur. İlk kelime, sülasi mazi fiilin eril 3. tekil şahsıdır; bu fiilin hemen yarunda köşeli parantez içinde müzarisinin ikinci harfmin aldığı hareke verilmiştir. Mazi fiilden sonra sülasi fiilin masdan, ism-i faili, ism-i mefulü vb. kelimeler ve anlamları verilir. Bundan sonra sülasiden türeyen fıillerin bab sıralarına göre, mazi sigasının eril 3. şahsı ve anlamlan gelir; yine bunların da masdan, ism-i faili, ism-i mefulü vb. kelimeler ve anlamlan verilir. Birinci bab kabul edilen fiilin sülasi kökünden sora diğer bablara geçilmiştir. Yazar, kelimelerin anlamlarım verdikten sonra, zaman zaman mecazi manaya sahip veya hazflkelime düşmesi bulunan bazı pasajların da çevirisini yapmıştır. Okuyucuya kolaylık sağlamak amacıyla çeviride orijinal metinden farklı olarak bazı küçük değişiklikler yapılmıştır: Yazarın metin' içinde verdiği referanslan dipnota almak, kısaltınası yapılan veya birkaç kelimelik gramer açıklamalarım kelimelerin manalanyla karışmaması için köşeli parantez içiıide vermek gibi (Penrice, 2010: mütercinıin

sunuşu) ...

Penrice, eserinde bazı kelimeleri oldukça kısa bir şekilde açıklamakta sadece anlarrum vermekle yetinmektedir. Örneğin "tecessüs" kelimesini, "cesse", elle

- dokunmak; "tecessüs", meraklı bir şekilde araştırmak, şeklinde açıklamıştır (Penrice, 2010: 61). Bazı kelimeleri ise nispeten daha geniş denebilecek şekilde birkaç cümle veya bir iki paragrafta açıklamıştır. Örneğin "selime" kelimesini incelerken kök ve terim anlamlarım (fiil, masdar ve isim hallerini vererek) açıklamış farklı ayetlerde hangi anlamlarda kullamldığım belirtmiştir: "Selime", emin ve sağlam olmak. "Selmun" barış.

Page 16: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

Son Dönemlerde Yazılan Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserler: Yöntem, Amaç, İmkan ve Sınırları 195

İslam'ın esaslarına itaat... "Selemun", banş ve boyun eğme, esir etme. "Salimun", emin olan. "Selamun", banş, emniyet, selam, güven; "es-Selamu", Allah'ın isimlerinden biri; "daru's-selam, cennet, banş yurdu; 21/69'da emniyet vasıtası, şeklinde yorumlanabilir; Nemrud'un İbrahim (as)'i attığı ateş sadece İbrahim (as)'e zarar vermemekle kalmadı, aynı zamanda onun düşmanlarını da yok etti. "Sullemun", merdiven ... şeklinde devam etmektedir (Penrice, 2010: 151-152).

Kur'an-ı Kerim Lugati (Çanga, 2005):

İki bölümden oluşan bu kitabın birinci bölümü, Mu'cemu'l Mufelıres'iıı çevirisi ve bununla ilgili yapılan bazı çalışmalardan oluşmaktadır. Bu eserde kelimeler, Kur'an'da geçtikleri şekilde değil, kök halleri itibanyla ele alınarak sıralanmıştır. Eserde, ayrıca Kitabı kullanma kılavuzu, mukaddime, açıklamalar, bazı Arapça kaideler, Kur'an-ı Kerim'de geçen bazı kelimeler, Kur'an ayetlerinden istifade şekli ile ilgili bilgiler ve son olarak fihrist bulunmaktadır. Kur'an-ı Kerim Lugati (İlavelerle Mu'cemu'l Mufelıres)'i hazırlayan Çanga, kitapla ilgili yaptıklarını şu şekilde izah etmektedir: Tercüme ile birlikte hatalı bulduğumuz yerleri tashilı ettik, zaid bulduğumuz yerleri tercüme etmedik. Eksik bırakıldığını fark ettiğimiz mevzularda lüzumlu izahlarda bulunmak sı1retiyle tercüme dışında bize ait bazı beyiinlar ileri sürdük. Kitabın daha kullanılışlı olması için yeni bir tertip şekli kazandırdık Kitabı iki bölüm halinde tasarlayarak, Mu'cemu'l Mufelıres'in çevirisi ve bununla ilgili yaptığımız bazı

çalışmalardan oluşan birinci bölümün dışında; Lugatu'l-Kur'iini'l-Kerim diye adlandırdığımız, çeşitli kaynaklardan yararlanılarak açıklanan, Kur'an'da bulunan ism-i hasların yer aldığı ikinci bölümü hazırladık Böylelikle bu eser, bir başka eserin salt çevirisi olmaktan çıkarak orijinal bir hal alınış oldu (Çanga, 2005: 10-11).

Çanga'nın kelimeleri nasıl ele aldığını bir örnekle izah etmek yararlı olacaktır:

"el Ecelu" a)Tayin edilen vaktin sonu manasında ... (Bazen bu lafız tayin edilen vaktin kendisine de ıtlak edilir. Belirli müddet manasını ifade eder.) Tesniyesi, "eceleyn, ecelan". Geçtiği ayetler ... Türevlerinin geçtiği ayetler ... b)"Ecel", sebep bildirir. "Min ecli zalike" ... c)"Eccele-te'cilen", te'cil etmek, ileriye atmak, vaktini ·· tayin etmek. İsm-i mefulü: mueccel (Çanga, 2005: 46-47).

Lugatu'l-Kur'iini'l-Kerim/Kur'an'da Bulunan İsm-i hasların yer aldığı ikinci bölümde Kur'an'da bulunan özel isimlerle ilgili kısa bilgiler ve bu isimleringeçtiği süre ve ayet numaralan yer almaktadır: İbrahim aleyhisselam, Babil ahalisine peygamber

, olarak gönderilmiştir. Nemrud'la yaptığı uzun mücadeleler anlatıla gelıniştir. Oğul

İsmail aleyhisselam'la birlikte Ka'be-i Muazzama'yı inşa etıniştir. Büyük Peygamberlerden birisidir. İbrahim isminin geçtiği ayetler şunlardır (Çanga2005: 46-47) gibi ...

Eser, Mu'cemu'l Mufelıres'e ek olarak kelimelerin anlanılarının da verilmiş olması ve ikinci bölümde Kur' an' da bulunan özel isimlerle ilgili kısa bilgiler, kelimelerin yerlerini ararken anlamlarına da bakıp öğrenmeyi mümkün kıldığı için okuyucuya pratik yarar sağlamaktadır.

Page 17: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

196/ Yrd. Doç. Dr. Abdülcelil BİLGİN---EKEV AKADEMİ DERCİSİ

Son Dönem Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserlerde Amaç

Kelimatu'l-Kur'an türü eserlerin benzer amaçlarla kaleme alındığl.IlJ. söylemek mümkün görünınekle beraber bazılarında gözetilen amaç diğerlerinden çeşitliyönleriyle farklılık arz etmektedir. Bu tür eserlerin yazılma gerekçelerini incelediğimizde, müelliflerin temel amaçlarının Kur'an'ın anlaşılınasına kapı aralamak olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Gözetilen amaçları ortaya çıkarınak için önce s~z konusu eserlerden bazı alıntılar yapacak ardından bunları özetlemeye çalışacağız:

Bu eserler, özelde gelişme çağındaki yeni nesil; genelde ise bütün Müslümanların faydalanması için telif edilıniştir. Eğitim öğretiiDe katkısı; ruhsal ve kültürel gelişiiDe ilişkin boyutu; kelimelerin sözlük anlamı ve ayetlerle ilgili açıklamalar gibi birçok özelliğe sahiptir. Kelimelerin anlamlarıyla ilgili kısa ama yeterli açıklainalar vermesi,

. elde edilınesi muhtemel dersler içermesi, ayetlerde saklı bulunan anlamları en yalın haliyle özetlemesi, basit ve öz bir yöntem izlemesi nedeniyle, insanların çok büyük bir bölümüne hitap ettiği söylenebilir. Sadece yeni nesil değil çoğu Müslüman, ekseriyetle Kur'an'ı sadece okumakla yetinir. Öyle ki Müslümanların yaşadığı birçok yerleşim biriminde bu işi yapan binlerce kişi bulunmaktadır. Fakat onlar, Kur'an'ı düşünüp anlamayı, ihtiva ettiği insan ve toplum hayatına yön veren temel öğreti ve değerleri kavrayıp rehber edinmeyi pek önemsemezler. Kur'an'abu tarz bir yaklaşım, insanları, onu kendisiyle sadece ibadet edilen lafız; menfaat ve bereket devşirmeye yarayan araç veya ölüler için sevap kaynağı olarak görmeye sevk edecektiı'. Oysaki sema vi kitapların sonuncusu, otantik olanı, en büyüğü ve en faziletiisi Kur'an, bu amaca hizmet etmek için inmeıniştir. Aksine-Kur'an, din ve tevhid öğretisi olarak, teşri/yöntemihayat tarzı, ahlak ve insanın insaniyetme yakışan insani bir medeniyeti tesis etmeyi hedefler nitelikte indirilıniştir. Hal böyleyken onu anlamaksızın okumak yahut ezberlemek, istenen sonucu vermemektedir (Uveys v.d., 2006:5). ·

Kur'an'ın tümüyle anlaşılması, üzerinde düşünülmesi ve içerdiği doğruların ve nasihatlerin algılanması; onun tefsfr edilmesini gerektirmektedir. İnsanların dil ve bilgi seviyeleri farklıdır. İnsanlar, Kur'an'ın içerdiği, rabhani hazinelerin kendileri için anlaşılabilir kılınınasma muhtaçtırlar. Kı.lr'il.n, hak ile batılı birbirinden ayıran, içinde nur, hidayet ve çeşitli deliller bulunan ve insanları doğru yola ulaştıran en büyük kitaptır. Dolayısıyla okuyan kişinin mümkün mertebe onu anlaması gerekir (Musa v.d. , 2004: Mukaddime).

Lafızları anlamak, kelamı do~ anlamanın ilk adımıdır. Parçayı bilınemek/anlamamak, bütünü de anlama'ınaya neden olur. Kişi, ancak yanlış anlamaya sebep olabilecek bütün kapıları kapattıgında hatadan kurtulabilir. Kur'an'daki lafızları anlamayanlar düşünebilme inıkiinıı:ll kaybeder, cümleyi anlama probleıniyle karşılaşırlar. Sonuçta da ayet ve sı1relerin anlamları onlara gizli kalır. Karşılaşılan zarar sadece lafzı anlamamak değil, daha fazladır. Kişi . bilgisizliğinin gereğince hareket etmez, haddini aşarak lafzın tam zıddını anlar ve amacın aksi bir görüşe meyleder.

- -Lafzın yanlış anlaşılması basit bir iş değil, çünkü bu durum bütün kelanıın ve ilgilj. bilgi . ve hükümlerin de yanlış anlaşılınasına neden olur. Şüphesiz kelanıın parçaları/lafızlar, aralarındaki tevafuk nedeniyle birbirlerini açıklarlar. Tek bir kelimenin anlanıındaki isabetsizlik, çoğu kez kişiyi sı1renin yorumundan uzaklaştırır ve onu ilgisiz yerlere sürükler. Böylece bir kelimenin tanımındaki hata kimi zaman batıl bir mezhebin ortaya

Page 18: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

Son Dönemlerde Yazılan Kelimtitu'l-Kur'tin Türü Eserler: Yöntem, Amaç, İmktin ve Sınırları 197

çıkmasına ve büyük bir topluluğu peşinden sürüklemesine neden olur (el-Ferahl, 2002: 50-51). Ferahi, eserinde lafızlann tanımlarını ve sınırlarını açıklığa kavuşturmak,

incelenen lafızla ilgili ve ilgisiz diğer lafızları, benzerlerini, karşıt anlamlıları belirlemek amacıyla, tam anlamıyla lafza vakıf olacak şekilde onu inceler, anlamlarını ortaya çıkarır (el-Ferahi, 2002: 52-53). Perahi'nin diğer bir amacı ise lafızlann nüzul sürecindeki anlamlarıyla sonradan uğradıkları anlam daralınalarını, genişlemelerini ve kayıplarını, kısacası gerçekleşen değişiini izlemektir. Perahi'nin bir diğer amacının ise, oryantalistlerin, Hz Muhammed'in Kur'an'da bulunan birçok kelimeyi, Yahudi ve Hıristiyanlardan alıp anlamını bilmediği ve hatalı kullandığı yönündeki iddialarını

çürütmek olduğu ·anlaşılmaktadır. Ferahi, oryantalistlerin ürünlerine vakıf olup eleştirilerine kitabında cevap vermiştir. Bunu, adını koyarak yapmış olmasa bile, yazdıklanna vakıf birisi için; ilgili şüpheleri gidermeye ve eleştirilere cevap verıneye gayret ettiği, gizli kalmayacaktır (el-Ferahi, 2002: 54).

Müfessirler ve diğerleri tarafından Kur'an'da keşfedilen bütün olağanüstü

mükeınınelliklerin ve mucizevi güzelliklerin bizim soğuk ve sempatik olmayan nazarıınız için perdelerini kaldırınası beklenemez. Ondaki güzellikler çok ve büyüktür; pek çok şiirimsi fikir, zengin ve özel bir dille bezenmiştir ki, herhangi bir tercümenin ulaştığının çok ötesinde bir yüceliğe sahiptir. Fakat ne yazık ki, ilirnde ilerleıniş

olanlarm hayranlığına kendilerini arz eden bu faziletierin birçoğu, yeni başlayanların yolunda çok büyük engel oluştururlar; onun aklına, bir eserin hikınetli ve gayb1 karakterine tamamen zıt olmayan ve bir muğlaldık hissi bırakan, cümlenin bir öğesinin atılması durumunu çok sık kullanırken, onun ifadelerine çok büyük güç ve kudret katan bu mucizevi vecizlik onu hayrete düşürür. Bu eser, başlangıç düzeyinde olanlar için yukarıda anılan zorluklarm bir kısmını gidermesine hizmet etmesi ümidiyle hazırlandı. Bunlar, çok detaylı bulunabilir ve ileri düzeyde eğitim görenlere önemsiz veya gereksiz gelebilir; fakat bu kitap esas olarak kullanınaları planlanan kimselerin yüklerini hafıfletiyorsa değersiz sayılmaz. Başlangıç düzeyinde olanlar için hazırlanan bu eser, Kur'an'ın anlaşılınasında karşılaşılan zorluklarm en azından bir kısmının giderilmesine hizmet etmek gayesiyle; özellikle el-Beydavi ve ez-Zemahşeri'nin eserlerinden yararlanılarak, kaleme alınınıştır (Penrice, 2010: Önsöz).

Kelimatu'l-Kur'an Türü Eserlerin Amaçları:

1- Kur'an'ın tümüyle anlaşılması, üzerinde düşünülmesi, içerdiği doğrularm ve nasihatlerin anlaşılması; tefs1r edilmesini gerektirmektedir. İnsanlarm dil ve bilgi ·seviyeleri farklıdır. İnsanlar, Kur'an'ın içerdiği, rabhani hazinelerin kendileri için anlaşılabilir kılınınasma muhtaçtırlar. Bu eserler hem yeni nesil; hem de bütün Müslümaniann faydalanması için telif edilıniştir. Dolaysıyla insaniann çok büyük bir bölümüne hitap edecek şekilde kaleme alınmıştır. Sadece alimler değil her Müslüman Kur'an'ın mulıatabtdır. Dolayısıyla bu eserler, başlangıç düzeyinde olanlar için bazı zorlukların gideriınlesi vazifesini deruhte edebilir. Hatta bu eserlerin, mevcut ve daha da geliştirilebilecek forınlarıyla, inanç ve kültürü ne olursa olsun her okuyanın Kur'an ayetlerini maksadına uygun/yakın bir şekilde anlamasını sağlamaya aday oldukları da söylenebilir.

Page 19: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

198 /Yrd. Doç. Dr. Abdülcelil Bİ~GİN---EKEV AKADEMİ DERCİSİ

2- Kur'an din, ahlak, hayat ve tevhid öğretisi vaz' etmiştir. Oysa Müslümanlar, ekseriyetle Kur'an'ı sadece okumalda yetinirler. Müslümanların yaşadığı birçok yerleşim biriminde Kur'an öğretilınekte, bu işle binlerce kişi uğraşmaictadir. Fakat bu eğitim, Kur'an'ın düşünülüp anlaşılması, ihtiva ettiği; insan ve toplum hayatına YL'n veren temel öğreti ve değerlerin kavrarularak rehber edinilmesi sonucunu çoğunlukla doğurmamaktadır. Bu yaklaşım, Kur' an' ın, sadece kuru lafiz, maddi menfaat ve bereket nesnesi; ölüler için sevap kaynağı olarak görülmesine neden olmaktadır. Dolayısıyla Kur' an' ılafiz ve tilavet prangasından kurtarıp, onu tüm yönleriyle hayati ilkeler olarak, hayatın merkezine taşımak gerekmektedir.

3- Müslümanların içinde bulunduğu olumsuz durum, Allah'ın kitabını aniayıp ona bağlanınayı gerektirmektedir. Bu tür çalışmalar, dünyevi ve uhrevi saadetimizin temin e'dicisi Kur'an'ın ufkuna bizleri yaklaştırmayı, inananların dünya ve ahiret saadetinin kayıiağı olan Kur'an'la irtibatlarını sağlamlaştırmayı amaçlamaktadır.

4- Doğru anlama ulaşmak için, lafiziarın tanımları ve sınırları iyice öğrenilıneli, etimolojik kökenleri, karşıt ve yan anlaınlıları belirlenmelidir. Nüzul sürecindeki anlamlarıyla, sonradan uğradıkları anlam daralm.aları, genişlemeleri ve kayıpları bilinmelidir. Çünkü lafiziarı anlamamak, kelamın anlaşılınasını da engeller. Kelamın anlaşılınaması ise onun yanlış yorumlanmasına ve Müslümanlar arasında kaynağı Kur'an olduğu öne sürülen yanlış fikirlecin ortaya çıkmasına neden olur. Müslümanları, Kur'an kelimelerine yüklenen yanlış mana ve tevillere bağlı olarak gelişen fikir ve

akımlardan korumak ~~rekmektedir.

5- Kur'an'ı okuyup anlamanın diğer bir sonucu ise Oryantalistlerin, Kur'an'ın kaynağı ve metni ile ilgili genel olarak olumsuz olduğu gözlenen iddialarını cevaplamak olacaktır. Bu son madde, genel okuyucu kitlesinden ziyade belli bir birikimi olan, kültür düzeyi yüksek kişileri ilgilendirmektedir.

ı

Sonuç

Son döneınlerin Kelimatu'l-Kur'an türü eserlerinden ilgililerde kanaat oluşturmaya yeteceğini düşündüğümüz sekiz tanesi süre sırası, dört tanesi alfabetik sıra ile hazırlanmış olanlardan ulaşabildiğimiz toplam on iki kitapla ilgili yaptığımız çalışma neticesinde; bunların bizlere sunabilece!qeri imkan ve sınırlar sadedinde elde ettiğimiz verileri sonuç olarak aşağıdaki şekilde toparlamak mümkündür.

Kelimatu'l-Kur'an türü eserlerin ,bazı konuların anlaşılmasında bizlere önemli iınkiinlar sunabilecek nitelikte olduğu açıktır. Bu tür eserlerden ilk döneınlere ait olanların tefs!r külliyatı açısından kaynak kabul edildiği ve bu ilmin orijini olduğu bilinmektedir. Son döneınlerde hazırlanan ilgili eserlerin, mezkür orijinin yanı sıra tefs!r külliyatının belli başlı rivayet ve dirayet eserleri ışığında yazıldığı görülmektedir. Nitekim söz konusu eserlerin kaynakçalarına veya müelliflerin konuyla ilgili verdikleri

.. ~i~gilere bakıldığında bu gerçek rahatlıkla görülecektir.

Müelliflerin bu tür eserlerde açıkladıkları lafza, birçok kelime arasından ~ygun görebilecekleri karşılıklar doğal olarak sınırlıdır. Çünkü bu tür eserler, doğaları gereği teferruattan, uzun, geniş ve tartışmalı yorumlardan uzaktırlar. Dolayısıyla eserlerin amacına uygun hareket etıne zorunluluğu, onları kaynaklara dayanarak en isabetli tercihlerde bulunmaya sevk edecektir. Dolayısıyla müellifler, tartışmalı yorum ve

Page 20: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

Son Dönemlerde Yazılan Kelimatu'l-Kur'iin Türü Eserler: Yöntem, Amaç, İmkiin ve Sınırları 199

karşılıklardan ziyade üzerinde belli bir oranda ittifak sağlanmış karşılık ve yorumlan tercih etmişlerdir. Bu vesileyle mezkilr eserlerden hareketle yapılacak bir ·Kur'fın'ı anlama ameliyesinde; aşın yorumlardan uzak, makul sonuçlara ulaşmak mümkün olacaktır.

Hem ilk dönemlerde hem de somaki süreçte yazılan bu tür eserlerde ayetlerden fıkhl, kelanıi v.b. ilim dallanyla ilgili çıkarsamalar yapılmamış; tartışmalı konulara ilişkin görüş ayrılıkiarına değinilmenıiştir. Dolaysıyla bu tür eserlerden fıkhl, kelami v.b. ilim dallanyla ilgili tartışmalı konularda yararlanma inıkfını yok denecek kadar azdır. Örneğin "Kur'fın'da Zekat" gibi bir konuda bu tür eserlerin katkısı oldukça az olacaktır.

Mezkilr eserler, özellikle meal ve Kur'fın'ı bireysel anlama çabalarında ilgililere önemli imkan ve perspektifler sunabilecek kapasitededirler. Ancak kapsanılı tefs!r çalışmalarında bu tür eserlerin faydalan sınırlıdır.

Sfıre sırası gözetilerek hazırlanan eserlerin, Kur'an kelimelerinin belirli bir bütünlük içinde anlaşılması açısından katkı sağlayabilecek nitelikte olduğunu söyleyebiliriz. Ancak bunların rivayet ve yorum merkezli çalışmalar için yeterli olduklarını söyleyemeyiz.

Sfıre sıralı eserlerin, özellikle Arapçayı kullananlar için Kur'fın'a olan ilgiyi arttırmaya aday olduklan söylenebilir. Bunun için sfıre sıralı eserlerin yaygınlaşması gerekmektedir. Kur'an metnini, sfıre sıralı eserlerden okuyan birisi, merak ettiği bir kelimenin anlamını anında öğrenme imkfınına sahiptir. Bu inıkfın, mezkilr eserlerin amacıyla da örtüşmektedir.

Sfıre sıralı eserlerin çoğunda bulunan ayetlerin nüzul sebepleri, tecvid kurallan v.b. bilgiler, bunlardan yararlanma yönlerine çeşitlilikizenginlik katmaktadır.

Sfıre sıralı eserlerden Uveys v.d. nin (2006) eseri, diğerlerine göre daha derli toplu olup faydalanmaya oldukça elverişlidir.

Alfabetik sırayla hazırlanan eserlerden kapsamlı olanlan, özellikle kavram çalışmalarında, kelimelerin etimotojik ve semantik analizleri hususunda yaralandabilecek önemli kaynaklar olarak değerlendirebiliriz. Ancak yılkarda da değindiğimiz üzere, bu eserlerin müellifleri bazı kelimeleri uzun uzadıya açıklarken bazılarını oldukça kısa bir şekilde açıklamışlardır. Bu tür eserlerde kısa açıklamalardan ·ziyade kapsanılı açıklamalara yer verilmesi daha uygun olacaktır. Alfabetik sırayla hazırlanan eserlerin hem içerik hem derinlik açısından kuşatıcı olması onlardan yararlanma oran ve imkanını arttıracaktır. Bu açıdan Neal'in (2003) eserinin diğerlerine göre daha yararlanılabilir olduğunu düşünüyoruz.

Alfabetik sıralı eserler, herkesin yararlanabileceği eserler olmayıp; alanında uzman veya ilmi çalışmalara ilgi duyan, belirli bir birikime sahip olanların yararlanabileceği eserlerdir. Alfabetik sıralı eserlerden makalemize konu olan Nehl (2003) ve el­Ferahl'nin (2002) eserleri yaralarulabilecek önemli kaynaklar olmakla beraber, yukanda da değindiğimiz, bazı metodik kusurlara sahiptirler.

Page 21: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

2001 Yrd. Doç. Dr. Abdülcelil BİLGİN---EKEV AKADEMİ DERGİSİ

Sfue ve alfabetik sıralı eserlerin yaygınlaşması, Türkçede de benzer eserlerin te'lif edilmesi hala bir ihtiyaç olarak durmaktadır. Te'lif edilmiş ilgili örneklerin tecrübelerinden istifade edip eksikliklerini de göz önünde bulundurarak yeni eserlerin yazılması bu ihtiyacın karşılanmasına katkı sağlayacaktır.

Kaynakça

Aydüz, Davut (ts.). Tefsir: Tarihi, Çeşitleri ve Konulu Tefsir. İstanbul: Işık Akademi Yayınları.

Cerrahoğlu, İsmail (2006). Tefsir Usulü. Ankara: T.D.V. Yayınları.

Cüveydl, Derviş (2003). Kelimatu'l-Kur'an Min Tefslri's-Sa'dl: Beyrut: el­Mektebetu'l-Asriyye.

Çang~, Mahmut (2005). Kur'an-ı Kerim Lügati İlavelerle Mu'cemu'l-Mufehres. Istanbul: Timaş Yayınları.

Çarperdi, Ahmed b. Hasan (2009). el-Muğni fi'n-Nahvi. Diyarbakır: Mektebetu Seyda.

Demirci, Muhsin (2006). Tefsir Tarihi. İstanbul: İF AV Yayınları.

Demirci, Muhsin (2009). Tefsir Terimleri Sözlüğü. İstanbul: İF AV Yayınları.

el-Ferahi, Abdulh<l@id (2002). Mufredatu'l-Kur'an: Nezaratun Cedldetun fi ~efslri Elfazİn Kur'aniyyetin. Tahkik ve Şerh: Muhammed Ecmel Eyyub el-Islahi. Beyrut: Daru'l-Garbi'l İslami.

el-Hamsi', Muhammed Hasan (t.y.). Tefsiru ve Beyanu Müfredati'l-Kur'an. Beyrut: Daru'r-Reşid.

es-Sabfuıi, Muhammed Ali (2008). El-Kur'anu'l-Kerim ve bi Harnişihi Durretü't­Tefasir. Beyrut: el- Mektebetu'l-Asriyye.

es-Suyuti', Celalurldin (2007). el-İtkan fi Ulumi'l-Kur'an. Tahk.: Muhammed Salim Haşim. Lübnan: Daru'l-Kutubi'l-İlmiyye.

ez-Zehebi, Muhammed (1995). et- Tef~ir ve'l-Mufessirfin. Kahire: Mektebetu Vehbe.

Firuzabadi, Mecduddin Muhammed 1

b. Yakub (1995). el-Kamusu'l-Muhit. Beyrut: Daru'l-Fikr.

Karaman, :ı:ikret-Karagöz, İsmail-P~çacı, İbrahim-Canbulat, Me~?met-Gelişgen, Ahmet­Ural, Ihrahim (2009). Dini Kavramlar Sözlüğü. İstanbul: D.I.B. Yayınları.

Kocabaş, Şakir (2004). İslamda Gerçeklik Kavramı/Kur'an'da Hak Kavramı, İstanbul: Pınar Yayınları.

Mahluf, Hasaneyn Muhammed (2000). Tefsiru ve Beyanu Kelimati'l Kur'ani'l Kerim. Dırnaşk: Daru ibn-i Kesir.

Musa, Muhammed Sabri-Kamil, Muhammed Fayiz (2004). Tefsiru Esasi'l-Beyan: . Kelimatu ve Meani'l-Kur'an. Beyrut: Daru'l-Hayr.

Page 22: THE PUBLISHING HOUSE OIF ERZURUM CULTURE AND …isamveri.org/pdfdrg/D01777/2011_46/2011_15_46_BILGINA.pdf · Period: Their Methodology, Purpose, Possibility and Liınits Abstract:

Son Dönemlerde Yazılan Kelimtitu'l-Kur'an Türfl Eserler: Yöntem, Amaç, İmkan ve Sınırları 201

Neal, Muhtar Fevzi (2003). Mevsuatu'l-Elfazi'l-Kur'iiniyye. Mektebetu Haleb: Dari't­Turas.

Özkazancıgil, Hasan Hüseyin (t.y.). Kelimiitu'l-Kur'an: Kur'an Kelimeleri Sözlüğü. Ankara: Birleşik Dağıtım Ki tab evi.

Penrice, John (2010). Dictionary and Glossary of the Holy Qur'an. Çev. Ömer Aydın, İstanbul: işaret Yayınları.

Tapanoğlu, Meliha Zeynep (1992). Aniayarak Okumak İçin Kur'an Lügati. İzmir: Nil Yayınları.

Uveys, Abdulhalim-Cibr, Ali Abdulmuhsin (2006). Tefsirü'l-Kur'an lin-Naşiin. Beyrut: Daru'l-Vefa.

Zemahşeri, CamHalı Ebi'I-Kasım Mahmud b. Ömer (1992). Esasu'1-Belağa. Beyrut: Daru'n-Nefais.