Upload
lamque
View
230
Download
2
Embed Size (px)
Citation preview
The Journal of Academic Social Science Studies
International Journal of Social Science
Doi number:http://dx.doi.org/10.9761/JASSS3678
Number: 52 , p. 437-451, Winter I 2016
Yayın Süreci / Publication Process
Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date - Yayınlanma Tarihi / The Published Date
02.09.2016 10.12.2016
SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ÇALIŞMA YAŞAM KALİTESİNE
İLİŞKİN BİR DEĞERLENDİRME:
BİR KAMU HASTANESİ ÖRNEĞİ AN EVALUATION ON QUALITY OF WORK LIFE OF HEALTH
PROFESSIONALS: AN EXAMPLE OF A PUBLIC HOSPITAL Arş. Gör. Meltem Saygılı
Kırıkkale Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sağlık Yönetimi Bölümü
Dr. Keziban Avcı
Türkiye Sağlık Hizmetleri Kalite ve Akreditasyon Enstitüsü
Arş. Gör. Seda Sönmez
Kırıkkale Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sağlık Yönetimi Bölümü
Öz Çalışma yaşam kalitesi, çalışanlarla onların tüm çalışma çevresi arasındaki iliş-
kilerin kalitesidir. Bu kavram; iş doyumu gibi işteki temel faktörlerin yanı sıra işte genel
yaşam memnuniyetini ve refah durumunu hissetmeyi etkileyen ve çalışanların işe yakla-
şımlarını belirleyen daha geniş iş dışı faktörleri içermektedir. Bu çalışmanın amacı sağlık
çalışanlarının çalışma yaşam kalitesi düzeylerini belirlemek ve çalışanlara ilişkin bireysel
ve demografik özelliklerin çalışma yaşam kalitesi düzeyi üzerinde etkili olup olmadığını
ortaya koymaktır. Çalışmanın evrenini Ankara’da faaliyet göstermekte olan bir kamu
hastanesinde görev yapan tüm sağlık personeli oluşturmaktadır. Araştırmada örneklem
seçilmemiş, bütün evrene ulaşılmaya çalışılmış ve toplam 328 adet kullanılabilir anket
elde edilmiştir. Çalışmada sağlık çalışanlarının çalışma yaşam kalitesi düzeylerini belir-
lemek için Aydın ve diğerleri (2011) tarafından geliştirilen ‚Çalışma Yaşam Kalitesi Öl-
çeği‛ kullanılmıştır. Sağlık çalışanlarının bireysel ve demografik özelliklerinin çalışma
yaşam kalitesi düzeyi üzerinde etkili olup olmadığı iki ortalama arasındaki farkın önem-
lilik testi ve tek yönlü varyans analizi ile test edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda
sağlık çalışanlarının çalışma yaşam kalitesinin genel olarak iyi düzeyde olduğu görül-
müştür. Ayrıca araştırmaya katılan çalışanların çalışma yaşam kalitesi düzeylerinin mes-
leki statüleri, eğitim düzeyi, medeni durum, yaş, mesai süresi, nöbet hizmetleri, meslek-
te çalışma süresi ve kurumda çalışma süresi durumlarına göre istatistiksel açıdan anlam-
lı farklılıklar gösterdiği ancak cinsiyetin çalışanların çalışma yaşam kalitesi düzeyleri
açısından bir farklılık göstermediği belirlenmiştir.
438
Meltem Saygılı & Keziban Avcı & Seda Sönmez
Anahtar Kelimeler: Çalışma Yaşam Kalitesi, Sağlık Çalışanları, Bireysel ve De-
mografik Özellikler
Abstract Quality of work life is the quality of relationship betweeen employees and their
total working environment. This concept not only includes work-based factors such as
job satisfaction, but also the broader non-work factors that affect how the employee ap-
proaches and is influenced at work, including general life satisfaction and feelings of
welfare. The aim of this study to determine quality of work life levels of health profes-
sionals and to reveal the individual and demographic features of the employees have an
effect on the level of quality of work life or not. The population of study included all
health professionals in a public hospital at Ankara. The sample is not selected in the
study, tried to reach the whole universe and a total of 328 usable responses were ob-
tained. In this study, ‚Quality of Work Life Scale‛ that developed by Aydın et al. (2011)
was used to determine the quality of work life levels of health professionals. Two sample
t test and one way variance analysis was used to reveal the individual and demographic
features of the employees have an effect on the level of quality of work life or not. Ac-
cording to result of this study, there are statistically significant differences between em-
ployees’ evaluations related to quality of work life level by level of occupational status,
education level, marital status, age, work hours, watch duties, work experience and
work experience at the hospital whereas gender do not create a difference in terms of
quality of work life levels of employees.
Keywords: Quality of Work Life, Health Professionals, Individual and Demo-
graphic Features
1.GİRİŞ
Sağlık sektöründe rekabet artışını hız-
landıran küreselleşme rüzgârları, sağlık ku-
rumlarının yapısında ve hizmet sunumunda
uyguladıkları stratejilerde değişikliğe yol
açmıştır. Bu dinamik ortamda, müşterilere
kaliteli hizmet sunumundan, çalışanlar için
çalışma yaşam kalitesi (quality of work life
(QWL)'ne kadar uzanan "kalite" doktrini
önemli bir konu olarak ortaya çıkmıştır. Kali-
teli hizmet sunumu değer yaratmaya, müşteri
memnuniyetini sağlamaya ve müşteriyi elde
tutmaya yardımcı olurken, çalışma yaşam
kalitesi çalışanların refahını temel almakta ve
onların daha iyi bir performansa ulaşmalarına
yardımcı olmaktadır. Sağlık çalışanları, sağlık
hizmeti sunumunun ilk basamağından itiba-
ren önemli bir rol oynamaktadır. Çalışanlar
sağlık hizmeti almak için gelen bireylerin
sağlıklı ve güvenli bir şekilde iyileştirilmesin-
de önemli bir rol oynamaktadır ancak onların
refahı sıklıkla göz ardı edilmektedir (Nayak &
Sahoo, 2015: 264).
Çalışma yaşam kalitesi kavramı, özel-
likle sağlık hizmeti sunan kurumlar gibi birbi-
rinden farklı uzmanlık alanlarına sahip çalı-
şanların, entegre bir şekilde çalışmasının sağ-
lanmasını gerektiren multidisipliner kurum-
larda daha fazla önem taşımaktadır. Çalışan-
ların çalışma ortamlarına ilişkin kalite algıla-
rının iyileştirilmesi, sunulan sağlık hizmetinin
performansını da önemli derecede etkilemek-
tedir (Cole vd., 2005: 54).
Çalışanların çalışma yaşam kalitesi
algılarını değerlendirmek, hastaneler gibi
stres düzeyi yüksek ortamlarda iş yerinde
başarılı girişimler yapmak için oldukça önem-
li bir konudur (Van Laar vd., 2007: 326). Has-
tane çalışanları düzenli olarak, üzerlerinde
yoğun bir fiziksel ve psikolojik baskı oluştu-
ran kritik görevlerle mücadele etmektedirler.
Özellikle ağır iş yükü, iş yeri tehlikeleri, mes-
leksel stres ve hastalıkların ve ölümün getir-
diği hoş olmayan duygusal maruziyet gi-
bi kritik faktörler çalışanların refahını tehdit
etmektedir (Mosadeghrad vd., 2001: 172).
Sağlık Çalışanlarının Çalışma Yaşam Kalitesine İlişkin Bir Değerlendirme: Bir Kamu Hastanesi Örneği 439
Yaşamın bütün olması, çalışma ve ya-
şama koşullarının, dolayısıyla çalışma ve ya-
şam kalitesinin birbirinden ayrı düşünülme-
sini olanaksız kılmaktadır. Bunun nedeni,
çalışma ve yaşam koşulları arasında çok yön-
lü ve sıkı bir etkileşimin bulunmasıdır (Schul-
ze, 1998: 529). Bireyin gününün üçte birini işte
geçirmesi, doğal olarak birtakım fiziksel, ruh-
sal ve sosyal ihtiyaçlarının iş ortamından kar-
şılanmasını beklemesine neden olmaktadır
(Kandasamy & Sreekumar, 2009: 60). Çalışma
yaşamı kalitesi kavramı en genel anlamda; iş
görenin yalnızca bedensel değil, aynı zaman-
da zihinsel, psikolojik ve sosyal gereksinimle-
rini gözeten çalışma koşullarını içermektedir
(Schulze, 1998: 520).
Çalışma yaşamı kalitesi, çalışanlarla
onların tüm çalışma çevresi arasındaki ilişki-
lerin kalitesini yansıtır. Bu durum iş çevresi
içinde bireysel öğrenme ve gelişimi teşvik
eden, çalışanların iş kararları üzerinde etki ve
kontrol sahibi olduğu ve daha fazla bireysel
memnuniyet yoluyla çalışanlar için anlamlılık
oluşturan koşullar yaratmak olarak görülebi-
lir (Kaushik & Tonk, 2008: 37).
Başka bir ifadeyle, çalışma yaşam ka-
litesi kavramı, işin insanların güvenli bir or-
tamda yaşamlarını sürdürebilmek için gerek-
sinimlerini karşılamaları, iş görenlerin çalış-
tıkları örgütlere katkı sağladıkları duygusunu
edinmeleri, yeteneklerinin farkına varmaları
ve yeteneklerini geliştirmelerine olanak sağ-
layan bir ortamın oluşturulmasını içermekte-
dir (Özkalp & Kırel, 2001: 553).
Başka bir tanımda ise çalışma yaşam
kalitesi; iş doyumu gibi işteki temel faktörle-
rin yanı sıra işte genel yaşam memnuniyetini
ve refah durumunu hissetmeyi etkileyen ve
çalışanların işe yaklaşımlarını belirleyen daha
geniş iş dışı faktörleri içeren bir kavram ola-
rak tanımlanmıştır (Van Laar vd., 2007: 326).
Literatür incelendiğinde sağlık çalı-
şanlarının çalışma yaşamı kalitesine ilişkin
değişkenler oldukça farklılaşmaktadır. Saraji
ve Dargahi (2006: 8) çalışma yaşam kalitesi
değişkenlerini, adil ücret ve otonomi, iş gü-
venliği, işte sağlık ve güvenlik standartları,
ödüllendirme sistemleri, çalışma çabalarının
tanımlanması, eğitim ve kariyer geliştirme
fırsatları, karar almaya katılım, ilginç ve
memnuniyet verici bir iş, üst yöneticilere gü-
ven, iş yerinde harcanan zamanla aile ve ar-
kadaşlar arasında denge, işyerinde yaşanan
stres seviyesi, yapılması gereken işin miktarı,
iş yerinde mesleki sağlık ve güvenlik olarak
tanımlamıştır. Ellis ve Pompli (2002) Canbe-
ra'da hemşireler üzerinde yürüttüğü çalışma
yaşam kalitesi çalışmasında; kötü çalışma
çevresi, çalışanların birbirine karşı agresif
tutumları, iş yükü, tercih edilen bakım hizme-
ti sunumu kalitesinin yetersizliği, aile ve iş
arasındaki dengesizlik, vardiyalı çalışma,
karar almaya katılımda yetersizlik, mesleksel
izolasyon, iş tanımlarındaki eksiklik, yönetici-
ler ve çalışanlar arasındaki zayıf ilişkiler, rol
çatışması ve yeni becerileri öğrenme fırsatı
eksikliğinin çalışanların çalışma yaşam kalite-
sinin geliştirilmesindeki ana engeller olduğu-
nu ortaya çıkarmıştır.
Amerikan Çalışma Enstitüsü, çalışma
yaşam kalitesini belirleyen bazı temel özellik-
leri, işe duyulan ilgi, kariyerdeki hedeflere
ulaşabilme olanakları, iş ile ilgili kararlara
katılabilme, başarıya göre terfi olanakları,
yönetime duyulan güven, kişiye gösterilen
saygı, yoğun iş stresinin bulunmaması, maddi
acıdan rahatlık, uygun fiziksel çalışma ortamı,
yönetici ile uyumlu ilişkiler, işin kişisel yaşam
üzerindeki olumlu etkisi ve çalışan-yönetici
ilişkilerinde uyum şeklinde sıralamıştır (Erat
vd., 2011:72).
Çalışma yaşam kalitesinin iş gayreti
ve performans, örgütsel kimlik, iş doyumu ve
işe bağlılık gibi çeşitli organizasyonel faktör-
leri etkilediği varsayılmaktadır (Ballou &
Godwin, 2007: 41). Araştırmacılar ayrıca ça-
lışma yaşam kalitesinin yalnızca çeşitli orga-
nizasyonel sonuçları etkilemediğini, bunun
yanı sıra çalışma yaşamı dışındaki bireysel
yaşamın önemli bir etkileyicisi olduğunu ve
440
Meltem Saygılı & Keziban Avcı & Seda Sönmez
çalışanların yaşam memnuniyetinin, sağlığı-
nın ve psikolojik iyilik halinin de önemli bir
göstergesi olduğunu belirtmektedirler (Ballou
& Godwin, 2007: 45; Kaushik & Tonk, 2008:
46; Koonmee vd. 2010: 26; Martel & Dupuis,
2006: 368; Srivastava, 2008: 55).
Sağlık çalışanlarının iş çevrelerinin
onların hastalanmalarına, sakatlanmalarına ve
işe devamsızlıklarına neden olabileceği ve bu
durumun da bireye sunulan sağlık hizmetinin
kalitesi üzerinde önemli bir rol oynadığı gö-
rülmektedir (Horrigan vd., 2013: 180). Ayrıca
yapılan çalışmalar ile çalışma yaşam kalitesi
ile motivasyon arasında pozitif yönlü bir ilişki
olduğu da belirlenmiştir (Memiş vd., 2015:
228). Bu sebeple çalışma yaşam kalitesini ar-
tırmak, çalışanların işe devamsızlığını ve tü-
kenmişliğini azaltmak (Van der Doef vd.,
2012: 1772) ve verimliklerini, moral ve işe
bağlılığını artırmak (Duffield vd., 2011: 30)
gibi önemli faydalar sağlamaktadır.
Diğer hizmet sektörlerinde olduğu
gibi, sağlık sektöründe de en temel üretim
unsuru insandır. Sağlık hizmeti sunanların
çalışma yaşam kalitesinin değerlendirilmesi,
onlara güvenilir ve uygun çalışma koşulları-
nın sağlanmasının, hem hasta bakım ve teda-
visiyle ilgili sonuçlara hem de kurumsal so-
nuçlara yansıyacağı düşünülmektedir. Ayrıca
çalışanlarla ilgili tükenmişlik, depresyon,
motivasyonun azalması ve işten ayrılmalara
varan olumsuz sonuçları da değerlendirildi-
ğinde konunun önemi ortaya çıkmaktadır. Bu
çalışma ile Ankara'da bir kamu hastanesinde
çalışan sağlık çalışanlarının çalışma yaşam
kalitelerine ilişkin algılarını değerlendirmek
amaçlanmıştır.
2. GEREÇ VE YÖNTEM
2.1. Araştırmanın Amacı
Bu çalışmanın amacı, sağlık çalışanla-
rının çalışma yaşam kalitesi düzeylerini belir-
lemek ve çalışanlara ilişkin bireysel ve de-
mografik özelliklerin çalışma yaşam kalitesi
düzeyi üzerinde etkili olup olmadığını ortaya
koymaktır. Türkiye’de sağlık çalışanlarının
çalışma yaşam kalitelerine ilişkin yapılan
çalışmalar oldukça sınırlıdır. Bu araştırma ile
literatürdeki bu boşluğa katkıda bulunmaya
çalışılmaktadır.
2.2. Evren ve Örneklem
Ağustos-Ekim 2015 tarihleri arasında
gerçekleştirilen araştırmanın evrenini Türkiye
Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastane-
si’nde fiilen görev yapmakta olan hekimler,
hemşireler ve diğer sağlık çalışanları (aneste-
zi, laboratuvar ve röntgen teknisyenleri) oluş-
turmaktadır. Araştırmada tüm evrene ulaşıl-
ması hedeflendiği için örneklem seçilmemiş-
tir. Araştırmanın yapıldığı dönemde hastane-
de 199 hekimden 78 hekime (%39), 415 hemşi-
reden 183 hemşireye (%44) ve 157 diğer sağlık
çalışanından 67 çalışana (%42) ulaşılmıştır.
2.3. Verilerin Toplanması
Araştırmada veri toplama yöntemi
olarak anket formu kullanılmıştır. Kullanılan
anket formu bireysel özellikler ve çalışma
yaşamına ilişkin soruların yer aldığı kişisel
bilgi formu ve çalışma yaşam kalitesi ölçeği
olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır.
Araştırmanın yapılabilmesi için gerekli olan
izin Hacettepe Üniversitesi Etik Komisyo-
nu’ndan ve Ankara 1. Bölge Kamu Hastanele-
ri Birliği Genel Sekreterliği’nden alındıktan
sonra katılımcıların tek tek bilinçli rızasına
başvurulmuş olup, birebir görüşme yöntemi
ile anket uygulanmıştır. Edinilen kişisel bilgi-
lerin gizli kalacağı hususunda katılımcılar
bilgilendirilmiştir. Anketin uygulanmasında
ortalama görüşme süresi 10-15 dakikadır.
Katılımcıların çalışma yaşam kalitesi
düzeylerini belirlemek için Aydın ve diğerleri
(2011) tarafından geliştirilen ‚Çalışma Yaşam
Kalitesi Ölçeği‛ kullanılmıştır. Çalışma Yaşam
Kalitesi Ölçeği; iş kazası, meslek hastalıkları
riski ve iş yerindeki fiziksel çalışma koşulları
(6 madde), iş yerinde ayrımcılık (5 madde),
sürekli gelişme ve iyileştirme fırsatları (5
madde), organizasyona sosyal entegrasyon (5
madde), iş stresi ve zaman baskısı (3 madde)
ve organizasyondaki yasalar (3 madde) olmak
üzere 6 boyutu değerlendirmekte ve toplam-
da 27 sorudan oluşmaktadır. Ölçekteki olum-
lu ifadeler 1 (kesinlikle katılmıyorum) ve 5
Sağlık Çalışanlarının Çalışma Yaşam Kalitesine İlişkin Bir Değerlendirme: Bir Kamu Hastanesi Örneği 441
(kesinlikle katılıyorum) arasında değerler
alırken, olumsuz ifadeler için ters puanlama
yapılmaktadır. Ölçekten alınan toplam puan,
(İlgili boyuttan alınan ham puan/ilgili boyut-
tan alınabilecek en yüksek puan)*100 formülü
kullanılarak hesaplanmış ve ölçekten alınabi-
lecek en düşük puan 20 ve en yüksek puan ise
100 olmak üzere standart hale getirilmiştir.
Ölçekten alınan toplam puan arttıkça bireyle-
rin çalışma yaşam kalitelerinin yükseldiği
kabul edilmektedir. Ölçeğin geçerlik ve güve-
nirlik çalışması Aydın ve diğerleri (2011) tara-
fından Ankara ilinde gerçekleştirilmiş olup,
yapı geçerliliğini belirlemek adına açıklayıcı
faktör analizi uygulanmış ve faktör yüklerinin
0,58 ve 0,83 arasında değişim gösterdiği belir-
lenmiştir. Ayrıca ölçeğin tümüne ilişkin
Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı 0,882
olarak bulunmuştur. Sonuç olarak ölçeğin
sağlık çalışanlarının çalışma yaşam kalitesinin
belirlenmesinde kullanılabilecek geçerli ve
güvenilir bir ölçek olduğu ifade edilmiştir.
2.4. Verilerin Değerlendirilmesi
Araştırma sonucunda katılımcılardan
elde edilen veriler araştırmanın amacına yö-
nelik olarak kullanılmak üzere SPSS 20.0
programı ile değerlendirilmiştir. Öncelikle
normal dağılıma uygunluk çalışması yapıl-
mıştır ve veri analizinde ulaşılan örneklem
sayısının çok olması durumunda normal dağı-
lımın sağlanabileceği (Lumley vd., 2002: 166;
Alpar, 2012: 130) olasılığından hareket edilmiş
ve bu duruma uygun olan hipotezlerin test
edilmesinde parametrik testlerden faydala-
nılmıştır. Araştırmada çalışma yaşam kalitesi
ölçeği ve alt boyutlarının sosyo-demografik
özelliklere ve çalışma yaşamına ilişkin özellik-
lere göre istatistiksel açıdan anlamlı bir farklı-
lık gösterip göstermediği iki ortalama arasın-
daki farkın önemlilik testi ve tek yönlü var-
yans analizi ile incelenmiştir. Tek yönlü var-
yans analizi sonucunda istatistiksel açıdan
farklılıklara neden olan grupların incelen-
esinde Tukey HSD testinden faydalanılmıştır.
3. BULGULAR
Araştırma sonucunda elde edilen bul-
gular bu bölümde tablolar aracılığıyla açık-
lanmaktadır. Tablo 1’de araştırmaya dâhil
olan katılımcıların bazı kişisel özelliklere göre
dağılımları verilmiştir. Tablo incelendiğinde,
katılımcıların büyük çoğunluğunun kadın
(%75,3) olduğu ve evli (%64,3) olduğu görül-
mektedir. Katılımcıların yaş değişkenine iliş-
kin dağılımları dikkate alındığında birçoğu-
nun (%53) 30-39 yaş aralığında bulunduğu
görülmektedir. Katılımcıların eğitim durum-
ları incelendiğinde sırasıyla ön lisans (%32,6),
lisans (%28,4), lisansüstü (22,3) ve lise (%16,2)
mezunu olduğu görülmektedir. Araştırmaya
katılan sağlık çalışanlarının büyük bir çoğun-
luğunu hemşireler (%55,8) oluşturmaktadır.
Tablo 1. Katılımcıların Bazı Bireysel Özelliklere Göre Dağılımı (n=328)
Özellik Sayı Yüzde (%)
Cinsiyet
Kadın
Erkek
247
81
75,30
24,70
Medeni Durum
Bekâr
Evli
113
211
34,50
64,30
Yaş Grupları
20-29 Yaş
30-39 Yaş
40 yaş ve üzeri
97
174
56
29,60
53,00
17,10
Eğitim Durumu
Lise
Ön lisans
Lisans
Lisansüstü
53
107
93
73
16,20
32,60
28,40
22,30
442
Meltem Saygılı & Keziban Avcı & Seda Sönmez
Meslek
Hekim
Hemşire
Diğer
78
183
67
23,80
55,80
20,40
Tablo 2. Katılımcıların Bazı Bireysel Özelliklere Göre Dağılımı II (n=328)
Nöbet Hizmetlerinde
Görev Alma Durumu
Alan
Almayan
207
119
63,10
36,30
Haftalık Mesai
Süresi (Saat)
45 saat ve altı
46 saat ve üzeri
Düzensiz
228
78
22
69,50
23,80
6,70
Meslekte Çalışma Süre-
si (Yıl)
1-10 Yıl
11-20 Yıl
21 yıl ve üzeri
130
139
57
39,60
42,40
17,40
Kurumda Çalışma Sü-
resi (Yıl)
1-10 Yıl
11-20 Yıl
21 yıl ve üzeri
175
109
34
53,40
33,20
10,40
Tablo 2’de katılımcıların birçoğunun
nöbet hizmetlerinde görev aldığı (%63,1) ve
haftalık mesai süresinin de 45 saat ve altında
olduğu (%69,5) görülmektedir. Katılımcıların
çoğunlukla mesleklerini 11-20 yıl (%42,4) ve 1-
10 yıl arasında sürdürdüğü ve kurumda ise 1-
10 yıl (%53,4) ve 11-20 yıl (33,2) arasında çalış-
tıklarını ifade etmişlerdir.
Tablo 3’te çalışma yaşam kalitesi öl-
çeğinin alt boyutları ve toplam puanına ilişkin
tanımlayıcı istatistikler yer almaktadır. Çalış-
ma yaşam kalitesi ölçeğinin boyutlarının al-
tında yer alan soru sayılarının eşit olmama-
sından dolayı boyutlardan elde edilen toplam
puanlar standart hale getirilmiştir. Başka bir
ifade ile boyutlara verilen yanıtların toplam
puanları alınmış, boyut altındaki soru sayısı-
na bölünmüş ve böylece 5’li Likert kullanıldı-
ğından 5 esas alınarak standart hale getiril-
miştir. Tablo incelendiğinde genel olarak katı-
lımcıların ortalama olarak en yüksek puanı iş
kazası, meslek hastalıkları riski ve iş yerindeki
fiziksel çalışma koşulları boyutundan (4,29),
en düşük puanı ise organizasyona sosyal en-
tegrasyon boyutundan (2,87) aldıkları görül-
mektedir. Katılımcıların ölçekten almış olduk-
ları toplam puan incelendiğinde ise en az
43,33 en fazla 99,50 puan aldıkları ve çalışma
yaşam kalitesi düzeylerinin de ortalama ola-
rak 71,07 puan olduğu görülmektedir.
Tablo 3. Çalışma Yaşam Kalitesi Ölçeğine İlişkin Tanımlayıcı İstatistikler
Çalışma Yaşam Kalitesi Ölçeği En
Küçük
En
Yüksek
Ortalama Standart
Sapma
Boyut 1 İş Kazası, Meslek Hastalıkları Riski ve İş
Yerindeki Fiziksel Çalışma Koşulları
6 30 25,74(4,29)* 4,18
Boyut 2 İş Yerinde Ayrımcılık 5 25 17,12(3,42)* 4,60
Boyut 3 Sürekli Gelişme ve İyileştirme Fırsatları 5 25 16,15(3,23)* 3,88
Boyut 4 Organizasyona Sosyal Entegrasyon 5 25 14,34(2,87)* 4,13
Boyut 5 İş Stresi ve Zaman Baskısı 3 15 11,60(3,87)* 2,73
Boyut 6 Organizasyondaki Yasalar 3 15 8,76(2,92)* 2,33
Toplam Puan 43,33 99,50 71,07 8,03
*Boyutlara ilişkin ortalamalar 5 esas alınarak standart hale dönüştürülmüştür. (25,74*5)/30=4,29
Tablo 4’te katılımcıların çalışma ya-
şam kalitesi ölçeği alt boyutları ve toplam
puanından aldıkları değerlerin bireysel ve
demografik özelliklere göre istatistiksel açı-
Sağlık Çalışanlarının Çalışma Yaşam Kalitesine İlişkin Bir Değerlendirme: Bir Kamu Hastanesi Örneği 443
dan anlamlı bir farklılık yaratıp yaratmadığı
değerlendirilmiştir.
Katılımcıların çalışma yaşam kalitesi
ölçeğinin iş kazası, meslek hastalıkları riski ve
iş yerindeki fiziksel çalışma koşulları boyutu-
na ilişkin değerlendirmeleri incelendiğinde
bireysel ve demografik özelliklerden nöbet
hizmetlerinde görev alma (t=2,080; p=0,038),
meslekte çalışma süresi (F=5,904; p=0,003) ve
kurumda çalışma süresine (F=6,879; p=0,001)
göre istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık
gösterdiği bulunmuştur. Farklılığın hangi
grup ya da gruplardan kaynaklandığını belir-
lemek için yapılan Tukey HSD testine göre;
meslekte çalışma süresi ve kurumda çalışma
süresi değişkeninde farklılığın 11-20 yıl ve 21
yıl ve üzerinde çalışan katılımcılardan kay-
naklandığı bulunmuştur.
Tablo 4. Katılımcıların Bireysel Özelliklerine Göre Çalışma Yaşam
Kalitelerinin Değerlendirilmesi
Bireysel ve
Demografik
Özellikler
Boyut 1 Boyut 2 Boyut 3 Boyut 4 Boyut 5 Boyut 6 Toplam
Puan
X±SS X±SS X±SS X±SS X±SS X±SS X±SS
Cin
siy
et
Kadın 25,91±4,34 16,99±4,73 15,98±3,66 14,56±4,12 11,53±2,81 8,77±2,39 71,07±7,99
Erkek 25,23±3,60 17,50±4,21 16,70±4,47 13,68±4,15 11,82±2,50 8,72±2,17 71,06±8,19
t=1,264
p=0,207
t=-0,871
p=0,384
t=-1,318
p=0,190
t=1,659
p=0,100
t=-0,886
p=0,377
t=0,157
p=0,876
t=0,008
p=0,994
Med
eni
Du
rum
Bekâr 25,27±4,41 16,52±4,84 16,61±4,34 15,54±4,22 11,15±2,81 8,89±2,57 71,36±8,96
Evli 25,97±4,08 17,36±4,47 15,97±3,61 13,84±3,88 11,88±2,68 8,74±2,19 71,10±7,47
t=1,425
p=0,155
t=1,569
p=0,118
t=-1,431
p=0,153
t=-3,642
p=<0,001*
t=2,297
p=0,022*
t=-0,525
p=0,600
t=-0,272
p=0,797
Yaş
20-29
Yaş 25,91±3,87 17,42±4,63 16,18±4,07 14,28±4,70 11,11±2,57 8,49±2,40 70,48±7,73
30-39
Yaş 25,88±4,16 17,02±4,56 16,26±3,75 14,50±3,75 12,06±2,64 8,88±2,32 71,93±7,71
40 yaş
ve
üzeri
25,07±4,75 16,93±4,78 15,75±4,01 13,85±4,27 10,98±3,06 8,89±2,54 69,34±9,26
F=0,886
p=0,413
F=0,294
p=0,746
F=0,374
p=0,688
F=0,529
p=0,590
F=5,666
p=0,004*
F=0,937
p=0,393
F=2570
p=0,078
Mes
lek
He-
kim 25,59±3,82 16,42±4,49 17,48±4,15 14,37±3,33 12,57±2,59 9,13±1,98 72,91±6,74
Hem-
şire 25,71±4,76 16,85±4,81 15,88±3,66 15,08±4,26 11,49±2,74 8,83±2,43 71,27±8,45
Diğer
sağlık
per-
soneli
26,01±2,64 18,64±3,83 15,37±3,82 12,26±3,96 10,77±2,58 8,13±2,37 68,36±7,63
F=0,199
p=0,820
F=4,955
p=0,008*
F=6,630
p=0,002*
F=12,157
p=<0,001*
F=8,503
p=<0,001*
F=3,516
p=0,031*
F=6,101
p=0,003*
444
Meltem Saygılı & Keziban Avcı & Seda Sönmez
Tablo 4. Katılımcıların Bireysel Özelliklerine Göre Çalışma Yaşam Kalitelerinin Değerlendirilmesi (devam)
Eğ
itim
Du
rum
u
Lise 26,24±3,15 17,73±4,12 16,32±3,68 14,37±4,60 10,56±3,06 8,24±2,37 70,18±7,47
Önli-
sans 25,18±5,01 17,51±4,70 15,41±3,43 13,98±4,14 11,02±2,61 8,70±2,26 69,51±8,60
Lisans 26,30±3,80 16,56±4,88 16,14±3,56 14,92±4,20 11,91±2,67 8,94±2,68 72,03±7,73
Lisan-
süstü
25,69±3,74 16,63±4,36 17,22±4,78 14,04±3,71 12,78±2,27 8,98±1,92 72,72±7,70
F=1,454
p=0,227
F=1,294
p=0,277
F=3,219
p=0,023*
F=1,012
p=0,388
F=9,693
p=<0,001*
F=1,299
p=0,275
F=3,075
p=0,028*
Nö
bet
Hiz
m.
Gö
rev
Alm
a Alan 26,11±3,95 17,12±4,77 16,19±3,99 14,31±4,12 12,03±2,53 8,52±2,23 71,48±7,83
Alma-ma-yan
25,11±4,52 17,14±4,35 16,06±3,71 14,40±4,20 10,87±2,92 9,17±2,46 70,37±8,41
t= 2,080
p=0,038*
t=-0,041
p=0,967
t=0,281
p=0,779
t=-0,187
p=0,852
t=3,760
p=<0,001*
t=-2,451
p=0,015*
t=1,200
p=0,231
Haf
talı
k M
esai
Sü
resi
(Saa
t)
45 saat
ve altı 25,62±4,30 17,54±4,52 16,36±3,61 14,58±4,22 11,09±2,68 8,80±2,40 71,09±8,60
46 saat
ve üzeri 26,15±3,92 16,36±4,27 15,95±4,34 13,64±3,91 13,23±1,95 8,68±2,18 71,78±6,59
Dü-
zensiz
25,59±3,81 15,45±6,01 14,82±4,71 14,36±3,91 11,18±3,45 8,59±2,22 68,33±6,01
F=0,491
p=0,613
F=3,495
p=0,031*
F=1,738
p=0,177
F=1,498
p=0,225
F=20,130
p=<0,001*
F=0,149
p=0,862
F=1,583
p=0,207
Mes
lek
te Ç
alış
ma
Sü
re-
si (
Yıl
)
1-10
Yıl 25,64±4,23 16,60±4,32 16,17±4,11 14,38±4,25 11,88±2,58 8,90±2,22 71,17±7,35
11-20
Yıl 26,44±3,64 17,57±4,77 16,13±3,64 14,14±3,92 11,72±2,72 8,41±2,33 71,31±7,88
21 yıl
ve
üzeri
24,22±4,92 17,26±4,84 16,23±4,01 14,86±4,41 10,73±2,96 9,31±2,47 70,45±9,87
F=5,904
p=0,003*
F=1,508
p=0,223
F=0,014
p=0,986
F=0,605
p=0,547
F=3,726
p=0,025*
F=3,455
p=0,033*
F=0,237
p=0,789
Ku
rum
da
Çal
ışm
a
Sü
resi
(Y
ıl)
1-10
Yıl 25,53±4,30 16,80±4,55 16,01±4,06 14,32±4,30 11,83±2,49 8,84±2,24 70,97±7,90
11-20
Yıl 26,69±3,00 18±4,42 15,86±3,65 13,81±3,70 11,55±2,90 8,51±2,40 71,21±7,71
21 yıl
ve
üzeri
23,82±5,82 16,26±5,43 17,50±3,60 16,23±4,06 10,56±3,24 9,23±2,60 71,27±9,92
F=6,879
p=0,001*
F=2,963
p=0,053
F=2,466
p=0,087
F=4,592
p=0,011*
F=3,151
p=0,044*
F=1,417
p=0,244
F=0,039
p=0,962
*=p<0,05 anlamlı farklılık
Katılımcıların çalışma yaşam kalitesi
ölçeğinin iş kazası, meslek hastalıkları riski ve
iş yerindeki fiziksel çalışma koşulları boyutu-
na ilişkin değerlendirmeleri incelendiğinde
bireysel ve demografik özelliklerden nöbet
hizmetlerinde görev alma (t=2,080; p=0,038),
meslekte çalışma süresi (F=5,904; p=0,003) ve
kurumda çalışma süresine (F=6,879; p=0,001)
göre istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık
gösterdiği bulunmuştur. Farklılığın hangi
grup ya da gruplardan kaynaklandığını belir-
lemek için yapılan Tukey HSD testine göre;
Sağlık Çalışanlarının Çalışma Yaşam Kalitesine İlişkin Bir Değerlendirme: Bir Kamu Hastanesi Örneği 445
meslekte çalışma süresi ve kurumda çalışma
süresi değişkeninde farklılığın 11-20 yıl ve 21
yıl ve üzerinde çalışan katılımcılardan kay-
naklandığı bulunmuştur.
Ölçeğin iş yerinde ayrımcılık boyutu
incelendiğinde, meslek (F=4,955; p=0,008) ve
haftalık mesai süresi (F=3,495; p=0,031) değiş-
kenlerine göre katılımcılar arasında istatistik-
sel açıdan anlamlı bir farklılık olduğu bulun-
muş ve meslek değişkeninde diğer sağlık
çalışanlarından, haftalık mesai süresi değiş-
kenin de ise haftalık 45 saat ve altında çalışan
katılımcıların bu farklılığa neden olduğu be-
lirlenmiştir.
Sürekli gelişme ve iyileştirme fırsatla-
rı boyutunun meslek (F=6,630; p=0,002) ve
eğitim durumu (F=3,219; p=0,023) değişkenle-
rine göre farklılık gösterdiği ve katılımcılar
arasındaki bu farklılığın da meslek değişke-
ninde hekimlerden, eğitim durumu değişke-
ninde ise lisansüstü mezunu olan katılımcı-
lardan dolayı ortaya çıktığı bulunmuştur.
Ölçeğin bir diğer boyutu olan organi-
zasyona sosyal entegrasyon boyutunun ise
medeni durum (t=3,642; p<0,001), meslek
(F=12,157; p<0,001) ve kurumda çalışma süresi
(F=4,592; p=0,011) değişkenlerine göre istatis-
tiksel açıdan anlamlı farklılık gösterdiği ve
katılımcılar arasındaki bu farklılığın da mes-
lek değişkeninde diğer sağlık çalışanlarından
ve kurumda çalışma süresi değişkeninde de
21 yıl ve üzerinde çalışan katılımcılardan
kaynaklandığı belirlenmiştir.
İş stresi ve zaman baskısı boyutu ince-
lendiğinde Tablo 3’te de görüldüğü gibi yal-
nızca cinsiyet değişkenine göre anlamlı bir
farklılık bulunamamış ve diğer tüm değişken-
lerde istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık
olduğu belirlenmiştir. Farklılıkların yaş de-
ğişkeninde 30-39 yaş arası katılımcılardan,
meslek değişkeninde hekimlerden, eğitim
durumu değişkeninde lisansüstü mezunla-
rından, haftalık mesai süresi değişkeninde 46
saat ve üzerinde çalışan katılımcılardan, mes-
lekte çalışma süresi değişkeninde 11-20 yıl ve
21 yıl ve üzerinde çalışan katılımcılardan ve
kurumda çalışma süresi değişkeninde ise 1-10
yıl ve 21 yıl ve üzerinde çalışan katılımcılar-
dan kaynaklandığı bulunmuştur.
Ölçeğin son boyutu olan organizas-
yondaki yasalar boyutunda meslek (F=3,516;
p=0,031), nöbet hizmetlerinde görev alma (t=-
2,451; p=0,015) ve meslekte çalışma süresi
(F=3,455; p=0,033) değişkenlerinde istatistiksel
açıdan anlamlı bir farklılık bulunmuştur. Bu
farklılığın ise meslek değişkeninde hekimler-
den ve meslekte çalışma süresi değişkeninde
de 11-20 yıl ve 21 yıl ve üzerinde çalışanlar-
dan kaynaklandığı belirlenmiştir.
Çalışma yaşam kalitesi ölçeğinden el-
de edilen toplam puana göre gerçekleştirilen
değerlendirmede ise; meslek (F=6,101;
p=0,003) ve eğitim durumu (F=3,075; p=0,028)
değişkenlerinde istatistiksel açıdan anlamlı
bir farklılık bulunduğu ve bu farklılığın mes-
lek değişkeninde hekimlerden ve eğitim du-
rumu değişkeninde de lisansüstü mezunla-
rından kaynaklandığı belirlenmiştir.
4. TARTIŞMA
Bu çalışmada sağlık çalışanlarının ça-
lışma yaşam kalitesi düzeylerini belirlemek ve
çalışanlara ilişkin bireysel ve demografik özel-
liklerin çalışma yaşam kalitesi düzeyi üzerin-
de etkili olup olmadığını ortaya koymak
amaçlanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre
çalışma yaşam kalitesinin araştırma örnekle-
mine dahile edilen sağlık çalışanlarınca genel
olarak iyi düzeyde (71,07±8,03) algılandığı
görülmüştür. Ölçekten elde edilen puanın
artış göstermesi çalışma yaşam kalitesi düze-
yinin artış gösterdiğini ifade etmektedir. Lite-
ratürde sağlık çalışanlarının çalışma yaşam
kalitesi düzeylerini ve etkileyen faktörleri
belirlemek gerçekleştirilen çalışmalarda ben-
zer sonuçlar elde edilmiştir. Çatak ve Bahçe-
cik (2015) tarafından hemşirelerin çalışma
yaşam kalitesi düzeylerini ve etkileyen faktör-
leri belirlemek için yaptıkları tanımlayıcı nite-
likteki çalışmada özel hastanede çalışan hem-
446
Meltem Saygılı & Keziban Avcı & Seda Sönmez
şirelerin çalışma yaşam kalitesi düzeylerinin
genel olarak iyi düzeyde olduğu ve eğitim ve
araştırma hastanesinde çalışan hemşirelerin
ise orta düzeyde olduğu belirlenmiştir. Ayrıca
Bragard ve diğerlerinin (2012) asistan hekim-
lerin çalışma yaşam kalitesi düzeylerine iliş-
kin yapmış oldukları çalışmada katılımcıların
çalışma yaşam kalitesi düzeylerinin genel
olarak orta düzeyde olduğu ancak çalışma
programının düzeni, çalışanın desteklenmesi
ve üstler ile çalışma ilişkileri boyutunda ol-
dukça düşük çalışma yaşam kalitesi düzeyine
sahip oldukları görülmüştür. Bu araştırmada
elde edilen sonuçların aksine, Opollo ve di-
ğerleri (2014) tarafından Uganda’da sağlık
çalışanları ile gerçekleştirdikleri çalışmada ise;
sağlık çalışanlarının çalışma koşulları, iş ye-
rindeki kontrol ve ev-iş dengesi alt boyutla-
rında çalışma yaşam kalitelerinin düşük ol-
duğu görülmüştür. Saraji ve Dargahi’nin
(2006) hastane çalışanları ile gerçekleştirdiği
çalışmasında, çalışanların büyük çoğunluğu
yaptıkları işin, gelir düzeyleri, iş sağlığı, iş
güvenliği, yöneticilerle ilişkiler, iş hayatların-
da ve aile içerisinde geçen zaman dengesi
bakımından, çekici ve tatmin edici olmadığını
belirtmiş, bu da hastane çalışanlarının zayıf
çalışma yaşam kalitesi düzeyine sahip olduk-
larını göstermiştir.
Katılımcıların ölçeğin alt boyutlarına
ilişkin değerlendirmeleri incelendiğinde, araş-
tırma örneklemine dahil edilen sağlık çalışan-
larının en düşük düzeyde algıladıkları boyu-
tun "organizasyona sosyal entegrasyon" boyu-
tu olduğu ve bu boyutun katılımcıların çalış-
ma yaşam kalitesi düzeyini olumsuz etkiledi-
ği tespit edilmiştir. Walton (1992) organizas-
yona sosyal entegrasyonu; çalışanın içinde
bulunduğu organizasyonda bireysel kimliğini
ve öz saygısını kazanması olarak tanımlamak-
tadır. Bunun sağlamak için ise; organizasyon-
da önyargılardan uzaklaşmak gerektiğinden,
siyasal ve sosyal eşitlikten, birliktelik bilin-
cinden ve kişilerarası açıklık duygusu oluş-
turmak gerektiğinden bahsetmektedir. Sağlık
çalışanlarının çalışma yaşam kalitelerini en
yüksek düzeyde algıladıkları boyutun ise; "iş
kazası, meslek hastalıkları riski ve iş yerindeki
çalışma koşulları" boyutu olduğu bulunmuş-
tur. Yani araştırma kapsamına alınan sağlık
çalışanları için çalışma yaşamı kalitelerinin, iş
yerinin çalışma koşulları ve meslek hastalıkla-
rı riski açısından olumlu algılandığı söylene-
bilir.
Araştırmada sağlık çalışanlarının ça-
lışma yaşam kalitesi ölçeğinin alt boyutlarına
ilişkin verdikleri yanıtlara göre; ölçeğin alt
boyutlarının cinsiyet değişkeni hariç diğer
bütün değişkenlerle (medeni durum, yaş,
meslek, eğitim durumu, nöbet hizmetlerinde
görev alma, haftalık mesai süresi, meslekte ve
kurumda çalışma süresi) istatistiksel açıdan
anlamlı farklılıklar gösterdiği bulunmuştur.
Yanıtlara göre medeni durum değiş-
keni incelendiğinde; bekar olan bireylerin evli
olan bireylere göre; organizasyona "sosyal
entegrasyon" boyutundan daha yüksek puan
aldığı ve evli olan bireylerin de bekar olan
bireylere göre "iş stresi ve zaman baskısı"
boyutundan daha yüksek puan aldığı belir-
lenmiştir. Bu durum ile ilgili olarak evli sağlık
çalışanlarının aile ile ilgili aldıkları sorumlu-
luklar ve yaşadıkları zaman sıkıntısının bu
sonuçlar üstünde etkili olabileceği düşünül-
mektedir. Moradi ve diğerleri (2014) ve İnce
ve diğerleri (2015) sağlık çalışanları üzerinde
yapmış oldukları çalışmalarda cinsiyet ve
medeni durumun çalışma yaşam kalitesi dü-
zeyinde anlamlı bir farklılık oluşturmadığını
bulmuşlardır. Türk ve diğerlerinin (2012)
hekimlerin çalışma yaşam kalitesi ile ilgili
çalışmalarında katılımcıların medeni durum-
larına göre ölçek alt boyutları karşılaştırıldı-
ğında bekâr hekimlerin organizasyondaki
yasalar boyutunu daha olumlu algıladıklarını
tespit etmişlerdir.
Çalışmada yaş değişkeninin çalışma
yaşam kalitesi düzeyinin yalnızca "iş stresi ve
zaman baskısı" boyutu üzerinde anlamlı bir
farklılık oluşturduğu görülmüştür. 30-39 yaş
arasındaki sağlık çalışanlarının diğer yaş
gruplarındaki sağlık çalışanlarına göre çalış-
ma yaşam kalitelerini daha iyi düzeyde algı-
ladıkları görülmüştür. Dikmetaş (2006) tara-
Sağlık Çalışanlarının Çalışma Yaşam Kalitesine İlişkin Bir Değerlendirme: Bir Kamu Hastanesi Örneği 447
fından sağlık çalışanlarının çalışma yaşam
kalitesi düzeylerini belirlemek ve demografik
özelliklere göre çalışma yaşam kalitesi düzey-
lerinde istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık
olup olmadığını incelemek amacıyla yapmış
olduğu çalışmada da yaş değişkeninin çalışma
yaşam kalitesi ile istatistiksel olarak anlamlı
bir farklılık oluşturduğu görülmüştür. Türk
ve diğerleri (2012) hekimlerin çalışma yaşam
kalitesi ile ilgili araştırmalarında, çalışma
yaşam kalitesi algısıyla yaş değişkeni arasında
bir korelasyon bulamamışlardır.
Çalışmada meslek değişkeninin ça-
lışma yaşam kalitesinin alt boyutlarından" iş
kazası, meslek hastalıkları riski ve iş yerindeki
çalışma koşulları" boyutu dışında tüm diğer
alt boyutlarda ve toplam puanda istatistiksel
açıdan anlamlı bir farklılık oluşturduğu bu-
lunmuştur. Genel olarak bakıldığında "hekim-
lerin" çalışma yaşam kalitesi düzeylerini sıra-
sıyla hemşirelerden ve diğer sağlık persone-
linden daha iyi algıladıkları görülmüştür.
Argentero ve diğerleri (2007) ve Dikmetaş
(2006) sağlık çalışanlarında yapmış oldukları
çalışmalarda da meslek değişkeninin çalışma
yaşam kalitesi düzeyi üzerinde önemli bir
farklılık oluşturduğunu bulmuşlardır.
Çalışmada eğitim durumu değişkeni-
nin çalışma yaşam kalitesinin "sürekli gelişme
ve iyileştirme fırsatları" ve "iş stresi ve zaman
baskısı" alt boyutlarında ve toplam puanında
istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık oluş-
turduğu bulunmuştur. Lisansüstü mezunu
olan katılımcıların diğer katılımcılara göre; bu
alt boyutlarda ve toplam puanda çalışma ya-
şam kalitesi düzeyini daha iyi algıladıkları
görülmüştür. İnce ve diğerleri (2015) ve Çatak
ve Bahçecik (2015) de yapmış oldukları çalış-
mada eğitim durumunun çalışma yaşam kali-
tesi düzeyini etkileyen önemli bir değişken
olduğunu bulmuş ancak Dikmetaş (2006) ile
Ayaz ve Beydağ (2014) sağlık çalışanları üze-
rinde yaptıkları çalışmada eğitim durumunun
çalışma yaşam kalitesi düzeyi üzerinde an-
lamlı bir farklılık oluşturmadığını belirtmiş-
lerdir.
Sağlık çalışanlarının çalışma yaşam
kalitesi algılarının, nöbet hizmetlerinde görev
alma durumu açısından, "iş kazası, meslek
hastalıkları riski ve iş yerindeki çalışma koşul-
ları", "iş stresi ve zaman baskısı" ve "organi-
zasyondaki yasalar" alt boyutları ile farklılaş-
tığı görülmüştür. "İş kazası, meslek hastalıkla-
rı riski ve iş yerindeki çalışma koşulları" ve "iş
stresi ve zaman baskısı" alt boyutlarında nö-
bet usulü çalışanların, nöbet tutmayan çalı-
şanlara göre çalışma yaşam kalitesi düzeyini
daha iyi algıladıkları ancak "organizasyonda-
ki yasalar" boyutunda daha düşük algıladık-
ları bulunmuştur. Nöbet tutmayan ve gündüz
çalışan sağlık çalışanları için, gündüz yürü-
tülmesi gereken rutin sağlık hizmetlerinin
fazla oluşu, hasta sirkülasyonunun yüksek
olması ve günlük mesai saatinin kısa oluşu-
nun iş stresi ve zaman baskısına yol açtığı
söylenilebilir. Ayrıca "idari amir" pozisyo-
nunda çalışanların genellikle gündüz çalışıyor
olmalarının birimlerde görev yapan sağlık
çalışanları üstünde baskı oluşturmasının bu
sonuçlar üstünde etkili olduğu düşünülebilir.
Ayaz ve Beydağ (2014) da hemşirelerin çalış-
ma yaşam kalitesi düzeylerini incelemek ama-
cıyla yaptıkları çalışmada aylık nöbet sayısı
değişkeninin çalışma yaşam kalitesi düzeyi
üzerinde anlamlı farklılık oluşturduğunu ve
nöbet tutmayan hemşirelerin çalışma yaşam
kalitesi düzeyini daha yüksek algıladıklarını
bulmuşlardır.
Araştırmada haftalık mesai süresi de-
ğişkeni açısından da sağlık çalışanlarının ça-
lışma yaşam kalitesi düzeylerini farklı algıla-
dıkları görülmüştür. "İş yerinde ayrımcılık" ve
"iş stresi ve zaman baskısı" alt boyutlarında
haftalık mesai süresi değişkeni açısından an-
lamlı bir farklılık oluştuğu bulunmuştur. İş
yerinde ayrımcılık alt boyutunda haftalık
mesai süresi düzensiz olan çalışanların diğer
çalışanlara göre; çalışma yaşam kalitesi düze-
yini daha düşük algıladıkları ve "iş stresi ve
zaman baskısı" boyutunda da 46 saat ve üze-
448
Meltem Saygılı & Keziban Avcı & Seda Sönmez
rinde çalışanların çalışma yaşam kalitesi dü-
zeylerini diğer çalışanlara göre daha iyi algı-
ladıkları görülmüştür. Ayaz ve Beydağ (2014)
ve Argentero ve diğerleri (2007) de sağlık
çalışanları üzerinde yapmış oldukları çalışma-
larda haftalık mesai süresinin çalışma yaşam
kalitesi düzeyini etkileyen önemli bir değiş-
ken olduğunu ve daha fazla çalışan sağlık
çalışanlarının çalışma yaşam kalitesi düzeyle-
rini daha düşük algıladıklarını bulmuşlardır.
Çalışmada sağlık çalışanlarının çalış-
ma yaşam kalitesi düzeyleri meslekte çalışma
süresi ve kurumda çalışma süresi değişkenleri
açısından da incelenmiştir. Meslekte çalışma
süresi değişkeninin ‚iş kazası, meslek hasta-
lıkları riski ve iş yerindeki çalışma koşulları‛,
‚iş stresi ve zaman baskısı‛ ve ‚organizas-
yondaki yasalar‛ alt boyutlarında anlamlı bir
farklılığa neden olduğu görülürken; kurumda
çalışma süresi değişkeninin ‚iş kazası, meslek
hastalıkları riski ve iş yerindeki çalışma koşul-
ları‛, ‚organizasyona sosyal entegrasyon‛ ve
‚iş stresi ve zaman baskısı‛ alt boyutlarında
anlamlı bir farklılığa neden olduğu görülmüş-
tür.
Meslekte çalışma süresi ve kurumda
çalışma süresi değişkenleri açısından 21 yıl ve
üzerinde çalışan katılımcıların çalışma yaşam
kalitesi düzeylerini ‚iş kazası, meslek hasta-
lıkları riski‛ ve ‚iş yerindeki çalışma koşulla-
rı‛ ve ‚iş stresi ve zaman baskısı‛ alt boyutla-
rında diğer katılımcılara göre daha düşük
algıladıkları bulunmuştur. Ayrıca meslekte
çalışma süresi 21 yıl ve üzerinde olan çalışan-
ların organizasyondaki yasalar boyutunda
diğer çalışanlara göre çalışma yaşam kalitesi
düzeylerini daha iyi algıladıkları ve kurumda
çalışma süresi 21 yıl ve üzerinde olan çalışan-
ların organizasyona sosyal entegrasyon alt
boyutunda çalışma yaşam kalitesi düzeylerini
diğer çalışanlara göre daha düşük algıladıkla-
rı görülmüştür. Moradi ve diğerleri (2014) ve
Dikmetaş (2006) tarafından yapılan çalışma-
larda meslekte çalışma süresi ve Çatak ve
Bahçecik (2015) tarafından yapılan çalışmada
ise hem meslekte hem de kurumda çalışma
süresi değişkenlerinin çalışma yaşam kalitesi
düzeyinde etkili bir değişken olduğu bulun-
muş ancak Argentero ve diğerleri (2007) tara-
fından yapılan çalışmada meslekte çalışma
süresi ve Ayaz ve Beydağ (2014) tarafından
gerçekleştirilen çalışmada da meslekte çalış-
ma süresi ve kurumda çalışmayı planladıkları
süre değişkenleri açısından sağlık çalışanları-
nın çalışma yaşam kalitesi düzeyleri arasında
anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Türk ve
diğerleri (2012) hekimlerin çalışma yaşam
kalitesi ile ilgili çalışmalarında, katılımcıların
çalıştığı kurumdaki hizmet süreleri ve yaşları
ile çalışma yaşam kalitesi ölçeği alt boyutları
arasında istatistiksel olarak anlamlı bir kore-
lasyon bulunmadığını ortaya koymuştur.
Uğur’un (2005) yapmış olduğu çalışmada
genel olarak çalışma yaşamlarının kalitesini
‚kötü‛ olarak değerlendiren hemşirelerin üçte
birinin (%31.4) bulundukları kurumdan 1
yıldan az bir sürede veya en fazla 1 yılın so-
nunda ayrılmayı düşündükleri, bununla bir-
likte genel olarak çalışma yaşamlarının kalite-
sini ‚iyi‛ olarak değerlendiren hemşirelerin
%39.6’sının ise 6 yıldan daha fazla süre ile
aynı kurumda çalışmayı hedefledikleri belir-
lenmiştir. Gifford ve diğerlerinin (2002), Ame-
rika’da yedi ayrı hastanede çalışan 276 kişi
arasında yaptıkları çalışmada, çalışma yaşam
kalitesi değişkenleri olarak adlandırılan iş
tatmini, örgütsel bağlılık, yetki verme, karar-
lara katılım ve çalışan devir hızı faktörleri ile
insan ilişkileri modeli arasındaki ilişki araştı-
rılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, insan
ilişkileri modeli ile iş tatmini, örgütsel bağlı-
lık, yetki verme ve kararlara katılım faktörleri
arasında istatistiksel olarak güçlü bir ilişki
olduğu, buna karşılık insan ilişkileri modeli
ile personel devri arasında negatif bir ilişkinin
olduğu tespit edilmiştir.
5. SONUÇ VE ÖNERİLER
Çalışmadan elde edilen bulgulara gö-
re sağlık çalışanlarının çalışma yaşam kalitele-
rini genel olarak iyi düzeyde algıladıkları
görülmüştür. Araştırmada çalışma yaşam
kalitesinin alt boyutlarını iş kazası, meslek
hastalıkları riski ve iş yerindeki çalışma koşul-
Sağlık Çalışanlarının Çalışma Yaşam Kalitesine İlişkin Bir Değerlendirme: Bir Kamu Hastanesi Örneği 449
ları, iş yerinde ayrımcılık, sürekli gelişme ve
iyileştirme fırsatları, organizasyona sosyal
entegrasyon, iş stresi ve zaman baskısı ve
organizasyondaki yasalar oluşturmuştur.
Sağlık çalışanlarının, çalışma yaşam kalitele-
rini en düşük düzeyde algıladıkları alt boyu-
tun ‚organizasyona sosyal entegrasyon‛ alt
boyutu olduğu görülmüştür. Sosyal entegras-
yonu sağlamak için çalışanların bireysel kim-
lik ve öz saygılarını kazanmalarını sağlaya-
cak, kurumsal aidiyet, eşitlik ve takdir meka-
nizmalarının harekete geçirilmesi önerilebilir.
Çalışmada sağlık çalışanlarının çalış-
ma yaşam kalitesi düzeylerinin bireysel ve
demografik özelliklere göre farklılık gösterip
göstermediği incelendiğinde yalnızca cinsiyet
değişkenine göre bir farklılık bulunamamış
olup, medeni durum, yaş, meslek, eğitim du-
rumu, nöbet hizmetlerinde görev alma, hafta-
lık mesai süresi, meslekte ve kurumda çalışma
süresi değişkenlerine göre sağlık çalışanları-
nın çalışma yaşam kalitesi düzeylerinin farklı-
laştığı görülmüştür.
Çalışmadan elde edilen sonuçlar de-
ğerlendirildiğinde evli olan sağlık çalışanları-
nın çalışma yaşam kalitesini daha düşük dü-
zeyde algıladıkları görülmüştür. Evli çalışan-
lar için gece ve hafta sonu nöbet tutulan bir
mesleği icra etmek, 24 saatlik çalışma saatleri,
yoğun ve yorucu bir işi yapıyor olmak aile
yaşamlarını sürdürmekte zorlanmalarına, ev
ve çocuklarla ilgili sorumluluklarını yerine
getirmekte güçlük yaşamalarına neden oldu-
ğu düşünüldüğünden, çalışma yaşam kalite-
lerini artırmak için çalışma saatlerinin ayar-
lanması, iş yüklerinin azaltılması çalışan sayı-
sının artırılması ve özellikle küçük çocuk sa-
hibi çalışanlara kurum tarafından kreş imkan-
ları sunulması gibi önlemler alınabilir.
Genel olarak bakıldığında "hekimle-
rin" çalışma yaşam kalitesi düzeylerini sırasıy-
la hemşirelerden ve diğer sağlık personelin-
den daha iyi algıladıkları görülmüştür. Özel-
likle hemşirelerin iş kazası, meslek hastalıkları
riski ve iş yerindeki çalışma koşulları boyutu-
nu daha düşük algılamaları konusunun, ça-
lışma yaşam kalitesini iyileştirme çabalarında
önemle ele alınması gereken bir konu olduğu
düşünülmektedir.
Çalışmadan elde edilen sonuçlara gö-
re sağlık çalışanlarının çalışma saatlerinin
düzensiz olmasının çalışma yaşam kalitesi
üzerinde negatif bir etkiye sahip olduğu söy-
lenilebilir. Bu durumun sağlık hizmetinin
güvenli ve kaliteli bir şekilde sunulmasını
etkileyebileceği ve dolayısıyla sağlık kuru-
munun tüm performansını düşürebileceği de
göz önünde bulundurularak ele alınması ge-
reken önemli konulardan biri olduğu ifade
edilebilir.
Çalışmadan elde edilen bir diğer so-
nuca göre meslekte uzun çalışma süresinin,
çalışma yaşam kalitesinin düşük algılanması-
na etki ettiği görülmektedir. Meslekte uzun
süre çalışma konusunda, sağlık çalışanlarının
çalışma koşulları göz önüne alınarak farklı
yasal düzenlemeler yapılması gerektiği düşü-
nülebilir.
Netice olarak, çalışmada sağlık çalı-
şanlarının çalışma yaşam kalitesi algı düzey-
leri ve hangi bireysel ve demografik özellikle-
re göre farklılık gösterdiği hakkında sonuçlar
elde edilmiştir. Ancak çalışmanın örneklemi-
nin Ankara ilinde bir eğitim araştırma hasta-
nesinde görev yapmakta olan sağlık çalışanla-
rından oluşmasından dolayı çalışmadan elde
edilen sonuçların genellenmesi konusunda
sınırlılıklar bulunmaktadır. Ayrıca çalışma
yaşam kalitesi düzeyini etkilediği düşünülen
farklı özellikler ve durumlar da dikkate alına-
rak yapılacak olan çalışmaların geliştirilmesi
önerilmektedir. Çalışmadan elde edilen so-
nuçların sağlık çalışanlarının çalışma yaşam
kalitelerinin iyileştirilmesine ilişkin faaliyetle-
re katkıda bulunacağı düşünülmektedir.
KAYNAKÇA
Alpar, Reha. (2012). Spor, Sağlık ve Eğitim Bi-
limlerinden Örneklerle Uygulama-
lı İstatistik ve Geçerlik-Güvenirlik, An-
450
Meltem Saygılı & Keziban Avcı & Seda Sönmez
kara: Detay Yayıncılık.
Argentero, P., Miglioretti, M., & Angilletta, C.
(2007). Quality of work life in a cohort
of Italian health workers. G Ital Med
Lav Ergon, 29/1 Suppl A, A50-54.
Ayaz, S., & Beydağ, K.D. (2014). Hemşirelerin
İş Yaşamı Kalitesini Etkileyen Etmen-
ler: Balıkesir Örneği. Sağlık ve
Hemşirelik Yönetimi Dergisi, 2/1, 60-69.
Aydın, İ., Çelik, Y. & Uğurluoğlu, Ö. (2011).
Sağlık Personeli Çalışma Yaşam Kali-
tesi Ölçeği: Geliştirilmesi, Geçer-
liliği ve Güvenilirliği. Toplum ve Sosyal
Hizmet, 22/2, 79-100.
Ballou, B. & Godwin, N.H. (2007). Quality of
’Work Life‘: Have You Invested in
Your Organisation’s Future? Strate-
gic Finance, October, 41–45.
Bragard, I., Dupuis, G., Razavi, D., Reynaert,
C., & Etienne, A. M. (2012). Quality of
work life in doctors working
with cancer patients. Occupational Me-
dicine, 62/1, 34-40.
Cole, D. C., Robson, L. S., Lemieux-Charles,
L., McGuire, W., Sicotte, C., & Cham-
pagne, F. (2005). Quality of working
life indicators in Canadian health care
organizations: a tool for healty he-
althcare workplaces?. Occupational
medicine, 55/1, 54-59.
Çatak, T. & Bahçecik, N. (2015). Hemşirelerin
İş Yaşamı Kalitesi ve Etkileyen Fak-
törlerin Belirlenmesi. Marmara Üni-
versitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Der-
gisi, 5/2, 85-95.
Dikmetaş, E. (2006). Hastane Personelinin
Çalışma/İş Yaşam Kalitesine Yönelik
Bir Araştırma. Ç.Ü. Sosyal Bilimler
Enstitüsü Dergisi, 15/2, 169-182.
Duffield, C.M., Roche, M.A., Blay, N. & Stasa,
H. (2011). Nursing Unit Managers,
Staff Retention And The Work En-
vironment. Journal of Clinical Nursing,
20/1, 23–33.
Ellis, N. & Pompli, A. (2002). Quality of Wor-
king Life For Nurses. Commonwealth
Dept of Health and Ageing. Canberra.
Erat Ş., Korkmaz M., Çimen V. & Yahyaoğlu
G. (2011). Hemşirelerin İş Yaşam Kali-
tesinin Motivasyona Etkisi. Uluslara-
rası Hakemli Akademik Spor Sağlık ve
Tıp Bilimleri Dergisi, 1/1, 68-97.
Gifford, B.D., Zammuto, R.F., Goodman, E.A.
& Hill, K.S. (2002). The Relationship
Between Hospital Unit Culture and
Nurses' Quality of Work Life. Journal
of Healthcare Management, 47/1, 13–26.
Horrigan, J., Lightfoot, N.E., Larivière, M.A.S.
& Jacklin, K. (2013). Evaluating and
Improving Nurses' Health and
Quality of Work Life. Workplace He-
alth&Safety, 61, 173-181.
İnce, M., Gül, H., Oktay, E., & Candan, H.
(2015). İşkolik Davranışlarının İş-
Yaşam Kalitesine Etkileri Üzerine
Sağlık Sektöründe Bir Uygulama.
Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi,
3/13, 40-59.
Kandasamy, I., & Sreekumar, A. (2009).
WRKLFQUAL: A tool for measuring
quality of work life. Research and prac-
tice in human resource management,
17/1, 59-70.
Kaushik, N., Tonk, M.S. (2008). Personality
And Quality of Work Life. ICFAI Jo-
urnal of Organizational Behavior, VII/3,
34–46.
Koonmee, K., Singhapakdi, A., Virakul, B. &
Lee, D. (2010). Ethics Institutionaliza-
tion, Quality of Work Life and
Employee Job-Related Outcomes: A
Survey of Human Resource
Managers in Thailand. Journal of Busi-
ness Research, 63/1, 20–26.
Lumley, T., Diehr, P., Emerson, S. & Chen, L.
(2002). The importance of the norma-
lity assumption in large public
health data sets. Annual review of pub-
lic health, 23/1, 151-169.
Martel, J.P. & Dupuis, G. (2006). Quality of
Work Life: Theoretical and Methodo-
logical Problems, and Presentation of
A New Model and Measuring Inst-
rument. Social Indicators Research,
Sağlık Çalışanlarının Çalışma Yaşam Kalitesine İlişkin Bir Değerlendirme: Bir Kamu Hastanesi Örneği 451
77/2, 333–368.
Memiş, K., Hoşgör, H., Boz, C., Gün, İ. &
Hoşgör, D.G. (2015). İş Yaşam Kalitesi
ve Motivasyon İlişkisi: Metin
Sabancı Baltalimanı Kemik Hastalık-
ları Hastanesi Örneği. Marmara
Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü
Dergisi, 5/4, 220-230.
Moradi, T., Maghaminejad, F., & Azizi-Fini, I.
(2014). Quality of working life of nur-
ses and its related factors. Nursing and
Midwifery Studies, 3/2, 1-6.
Mosadeghrad, A.M.,F. E. & Rosenberg D.
(2011). A Study of Relationship
Between Job Stress, Quality of
Working Life And Turnover Intention
Among Hospital Employees. He-
alth Services Management Research,
24/4, 170–181.
Nayak, T. & Sahoo, C. K. (2015). Quality of
Work Life and Organizational Per-
formance The Mediating Role of
Employee Commitment. Journal of He-
alth Management, 17/3, 263- 273.
Opollo, J. G., Gray, J., & Spies, L. A. (2014).
Work-related quality of life of Ugan-
dan healthcare workers. International
nursing review, 61/1, 116-123.
Özkalp, E. & Kırel, Ç. (2001). Örgütsel Davra-
nış, Anadolu Üniversitesi Eğitim, Sağ-
lık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları
Vakfı, Yayın No:149.
Saraji, G.N. & Dargahi, H. (2006). Study of
Quality of Work Life (QWL). Iranian J
Publ. Health, 35/4, 8-14.
Schulze, N. (1998). Yaşam Kalitesini Yükselten
Temel Unsur Olarak İşin İnsancıllaştı-
rılması. 6. Ergonomi Kongresi, 27-29
Mayıs 1998 (s. 519-532), Ankara:
M.P.M. Yayınları.
Srivastava, A.K. (2008). Effect of Perceived
Work Environment on Employees’
Job Behaviour and Organizatio-
nal Effectiveness. Journal of the Indian
Academy of Applied Psychology,
34/1, 47–55.
Türk, Y. Z., Çetin, M., & Fedai, T. (2012). Genç
Hekimlerde Çalışma Yaşam Kalitesi-
nin Belirleyicileri. Sağlık Bilimleri Der-
gisi (Journal of Health Sciences) 21(3)
172-181.
Uğur, E. (2005). Hemşirelerin İş Yaşamı Kalitele-
ri ve Etkileyen Faktörlere İlişkin Görüşle-
ri. Yayımlanmamış Yüksek Li-
sans Tezi. Ankara: Hacettepe Üniver-
sitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü.
Walton, R. E., (1992) Criteria for Quality of
Worklife, Quality of Worklife, 1, 91-
104.
Van der Doef, M., Mbazzi, F.B.& Verhoevan,
C. (2012) Job Conditions, Job Satisfac-
tion, Somatic Complaints
and Burnout Among East African
Nurses. Journal of Clinical Nur-
sing, 21, 1763–1775.
Van Laar, D.L., Edwards, J. & Easton, S.
(2007). The Work-Related Quality of
Life (WRQoL) Scale For Healthcare
Workers. Journal of Advanced Nursing,
60/3, 325–333.
452
Meltem Saygılı & Keziban Avcı & Seda Sönmez