20
www.ForumUSA.com F RUM USA SERVING THE TURKISH AMERICAN COMMUNITY “One Turkish town has done so much for Syrian refugees it’s up for the Nobel Peace Prize” Istanbul among four megacities of Europe Turkey’s Ankara terror attack death toll rises to 29 US support for PYD a ‘big mistake’: Turkey US amb. A unique cultural identity and extraordinary vibrancy supports Istanbul’s position among world’s top five visitor destinations. Flowers were left near the ground on Street in Ankara, Turkey on February 22, 2016 where days earlier a car-bomb attack killed civilians and security forces members. Turkey’s transport minister says first section of Istanbul’s third airport is planned to be opened in February 2018, while metropolitan’s new bridge is expected to open in August 2016. Serdar Kilic said the U.S. would realize its “mistake” sooner or later but by then “it will be too late”, adding that the Obama administration places its NATO ally Turkey and the terrorist PKK’s Syrian affiliate PYD “on an equal footing — an ally and a terrorist organization”. Her pazartesi diyete başlayıp akşam yemeğinde bozmaktan sıkıldınız mı? Dolabınızdaki kıyafetlerin üzerinize olmadığını görüp diyete başlama sözü verip birkaç saat sonra unuttunuz mu? Çaresiz değilsiniz! Yeni yöntemlerle bu kısır döngüden kurtulup ideal kilonuza erişebilirsiniz. Süper Salı’nın galibi Trump ve Clinton oldu 2 4 10 9 11 11 16 Issue 185 March 2016 Uyar: “Yönlendirme Komitesi Milli Mücadele Ruhudur” Onlar, Amerika’daki Türk çocuklarının anneleri Doç. Dr. Kudret Bülbül, 6 yıl önce kurulan YTB’nin 70’in üzerinde ülkede; kültürlerin gelecek nesil- lere aktarılması, ayrımcılıkla mücadele, eğitim, adalet gibi konu- larda hazırlanan 800’e yakın projeyi desteklediğini ve 70 milyon TL’nin üzerinde mali destek sağladığını belirtti. Bülbül, YTB’nin Ameri- kan toplumuna yönelik önemli projeleri olduğunu da dile getirdi. Amerika’da ülkelerin- den uzakta büyüyen çocuklarına Türk kültürünü daha iyi öğretebilmek için yola çıkan üç öğretmen kurdukları dernek ile Ameri- ka’daki tüm Türk çocuklarının gönüllü annesi oldu... Yönlendirme Komite- si’nin Kurucu Başkan- larından İbrahim Uyar, Milli Mücadele ruhu ile oluşturduk- larını belirttiği Turkish Ameri- can National Steering Commit- tee’de yaptıkları faaliyetlerden, finansal kaynaklarına kadar merak edilen birçok soruyu Forum USA’ya yanıtladı. Erdoğan, dünyanın en büyük külliyesini açmaya geliyor - Türkiye’nin en önemli markalarından Türk Hava Yolları (THY) uluslararası arenada da gurur verici başarılara imza atıyor. Super Bowl’da dikkatleri üzerine çeken THY, servis kali- tesi ve aldığı ödüllerle Türkiye’nin marka gururu! Super Bowl’u her yıl 110 milyondan fazla ABD’linin, dünya genelinde ise 800 milyondan fazla insanın televizyondan izle- diği düşünülürse THY Super Bowl reklamıyla geniş kitlelere ulaştı. ÖCAL: “AMERİKA’DA UÇULAN ŞEHİR SAYISINI ARTIRACAĞIZ” THY’nin, New York Genel Müdürü Cenk Öcal, kuru- mun Amerika ayağıyla ilgili detaylı bilgileri Forum USA ile paylaştı. Öcal, “Dünyanın her yerinde olduğu gibi Amerika özelinde de THY iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlenmesinde pay sahibi ol- maktan onur duyuyor” dedi. Subegüm Bulut Mustafa Tuncer Ayşe G. Tunceroğlu 16 5 6 Çalışanınızı işten çıkarmada kararsız mı kaldınız? Büyüyen Türkiye, büyüyen THY Yirmi günlük Alparslan Inside REFUGEES AND MIGRATION OFFICE: Diyetten sıkılanlara 7 yeni zayıflama tüyosu Devamı Sayfa 19'da Devamı Sayfa 6'da Devamı Sayfa 8'de Devamı Sayfa 13'te Devamı Sayfa 7'de Page 9 “Yurtdışında yalnız değilsiniz” YTB Başkanı Bülbül: “Gençlik Köprüleri” ile yurtdışındaki çocuklarımızı Türkiye’ye getiriyoruz. 2015 yılında bin 500 gencimizi bu şekilde getirdik. Minister says new Istanbul airport, bridge on course Vergi yükü ABD’liyi pasaportundan vazgeçiriyor Türkiye’nin “yükselen değeri” THY Türk Hava Yolları, Super Bowl’daki reklamlarıyla dünya gündemine oturdu

Forumusa 185 March

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Forum USA'nın 185'inci sayısı çıktı! Forum USA gazetesine ulaşmak isteyen okurlarımız; Dilerseniz adresinizi yazın ücretsiz gönderelim. http://www.forumusa.com/newsletter/ Dilerseniz çevrenizde bulunan Türk market ve iş yerlerine gazetemizi sorup talep edebilirsiniz. Bizimle iletişime geçilmesi halinde ücretsiz toplu gönderim yapabiliriz… [email protected] 844 519 00 75

Citation preview

Page 1: Forumusa 185 March

www.ForumUSA.com

F RUM USASERVING THE TURKISH

AMERICANCOMMUNITY

“One Turkish town has done so much for Syrian refugees it’s up for the Nobel Peace Prize”

Istanbul among four megacities of Europe

Turkey’s Ankaraterror attack death toll rises to 29

US support for PYD a ‘big mistake’:Turkey US amb.

A unique cultural identity and extraordinary vibrancy supports Istanbul’s position among world’s top five visitor destinations.

Flowers were left near the ground on Street in Ankara, Turkey on February 22, 2016 where days earlier a car-bomb attack killed civilians and security forces members.

Turkey’s transport minister says first section of Istanbul’s third airport is planned to be opened in February 2018, while metropolitan’s new bridge is expected to open in August 2016.

Serdar Kilic said the U.S. would realize its “mistake” sooner or later but by then “it will be too late”, adding that the Obama administration places its NATO ally Turkey and the terrorist PKK’s Syrian affiliate PYD “on an equal footing — an ally and a terrorist organization”.

Her pazartesi diyete başlayıp akşam yemeğinde bozmaktan sıkıldınız mı?

Dolabınızdaki kıyafetlerin üzerinize olmadığını görüp diyete başlama sözü verip birkaç saat sonra unuttunuz mu? Çaresiz değilsiniz! Yeni yöntemlerle bu kısır döngüden kurtulup ideal kilonuza erişebilirsiniz.

Süper Salı’nın galibi Trump ve

Clinton oldu2 4

10

9

11

11

16

Issue 185March 2016

Uyar: “Yönlendirme Komitesi Milli Mücadele Ruhudur”

Onlar, Amerika’daki Türk çocuklarınınanneleri

Doç. Dr. Kudret

Bülbül, 6 yıl önce kurulan YTB’nin 70’in üzerinde ülkede; kültürlerin gelecek nesil- lere aktarılması, ayrımcılıkla mücadele, eğitim, adalet gibi konu-larda hazırlanan

800’e yakın projeyi desteklediğini ve 70 milyon TL’nin üzerinde mali destek sağladığını belirtti. Bülbül, YTB’nin Ameri-kan toplumuna yönelik önemli projeleri olduğunu da dile getirdi.

Amerika’da ülkelerin-den uzakta büyüyen

çocuklarına Türk kültürünü daha iyi öğretebilmek için yola çıkan üç öğretmen kurdukları dernek ile Ameri-ka’daki tüm Türk çocuklarının gönüllü annesi oldu...

Yönlendirme Komite-si’nin Kurucu Başkan-

larından İbrahim Uyar, Milli Mücadele ruhu ile oluşturduk-larını belirttiği Turkish Ameri-can National Steering Commit-tee’de yaptıkları faaliyetlerden, finansal kaynaklarına kadar merak edilen birçok soruyu Forum USA’ya yanıtladı.

Erdoğan, dünyanınen büyük külliyesini açmaya geliyor -

Türkiye’nin en önemli markalarından Türk Hava

Yolları (THY) uluslararası arenada da gurur verici başarılara imza atıyor. Super Bowl’da dikkatleri üzerine çeken THY, servis kali- tesi ve aldığı ödüllerle Türkiye’nin marka gururu!

Super Bowl’u her yıl 110 milyondan fazla

ABD’linin, dünya genelinde ise 800 milyondan fazla insanın televizyondan izle-diği düşünülürse THY Super Bowl reklamıyla geniş kitlelere ulaştı.

ÖCAL: “AMERİKA’DA UÇULAN ŞEHİR

SAYISINI ARTIRACAĞIZ”THY’nin, New York Genel Müdürü Cenk Öcal, kuru-mun Amerika ayağıyla ilgili detaylı bilgileri Forum USA

ile paylaştı. Öcal, “Dünyanın her yerinde olduğu gibi Amerika özelinde de THY iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlenmesinde pay sahibi ol-maktan onur duyuyor” dedi.

SubegümBulut

MustafaTuncer

Ayşe G.Tunceroğlu16 5 6

Çalışanınızı işten çıkarmada kararsız mı kaldınız?

BüyüyenTürkiye, büyüyen THY

Yirmi günlük Alparslan

Inside

REFUGEES AND MIGRATION OFFICE:

Diyetten sıkılanlara 7 yeni zayıflama tüyosu

Devamı Sayfa 19'daDevamı Sayfa 6'da

Devamı Sayfa 8'de

Devamı Sayfa 13'te

Devamı Sayfa 7'de

Page 9

“Yurtdışında yalnız değilsiniz”YTB Başkanı Bülbül:

“Gençlik Köprüleri” ile yurtdışındaki çocuklarımızı Türkiye’ye getiriyoruz. 2015 yılında bin 500 gencimizi bu şekilde getirdik.

Minister says new Istanbul airport, bridge on course

Vergi yükü ABD’liyi

pasaportundan vazgeçiriyor

Türkiye’nin “yükselen değeri” THYTürk Hava Yolları, Super Bowl’daki reklamlarıyla dünya gündemine oturdu

Page 2: Forumusa 185 March

Washington DC’de 31 Mart-1 Nisan tarihleri arasındaki ‘Güven-

lik Zirvesi’si için ABD’ye gelecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Maryland’de yeni yapılan ABD İslam Kültür Merke-zi’nin de açılışını yapacak. Açılışa ABD Başkanı Barack Obama’nın da katılması bekleniyor.

Cumhurbaşkanı, Suudi Arabistan re-smi ziyaretinden dönüşünde 31 Mart’ta ABD’ye geleceğini söylemiş, Başkan Obama’nın müsait olması durumunda Maryland’deki külliyeyi birlikte açabi-leceklerini belirtmişti. Erdoğan deme-cinde; “31 Mart gibi Nükleer Güvenlik Zirvesi için ABD’ye gideceğim. Mart sonunda orada olacağız. Obama müsait olursa o vesileyle Maryland’deki külli-yemizi de beraber açabiliriz. Kendisine daha önce teklifimizi yaptım. Gelebilirse beraber açarız. Gelmezse biz o seyahat vesilesi ile gidip külliyemizi açacağız. Tar-ihe bırakacağımız en büyük mirasımız olacaktır. Gelecek nesiller de orayı gördüğü zaman bizi hayırla yad edecek-tir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

700 kişi kapasiteliDünyanın en büyük külliyesi olarak

ifade edilen 700 kişi kapa-siteli caminin de

içinde bulun-duğu ABD İslam Kültür Merkezi, 60 dönümlük

arazi üzerine inşa edildi. 2011 yılının Eylül ayında inşaatına başlanan ABD İslam Kültür Merkezi’ndeki, 16. yüzyıl Osmanlı mimarisini yansıtan cami Mi-mar Sinan’ın eserlerinden esinlenerek hazırlandı. Caminin sedef işlemeli kapıları, minberi, mihrabı ve mermer kolon süslemeleri gibi özel işçilik isteyen parçaları Türkiye’de hazırlatıldı.

Kültür merkezi, kütüphane,Türkevi Projenin hedef kitlesi sadece Türkler değil Amerika’da yaşayan tüm Müslümanlar, hatta Amerikan toplumu. Bu nedenle külliyenin içinde, kültür merkezi binası, sosyal tesis, restoran, Osmanlı kahvesi, geleneksel Türk hamamı, spor merkezi, misafirhane, yer altı garajı, İslam eserleri müzesi, geleneksel Türk evleri, açık ma-haller ve bunları destekleyecek altyapılar yer alıyor. FORUM USA

Katoliklerin ruhani lideri Papa

Françesko, Meksika’ya gerçekleştirdiği bir haftalık seyahatinin dönüş yolunda, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Papa, Cumhuriyetçi aday Donald Trump’a yönelik “Nerede olursa olsun köprüler yerine sadece duvarlar inşa etmeyi düşünen insan, Hristiyan değildir” ifade-lerini kullandı. Papa’nın bu çıkışına hemen yanıt veren Trump ise bir dini liderin, bir kişinin inancını sor-gulamasının utanç verici olduğunu söyledi.

Erdoğan, dünyanın en büyük külliyesini açmaya geliyor

Papa’dan Trump’a eleştiri: Hristiyan değil

YaşamIssue 185 • February 2016 FORUM USA2 www.ForumUSA.com

COMBINING THE BEST OF OUR NATIVE CUISINE TO CREATE A MENU RICH IN TRADITION

TOROS CLIFTON489 Hazel Street Clifton, NJ 07011

Tel: (973) 772-8032

TOROS NEW MILFORD690 River Rd, New Milford, NJ 07646

TEL: (201) 265-0004

TOROS PATERSON1083 Main St #1, Paterson, NJ 07503

TEL: (973) 742-6877

www.torosrestaurant.comTOROS RESTAURANT

BM Genel Merkez binasının karşısın-da bulunan Türkevi binasının

yıkılacağı, yerine Türkiye’nin New York’taki BM Daimi Temsilciliği, New York Başkon-solosluğu ve kentteki “Türk Toplumu”na hizmet edecek 32 katlı bir gökdelen inşa edileceği duyuruldu.

Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklam-ada mevcut Türkevi binasının yıkımının bu

yıl içinde yapılacağı, yeni Türkevi binasının yapımına da aynı yıl içinde başlanacağı ve projenin 2018’de tamamlanmasının öngörüldüğü ifade edildi.

Açıklamada yeni Türkevi binasında re-smi hizmet alanlarının yanı sıra, konfer-ans salonları, oditoryum ve lojmanların yer alacağı vurgulanarak, projenin Türkiye’nin tanıtımına, prestijine ve görünürlüğünün artmasına katkıda bulunacağı dile getirildi.

NEW YORK’TA

DEV PROJE “TÜRKEVİ” Türkiye’nin BM Daimi Temsilciliği ve New York Başkonsolosluğu’nun ihtiyaçlarını karşılamak için mevcut Türkevi binasının yerine 32 katlı gökdelen inşa edilecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Nükleer Güvenlik Zirvesi’ne katılmak üzere ay sonunda ABD’ye gelecek. Erdoğan’ın bu ziyaretinde Obama’yla birlikte Maryland’deki 700 kişi kapasiteli caminin yer aldığı ABD İslam Kültür Merkezi’nin açılışını yapması bekleniyor

Papa’nın kendisiyle ilgili sözlerine karşı sertliğini sürdüren Trump da, “Bir dini liderin, bir kişinin inancını sorgulaması utanç verici” dedi.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın

desteği ile yapılan külliye

İslam dini ve estetiğini

Amerikalılara tanıtacak

Papa Françesko, ABD başkan adaylarından Donald Trump’ın

Hristiyan olmadığını söyledi. Pa-pa’nın kendisine yönelik olarak söyl-ediği, “Nerede olursa olsun köprüler yerine sadece duvarlar inşa etmeyi düşünen insan, Hıristiyan değildir” sözlerine Trump’tan yanıt gecikmedi.

Katolik dünyasının ruhani lideri Papa Françesko, ABD’de Cumhuri-yetçi Partinin iddialı başkan aday adaylarından Donald Trump’ın Hrıstiyan olmadığını öne sürerken,

Trump ise bir dini liderin, bir kişinin inancını sorgulamasının utanç veri-ci olduğunu söyledi.

Katoliklerin ruhani lideri Papa, Meksika dönüş yolunda, gazetecil-erin sorularını yanıtladı.

“Köprü yerine duvar inşa eden Hristiyan değildir”ABD’deki Başkanlık seçimlerinde Katoliklerin kimi destekleyece-kleri yönünde baskı yapmak iste-mediğini belirten Papa Françesko,

başkan adaylarından Trump’ı isim vermeden sert şekilde eleştirerek, “Nerede olursa olsun köprüler yerine sadece duvarlar inşa etmeyi düşünen insan, Hristiyan değildir. Bu, İncil’de yok. Oy verip vermeme konusuna ben girmiyorum. Sadece, bu kişi, Hristiyan değildir diyorum” dedi.

Papa’nın kendisiyle ilgili sö-zlerine karşı sertliğini sürdüren Trump da, “Bir dini liderin, bir kişinin inancını sorgulaması utanç verici” dedi.

Coca-Cola Şirketi Yönetim Ku-

rulu Başkanı Muhtar Kent, 2016 yılı Georgia Eyalet Mütevellisi olarak seçilerek, Georgia Tarih Cemiyeti ve Valilik tarafından yaşamı ve başarıları ile topluma değer katan kişilere verilen Eyalet Madalyası’na layık görüldü. Tar-ihi yaklaşık 300 yıl öncesine dayanan “Georgia Mütevellil-eri Eyalet Madalyası”, “Kendin için değil, başkaları için” mot-tosuyla, yaşamları ve başarılarıyla örnek olan kişilere verilirken, ilk defa bir Türk bu ünvana sahip oldu.

Obama Küba’ya gidecek

Muhtar Kent’e Georgia Eyalet Madalyası

MUHTAR KENT

KÜLTÜR MERKEZİ

Page 3: Forumusa 185 March

Michigan Eyaletine bağlı Kal-amazoo kentinde, bir kişinin çevreye rastgele ateş açması sonucu 6 kişi öldü, 2 kişi ağır yaralandı. Saldırganın üç ayrı noktada halkın arasına gir-

erek rastgele ateş açması sonucu, aralarında 8 yaşında bir çocuk ve babasının da bu-lunduğu en az 6 kişinin hayatını kaybettiği ve biri 14 yaşında kız çocuğu olmak üzere 2 kişinin ağır yaralandığı belirtildi.

Yakalanan saldırganın, 45 yaşındaki Jason Dalton isimli taksi şoförü olduğu duyuruldu.

New York Polis Departmanı cep telefonunu yastığının altına koyarak uyuyan insanları

uyardı. İtfaiye Şefi David Berardes-ca, “Bu gibi elektronik cihazların

ısı dağılımını gerçekleştirebi-lecekleri sert yüzeye ihtiyaçları var. Yoksa batarya ısıdan eriyebilir, bazı cihazlarda ise

patlayarak yangına sebep ola-bilir” dedi. Teksas’ta 13 yaşındaki

Ariel Tolfree, yastığının altına şarja bıraktığı telefonunun patlayarak başlattığı yangından son anda kaçmayı başardı.

Virginia Eyaletinde bir kişiden silah zoruyla 1 dolar alan kişiye 6 ay hapis cezası verildi.

Polis tarafından yapılan açıkla-maya göre John Bruce Chafin (21), geç bir saatte bir kişiyi silah zoruy-la soymak istedi fakat mağdurun cüzdanından sadece 1 dolar çıktı. 1 doları alan Chafin, olayın hemen ardından mağdurun polis merkezine giderek soygunu yapan kişiyi tarif etmesiyle üzerinde 1 si-lah ve 1 dolarla yakalandı.

Silahlı soygun suçuyla yargıla-nan Chafin hakkında ilk duruşmada 15 yıl hapis cezası istendi. Ancak mahkeme daha sonra Chafin’in 6 ay hapiste tutulmasına karar verdi.

Michigan’da rastgele ateş açtı: 6 ölü

ABD polisi uyardı: Telefonunuzla uyumayın!

1 dolar gasbeden kişiye 6 ay hapis cezası

Issue 185 • March 2016 FORUM USA3 www.ForumUSA.com

Gündem

ABD Başkanı Barack Oba-ma, Maryland eyaleti Balti-

more kentinde İslam Toplumu’na ait bir camiyi ziyaret etti. Obama, toplantının ardından ülkesinde inanç özgürlüğünün korunmasına yönelik konuşma yaptı.

İslam’ın barış dini olduğunu vurgulayan Başkan Barack Oba-ma, içinde bulundukları caminin de ülkedeki diğerleri gibi ABD’nin bir parçası olduğunu söyledi.

“Kaygılarınız fazla” Obama, Amerikalılardan hiçbir camiyi ziyaret etmemiş olan-lara seslenerek, Baltimore İslam Toplumu camisinin de sinagog ve kiliseler gibi diğer ibadethanel-erden farkı olmadığını kaydetti.

Ancak ülke genelindeki Müslüman toplumu için şu anın ‘kaygı ve açıkça bazı korku içeren bir dönem’ olduğuna işaret eden Obama, “Tüm Amerikalılar gibi, terörizm korkusundan endişe duyuyorsunuz ancak daha da ötesinde çok az sayıdakilerin şid-det eylemleri nedeniyle Amer-ikalı Müslümanlar olarak tüm toplumunuzun sık sık hedef alın-ması veya ayıplanmasına yönelik diğer kaygılarınız var” dedi.

Obama, ABD’deki 11 Eylül saldırısının ardından ve özel-likle de Fransa’nın başkenti Par-is ile San Bernardino’daki terör saldırılarından sonra terör ey-lemlerinin inançlarla ilişkilendi-rildiğini dile getirerek, son dönem-de Amerikalı Müslümanlara karşı artan söylemlere de karşı çıktı.

“Kimse ikinci sınıf değil”“Müslüman Amerikalılara yöne-lik hoş görülemeyecek siyasi bir retoriği duyuyoruz ki, bunun ülkemizde yeri yok” ifadesini kullanan Obama, şöyle devam etti: “ABD’deki camiler, başörtüsü takan kadınlar hedef alınıyor, çocuklar aşağılanıyor, mescitler tahrip ediliyor. Biz büyük bir ABD ailesiyiz ve bu ülkede hiç kimse ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmemeli.”

Obama, Müslümanların toplu-ma katkılarından övgüyle söz ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Amerikalı Müslümanlar da aslın-

da ülkeleri için olağanüstü işler yapan kişiler. Buraya Amerikalı Müslümanların yeterince duy-madıkları iki sözcüğü söylem-eye geldim, o da teşekkür etmek. Toplumumuza hizmetlerinizden dolayı teşekkürler, bizi güçlü ve birlikte tutan desteklerinizden ve bizi bütün bir Amerikan ailesi olar-ak tutan yardımlarınızdan dolayı teşekkür ederim.”

“DAEŞ İslam’ı savunmuyor”Obama, Müslümanların, kuru-luşundan bu yana ABD’nin bir parçası olduğunu vurgulayarak, eski başkanlardan Thomas Jeffer-son ve John Adams’ın kendilerine ait Kur’an-ı Kerim nüshalarının bulunduğunu, Benjamin Frank-

lin’in ise dönemin İstanbul müftüsünden kendilerine vaaz vermek üzere bir din görevlisi gön-dermesini istediğini hatırlattı.

Özgürlük mücadelesiMüslümanların, emniyet, isti-hbarat ve orduda görev alarak ABD’yi güvende tutmak için ça-balayan insanlar olduklarını ve bu ülkenin özgürlüğü için mücadele verdiklerini ifade eden Obama, ül-kesi için çarpışan bazı Müslüman askerlerin de Arlington’daki devlet mezarlığında yattığını kaydetti.

“Esselamu Aleykum”İslam sözcüğünün, barış anlamına gelen “selam” kökeninden geld-iğinin altını çizen Obama, “‘Esse-lamu Aleykum’, barış üzerinize olsun demek. İslam bir barış dinidir” dedi. Dolayısıyla İs-lam’ın terörizmi yasakladığı-na da işaret eden Obama, “İslam, diğerlerine karşı saygı duyulmasını isteyen geleneğe sahiptir” ifadesini kullandı.Obama, DAEŞ gibi terör örgütlerinin İslam’ı veya Müslüman-

ları savunmadığını, dikkat-li bakıldığında da terör örgütü kurbanlarının çoğunun masum Müslüman erkek, kadın ve çocuk-lar olduğunu söyledi. ABD Başkanı Obama, “Terör örgütlerine bu meşruluğu vermemeliyiz. Onlar İslam’ı savunmuyor” diye konuştu.

ABD’deki nefret gru-plarını inceleyen bir

rapora göre, son bir yılda ülkedeki nefret topluluk-larının sayısı yüzde 14 ar-tarak 892’ye yükseldi.

“Southern Pover-ty Hukuk Merkezi” adlı bağımsız düşünce kuruluşu tarafından her yıl yayımla-nan ve ABD genelindeki nefret gruplarıyla ilgili son durumu gözler önüne ser-en raporun 2015 yılına ait son baskısında, ülke gene-lindeki nefret gruplarının arttığına işaret edildi.

“Nefret ve aşırılık yılı” başlığıyla sunulan rapor-da, ABD genelinde bir önceki yıl 784 olan nefret grubu sayısının yüzde 14 artarak 892’ye çıktığı bildirildi.

Teksas eyaletinin 84 nefret grubu ile listenin başında yer aldığı raporda Kaliforniya’da 68, Flori-da’da ise 58 nefret grubu-nun tespit edildiği bilgis-ine yer verildi.

Raporun ilgili bölüm-lerinde, Cumhuriyetçi

başkan aday adaylarından emlak milyarderi Donald Trump ve Teksas Senatörü Ted Cruz’un İslam karşıtı söylemlerinin, ülke gene-linde Müslümanlara karşı nefret gruplarını ve nefret suçlarını tetiklediğine vurgu yapıldı.

ABD’de nefret gruplarının sayısında artış

ABD’de başkan l ı k yarışında Demokrat aday

adaylarından Bernie Sanders, Polonya asıllı bir Yahudi ol-masının yanı sıra “sosyalist” eğilimleri ile dikkati çekiyor. Sanders, ekonomik eşitsizliğe vurgu yaptığı seçim kampa-nyasında özellikle gençlerden ve kadınlardan önemli destek görüyor.

Amerikan halkı 8 Kasım’da 45’inci başkanını seçmek için sandığa gidecek. 1 Şubat’ta Iowa eyaletinde başlayan ön seçim süreci, 9 Şubat’ta New Hampshire’daki seçimle de-vam etti.

İlk ön seçimde güçlü rakibi eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’a sadece binde 2 ile kaybeden Sanders, yarış-ta ne kadar iddialı olduğunu ilk sınavında göstermiş oldu. Iowa’da yüzde 49,6 oy alan Sanders, ikinci durak olan New Hampshire’da ise rakibine 22 puan fark atarak yüzde 60 oyla zafer kazandı.

Sanders’ın dikkat çeken özgeçmişiPolonya’dan ABD’ye göçen Ya-hudi kökenli babasının ailesi Holokost’ta öldürülen Sanders, 1941 yılında New York’ta dün-yaya geldi. Sanders, kendisini dini aidiyeti güçlü bir kişi olarak tanımlamasa da seçilmesi halinde ABD’nin ilk Yahudi kökenli başkanı olarak tarihe geçecek.

Chicago Üniversitesi’nden 1964’de mezun olan Sanders, sivil haklarla ilgili eylemlerin içinde bulunan protest bir kişi olarak biliniyor.

Daha sonra Vermont eyale-tine yerleşen ve 1981’de eyaletin en kalabalık şehri Burlington’a belediye başkanı seçilen Sand-ers, bu seçimleri peş peşe üç kez kazanarak adını duyurdu.

Belediye başkanlığının son döneminde, hakkında “Sosy-alist Belediye Başkanı: Bernie Sanders” ve “Halk Cum-huriyeti: Vermont ve Sanders Devrimi” gibi kitaplar yazılan Sanders’ın ABD’de sosyalist olduğu açıkça bilinen ilk be-lediye başkanı olarak kayda geçtiği yorumları yapılıyor.

Demokratik sosyalist’1990’da Temsilciler Meclisi’ne seçilen Sanders, 16 yıl hizmet ettikten sonra 2006’da Ver-mont Senatörü olarak Sena-to’ya girdi. Sanders, Senatoda en uzun süre hiçbir parti ile ilişiği olmadan görev yapmış ve 2012 yılında katıldığı son seçimde yüzde 71 oy almış bir senatör olarak dikkati çekiyor. Sanders kendisini “demokratik sosyalist” olarak tanımlıyor. “Sosyalist düzene silah veya şiddet yoluyla değil, demokrasi yoluyla geçilmesini benimsey-en yaklaşım” şeklinde tanım-lanan demokratik sosyalizm, Sanders’ın fikir ve söylem-lerinde somut bir çizgi olarak görülebiliyor. AA

Obama, sekiz yıllık görevi süresince Amerika’da ilk kez bir camide konuşma yaptı

Demokrat aday adayı Sanders

ABD Başkanı Obama, Baltimore’da İslam Toplumu camisi ziyaretinde yoğun ilgiyle karşılandı. İs-lam’ın barış dini olduğu mesajını veren Obama, “Camilerin diğer ibadethanelerden farkı yok” dedi

Obama, başkanlığı dönemindeilk kez ABD’de cami ziyaret etti

JASON DALTON

Müslüman Amerikalılara yönelik hoş görülemeyecek siyasi bir retoriği duyuyoruz ki, bunun ülkemizde yeri yok

FAMILY DENTAL CARE Dr. Sue Fusun Toy, D.D.S.

Genel & Kozmetik Diş Hekimliğiİmplant, Oral Cerrahi, Diş Protezi,

Endodonti ve Diş Eti Tedavileri1 Saat Diş Beyazlatma Sadece $350

489 Clifton Ave, Clifton,New Jersey, 07011

973 478 2424

Bizi Ziyaret EdinMükemmel Gülüsler Burada Baslar´ ´

Page 4: Forumusa 185 March

BİR KAZA SONUCU YARALANDINIZVEYA CEZA DAVANIZ MI VAR?

KAZANILMAYAN DAVALAR İÇİN ÜCRET İSTENMEZ

NY&NJ BAroları ÜyesiLisanslı Ceza Davaları Avukatı

Eski Bergen County Savcı YardımcısıEski Passiac Belediye Savcısı

Eski Hackensack Belediye SavcısıEski Sigorta Avukatı

Lisanslı CezaDavaları AvukatıEski Bergen CountySavcı YardımcısıEski Passiac Belediye SavcısıEski HackensackBelediye SavcısıEski Sigorta Avukatı

KİŞİSELYARALANMAİŞYERİ TAZMİNAT DAVALARI

CEZA DAVALARIAlkollü ArabaKullanma & Trafik CezalarıUyuşturucu Davaları & SicilKayıtlarınıTemizleme Saldırı & CinayetÇocuk Suçları & Aile İçi SuçlarDükkan Hırsızlığı &Çalma SuçlarıGörevi Kötüye Kullanma SuçlarıSilahla İlgili SuçlarKefalet & Dava Temyiz

Albert F. A. CarilliAVUKAT

ÖYLEYSE TECRÜBELİ BİRAVUKATA İHTİYACINIZ VAR!

201 - 487 - 7537 [email protected] Summit Avenue / Hackensack, NJ

Fax 201-525-0013

4 www.ForumUSA.com Issue 185 • March 2016 FORUM USAwww.ForumUSA.com

Toplum

“Ortadoğu’da Türkiye’siz bir süreç başlayamaz”

Miroğlu: “Güneydoğu’da

çözüm süreci örgüt tarafından

istismar edildi. Ama Kürt halkı

örgütün yanında olmadı” dedi.

Miami’deki Türk kadınları artık el

ele… Türk Amer-ikan İş Kadınları

Derneği ilk toplantısında

güç ve birlik mesajları verdi.

AK Parti Mardin Milletvekili Orhan

Miroğlu ve Giresun Millet- vekili Cemal Öztürk, Ci-hannüma-USA tarafından düzenlenen “Türkiye’nin 2023 Vizyonu ve Başkanlık Sistemi Tartışmaları: Terör Kıskacında Türkiye ve Or-tadoğu Gündemi” adlı pa-nel kapsamında Brooklyn’de vatandaşlarla bir araya geldi.

“Bilim kurgu filmi gibi”Tüm gel işmelerde

Türkiye’nin tutumunun önem taşıdığına işaret eden Orhan Miroğlu, “Or-tadoğu’da bakıyorsunuz hakikaten Türkiye hatır-lanmadan, Türkiye’nin tavrı kaale alınmadan bir süreç başlayamıyor” diye konuştu. Miroğlu, Güney-doğu’da çözüm sürecinin örgüt tarafından istismar edilerek hendeklerin ka-zıldığını söyledi. Hen-deklerin HDP’nin çok oy aldığı bölgelerde kazıldığını anlatan Miroğlu, “Bir gün uyandık baktık ki Nusay-bin’de 500 tane hendek ka-zılmış. Yani bir bilim kurgu

filmi gibi” dedi.Giresun Milletvekili Ce-

mal Öztürk de konuşmasın-da Türkiye’nin büyüme-si için Başkanlık sistemi gerektiğini vurguladı.

Cihannüma’nın pa- nelleri kapsamında ABD’ye gelen Siirt Milletvekili Yas-in Aktay da, New Jersey’de Müslüman liderlerle bu-luştu. Aktay, Mısır, Suri-

ye ve Filistin sivil toplum örgütlerinin daveti üzerine gerçekleşen toplantıda 2 milyondan fazla göçmenin Türkiye’ye bereket getir- diğini ifade etti. AA

Miami’deki Türk iş kadınlarını bir çatı altında toplamak amacıy-

la geçen yıl kurulan Türk Amerikan İş Kadınları Derneği, ilk toplantısını Tür-kiye Miami Konsolosluğunda yaptı.

“Kadınlar iş dünyasında daha başarılı”Toplantı, Florida Türkevi Kurucu Başkanı Erkan Nur’un sponsorluğunda gerçekleş-ti. Dernek Başkanı Sevi Sarı, “Birlikten kuvvet, kuvvetten hizmet doğar ilke-siyle hareket ederek kadınlarımıza güç olacağız. Misyonumuz, eğitim, network ve dayanışma. Kadınlar iş dünyasında daha rahat, başarılı, güvenilir ve adil. Bu da onların yaptıkları işlerde kar payını yüksek hale getiriyor” dedi.

Başarının eğitimden geçtiğine inan- dıklarını da belirten Sarı, Türkiye’den üç başarılı lise öğrencisi kıza eğitim bursu vererek Amerika’da 1 aylık eğitim al-malarını sağlamayı hedeflediklerini dile getirdi.

Toplantıya katılan Miami Uluslararası Ticari İlişkiler Sorumlusu Maria Drey-füs-Ülvert de, Miami Konsolosluğu ile yakından çalıştıklarını belirterek “Türk kadınları çalışkan ve azimli. Miami’de iş yapmak isteyen Türkler için her türlü yardımı yapmaya hazırız” dedi.

Toplantıda dernek yardımcı başkan-ları Feray Girgin ve Gülcan Ünal da davetlileri dernek hakkında bilgilendir-diler. EMİNE YILMAZ FORUM USA

Amerika Ahıska Türkleri Konseyi, zor durumda olan Bayırbucak Türk-

menleri için yardım kampanyası başlattı. Kampanyanın başladığı 15 Şubat’tan iti-baren ilk 10 günde, 1 konteynırlık ayni yardım toplanırken yardımların 15 Mart’a kadar alınacağı belirtildi.

Kampanya için kurulan komitenin başkanlığını yürüten iş adamı Ramin Kamalov gelen yardımların Türkiye üze-rinden Bayırbucak Türkmenlerine ulaş- tırılacağını belirtti.

“Hazır olan yardımları aldırabiliriz”Kıyafetten para yardımına kadar her türlü desteği kapsayan kampanyanın beklenenin üzerinde ilgi gördüğünü söyleyen Kamalov “İlk 10 günde, bir konteynırlık yardım toplandı. Yardım toplayan kişiler bize ulaşırsa bizzat bu yardımları kendimiz gelip alabiliriz” dedi.

Kampanyaya yardımda bulunmak ist-eyen herkesin [email protected] ya da 770-757-3600 telefon numar-asından Ramin Kamalov’a ulaşabileceği belirtildi.IŞINSU KAYGUSUZ FORUM USA

Türk Amerika Gençlik ve Eğitim Vakfı (TAGEV) ve Turkish Insti-

tute for Progress, ABD’nin Maryland eyaletinde bulunan Türk Amerikan Toplum Merkezi’nde, “Amerika’daki Türk gençlerinin memleket bilincinin artırılması, lider karakterlerinin ortaya çıkartılması ve gençlerin sosyal olaylara katılımın sağlanması amacıyla” zirve düzenlendi. ABD’nin 20 farklı eyaletinden gelen yaşları 18-30 arası yaklaşık 50 genç, 12-14 Şubat tarihleri arasında bir araya geldi. Program, fotoğrafçı Aliya Naumoff’un “Taking Refuge” adlı resim sergisinin açılışıyla başladı. TAGEV Başkanı Ay-han Özmekik “Zirveye katılan gençlere, Kamu Diplomasisi, Türkiye’nin dış politi-kası, ABD İle ilişkiler, basın ve algı opera-syonu, Ermeni meselesi -1915 olayları gibi konularda eğitimler vermeyi amaçladık” ifadesini kullandı. Zirvede Turkish İn-stitute for Progress tanıtımını ise Derya Taşkın yaptı. Programa, Prof. Dr. Kemal Karpat, Turkish Heritage Organizasyon Başkanı Halil İbrahim Danışmaz, iş adamı Murat Güzel, Amerikalı tarihçi Micheal M.Gunter, ekonomist Joshua Walker gibi konuşmacılar katıldı.

Miami’deki Türk iş kadınları el ele verdi

Ahıska Türklerinden Bayırbucak Türmenlerine yardım kampanyası

Gençlik Zirvesi’ne 20 farklı eyaletten 50 genç katıldı

Brooklyn’de konuşan AK Parti Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu, Türkiye’nin Ortadoğu’daki rolüne işaret ederek “Ortadoğu’da bakıyorsunuz hakikaten Türkiye hatırlanmadan, Türkiye’nin tavrı kaale alınmadan bir süreç başlayamıyor” dedi

TURKEN Vakfı’nınyeni BaşkanıBehram Turan oldu

Miraj Academy tanıtım toplantısı yapıldı

Süper Salı’nın galibiTrump ve Clinton oldu

Kuruluşundan bu yana TURK-

EN Vakfı Başkanlığı görevinde bulunan Dr. Halil Mutlu, görev süresini doldurdu. Vakfın yönetim ku-rulu üyeliğinde bulu-nan Behram Turan ise vakfın yeni başkanı olarak göreve geldi.

Dr. Mutlu: “TURK-EN Vakfı’nı sıfırdan alıp şu an kurumsallığını tamamlamış, misyon ve vizyonuna uygun bir yapı haline get-irdik. Öğrenci faali-yetlerinin altyapısını tamamlayıp güçlü ile- tişim faaliyetleriyle öğrencilerine ve Türk Amerikan toplumuna ciddi katkıları olacak bir yapıya kavuştur-duk” dedi.

Dr. Mutlu eğitime yönelik çalışmaları-na devam edeceğini sözlerine ekledi ve eğitim faaliyetle- rinde bulunacak başka vakıfları da insanlığın faydasına sunmayı hedeflediğini belirtti.

Yeni görevi ile il-gili konuşan Behram Turan ise “TURKEN Vakfı geleceğe umut-la bakan ve geleceğin modern bilgili ve özgür düşünen sa-

dece Türk-İslam dün-yasına değil bütün dünyaya örnek olacak ve yön verecek bir kuşağın yeşermesi için çalışmalarına tüm hızıyla devam edecek” dedi. Turan, vakfın ev sayısını kontrollü bir şekilde artırarak daha fazla öğrenciye hizmet verecek kapasiteye ulaştırmayı hedefle-diklerini söyledi.

TURKEN Vak-f ı Başkanl ığ ın ı y ürütecek yeni başkan Behram Turan, New Jersey Monmouth Junc-tion yöneticisi ve CME Associates Çevre Mühendisliği Bölümü direktörü. Turan aynı zaman-da Icon Engineering şirketinin kurucusu.

Türk okulu Miraj Acade-

my’nin, New York State Island’ın ar-dından New Jersey Clifton’da yeni kuru-lan okulunun tanıtımı g e r ç e k l e ş t i r i l d i . Paterson’daki Ulu Cami Derneği’nin lokalinde yapılan yemekli tanıtım top- lantısına veliler-in ilgisi yoğundu. Okulun kurucusu Zülkarneyn Vardar, “Yeni okulumuzda şu

anda 78 öğrencimiz var. Önümüzdeki öğretim yılında Pre-K’den 12’inci sınıfa kadar olan kayıt-larımızı mart ayın-da almaya başlaya-cağız” dedi. Vardar okulda, NJ eyaletinin eğitim sistemine uy-gun müfredatta eğit-imin yanı sıra Türkçe, Arapça, İslami Bilg-iler, Kur’an-ı Kerim derslerinin veril- diğini söyledi. IŞINSU

KAYGUSUZ FORUM USA

A m e r i k a n Başkanlığı se-

çimleri için Demokrat-lar ve Cumhuriyetçil-erin ön seçim süreci tüm hızıyla sürerken 1 Mart Salı günü birçok eyalette ön seçimler gerçekleştirildi. “Süper Salı” olarak bilin-

en kritik dönemeçte Demokrat aday aday-larından Hillary Clin-ton ve Cumhuriyetçi aday adaylarından iş adamı Donald Trump, yedişer ey-alette kazanarak rakipleri karşısın-da avantaj sağladı.

Cihannüma-USA’nın toplantısında konuşan Ak Parti Milletvekili Miroğlu:

Yetişkinlere eğitim veren Türkçe dil okulumuzda çalışmak üzere Türkçe

öğretmen(ler)i aranmaktadır. Başvurularda daha önce

yetişkinlere profesyonel olarak hem Türkçe hem de İngilizce

öğretmenliği yapmış ve eğitim sertifikası olan adaylar öncelikli

olarak dikkate alınacaktır. [email protected]

Manhattan West 4’daki büfe için partime çalışacak bayan

öğrenci alınacaktır.İletişim numarası: 15169786024

Page 5: Forumusa 185 March

5 www.ForumUSA.com

Gündem

Ak Parti Milletvekilleri Türkiye’nin gündemindeki Başkanlık Sistemi hakkında bilgi verdi .

Ankara’da meydana gelen 29 kişinin can verdiği terör saldırısı, Washington ve New York’ta farklı günlerde yapılan gösterilerle kınandı.

Ak Parti milletvekilleri Türk toplumu ile buluştu

New York’ta, Azerbay-can’ın Dağlık Karabağ

bölgesinde 1992 yılında Erme-nilerin gerçekleştirdiği Hocalı katliamı protesto edildi. Er-menistan BM Daimi Temsilciliği önünde toplanan Azerbaycan ve Türk vatandaşları, BM Genel Merkezi’nin karşısındaki Dag Hammarskjöld Parkı’na kadar yürüdü. Türk ve Azerbaycan bayraklarının yanı sıra Ermen-istan aleyhinde pankartlar açan protestocular, sloganlar attı.

“Vahşeti tüm dünya bilsin”Azerbaycan New York Derneği Başkanı Ercan Yerdelenli, Erme-nilerin 24 yıl önce 4 bin kişilik Hocalı kasabasına saldırarak, kadın çocuk gözetmeksizin büyük bir katliam gerçekleştird-iğini söyledi. Bu vahşeti unuttur-mamak adına toplandıklarını belirten Yerdelenli, “Ermen-istan’ın gerçekleştirdiği bu vahşeti tüm dünyanın bilme- sini istiyoruz” dedi. Protestoya katılan Sadakat Babayeva “Türk dünyasının yanımızda olduğunu görmek bizi onurlandırıyor” diye konuştu. Protesto sırasında Ermeni yanlısı grup da BM yanında top- lanarak gösteri yaptı. Ermeni grubun sözlü saldırıları üzerine Türkler bir ara, 1. Cadde’deki tünel bağlantısı üzerinde slo-ganlar atarak Azerbaycan bay-rağı açtı. Polisin uyarısı üzeri- ne kendilerine ayrılan bölüme geçen Türk grup, daha sonra dağıldı. AA

NY’de Hocalıkatliamı anıldı

Büyüyen Türkiye, büyüyen THY

Güzel Türkiyemizin finansal krizler yaşadığı 2001’den bu

yana hızlı bir büyüme ve kalkınma atağına geçmesini heyecanla takip ediyoruz. Her yıl ortalama yüzde 5 gibi yüksek bir oranda büyüyen ekon-omisiyle, birçok alanda ve altyapıda ciddi yatırımlar yapıldı, yapılıyor... Bu yatırım alanlarının başında da şüphe-siz taşımacılık sektörü, özellikle de havacılık geliyor.

Küresel havacılık sektörü giderek büyüyen bir kapasiteye ve artan rek-abet gücüne sahip. Hava yolu sek-törünün cirosu 760 milyar dolara, to-plam yolcu sayısı da 3,3 milyar kişiye ulaştı. Sektördeki ortalama yüzde 6 büyüme oranı gelinen noktayı gözler önüne seriyor. Artan taleple birlikte hava yolu sektörü hem doğrudan ülke ekonomisine hem de turizm sektörü başta olmak üzere, diğer sektörlere katkı sağlıyor. Pastadan daha fazla pay alabilmek isteyenler için rekabet gücü artıyor, hava yolu taşımacılığına yapılan yatırımlar da giderek önem kazanıyor.

Bir taraftan ekonomik büyüme ile güçlenen bir taraftan da bu büyüme-ye katkı sağlayan iftihar duyduğu-

muz Türk Hava Yolları da bu dönem-de Avrupa’da lider konuma gelirken küresel anlamda da sayılı havaliman-ları arasına girdi. Ülke ekonomisi açısından önemi kadar milli bir gurur haline gelen THY, önümüzdeki yıl-larda da liderliğe devam edecek gibi görünüyor.

THY 2015 yılında 61 milyon yolcu taşıyarak küresel pazarda yüzde 2’lik bir paya sahip oldu. Yakalanan bu ivme ile İstanbul Atatürk Havalimanı da 2015 yılında 62 milyona yakın yolcuya ev sahipliği yaparak Avru-pa’da Londra ve Paris’in ardından 3. sıraya yükseldi. Küresel anlamda ise en fazla yolcu misafir eden Atlanta Havalimanı yaklaşık 96 milyon kişi-yi misafir etmiş. Atatürk Havalimanı 13. sırada yer alıyor. Bu rakamlar bize hem sektörün büyüklüğünü hem de Türkiye’nin gelecek planlarının daha iyi anlaşılması için genel resmi göster-mesi açısından önemli.

THY 300’ü bulan uçak kapasitesiy- le piyasa payını artırmak istiyor. İç talep ve Türkiye’ye yönelik seyahat-le birlikte kuşkusuz transfer yolcular da bu büyüme planının en büyük parçası. Doğal bir aktarma merkezi haline gelen İstanbul’un Atatürk Ha-valimanı ile memleketimize birkaç beden küçük geldiği ve 3. havali-manının bu anlamda büyük bir açılım getireceği aşikar.

Temeli 2014 yılının Haziran ayın-

da atılan İstanbul’un 3. havalimanı inşaatı bu resim içerisinde kendisine yer bulacak. Cumhuriyet tarihin-in en büyük ihale bedeli olan 22,15 milyar avro gelir bedeli ile havali-manının yapımına başlandı. 10 bin kişiye istihdam sağlayan havalimanı inşaatı şimdiden Türkiye ekonomi-si için önemli bir yatırım ve itici güç haline gelmiş durumda. 2018 yılında ilk etabının tamamlanmasıyla 90 mi-lyon yolcu kapasitesine sahip olacak havalimanının, tüm etaplar tamam-landığında ise kapasitesinin 150 mi-lyona çıkarılacağı ifade ediliyor. Bu, Avrupa’nın en büyük ve dünyanın sayılı havalimanlarından biri demek.

ABD’de halen 8 noktaya uçuş ya-pan THY, mayıs ayında Atlanta olmak üzere artan kapasitesiyle daha fazla şehre uçuş yapacak. Geçtiğimiz ay içerisinde Super Bowl’da yeni reklamı

ile boy göstererek Amerika’da da dik-katleri üzerine çeken ve ülke ekono-mimizin önemli şirketlerinden birisi haline gelen Türk Havayolları’nın başarıları bizim için gurur kaynağı olmaya devam edecek.

Ülkemizin altyapı yatırımları ve ekonomik gelişmeler dışında yaptığı diğer bir açılım da yurt dışında gerçekleştirdiği kültürel çalışma-lar. Avrupa ve Balkanlarda yaptığı yatırımlarla birlikte Maryland’de de yapılan cami ve kültür merkezi kom-pleksi Amerika’da yaşayan Türkler başta olmak üzere tüm Müslümanlara önemli hizmetler vermeye başladı. Di-yanet Center of America olarak isim-lendirilen bu kompleks çifte minareli camisi, kültür merkezi ve sosyal tesis-leri ile Amerika’nın sayılı merkezlerin- den biri olarak tüm dikkatleri üzer-ine çekmiş durumda. Önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanımızın da katılımıyla resmi açılışı gerçekleştir-ilecek olan DCA, DMV bölgesi başta olmak üzere Doğu yakasının önemli bir buluşma merkezi haline gelerek hem Türk-Amerikan toplumuna hem de diğer Müslüman kardeşlerimize önemli hizmetler sunacaktır.

Ekonomik, siyasi ve toplumsal birçok alanda önemli atılımlara imza atan Tür-kiye’nin, karşılaştığı iç ve bölgesel prob-lemleri en kısa zamanda çözerek, dünya gündemine bu tür başarı hikâyeleriyle gelmesi dileğiyle…

MustafaTuncer

Temeli 2014 yılının Haziran ayında atılan İstanbul’un 3. havalimanı inşaatı bu resim içerisinde kendisine yer bulacak.

www.ForumUSA.com

www.Travidition.comİngilizce gezi dergisi

PublisherMustafa Tuncer

Managing Editor

Art DirectorOnur Aydemir

CorrespondentYasemin ÖzkafaIşınsu Kaygusuz

AdvertisingYasemin Özkafa

Representatives

News Source

Advertising

For Feedback &Submissions

Letters to Editor

FORUM USA, Turkish American Newspaper is published monthly

( 12 issues each year ) by FORUM USA Newspaper LLC at 2083 Center Ave, Fl. 3,

Suite G, Fort Lee, NJ 07024.TOLL FREE: ( 844 ) 519-0075

FORUM USA, Turkish American Newspaper does not in any way shape or

endorse, condone, or is responsible for any opinions, advertisements, misprints,

typos, and/or publication errors.

AMERICANNEWS AGENCY (ANA),

ANADOLU AGENCY (AA)

Hayrettin Turan İstanbulİrfan Çakmak Virginia

Mustafa Bașak Los AngelesFatih İstanbullu Chicago

Mustafa S. Usul Delaware

F RUM USAServing the Turkish

American Community

[email protected](646) 779-4550

[email protected]

[email protected]

2083 Center Ave, Suite #3G,Fort Lee, NJ 07024

Office: (201) 654-3978Toll Free: (844) 519-0075

Arzu Kulak

Issue 185 • March 2016 FORUM USA

Cihannüma USA’nın davetlisi olarak 3-6 Şubat arası Amer-

ika’ya gelen Ak Parti milletvekilleri Türk toplumu ile buluştu. Giresun Milletvekili Cemal Öztürk ve Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu Türkiye’de Başkanlık Sistemi, Doğu’daki opera-syonlar ve Amerika’daki Türk lobisi hakkında Forum USA’nın sorularını yanıtladı.

Türkiye’de uygulanmak istenen Başkanlık Sistemi’nden kasıt ne-dir? Ak Parti Giresun Mv. Cemal Öztürk: Başkanlık Sistemi’nden beklen-timiz daha güçlü, daha demokratik, çağdaş ülkel-erde olan normlara uygun bir anayasadır. Bu sis-temin, diğer parlamenter sistemlere göre en büyük avantajı koalisyonların olmayışıdır. Başkan-lık Sistemi’nde başkan, programı hazırlayıp halkın önüne çıkacak. Seçime gidilecek. Eğer birinci turda seçilemezse muhakkak ikinci turda en yüksek oyu alan iki aday yarışa-cak ve neticede bir başkan seçilecek. Bu başkan da belirlenen süre içer-isinde ülkeyi yönetecek. Başkanlık Sistemi’nin en uygun model old-uğunu düşünüyoruz. Neticede son

kararı halkımız verecek.

Türk toplumu ile buluşma fırsatınız oldu, gözlemleriniz ne yönde?C. Öztürk: Türk vatandaşlarımızın Amerika’ya gelerek iş dünyasında başarı elde etmiş olmaları beni mut-lu ediyor. Finansal açıdan güçlü old-ukları zaman toplumsal noktalarda da topluma yön verme imkanları oluyor. Bu nedenle Türk iş adam-larımızın Amerika’da daha güçlü işletmeler kurmalarını ve yeri geldiği

zaman Türkiye ile ticari alışveriş içine girmeler-ini arzu ediyoruz. Güçlü olmamız için, vakıf-larımızın, okullarımızın ve üniversitelerimizin burada hizmet vermesi lazım. Bu ziyaretlerimizi

bir başlangıç kabul edebilirsiniz. Bundan sonra her daim Türk lobisi- nin arkasında olacağız.

Mardin vekili olarak Doğu’daki tabloyu değerlendirir misiniz?Ak Parti Mardin Mv. Orhan Miroğlu: Bölgenin yeniden inşasını müm-kün kılacak 10 maddelik planı Başbakanımız Sayın Ahmet Davu-toğlu Mardin’de açıkladı. Planda ilk olarak devlet ve vatandaş arasındaki

ilişkilerin yeniden onarılması amacı yer alıyor. Terör örgütü ülkemi- zin bir bölgesinde hendekler kazdı. Bombalarla doldurdu. İnsanlara karşı büyük ihlaller yaptı. Güvenlik güçleri ile çatıştı. Devlet bu çatışma-lardan göç eden insanlarımıza şefkat elini uzattı. Midyat’a, Nusay-bin’e gelen 20- 25 bin civarında in-san var. Bu insanlar iki, üç ve hatta bazen dört veya beş aile bir araya gelerek bir ev tutuyorlar. Bu ev ki-ralarını kaymakamlıklar aracılığıy-la devlet ödüyor. 1000 TL kira yardımı sağlanıyor. Ayrıca temel ihtiyaçları karşılanıyor. Eğer halkın bu eylemlere desteği olmuş olsay-dı ve hatta HDP’ye oy vermiş seçmen PKK’ya destek ver-

miş olsaydı, Türkiye bir iç savaştan kurtulamazdı. Kürt halkı sağduyulu davrandı.

ABD’nin meseleyi nasıl gördüğü önemli. Joe Biden Türkiye’ye geld-iğinde bunun bir trajedi olduğunu ve bu trajediyi yaratanın da PKK olduğunu dile getirdi. Bu önemli-ydi. Fakat aynı Amerikan politikası Suriye’de PYD politikası söz konusu olduğunda karşımıza aynı anlayışla çıkmıyor. Bu da önemli bir problem. Çünkü bugün baktığınızda PKK ile

PYD arasında çok bir fark ol-madığını, aynı merkezden

yönetildiğini görüyoruz. Dost ve müttefik bir ülke- ye karşı savaşan bir terör örgütünün, bu kadar açık desteklenmesi Türk Amerikan ilişkilerinde

problemler yaratacaktır.

Amerika’daki Türklerdendünyaya ‘Terör terördür’ mesajı

Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği önünde 19

Şubat’ta gerçekleştirilen terör pro-testosunda, Ankara’da 17 Şubat günü yaşanan terör saldırısı kınandı. Protestoda, ABD yönetimine DAEŞ terör örgütüyle mücadale edilirken başka bir terör örgütü olan PYD ile ittifak kurmak yerine kalıcı adım-lar atılmasının beklendiği mesajı verildi.

Türk Amer-ikan Dernekleri Y ö n l e n d i r m e Komitesi Başkanı İbrahim Uyar, “29 vatandaşımızın hayatını kaybet-mesiyle sonuçla-nan bu saldırı terörün çirkin yüzünü bir kez daha ortaya koy-muştur. Bu terör örgütlerine şu veya bu gerekçeyle ‘ortak’ gözüyle bakılmasını Amerikalı Türkler olar-ak reddediyoruz. Terörist her şart ve ortamda teröristtir” dedi.

New York’ta da kınandı Türk Amerikan Dernekleri Fede- rasyonu’nun (TADF) 27 Şubat’ta

düzenlediği “Şehidine Sahip Çık” mitinginde de TADF Başkanı Atil-la Pak, “Bir ABD vatandaşı olarak, Türkiye’nin ‘terörist’ dediği PYD/YPG’ye ‘terörist değil’ diyen ABD yönetiminden buna bizi ikna et-mesini istiyoruz. PYD/YPG’liler PKK’dan geçen teröristlerdir, onlar terörün merkezinden gelmektedirl-er” diye konuştu.

19 Şubat’ta Tür-kiye’nin New York Başkonso-losluğu önünde yapılan bir baş-ka eylemde ise Türk grup ABD Başkan Yardım-c ısı Biden’a hitaben, ‘’Bay Biden, PYD’nin

hala terör örgütü olmadığını düşünüyor musun?” pankartı taşıdı. Azerilerin de destek ver-diği gösteride, “Şehitler ölmez, vatan bölünmez”, “PKK’nın kökü kazınacak” sloganları atıldı. Grup, gösteride terör saldırılarında hayatını kaybe-denler için saygı duruşunda bulunup dua etti.

CEMAL ÖZTÜRK

ORHAN MİROĞLU

Page 6: Forumusa 185 March

6 www.ForumUSA.com Issue 185 • March 2016 FORUM USA

Kader beni Amerika’ya geld-ikten bir sene sonra bir sınıfa

sokmuştu. Öğretmen olarak... O zam-ana kadar girmiş olduğum sınıflarla benzerlikleri ve farklılıkları neler diye bakmıştım önce. Öncekilerle bütün benzerlik duvarlardaki İstiklâl Marşı, Andımız, Atatürk tablolarıyla Türkiye haritaları, bir de kara tahta ve tebeşir-di. En büyük fark da öğrenciler. Altı ile on dört yaş arası öğrencilerim... Amerika’da yetişen Türk çocukları. Bazıları burada doğmuş, Türkiye’yi hiç görmemiş. Bazıları burada doğmuş, birkaç defa Türkiye’ye gezmeye gitmiş. Kimileri Türkiye doğumlu, bebekken yahut ilkokul çağında Amerika’ya gelmiş.

Sene başıydı. Bir tören için seçmek üzere her öğrenciye İstiklâl Marşımızı şiir olarak okutuyordum. İlk iki kıtasını... Kelimeler, mısralar dillerinde paralanıyor! Ben de yer-imde paralanıyorum! On bir- on iki yaşlarında görünen, o gün ilk defa gelmiş bir erkek öğrenciye geldi sıra. Törende ortaya çıkarabilecek öğrenci

bulma umutlarımı artık kaybediyord-um ki, yeni öğrenci tahtanın önünde dimdik durdu, başladı. Birden! Bu öğrenci çok güzel okuyordu! İki kıta ile kalmadı, şiirin tamamını okudu. Telâffuzu kusursuzdu, vurgulamalar yerindeydi. Türkiye’deki öğrencilerin bile çoğunun anlamını yanlış bildiği, yanlış vurguladığı “ulusun” kelime-sini doğru vurgulamıştı. Mükemmel! O kadar şaşırmıştım ki, adını filan sormadan önce Amerika’ya ne zaman geldiğini sordum, “Yirmi gün önce” demez mi?

Yirmi gün! Şaşkınlıktan dilim tu-tulmuştu! Gözlerim yaşarıyordu. O kadar hasretini çektiğim bir Türkçe idi ki bu?!

“Senin adın ne?”“Alparslan, efendim.”“Efendim” mi?! Pırıl pırıl bakışlı,

ceketi ilikli, kravatlı, efendim’li Al-parslan! “Efendim” buradaki Türk çocuklarına yabancı bir kelimeydi. Efendim’li konuşmak, kravat takmak, ceket iliklemek buradaki öğrenciler-imde görmediğim, görmeye görmeye beklemez olduğum şeylerdi.

“Kaç yaşındasın Alparslan?”“On iki yaşındayım.”“Çok güzel okudun Alparslan,

aferin!”“Teşekkür ederim, hocam.”

‘Teşekkür’ü de biliyordu, ‘hocam’ demeyi de.

“Türkiye’de nerede okuyordun, Al-parslan?”

“İlkokulu bitirdim. Bursa’da... Şim-di burada ortaokula başladım.”

“Demek yirmi gün önce geldin?”“Evet efendim.”Kulaklarımda yankılanıyordu:

Yirmi gün önce... Gerçi şiiri bu kadar güzel okuyuşu, Türkiye’den yirmi gün önce geldiği için değildi elbette; şiir okuma kaabiliyeti vardı. Ama bu “yirmi gün” lâfı beni nasıl heyecan-landırmıştı, hâlâ hatırlarım. Heye-canımın geçmesi için Suzan’ın patlayıp duran sakızına, Hülya’nın iki dakika-

da bir tarayıp bir şeyler sıkıp şekilden şekile soktuğu saçlarına, Eren’in yırtık kot pantolonuna baktım.

Sonra ne mi oldu?Haftalar haftaları kovalayarak

geçti. Törenler yaptık, çocuklar şiirler okudu, fıkralar anlattı. Alparslan hep yüzümüzü ağartan öğrenci oldu. Anne babasıyla da tanıştım. İkisi de ilkokul öğretmeni, eğitimli, kibar insanlardı. Ailenin çocuk üzerindeki tesirini bir kere daha görmüş oldum.

Yaz tatili geldi, diğer Amerikan okullarıyla birlikte biz de tek sınıflı okulumuzu kapattık. Sonra eylülde onlarla birlikte açtık.

“Nasıl gidiyor Amerika günleri de-dim Alparslan’a.”

“İyi...” dedi.Bu sene kravat takmıyordu. Ku-

lak verdim, New York’un sokak İngilizcesini kapmış, gevelemeye başlamıştı. Efendim’li konuşmayı da bırakmıştı. Yine törenlerde yüzümüzü ağartan öğrenciydi.

Alparslan sene sonuna doğru görünmez oldu. Bir hafta, iki hafta bekledim, sonra yanyana oturduğu arkadaşı Cevat’a sordum.

“Onlar başka yere move etti!”Yani taşındı! Hay Allah! Oldu mu

bu şimdi? Taşınmışlar. Yoksa gelirdi o! Taşınınca ne yapsın çocuk?

“Peki yeni adreslerini biliyor musun Cevat?”

“No!”Her hafta sınıfa girdiğimde gözler-

im bir ihtimal diyerek Alparslan’ı aradı.Sonra.... Yine yaz, yine kış.... Bir

seneden fazla bir zaman geçmişti, ona derneklerimizden birinde bir düğünde rastladım. Neredeyse tanıyamayacak-tım. Birden boy atmıştı. Yüzündeki kibar, saygılı ifade kaybolmuştu. Selâm vermedi, selâm vermek gerek-tiğini unutmuştu belki. ‘Evet efen-dim’li konuşan Alparslan selâmı bile unutmuştu! Bir şeyler sordum, Türkç-esi iyiydi, fakat argolu İngilizce, dilini yapışkan bir madde gibi istilâ etmişti. Düğün boyunca göz ucuyla izledim durdum onu. Kısa sürede bu kadar değişiklik nasıl olabilmişti? Şimdi memleket ortamının aileyi aşan te-sirini görüyordum. Üniversitedeki ho-camız Mehmet Kaplan ne derdi: “Aile içinde kültür olmaz, kültür okulda olur.”

İşte olmuştu!Bilmem ki şimdi nerelerdedir?

İnşallah –bütün o kaçınamadığımız, üzüldüğümüz değişimlere rağmen, o devreyi atlatıp- o zamanlar sınıfın yüzünü ağartan öğrenci olduğu gibi, Türk toplumunun yüzünü ağartan bir yetişkin olmuştur.

Yirmi günlük AlparslanAyşe G.Tunceroğlu

Otuz Yıllıklar Kulübü

Gülzade, Fulya ve Şer-ife… Onlar, ülkelerinden,

kültürlerinden uzak büyüyen Türk çocuklarının Amerika’da-ki gönüllü öğretmen anneleri. Kendi çocuklarını da, manevi değerlerinden uzakta büyütüyor olmanın verdiği düşünceyle yola çıkan üç öğretmen, Mothers of Turkish Heritage yani kısa adıyla “Mother”ı kurdu. Öğretmenler hafta sonu okulunda çocuklara Türkçe, Türk kültürü, Kur’an-ı Kerim eğitimi veriyor, resim, el işi gibi etkinliklerle de hayal düny-alarını geliştiriyor.

Merhamet, dürüstlük…“Kurduğumuz bu oluşuma ‘Türk Kültür Anneleri Derneği’ de di-yebiliriz” diyen öğretmenlerden Gülzade Oktay, çocuklara, der-slerde özellikle Türk insanına has merhamet, misafirperverlik, lider- lik, dürüstlük, gibi kavramları aşıladıklarını dile getirdi. Oktay, “Hedefimiz çocuklarımızın ken-di kimliklerini kaybetmeden aynı

zamanda Amerikan kültürüne olan adaptasyondan da uzak kal-madan büyümelerini sağlamak” diye konuştu.

İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü me-zunu olduğunu ve New York Üniversitesi’nde (NYU) çocuk gelişimi eğitimi aldığını söyleyen Oktay, “Türkçe eğitimi üzerinde özellikle duruyorum. Çocuklar Türkçeyi düzgün konuşsunlar istiyoruz ve çift dilli yetiştirme- ye çalışıyoruz. Kültürümüzün öğelerini barındıran ve kişisel gelişimlerine katkı sağlayacak el işi aktiviteleri de yapıyoruz. Bu konuda NYU’da çocuk gelişimi eğitimi alan Fulya Atila öğret-menimiz öğrendiği Reggio Emilia sistemini çocuklarımızın kültürel çalışmalarında uyguluyor” dedi.

El becerileri gelişiyorÇocuklara resim ve el işi eğitimi veren Fulya Atila da “Bu çalışma-lar el-göz koordinasyonu sağlam-ada, dolayısıyla el becerilerini geliştirmede önemli rol oynuyor. Kültürel öğelerimizi barındıran el işleri, resimler yapıyoruz. Bu pro-jenin temelleri 3 yıl önce Bergen Diyanet Camii hafta sonu oku-

lunda atıldı. Şimdi oradaki öğret-men arkadaşlarımızla Mother çatısı altında çocuklarımıza fay-dalı olmaya çalışıyoruz” dedi. Öğretmen Şerife Büyükkar-akaya ise, “Çocuklarımıza Müslümanlığın ne demek old-uğunu anlatıyorum ve Kur’an-ı Kerim eğitimi veriyorum. Milli ve dini önemli gün ve haftalara ilişkin günlerimizi atlamadan özel faal-iyetler yapıyoruz” diye konuştu. Marmara Üniversitesi Sağlık Hiz-metleri MYO’da Patoloji Laboratu-var Teknikleri Bölümü’nü bitirdiğini ve University of Inter Americana’da hemşirelik eğitimi aldığını anla-tan Büyükkarakaya, liseyi Pendik İmam Hatip’te okuduğunu söyledi. IŞINSU KAYGUSUZ FORUM USA

Onlar, Amerika’daki Türk çocuklarının anneleri

Delaware’ye iftar çadırı

Bilime katkı sunan 20 Müslüman

Delaware Küresel ve Müslüman İlişkileri Kon-

seyi’nin, New Castle County Direk-törü Tom Gordon’u ziyaretinde, eyale- tte yaşayan Müslüman toplumu nu yakından ilgilendiren kararlar alındı. Delaware Küresel ve Müslüman İlişkileri Konseyi olarak daha önce de devlet yetkililerinin ve Müslüman liderlerin katıldığı bir panel düzen-lediklerini ve Amerika’daki sosyal adaletsizlik, ırkçılık ve İslamofobi’ye dikkat çektiklerini hatırlatan konsey kurucu üyesi Mustafa Tuncer, “Bölge-sel panelde karşılıklı diyalog kanal-larının açık tutulması hedeflenmişti. Bu kapsamda adımlarımızı atmaya başladık. Tom Gordon’u ziyare-timizde önümüzdeki Ramazan ayın-da büyük bir iftar çadırı kurulmasına karar verildi. Bu sayede Delaware’de yaşayan herkesin Müslümanlar’ın Ramazan ayını, oruç ve iftarlarını öğrenmesini sağlayacağız. İkinci olarak da bölgemizdeki kütüphane- lerde çocuklara ve yetişkinlere yöne-lik İslam’ı ve Müslümanlar’ı tanıtan kitaplar alınacak ve bu konuda kütüphanelerde bilgilendirme der-sleri verilecek” diye konuştu. IŞINSU

KAYGUSUZ FORUM USA

Buluşlarıyla bilime katkı su-nan 20 Müslüman bilginin

isimleri ve keşiflerinin yer aldığı The Architects Of Modern Science isimli dergi yayımlandı.

Müslüman bilginlerin isimleri ve keşiflerinin yer aldığı The Architects Of Modern Science isimli dergide 6. ve 12. yüzyıllar arasında yaşamış, bilim ve teknik alanında icatları ve teorileri olan Müslüman 20 bilim adamının biyografileri yer alıyor. Dergi iki siv-il toplum kuruluşu Rumi Library ve Türk Amerikan Kültür Derneği’nin (TACS) ortak projesi. Rumi Library Başkanı Cemil Şen, “İslam alimleri

icat ve buluşlarıyla sadece kendi yaşadıkları topluma faydalı olmakla kalmamış, insanlığa birçok yönüyle kolaylık ve yarar sağlayan modern bilimlerin de te-mel taşlarını koymuşlar. Eserle, Müslümanlar sadece savaşır algısını, kırmak istedik” diye konuştu. FORUM USA

Amerika’da, ülkel-erinden uzakta bambaşka bir dünyada büyüyen çocuklarına Türk kültürünü daha iyi öğretebilme fikri-yle yola çıkan üç öğretmen bunu diğer çocuklarla da paylaşabilmek için “Mother’ı kurdu

‘Evet efendim’li konuşan Alparslan selâmı bile unutmuştu! Bir şeyler sordum, Türkçesi iyiydi, fakat argolu İngilizce, dilini yapışkan bir madde gibi istilâ etmişti.

Anneler de katılabilirProjede anneleri de bu eğitimin içerisinde görmek istediklerini anlatan Gülzade Oktay, pazar günleri 12-4 p.m. saatlerinde eğitim verdiklerini belirtti. Oktay, “Gönüllü çalışıyoruz. Kurs giderleri için gerekli cüzi bir aidat ücreti istiyoruz. 5-13 yaş arası çocukları kabul ediyoruz. Henüz yeni bir dernek olmamıza rağmen eğitim alan 24 çocuğumuz var. Talep çok ama verimli olmak için kayıtlarımızı sınırlı tutmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

Aktüel

Page 7: Forumusa 185 March

Öcal: “Amerika’da uçulanşehir sayısını artıracağız”

Hava Yolları Devlet İşletmesi, bugünkü

adıyla Türk Hava Yolları, 180 bin lira bütçeyle, 5 uçak, yedi pilot, toplam 24 personel ile kuruldu. Bugün ise THY top-lam 304 uçak filosuna sahip ve iştirakleriyle birlikte 47 bin kişiye istihdam sağlıyor. THY ülkedeki tarihsel gelişimi ve büyümesinin yanında artık dünya ölçeğinde de bir mar-ka. Şirketin marka değeri 2015 yılında 2,2 milyar dolara ulaş- mış durumda.

Dünyanın en çok noktaya uçan hava yolu THY, “Avru-pa’nın En İyi Hava Yolu Şirketi”, gibi ödülleri ve başarılarıyla, 113 ülkede 284 noktaya uçuş gerçekleştiriyor. Modern ve genç THY filosu toplamda 304 uçaktan oluşuyor.

2015’te rekor kârTHY, 2015’te rekor kâr elde ederek 1 milyar 69 milyon dolar net kâra ulaştı. Sadece rakamsal büyümesiyle değil, servis ve hizmet kalitesiyle, etkili isimlerle gerçekleştirdiği reklam çalışmalarıyla, dünya çapında spor, sanat ve kültürel alanları desteklemesiyle de marka değerini artırdı.

800 milyon kişiye Super B ow l ’d a ya y ı n l a n a n reklamıyla ulaştı Amerikan Ulusal Futbol Ligi final müsabakası Super Bowl’u her yıl 110 milyondan fazla ABD’linin, dünya genelinde ise 800 milyondan fazla in-sanın televizyondan izlediği düşünülürse THY Super Bowl reklamıyla geniş kitlelere ulaştı. 30 saniyelik reklamların orta-lama 5 milyon dolara yayın-

landığı, markaların reklam verme yarışına girdiği Super Bowl’da THY iki reklam filmi yayınladı. “Batman v Super-man: Adaletin Şafağı” filmine sponsor olduğu reklam filmleri- nde Batman’in şehri Gotham ve Superman’in şehri Metrop-

olis’e uçan THY aynı zamanda sinemaseverlerin dikkatini de çekmeyi başardı. Ben Affleckli reklam filmi, Super Bowl yayını sırasında Twitter’da trend topic listesinde ilk sıralarda yer aldı.

THY, reklam yüzleri ara- sında daha önce de Kobe Bry-

ant, Lionel Messi, Dider Drog-ba, Caroline Wozniacki gibi ünlü isimler yer almıştı. Şirket, hazi-ran ayında Fransa’da düzenle-necek UEFA EURO 2016’nın “ilk resmi havayolu ortağı” olarak UEFA tarafı ile sponsorluk an-laşmasına da imza attı.

THY’nin, New York Genel Müdürü Cenk Öcal, kurumun Amerika ayağıy-

la ilgili detaylı bilgileri Forum USA ile paylaştı. Görevine geçen yıl atanan Öcal, Amerika’da şimdilik 8 noktaya uçtuklarını belirterek, “Amerika pazarı Türk Hava Yolları için son derece önemli. Bu doğrultuda, pazarda-ki varlığımızı güçlendirmek ve uçulan şehir sayısını artırmak niyetindeyiz” dedi.

THY’nin Amerika ve New York operas- yonundan bahseder misiniz?1988 yılından bu yana hizmet vermekte olduğumuz Amerika’daki tanınırlığımız her geçen gün artıyor. THY olarak ağımızı genişletme politikasını 2016 yılı içinde de devam ettirmeyi planlıyoruz. New York ile İstanbul arasında her gün üç sefer düzen-leniyor. Bunun dışında Washington D.C., Boston, Chicago, Miami, Houston, Los Angeles ve San Francisco’dan da gün-lük İstanbul’a seferlerimiz mevcut. Mayıs ayından itibaren Atlanta’dan haftanın her günü uçmaya başlayacağız ve ABD’de uçu-lan nokta sayısı dokuza yükselecek.

Amerika pazarı THY için son derece önemli. Bu doğrultuda, pazardaki

varlığımızı güçlendirmek ve uçulan şe-hir sayısını artırmak niyetindeyiz. Dün-yanın her yerinde olduğu gibi Amerika özelinde de Türkiye ile olan hava bağının güçlenmesi hem kültürel hem sosyal hem de ekonomik olarak iki ülke arasındaki bağların daha da güçlenmesine yardımcı oluyor. THY iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlenmesinde pay sahibi olmaktan her zaman onur duyuyor.

Şirket uluslararası birçok ödüle layık görülüyor. En çok hangi alanlarda ödüller aldı? 1933 yılında 5 uçaktan oluşan mutevazı bir filo ile kurulan, Türk Hava Yolları, bugün dünyanın 284 noktasına uçan, Star Alliance üyesi 4 yıldızlı bir havayolu şir-keti. 2015 yılı Skytrax değerlendirmesine göre Türk Hava Yolları, üst üste beş kez “Avrupa’nın En İyi Hava yolu Şirketi”, yedi kez “Güney Avrupa’nın En İyi Hava Yolu Şirketi” seçildi. THY, 2015’te de Skytrax değerlendirmesinde “Dünyanın En İyi Business Class Özel Yolcu Salonu İkramı” ve “En İyi Business Class Özel Yolcu Sa-lonu” ödüllerine de layık görüldü.

Avrupa’nın en genç filosuSon yıllarda atak yaptığını göz önünde bu-lundurursak uçak filolarının da daha genç ve güvenli olduğu söylenebilir mi?Filo yaş ortalamasıyla dünyanın en genç ve modern filolarından birine sahibiz. 2016 yılı sonunda 240 dar gövde, 87 geniş gövde ve 12 kargo uçağı olmak üzere toplam uçak sayısının 339’a, yıl içerisinde açılacak 6 yeni hat ile uçulan nokta sayısının 290’a ulaşması planlanıyor.

ABD’nin reklamverenler için en pahalı spor etkinliği Super Bowl’daki reklamlar büyük ses getirdi. Nasıl dönüşler aldınız?Super Bowl kapsamında yapılan reklam çalışması hem iş ortaklarımız hem de yolcularımız tarafından büyük beğeniyle karşılandı. Reklamların çıktığı günden sonraki birkaç gün boyunca hem e-mail,

hem de telefon ile sayısız tebrik aldık. Herkesin birleştiği nokta reklamların ve tanıtımın çok etkin ve isabetli olduğuydu. Bu kampanya sonucu THY’nin Ameri-ka’daki marka bilinirliğinin önemli ölçüde arttığını düşünüyoruz.

Amerika’dan 112 ülkeye seyahatAmerika’dan THY ile kaç ülkeye seyahat edilebiliyor?ABD’deki hizmet verdiğimiz tüm nokta-lardan İstanbul bağlantılı olarak 112 ülk-eye seyahat edilebiliyor.

Ucuz seyahat kampanyalarınız var mı? Belli dönemlerde özel kampanyalarımız oluyor tabii. Önerimiz herkesin turkishair-lines.com sitesini yakından takip etmesi. Gerek Amerika çıkışlı, gerekse de Türki-ye çıkışlı olmak üzere dünyanın birçok yerine çok özel fiyatlarla uçma fırsatları sunuyoruz.

3. havalimanı tamamladığında, transit yolcu bağlamında ABD-TR seferleri nasıl etkilenecek?Yeni havalimanının açılması ile birlikte transit yolcuların bağlantı deneyimler-inin çok daha üst düzeye geleceğine in-anıyoruz. Yeni havalimanının en büyük katkısı, kapasite artırımı ile birlikte, yolcu-larımızın daha konforlu seyahat etmesini sağlamak olacaktır. ARZU KULAK FORUM USA

Türkiye’nin “yükselen değeri” THYSuper Bowl’daki reklamlarıyla dünya gündemine oturdu

Türkiye’nin en önemli markalarından Türk Hava Yolları (THY) uluslararası arenada da gurur verici başarılara imza atıyor. Son olarak 800 milyondan fazla kişinin seyrettiği, reklamverenler için en pahalı spor etkinliği olan Super Bowl’da dikkat-leri üzerine çeken THY, dünyanın en çok noktasına uçuş, servis kalitesi ve aldığı ödüllerle Türkiye’nin marka gururu!

THY, reklam yüzleri arasında

daha önce de Kobe Bryant, Lionel Messi,

Caroline Wozniacki yer

almıştı.

THY’nin başarısı Harvard’da ders oldu

Kültürel etkinliklerin de sponsoru

3. havalimanı ile yolcu kapasitesi ilk etapta 90 milyona çıkacak

7 www.ForumUSA.com

ManşetIssue 185 • March 2016 FORUM USA

Dünyanın en önemli üniversitelerinden Har-vard Business School’da THY’nin 2003-2013’teki çalışmaları son sınıf öğrencilerinin ders konusu oldu. Durum çalışmasında sunum ya-

pan THY Genel Müdürü Temel Kotil, THY’nin başarısını Harvard’lı öğrencilere anlattı. Kotil, derse katılan öğrencilerin yaklaşık yüzde 30’unun uçuşlarda THY’yi tercih ettiğini de belirtti.

THY uluslararası alan-larda Türklerin yaptığı birçok kültürel etkin-liğe de sponsor olarak destek veriyor. Sosyal sorumluluk çerçevesinde Türkiye ve dünya çapın-

da gala, festival, konser gibi etkinliklere spon-sor olan kurum, kısıtlı imkanlara sahip olan bu etkinliklerin sürdürüle-bilirliğini sağlamayı amaçlıyor.

THY’nin büyümesiyle küresel uçuş bağlantıları hızla artan İstanbul şehrine 3. havalimanı yolda! 3. havalimanının 90 milyon kapasitelik bölümü 2018’in Şubat ayında açılacak. Ta-mamen bitmesiyle birlikte

ise şehrin hava trafiğinde küresel bir merkeze dönüşmesi hedefleniyor. 2028 yılında projenin tüm etapları tamamlandığında yıllık yolcu kapasitesinin 150 mil yona ulaşacağı belirtiliyor.

Batman v. Superman’de, başrol oyuncuları Ben Affleck ve Jase Eisenberg THY uçağının içinde büyük bir düğümü çözüyor.

12 Şubat 1947 yılı Ankara-İstanbul-Atina uçuşu ile ilk yurtdışı seferini yaptı. Yolcu sayısını artırmak için ilan ve tanıtımlara önem verildi.

NEW YORK, NY, JFK, JOHN F. KENNEDYWASHINGTON D.C. , IAD, DULLESBOSTON, MA, BOS, LOGANCHICAGO, IL ,ORD, O’HAREMIAMI, FL, MIA, MIAMIHOUSTON, TX, IAH, GEORGE BUSHLOS ANGELES, CA, LAX, LOS ANGELES SAN FRANCISCO, CA, SFO, SAN FRANCISCO

Amerika’da 8 uçuşnoktasıyla hizmet veriyor

GOTHAM CITY METROPOLIS

Cenk Öcal

GOTHAM CITY

Page 8: Forumusa 185 March

7000 Blvd. East Guttenberg, NJ 07093

Türkiye’ye ve dünyanın her köşesine olaniş ve özel seyahatlerinizde en uygun fiyatlara

tecrübeli elemanlarımızla hizmetinizdeyiz. Biletleriniz ücretsiz olarak ulaştırılır.

UNIQUE GALAXY TRAVEL

• ARABA KİRALAMA• GEMİ YOLCULUKLARI

• TREN YOLCULUKLARI• PAKET TURLAR

NJ TEL: (201) 854-3990FREE TEL: (800) [email protected]

THY YETKİLİACENTASI

8 www.ForumUSA.com

RöportajIssue 185 • March 2016 FORUM USA

İbrahim Uyar:Bizim kültürel kodlarımızda sivil toplum anlayışı zaten var. Medeni-yetimiz bir “vakıf medeni-yeti” olarak gelişmiş. Vakı-flar, eğitimden yardımlaşma-ya, sosy-alleşmeden dayanışmaya kadar çok yönlü işlevler üstlenmiş.

ABD’de, 155 Türk-Amerikan sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek

oluşturduğu Yönlendirme Komitesi’nin Ku-rucu Başkanlarından İbrahim Uyar Forum USA’ya konuştu. Uyar, Milli Mücadele ruhu ile oluşturduklarını belirttiği Türk Amerikan Yönlendirme Komitesi’nde (Turkish American National Steering Committee) yaptıkları faali-yetlerden, finansal kaynaklarına kadar merak edilen birçok soruyu yanıtladı.

Sivil toplumun öneminden bahsediliyor, sizce örgütlü bir toplum olmak neden bu kadar önemli?Öncelikle sivil toplum anlayışının yaygın-lık kazanması, toplumların tarihsel süreç içindeki tecrübelerinden kaynaklanıyor. Çağımız bütün dünyada sivil toplum çağı olarak kabul ediliyor. Sivil toplum, devletle toplum arasındaki ara kademeyi ifade eder. Devlet alanının dışında kalan ve toplumsal gruplar tarafından doldurulan bu alanın katılıma açık olması, neredeyse ‘demokra-tik toplum’ ile eş anlamda kullanılır.

Toplumsal çeşitlilik, gönüllülük, toplumun kendi değerlerini, inançlarını ve inisiyatifini yaşamak tüm dünyada artık bir zenginlik olarak kabul ediliyor. Toplumsal çeşitliliğin siyasi, ekonomik, kültürel, sosyolojik olmak üzere çok yönlü, olumlu sonuçları var. Sivil toplum bugün bu katkılarından dolayı vazgeçilmez bir güç haline geldi. Sivil toplum, devlet alanının fiili olarak yönlendirdiği siyasete karşı bağımsızlığını kazanmaya çalışır. Bu bağımsızlık mutlaka restleşme, zıtlaşma anlamında değil, çoğu zaman tamam-layıcılık prensibi doğrultusunda çalışar-ak devletin getirmesi gereken işlere katkı sağlar.

Türkler olarak neden örgütlü bir yapıya katılmalı ve destek vermeliyiz? Bu önemli ve meşru bir soru. Zira önemine inanmadığınız bir anlayışa destek vermek çok zor. Bizim kültürel kodlarımızda sivil toplum anlayışı zaten var. Medeniyetimiz bir “vakıf medeniyeti” olarak gelişmiş. Vakıflar, eğitimden yardımlaşmaya, sosy-alleşmeden dayanışmaya kadar çok yönlü işlevler üstlenmiş.

“Kültürünü kaybeden insan aidiyetini kaybeder”

Sahip olduğumuz kültürel temelden hareketle ve modern anlayışın gerektirdiği metodolojiyle yol almak bizlere önemli ka-zanımlar sağlar. Bundan en çok da Amer-ika’da yaşayan ve sayısının 400 bin old-uğu belirtilen Türk toplumu yararlanmalı. Örgütlülük, insanın aidiyet duygusunu güçlendirir ve sorunların çözümünde önemli bir rol oynar. Özellikle yeni nesil-lere kültürel aktarımın gerçekleştirilmesi için bireyin aile ortamında yapamayacağı ‘sosyalleşmeyi’ sivil toplum kuruluşlarımız üzerinden gerçekleştirme imkanı çok daha yüksek. Aksi takdirde sonraki nesilleri kay-betme ihtimalimiz yüksek. Kültürünü kay-beden insan aidiyetini kaybeder.Amerika gibi, hem coğrafi olarak hem de nüfus olarak büyük bir ülkede, bir arada hareket etmemiz için iyi organize olmamız gerekiyor. Türk Amerikan toplumunun ABD’nin siyasi, iktisadi, sosyal ve kültürel hayatında daha etkin rol üstlenmesini sağlamalıyız. Türk Amerikan toplumunun karşı karşıya bulunduğu sınamaların aşılmasına yönelik çalışmalarda öncü rol oynamak için özellikle Washington D.C. ve New York gibi şehirlerde iyi yapılanmak gerekiyor.

ABD, sivil toplumun en iyi ve en dina-mik örneğini yaşayan bir ülke. Bu nedenle Türk toplumu olarak, siyasetin üstünde

ve ötesinde, bu tecrübeden yararlanma-lıyız. Kendi topluluğumuzu belli bir gaye etrafında toplamak hem ABD’de bize güç katacak, sorunlarımızın çözümüne katkıda bulunacak hem de ABD ile Türkiye arasın-da sivil toplum üzerinden siyaset, ekonomi, kültür ve bilumum toplumsal tecrübeye yönelik paylaşım kanallarını açacak. Bir başka deyişle Türk derneklerinin burada bir çatı altında toplanması, güçlü bir kimlik kazanması, gelecek açısından Türk-Amer-ikan ilişkilerine her alanda önemli katkı sağlar. Elbette bu amacın gerçekleşmesi bizlerin bunun arkasında yatan anlayışı kavramamıza bağlı.

Bundan sonra kendi kültürel refer-anslarımız ve sivil toplum anlayışı gelişmiş ülkelerin, örneğin ABD’nin kullandığı modern yöntemlerle iş yaparak, kendi üslu-bumuzu oluşturma noktasında kararlıyız ve muvaffak olacağımıza inanıyoruz.

Yönlendirme Komitesi’nin uzun bir geçmişi yok ama desteğini aldığı derneklerle ve çatı kuruluşlardan birisi olması sebebi-yle son bir yılda adından sıkça söz ettir-di. Geçen yılın özetini yapacak olursanız, neler yaptınız, ne gibi faaliyetlerde bu-lundunuz?Belirttiğiniz gibi Yönlendirme Komitesi’nin uzun bir geçmişi yok. Halihazırda ku-rumsal altyapısı oluşturulmaya çalışılıyor.

Türkiye’nin tarihsel olarak Osman-lı’dan devraldığı ve Amerika’da önemli bir sorun olarak görülen 1915 olayları, Amer-ika’da yaşayan Türklerin de önemli bir sınavı haline geldi.

“Türk tarafının tezlerini savunmak önem-li bir başlangıç”

Amerikan kamuoyu 1915 olaylarını şu ana kadar neredeyse tek taraftan dinledi. Türk tarafının tezlerini savunmak, önem-li bir başlangıç. Tarihimizi, ecdadımızı, soykırımcı olarak gösteren bu anlayışa güçlü bir tepkinin verilmemesi Amerika’da yaşayan tüm Türkleri derinden üzmekteydi. İlk defa Amerika’da bulunan Türk toplumu derneklerinin örgütlenerek Ermeni tezler-ine güçlü ve dikkat çekici bir tepki verilmesi fikri, geçen yıl başarılı bir biçimde hayata geçti. Buradan ilham alarak Türk-Ameri-kan STK’larını ‘yönlendirme’ fikri ortaya çıktı ve ‘Yönlendirme Komitesi’ kuruldu. Geçen sene yaptığımız yürüyüşte ülkenin her tarafından bayrağını kapıp gelen insan-lar bizim en büyük ilham kaynağımız oldu.

Meclis Başkanı John Boehner ile birlikte güçlü bir destek mesajı vermiştik. Ar-dından Washington’daki 110 otobüse, 30 metro istasyonuna ve billboardlara ilan-lar verildi. ABD Kongresi’ne ve Başkan Barack Obama’ya hitaben, “Türkleri ve Ermenileri ayırma, birleştir” çağrısın-da bulunduğumuz ilanlar Washington D.C. sokaklarında bir ay asılı kaldı. Sosyal medya üzerinden kampanyalar yürüttük. Komite tarafından hazırl-anmış “lethistorydecide.org” (bırakın tarih karar versin) adlı web sitesiyle de konu hakkında bilgisi olmayan Amer-ikalıların bilgilendirilmesini sağladık. Tüm bu çalışmaların sonunda Amer-ika’da yaşayan Türk toplumu olarak Beyaz Saray önünden Washington D.C. Büyükelçiliğimizin önünwe kadar 7 bin kişinin yürümesini sağladık. Birlik ve be-raberlik içerisinde hareket edildiği takdirde başarının kaçınılmaz olduğunu gösterdik.

“Yönlendirme KomitesiMilli Mücadele Ruhudur”

İbrahim Uyar: “Türk Amerikan toplumunun karşı karşıya bulunduğu sınamaların aşılmasına yönelik çalışmalarda öncü rol oynamak için özellikle Washington D.C. ve New York gibi şehirlerde iyi yapılanmak gerekiyor.”

Bizim gibi kuruluşların önemli bir rolü var. Bu bilinçle, daha fazla or-ganize olarak, daha güçlü olmamız gerekiyor. En nihayetinde bizler yeni bir şey keşfetmiyoruz. Sa-dece mevcut olan, tecrübe edilmiş ve sonuç üreten yol ve yöntemi takip ediyoruz. Örneğin, ANCA(Armeni-an National Committee of America) ve AIPAC (The American Israel Public Affairs Committee) gibi kuruluşlar yapmış olduk-ları faaliyetler ve bağışlar-la adeta ülkenin dış politi-kasını etkiliyorlar. Çünkü lobiler ve bağışlar üzerine kurulmuş bir siyasal sis-temde yani Amerika’da, sivil toplum olarak güçlü olmanız gerekiyor. Amer-ika’daki Türkiyeliler olar-ak omuz omuza durur-sak Türklerin hakları ve ABD-Türkiye ilişkilerinde önemli bir rol oynayabi-leceğimizi düşünüyorum.

Bu faaliyetleri finansal olarak nasıl karşılıyor-sunuz? Türkiye’den her-hangi bir yardım alıyor musunuz?Yapmış olduğumuz faal-iyetlerde devletten kes-inlikle yardım almamız söz konusu değil. Amer-ika’nın farklı eyaletler-inden iş adamlarımız bu işin finansal tarafını omu-zluyor. Memleketimizi ilgilendiren milli mesele-lerde, karşılık beklemek-sizin bu tür faaliyetleri maddi olarak destekley-en iş adamlarımız, tüc-carlarımız, profesyonel olarak çalışan insanların destekleri bizi ekonomik olarak ayakta tutuyor. Samimiyetle ifade etmeli-yim ki bu noktada farklı algı oluşturmak isteyenler Türk insanının cömertliği, hasbiliği ve diğerkâmlığını bilmeyen, yardımlaşma kültürümüzden haberdar olmayan art niyetli kişil-erdir.

Başka ne tür faaliyetlerin-iz oldu?1915 olaylarıyla ilgili Baş-kan Obama’ya ve Kongre üyelerine hitaben Wash-ington Post’a tam sayfa

ilan verdik. Bildiğiniz gibi Türkiye, son yıllarda terör saldırılarına sıkça maruz kalan bir ülke haline geldi. Bu tip hadiseler olduğun-da, örneğin Diyarbakır, Suruç, Ankara’da askeri personel ve sivillere karşı yapılan hunharca kat-liamlara tepki göstermeye çalışıyoruz. Bu arada G 2O Zirvesi öncesi yine Washington Post üzer-inden Başkan Obama’ya açık bir mektup yayımla-yarak tarihsel ve mütte-fiklik ilişkisine dayanan Türk-Amerikan ilişkiler-inin kapsamlı ve derinlikli hale getirilmesi için çağrı-da bulunduk. Ayrıca, Ten-nessee eyaletinde Ermeni yandaşları tarafından Tür-kiye’ye karşı açılan davaya karşı tüm Tennessee ey-aletindeki delegelerle, Türkiye Cumhuriyetinin Amerika’nın müttefiği olduğu ve bu yalanlara iti-bar etmemeleri konusun-da yazışmalar yaptık. Bu çalışmaların sonucunda yasa tasarısı geri çevrildi. Ek olarak, Amerika sen-ato üyelerine ve Başkan Obama’ya Amerika’nın kendi veritabanlarından aldığımız PKK, PYD ve YPG işbirligini gösteren yazıları verdik.

Yönlendirme Komi- temizin diğer büyük bir başarısı da Amerika’da yaşayan Müslüman topluklarla çok iyi iletişim kurması. Bu bağlamda bir ilki gerçekleştird-ik. Özellikle Suriye vatandaşları, yaptığımız organizasyonlarda en ön saflarda yer alıyor. Somali’den, Hindistan’a, Mısır’dan Bosna’ya ka-dar birçok farklı ülkenin vatandaşı, ellerinde Türk bayraklarıyla, ülkemiz adına yapılan karalama kampanyalarına karşı bizleri destekliyor. Bu bizim için gurur verici. Yönlendirme Komite-si Washington D.C.’de kurulmuş olmasına rağmen düzenlenen pro-gramlara Amerika’nın birçok değişik bölgesinde yaşayan Türklerin de katılmasını sağlayan en-kin bir kuruluş.

“Lobiler ve bağışlar üzerine kurulmuş bir siyasal sistemde toplum olarak güçlü olmanız gerekiyor!”

Nasıl ki Anadoluyu yurt edinirken, savaşçı Alpleri, akıncıları, çiftçisi, tüccarı, kadını, erkeği omuz omuza vermişse, nasıl ki Milli Mücadele’de kimisi cephane almış, kimi cephaneyi taşımış, kimi cephede, kimi cephe gerisinde savaşmışsa; aradan geçen onca yıl bu ruhu kaybetmemiş An-adolu insanı, zaman ve mekan gözetmeksizin aynı mantıkla Yönlendirme Komitesi’ne Milli Mücadele ruhuyla sahip çıkmış, destek vermiştir.

İbrahim Uyar

Page 9: Forumusa 185 March

9 www.ForumUSA.com

Actual

The first section of Istanbul’s third airport will open in

February 2018, while Turkey’s larg-est metropolitan city’s third bridge is all set to open in August, Turkish transport minister said.

Transport, Maritime and Com-munication Minister Binali Yildirim said, “The first section of the new airport will cost €10.3 billion and have the capacity to host 90 million passengers annually.”

T he Ceng i z-Kol i n-Li-mak-Mapa-Kalyon consortium, a joint venture of Turkish compa-nies, won a tender to build the third airport in Istanbul in 2013, which promises to pay the government €22.1 billion for 25 years starting from 2017.

Boasting a 150-million passen-

ger annual capacity, the airport is expected to become one of the big-gest in the world and the biggest air transfer hub in Europe. The airport will also act as a focal point for Tur-key’s flag carrier Turkish Airlines, which is one of the fastest growing airline companies in the world, fly-ing currently to over more than 200 international destinations.

Yildirim also said that Istanbul’s third bridge will be ready to be put into service in August.

“The bridge’s silhouette will ap-pear in five to 10 days and it will be ready along with its link roads by August,” Yildirim announced.

Yildirim has paid attention to recent problems to reach financial sources in Turkey where the ac-cess to financial world has become

more difficult than other devel-oped countries.

He has indicated that the coun-try’s mega projects would not be affected negatively by these devel-opments because the public-private partnership continues to be attrac-tive in the country through external financing.

Turkish Airlines announced a partnership with Warner Bros.

In the highly anticipated action ad-venture film, a pivotal scene unfolds aboard a 777 Turkish Airlines plane. A real 777 Turkish Airlines plane will be wrapped in imagery from the film.

Ilker Ayci, Turkish Airlines’ Board chairman, said, “We’re extremely ex-cited to partner with Warner Bros. Pic-tures on the most anticipated movie of the year. The excitement around ‘Bat-man v Superman: Dawn of Justice’

will enable Turkish Airlines to showcase our global net-work and unrivaled hospi-tality to a legion of mov-iegoers across the world.”

Gene Garlock, Warner Bros. Pictures’ Executive

Vice President said it was the company’s pleasure to partner

with Turkish Airlines to take the film into the skies and to fans everywhere.

Turkish Airlines plane promoting “Batman v Superman: Dawn of Justice.” Garlock said, “What made Turkish Airlines such an inspiring partner was their aspiration to dream up something more than just a promotional program, an experience that would be as original and epic as the film.”

Turkish Airlines will start unveil-ing tie-ins linked to the movie. Among these are limited-edition flight eye masks, slippers and headphones, and a watch for children. Menu items, such as branded cookies and cupcakes, will also be offered in flight for the passen-gers. A special edition movie-themed frequent flyer Miles & Smiles card will also be released.

Istanbul now sits firmly among Europe’s “Big Four” megacities

alongside London, Moscow and Paris, according to an international report.

JLL, a global financial and profes-sional services firm that specializes in commercial real estate services and in-vestment management, made the reve-lation in a report titled “Istanbul on the World Stage.”

According to the report, Istanbul has been the most improved “emerging world city over the past five years on a range of performance indicators and its economic fundamentals are stronger than many of its global peer cities”.

The report noted that JLL’s Index of Commercial Attraction sees Istan-bul ranking among the world’s top 20 most important business hubs and that, among its emerging world city peers, Is-tanbul stands out for having improved as a credible financial center, a home to innovation and commerce, as well as for infrastructure improvements.

“A unique cultural identity and ex-traordinary vibrancy supports Istanbul’s position among world’s top five visitor destinations, although it is vulnerable to security threats. Global connectivity is improving rapidly -- and Istanbul is now the world’s fastest growing air passenger hub,” the report said.

“Expansion of the city’s infrastruc-ture is transforming Istanbul and is playing a key role in its economic dyna-mism,” it added.

According to the JLL, Istanbul is witnessing an impressive level of new construction.

“By the end of the current develop-ment cycle the city is likely to be home to over five million square meters of mod-ern retail space, including several truly world-class shopping malls; close to sev-en million square-meters of ‘Grade A’ commercial office space, including new business districts such as the Istanbul International Financial Center; around 9.5 million square-meters of modern logistics space [across the Greater Is-tanbul Area]; in excess of 56,000 hotel rooms in over 500 graded hotels,” the report said.

Avi Alkas, country chairman of JLL Turkey, said in a press conference that the report was made to convey the facts about Istanbul accurately and that the report will provide significant contribu-tions to the city. Alkas noted that Istan-bul is the most crowded city of conti-nental Europe.

“Istanbul on the World Stage report sees Istanbul as a dynamic and increas-ingly successful Emerging World City, despite a background of rising geopo-litical risk.

“A combination of growing consump-tion, a strong demographic profile and an economy driven by the expansion of financial and business services, and the technology sector have fueled strong metropolitan growth,” Alkas said.

Istanbul among fourmegacities of Europe

A view of Sultan Ahmed Mosque, better known as the Blue Mosque, one of Istanbul’s landmarks.

Turkey’s transport minister says first section of Istanbul’s third airport is planned to be opened in February 2018, while metropolitan’s new bridge is expected to open in August 2016.

Issue 185 • March 2016 FORUM USA

United Nations,Diplomatic correspondent

WWII & Turkish Neutrality

On FXM in a 1952 film “Five Fingers” filmed in Istanbul ac-

tor James Mason plays the part of a personal man servant to the British Ambassador in Turkey. Determined to become rich by selling British war-time secrets to the Germans he opens the British Embassy safe, films their contents, and reveals to the German - according to the movie which claims to be a true story - “that Turkey of-fered to join England as an open bel-ligerent.”

Other secret documents suppos-edly reveal Allied plans to attack Normandy, but the Germans suspect James Mason -assigned code name Cicero - is a British disinformation agent. Suspected by everyone Mason flees to Brazil and discovers he was paid in counterfeit money this reduc-ing him to poverty and arrest. This is how the movie ends.

Turkey’s role during the Second World War is a mystery to all Ameri-cans, and perhaps properly so. Caught between powerful warring empires a wrong decision could easily have led to national disaster. Turkey had been faced with ruin and extermination af-ter the 1918 Armistace and it was the efforts of Kemal Ataturk who saved the The Republic. American do not know this.

The destructive forces of the 20th Century are still with us, but more dangerous in our nuclear age. May Almighty Allah the God of the Uni-verse be merciful and save all of us servants from the foolishness and pride which stains our heart.

Robert JBonsignore

Turkish Transport Minister saysnew Istanbul airport, bridge on course

THY to sponsor Batman v. Superman

BINALI YILDIRIM

PHO

TOS:

ON

UR

AYD

EMIR

Page 10: Forumusa 185 March

10 www.ForumUSA.com

Politics

US paper linking hijab to ‘passive terrorism’ stirs outrage

Claim of military policy paper by US Air Force

that Muslim women wearing headscarf contribute to ‘pas-sive terrorism’ attracts world-wide criticism.

A military policy paper is-sued by US Air Force Research Laboratory that puts forth the idea that Muslim women who wear the headscarf (hijab) contribute to “passive terror-ism” has stirred outrage on social media.

The report titled “Counter Violent Extremism: Scientif-ic Methods and Strategies” claimed that hijabi women could be seen as a threat to free societies as it defined the headcovering of Muslim women as “propagation of Salafi jihadist ideology.”

Muslims and non-muslims immediately reacted to the report labelling the hijab as a “catalyst for Islamism” on social media saying that it was “preju-diced” and “islamophobic”.

Director of the Ameri-can Civil Liberties Union’s (ACLU) National Security Project Hina Shamsi wrote on Twitter that the publication of the US Air Force was “junk”.

Another Twitter user de-scribed the US report as “hor-rifying guff” while another user on Twitter reacted to the report saying that it was the “Islamophobia of the day”.

A hijabi Twitter user joked over the report’s claim as she posted a photo of her head-scarves with the comment of “Here’s a stack of my IED (Improvised explosive device) devices.”

Turkey welcomesUS-Russia deal over Syria

According to Turkish authori-

ties Turkey hosts more than 2.5 million Syrian refugees and has spent $9

billion so far on caring for those

who have fled the war.

Turkey expressed its

determination to continue its

counter terror-ism efforts.

A model displaying a creation by Indonesian fashion designer Windri Widiesta Dhari during the show at Tokyo Fashion Week, March 19, 2014.

The US State Department Population, Refugees and

Migration Office (PRM) has praised the Turkish town of Kilis, which has been nominated for a Nobel Prize for hosting refugees from Syria.

“One Turkish town has done so much for Syrian refugees it’s up for the Nobel Peace Prize” the PRM of-ficial account tweeted, sharing a link of a story on Kilis published on the Public Radio International website, a Minneapolis-based American public radio organisation.

The article by Richard Hall prais-es Kilis for sharing the heavy burden of refugees as its population has al-ready doubled from accomodating tens of thousands of Syrians fleeing

the war in their country.“For most, it is a stop on a longer

journey: farther into Turkey or be-yond, to Europe. But for more than 100,000 Syrians, it’s the final destina-tion, or at least the place where they will wait out the war,” Hall wrote in the article.

Tith a Turkish population of 129,000, the city is just a few miles from the Syrian border and is also home to about 120,000 Syrian refugees.

At least 250,000 people have been killed and 10 million displaced since the conflict in Syria began in

2011, according to UN figures.According to Turkish author-

ities Turkey hosts more than 2.5 million Syrian refugees and has spent $9 billion so far on caring for those who have fled the war.

Earlier this month Justice and Development (AK) Party vice chairman Ayhan Sefer Ustun nominated the people of Kilis for the Nobel Peace Prize.

“People share their jobs, hous-es, trades and social spaces [with Syrian refugees]. I suppose that such an example of an act of mass peace does not exist in the world,” Ustun wrote in his letter to the Nobel committee, according to the PRI article.

It is not a coincidence that a civ-ilization which exalted Islamic

Societies and moved them centuries ahead of its contemporaries was born around 7th century. This period is called “The Golden Age of Islam”. It lasted for about 1000 years. Around the time, western world was chok-ing under the cultural, economical and intellectual deterioration of dark ages. The golden age of Islam was undoubtedly one of the main forces that initiated Renaissance that saved Europe from dark ages.

After the Prophet Mohammed (pbh) received the first revelation in 609 AD, the word of the God hit the Arabia like a lightening transforming once a savage society into the most cultured and intellectual society ever lived. The believers felt obliged to know about their creator by study-ing His Words and trying to seek His manifestation in His creation. This is exactly what was expected from them as ordained in Holy Quran:

“Who (believers) remember Al-lah, standing, sitting, and reclining, and contemplate the wonders of the creation of the heavens and the earth, (and say): Our Lord! Thou createdst not this in vain. Glory be to Thee!... (3:191)”

Clearly believers are defined as those who contemplate on the crea-tion to see the manifestation of their

creator. They seek His signs in the heavens and the earth, in all and everything, believing that nothing is Him but all is from Him. In oth-er words, they look at the creation as they look at the art work with the hope to know more about the artist. This is the force behind the advance-ment of Islamic Societies during the Golden Age.

By integrating Islam and sci-ence the Islamic golden age became a civilization of brilliant scientific, philosophic, and artistic genius. The Islamic golden age produced unprec-edented achievements way ahead of its time from enlightened thinkers.

“We (Allah) will show them (mankind) our signs in the universe and in their own souls, until it will become quite clear to them that it is the truth…” [Fussilat 41:53]

God’s invitation to explore and search for signs and patters of His art work made Muslims be exalted in exploring astronomy, mathemat-ics, geography, chemistry, geology, minerology, natural history and oth-er sciences in the golden age. This thirst paved the way for the majority of the discoveries today and the time to come.

The Sun and the Moon had a vi-tal importance in Muslim’s daily life. Muslims had to study the Moon and the Sun to determine the times for fasting and prayers.

“And He it is Who created the night and the day and the sun and the moon; all (orbs) travel along swiftly in their celestial spheres” [Al-Anbi-ya 21:33] is one of many references

to Astronomy in the Quran. These references inspired Muslims to study the heavens. Muslim astronomers were the first to establish observato-ries and invented instruments such as the quadrant and the astrolabe which contributed to the European Age of Exploration.

Seeking knowledge was also reinforced by the traditions or the Prophet who said:

“Go and seek knowledge even if it is in China”.

He also said: “A moment of reflection is better

than a night long prayer” Muslims had a great thirst to get

to know their creator; they sought out signs and patterns of God every-where. They had to know geogra-phy to make long journeys to spread their religion, make hajj, and conduct trade. They had to learn and develop science of geography to determine the

location of Qiblah in order to pray five times a day. Muslim scholars com-piled vast amounts of geographical and climatic data from the pacific to the Atlantic. They created very accu-rate maps that lead the great explores that we know to discover new lands, rivers, seas and worlds.

Muslim mathematicians excelled in geometry, trigonometry and made significant progress in number the-ory. The Muslims scholars invented the symbol for zero, and they organ-ized the numbers into the decimal system. They invented the symbol to express an unknown quantity, i.e. variables like x. Al-Khawariz-mi, invented the subject of algebra (al-Jabr), which was further devel-oped by others, most notably Umar Khayyam. Al-Khawarizmi’s work, in Latin translation, brought the Ar-abic numerals along with the math-ematics to Europe, through Spain. The word “algorithm” is derived from his name. Islam strongly urges mankind to study and explore the universe. Through religion Islamic scholars knew that the world and the universe held all the answers. They only needed to use knowledge to find them.

The Prophet Mohammed (pbh) preached “for every disease, Allah has given a cure.”

Muslim scholars had great inter-est in the human body. Human body is a gift from the creator and source of appreciation in Islam. It was an im-portant matter to keep it healthy, to keep it clean and free of diseases. It was a holy responsibility to find a cure

for diseases; this lead to a vast study of the science of medicine. Al-Razi (d. 932) was one of the greatest physi-cians and scientists during the entire Middle Ages. Ibn Sina was another major scientist who made significant contributions in pharmacology and public health. In every major city, Muslims had excellent hospitals that specialized in particular diseases such as mental and emotional health. Muslims had teaching hospitals that served as medical schools.

If one does not know the orig-inal intention of an idea, will one ever know the truth in its purity? Would usefulness of it serve the true purpose? Will anything and everything built upon that idea steer humanity into the pure truth? Would purity and truthfulness of that idea be trusted?

When the science becomes a tool to know the divine, it serves the cre-ation for the sake of the created. As was the case for many Muslim sci-entist of the Golden Age, personal desires to become famous or rich is less important or less exciting than seeing their creator through the creation. That is why the impact of their work is still felt today. As soon as the societies have started rewarding the science for the riches it brought to selected groups, then the resources of the world have been plundered in obliviousness. The distinction between the truth and the false, the good and bad is lost.

Sun still rises up in the east. We still have time!

US agency for refugees praises ef forts of Turkey’s Kilis

Golden age of Islam

Issue 185 • March 2016 FORUM USA

‘Announcement of cease-fire and starting of cease-fire process is positive for us also,’ Turkish Deputy PM Kurtulmus says

Turkey will respond positive-ly to the cease-fire agreement

reached between the U.S. and Russia over the Syria conflict, Turkish Depu-ty Prime Minister Numan Kurtulmus said.

Addressing a news conference fol-lowing a Cabinet meeting chaired by Turkish President Recep Tayyip Erdo-gan in Ankara on Monday, Kurtulmus said: “The announcement of the cease-fire and starting of the cease-fire pro-cess is positive for us also”.

A halt to ongoing hostilities in Syria is scheduled to go into effect, the U.S. Secretary of State John Kerry and Rus-sia announced. Daesh and al-Qaeda’s Syria affiliate, the Nusra Front, are ex-cluded from the cease-fire as well as other unspecified UN Security Coun-cil-designated terrorist organizations.

Meanwhile, Turkey expressed its determination to continue its counter terrorism efforts during the Cabinet meeting.

“During the Cabinet meeting, we discussed once again continuing the fight against terrorism decisively, and at the same time, making all necessary arrangements in our action plan with-out compromising our unity, peace and

democracy,” Kurtulmus said.He said that terrorism in Turkey

and developments within the scope of counter terrorism and the develop-ments around Turkey were discussed during the meeting.

“Besides, cross border sources of terrorism and threats of these sources on Turkey were also talked about,” he said. Kurtulmus added that the prepa-rations were being made to deal with those threats.

Ankara was hit by a bomb on Feb.

17 that left 28 people -- 20 of them military personnel -- dead and 81 people injured. The attack, which was blamed on the terror groups PKK and YPG, came four months after twin bombings attributed to Daesh killed 103 people in the capi-tal, marking it as the deadliest attack in Turkish history.

The YPG is the armed wing of the PYD, the PKK’s Syrian affiliate. Turkey sees all three groups to be terrorist organizations.

Seeking knowledge was also reinforced by the traditions or the Prophet who said: “Go and seek knowledge even if it is in China”.

Çetin Güzel

NUMAN KURTULMUŞ

Page 11: Forumusa 185 March

www.ForumUSA.com11

Analysis

The Rightists’ narrative about the Eu-ropean Union integration concentrates

on the loss and transfer of national sover-eignty to the superior authorities and the ero-sion of the national identity. In this context, Türkeş, the late founder of the Nationalist Act Party, argues: “we are certainly opposed to the European Union membership. That is a natural attitude due to the fact that the Eu-ropean Union is a Christian Club which will exterminate our national sovereignty and na-tional values”. As a matter of fact, the rightists attach primary importance to the unity of the state and see the Copenhagen Criteria as cre-ating problems in the particular state-society relations in Turkey.

Nevertheless, their exaggerated sensitiv-ities about the unity of state and the preservation of the national sovereignty and independence were perceived as those who ad-vocate preservation of sta-tus- quo. Whether Turkey will be able to overcome those conservative forces and take up the challenge of full membership to the European Union remains to be seen. Briefly, Nation-alist Act Party, as the most powerful representative of the Rightists in Turkey, summarizes four main re-jection points for the European Union integra-tion process in its program: Firstly, the national sovereignty which was hold by the Grand Na-tional Assembly (TBMM) would be trans-ferred to the European Parliament. However, such kind of a violation of the sovereignty cannot be acceptable and this is the viola-tion of the Turkish Constitution. Secondly, the national character of the economy will be distorted as a result of the European Union integration. Thirdly, the national character of property will be destroyed and, lastly, the de-generation of the socio-cultural identity will be accelerated with this integration process.

The nationalist circle in Turkey claims that there are remarkable similarities between the imperialistic demands of the Western powers who attempted to divide the Ottoman Empire in 19th century. For instance, in the period of Mahmud the Second, the order of proper-

ty and land was changed with the pressure of the West and private property rights were accepted. Thus, a new bourgeoisie who ex-posed many rebellions to the Ottoman Empire emerged. According to the ultra-nationalist parties, some bureaucrats and intellectual saw the European Union as a guarantee for their positions as it was the case in the Ottoman Pashas and intellectuals in 19th century. In fact, the nationalists saw the European Union integration as a total movement which aimed to getting better the social, political and eco-nomic positions of the non-Muslim minority in Turkey by imposing the adoption of western codification system such as the Copenhagen Criteria as it was the case in Ottoman Empire Westernization of 19th century. Even they saw a similarity between the Customs Union and the capitulations, concessions and privileges which had been given to Europe in the Trade

Agreement that was acted with the Britain, in 1838. In addition to these argu-ments, they criticized that Turkey presents herself as a consumption society to be exploited by the Eu-ropean Union countries. This was the refutation of the argument that “they are the partners and we are the market”.

Even though the Turkish modernization attempted to get clos-er to the European and the Turkish cultures,

it did not disregard the distance between them. Nevertheless, the European Union integration process of Turkey aims to create a harmony between two identities. In fact, it is necessary to bear in mind that Europe did not forget the Eastern Question which is the name given to the policy related with the dismemberment of the Ottoman Em-pire and the previous biases and ambitions against Turkey. For this reason, according to the Rightists, Turkey will inevitably stay as a stranger and ‘other’ within the European Union. Moreover, the officials or Eurocrats of the European Union will find a way to hurt Turkey’s pride and honor by using the Euro-pean Union integration process.

*Head of Political Science and Internation-al Relations; Dean of Faculty of Economics and Administrative Sciences, Dumlupinar University - [email protected]

Flowers were left near the ground

on Street in Ankara, Turkey on February 22, 2016 where days earlier a car-bomb attack killed civilians and security forces members.

The explosion in the country’s capital of Ankara killed 29 and wounded 81 others when a suicide bomber attacked a military con-voy that was stopped at a traffic light on Feb. 17.

Police have arrested another three suspects in relation to the Ankara terror attack, in addi-tion to the 14 suspects that were remanded to custody by a court on charges of assisting a terror organization and forging official docu-ments, according to a ju-dicial source who spoke on condition of anonym-ity due to restrictions on speaking to the media. Another seven were re-leased.

The identity of the suicide bomber was revealed as Abdulbaki Somer following DNA test results that were carried out as part of the investigation into the deadly bombing.

According to initial reports, the perpetrator of the attack, Somer, en-tered Turkey with fake Syrian identification showing his name as “Salih Muhammed Nec-car” in 2014, which had

led to confusion about the bomber’s identity earlier.

A PKK-affiliated terrorist group TAK has claimed responsibility for the Ankara attack, saying that it would con-tinue its attacks. Turkish Prime Minister Davuto-glu said that TAK had claimed the attack as a "proxy" to shield the YPG when he respond-ed to TAK’s claim of responsibility for the attack.

“TAK is not any

separate terrorist organ-ization, it is a branch of PKK as well as YPG. The fact that TAK claimed re-sponsibility for the attack doesn’t eliminate the YPG’s relation to that,” he emphasized.

Turkey has long been confronted with armed attacks in its southeastern regions by the PKK, which is recognized as a ter-rorist organization by Turkey, the US, and EU. Ankara considers the PYD as the Syrian extension of the PKK terrorist organization.

The Transformation ofRightist Identity and European Union Integration Process

Turkey's Ankaraterror attack death toll rises to 29

Address: 4105 Park Ave,Union City, NJ 07087

Freedelivery

Cumartesi akşamları9 pm - 2 am Canlı Müzik

www.beytikebabrestaurant.com

201 - 865 - 6281

Best place for

TURKISH FOOD

160 - 180 Kişilik Salon

U.S. support for the PYD is “a big strategic mistake,”

Turkey’s ambassador to the U.S. told the Washington Post.

Serdar Kilic said the U.S. would realize its “mistake” sooner or lat-er but by then “it will be too late”, adding that the Obama adminis-tration places its NATO ally Turkey and the terrorist PKK’s Syrian affil-iate PYD “on an equal footing — an ally and a terrorist organization”.

There has been “tremendous disappointment” by Turkish au-thorities and its public about recent statements coming from the U.S, Kilic said, referring to remarks by the State Department that urged Turkey and the YPG, the armed wing of PYD, to focus on a “com-mon threat” in northern Syria – namely Daesh.

At the same time, the U.S. urged the YPG “not to take ad-vantage of a confused situation” in northern Syria.

“Statements by the U.S. au-thorities have been misleading the PYD and other elements, who think they have a strong ally in the United States and can do what they want in terms of achieving their objectives,” he said.

Turkey has begun to despair of America’s willingness to show “more leadership, more muscle” in Syria, especially as the Rus-sian bombing continues, Killic said, adding that the U.S. did not respond “decisively” when Russia annexed Crimea from Ukraine in 2014, or when the government of Syrian President Bashar Assad used chemical weapons against its civilians

the same year. “We are losing,” he said referring to the situation

in Syria.Last week, the YPG, with

Russian air cover, began a massive offensive aimed at

capturing opposition-held areas of the Aleppo coun-tryside.

In recent days, YPG man-aged to seize control of several

villages and a military air-port in the area.

On Monday, Russian warplanes targeted two schools and a hospital in Azaz — just six kilom-eters (four miles) from

the Turkish border; an-other hospital in Idlib

managed by Gene-va-based Doctors

Without Borders was also hit that left more than 30 people, includ-ing women and children dead. The Turkish military has been shelling PYD and PKK positions in northern Syria intermittent-ly for four consecutive days in retaliation to artillery fire from PYD forces based around Azaz, located in Aleppo’s northern countryside.

The PKK has targeted Turkish se-curity forces and civilians since 1984.

The recent row between Turkey and the U.S. — longtime NATO allies — has been centered on Washington’s objection to describe the PYD as a terrorist group, though it considers the PKK as such. Turkey designates both groups as terrorist organi-zations.

US support for PYD a ‘big mistake’: Turkey US amb.

Issue 185 • March 2016 FORUM USA

‘It will be too late’ when US realizes mistake,says Kilic

OPINION: PROF. DR. HÜSAMETTIN İNAÇ*

the European Union integration process of Turkey aims to create a harmony between two identities.

Page 12: Forumusa 185 March

12 www.ForumUSA.com

Global OpinionIssue 185 • March 2016 FORUM USA

Learning to be an effective lead-er of a United States higher ed-ucation institution is as hard as

learning how to walk on a tightrope. First of all, you have financial considerations similar to a business. Even though many higher education institutions are not-for-profit, they still have pressure to improve the utilization of their endowments, and to manage costs. There is no path to develop-ing an ESL vocational school that does not require a big initial investment. Many uni-versities were founded with a large private endowment and a wealthy board of trus-tees to pay for their land, buildings, fac-ulty, staff and other operational expenses. Others received large land and financial grants from state and local governments. All higher education institutions, not only for-profit colleges owned by investors, have financial stakeholders.

Fortunately, money is not all that is needed to build a higher education in-stitution. The term frequently in Turkey is “You cannot drive a water mill with hand-carried buckets of water.” No amount of funding by itself allows you to be higher education institution. If you have enough money, your biggest chal-lenge is to get the right to operate, i.e., a degree-granting license is required by federal and state departments of educa-tion. Institutions seeking accreditation must meet many requirements, and face ongoing scrutiny by accrediting bodies. Without meeting the requirements of the Department of Education and having institutional accredita-tion granted by regional com-missions, your entity cannot be recognized as an educa-tion institution. Without such recognition, an institution cannot get any federal funding and their students cannot get Pell grants. Aca-demic credits and diplomas earned by your students do not consider legitimate to transfer to other institu-tions. Becoming an accredit-ed institution is essential for higher education institutions.

And after an institution gets their license to operate, they find themselves in a really competitive environment, not only locally and nationally also globally. Technology and overseas campuses have made the market for higher education in-creasingly global.

Obtaining Middle States Commission on Higher Education accreditationAn example accreditation agent is the Middle States Commission on Higher Ed-ucation (MSCHE). According to their, the MSCHE is a voluntary association dedicat-ed to quality assurance and improvement through accreditation via peer evaluation. Based on 2014 records, MSCHE has five hundred twenty-seven (527) accredited in-stitutions and eight can-didates pending accred-itation. There is a period of candidacy of up to five years and periodic on-site evaluations or other reporting techniques to review and evaluate as-sessments of institution-al achievements.

The standards for Middle States accredi-tation consist of clearly defined (1) mission and goals, (2) continuous planning and resource allocation based on mis-sion, vision and strategic planning, namely suc-cessful strategic plan-ning and using resources to support development and change to support institutional quality, (3) using institutional re-sources effectively, (4) the mission of the institution defines clearly the role of lead-ers in developing policy making decisions, (5) administrative structure and services substitute quality improvement for schol-arly improvements, (6) provide academic freedom and demonstrate observance to ethical standards while serving to public and the constituencies, and (7) assessment of the institutions defined with evaluation of their mission and goals as well as apply-ing accreditation standards.

Following these seven MSCHE stand-ards for educational effectiveness are, (8) helping students to pursue their educa-tional goals, (9) providing support service to support student achievement, (10) sup-porting faculty members academically, (11) encouraging student learning goals and objectives, (12) providing education not only in professional fields but also oral, written communication skills and im-proving critical thinking and technology

capability, (13) delivering related educa-tional activities, and (14) assessing student learning indicators such as graduation. These standards are all reviewed during the course of the accreditation process.

As part of the review process, educa-tion institution must present strong sylla-buses for each course and academic envi-ronment. Without observing graduated students any accreditation commission’s process cannot start. The main reason is that accreditation agents need to review some achievements to evaluate an in-stitution. Unfortunately, while one accreditation might be enough to get government funding, it does not qualify an institution to provide specialized educa-tion. Standards help higher education leaders under-stand their competitors and better prepare current to offer cer-tain academic de-

grees. All these pro-cesses help ensure that a new institution provides the appropriate education experience for attending students.

The importance of mission and goals is emphasized at the beginning of any accreditation criteria. An educational leader’s primary mission is to make a positive difference in an education institution and its community. A precise and understandable mission

statement can be the most powerful defining action of an educational in-stitution. Based on the mission statement, the education leader can develop goals describ-ing the desired positive impacts on people and communities. The mis-sion and goals should describe the desired ef-fect on people's behavior, circumstances, goals, abilities and capacity in a safe learning environ-ment. It should provide equal opportunities to all students. Evaluating actual practices against a mission is the only real way for a leader to assess how well the mission and goals are

implemented.Successful strategic planning and

using resources to support develop-ment and change applied to sup-port institutional quality is the second MSCHE standard. Effec-tive user of resources is reflected in financial representations of an institution’s strategic and operational plans. The limit-ed resources needs to be driv-en by the institution’s plan, so that it can achieve the ultimate purpose of inten-tionally moving the insti-tution toward enhanced service and improved quality. Before higher education institutions make decisions about changes in their strate-gic plans, they need to balance financial feasi-

bility with their mission and values to determine objectives for benchmarking. This leads to the third standard, which is using institutional resources effectively and efficiently.

The fourth criteria concerns the role of leaders in developing policy-making decisions. This is the leadership part of the standards setting process. Views on the role of leadership have changed over time, not only in business but also

in higher education institutions. During the 1980s and 1990s,

businesses in developed countries recognized

the need to ded-

icate more input to organizational change, and there was a very high de-mand for transformation. These types of transformations required strong leaders who were able to convey the need for change and deal with the transforma-tional change so change can positively inspire people and organizations to con-tinuously learn, thus promoting continu-ous improvement. Traits like flexibility, resilience, and creativity in the change process were emphasized for effective leadership practices in higher education.

Visionary leaders in higher education recognize the social climate in which they live and work. They take risks, and cope with the effort of transforming the vision into detailed measures and action plans. Therefore, visionary education leaders need to notice what is currently happen-ing in the higher education marketplace

and at their own institutions, evaluate what is the most important for the

future, and focus activities

and resources according-ly. While deans and senior

administrators operate with physical resources such as capi-

tal, skills, and technology, college or university leaders also operate on

emotional and spiritual resources such as values, commitment, and ambitions. Making effective decisions requires vi-sionary leadership.

The fifth criteria requires scholarly improvements. An education leader must be effective at applying teaching and learning processes. Larry Cuban described an edu-cational leader as a person who holds a managerial role as an “administrative

chief,” a political role as a negoti-ator and facilita-tor with parents, administrators, and other const it uen-cies, and an instruction-al role as a “teacher of teachers.” Therefore, I believe that ed-u c a t i o n l e a d e r s need to commu-nicating

well in terms how goals are achieved based on the mission,

beliefs and core values of an institution, maintains focus on teaching the teaching strategy and learning process in the long run to provide academic and scholarly environment.

Ethical standards are part of the sixth accreditation criteria. As Donald T. Philips mentioned in his book, “Lin-coln on Leadership” it will work well to apply Abraham Lincoln’s principle “Be the very embodiment of good temper and affability. If you once forfeit the confidence of your fellow citizens, you can never regain their respect and esteem”. Demonstrating relia-bility and consistency will provide a foundation on which an educa-tion leader can effectively foster transparency in the academic environment. Mother Teresa said “Honesty and transparen-

cy make you vulnerable. Be honest and transparent anyway.” Because higher education institutions cannot, based on their values, tolerant unethical leadership as much as businesses. Thus, higher edu-cation institutions must have high ethical standards not only for their students, but for all stakeholders in their communities. Institutions should not accept students who cannot use their knowledge to im-prove their future circumstances. An eth-ical culture with high integrity is another essential that needs to be maintained in any case.

Criteria seven through nine empha-size quality in the outcomes of education. Measurement of quality in higher educa-tion needs to consider desired outcomes (the ultimate results desired or actually achieved) as well as processes (the pro-grams, services, and activities developed to produce the desired outcomes) and re-source inputs (e.g., students, faculty and staff members, financial resources). An input-based definition of quality is not by itself useful. Student outcomes are what matter. High graduation rates are con-sidered as important indicator of an in-stitution’s and education leader’s success. Leaders should evaluate placement of stu-dents in their field of study to measure of the quality of outcomes.

Student outcomesCriteria ten requires sup-

porting faculty members academically. Several criteria mentioned by the

Middle States Commission focus on faculty members

and collaborating with them in decision-making processes. The culture of higher education institutions emphasize collegial leadership where the leaders en-gage their faculty in understand-ing how well their organization is running relative to the its mission and goals.

Criteria eleven to thirteen em-phasize student learning goals and objectives, and supporting education

activities in higher education institu-tions. Because education is a chang-

ing process both locally and globally, change imperatives for higher education

institutions include the redesign of educa-tion, more flexible faculty, increased effi-ciency, removal of boundaries, and entry into new markets. Change initiatives need to emphasize the institution’s mis-sion and vision statements. A well-de-signed educational leadership agenda is based on a well-design mission, vision and set of strategic goals. The mission should include the teaching/learning pro-cess, promoting academic achievement, and maintaining a supportive environ-ment for academic professionals. This can foster a unity of spirit and action for everyone within a higher educational in-stitution. Descriptions of these criteria re-fer to listening to the customer and stake-holders, and getting both up-down and down-up feedback, which makes leaders more willing to listen to students’ needs. At the end, the leaders of the institution

need to remember that neither the faculty nor the institution’s poli-cies will be questioned. Their leadership will be questioned or applaud-ed based on the results delivered.

The last criteria emphasize that leaders should concern them-selves with creating and reinforcing a culture in their institutions that provides their custom-ers and stakeholders with confidence that the institution will real-ly prepare each student to have meaningful ca-reer opportunities after graduate.

Having new higher education institutions in the United States fol-

low these criteria in their operations helps to ensure that they will meet acceptable institutional standards. Regional ac-creditation agents might have different names for their criteria, but all have more similarities than differences. They place emphasis on mission and vision as insti-tutional guidelines for policies and core values, and how well the institution’s president maintains and enforce these values will have a major impact on the reputation and public image of their in-stitution. Each operational process needs to be evaluated based on the mission, vi-sion and strategic plan developed by the institution’s leaders. And leaders on top of the institution’s hierarchy need to share the power of authority with others who plan and deliver service to students.

Next month Dr. Ahi will share infor-mation about getting ready to apply for a student visa, and about studying English in the United States.

OPINION: DR. SIBEL AHI*

To promote an academic learning climate education leaders are responsible for promoting teacher growth and professional development in their positions, rather than simply supervising and evaluating teachers.

Before higher education institutions make decisions about changes in their strategic plans, they need to balance financial feasibility with their mission and values to determine objectives for benchmarking.

Educ

ationa

l

Leaders

hip

in th

e U.S

Page 13: Forumusa 185 March

13 www.ForumUSA.com

RöportajIssue 185 • March 2016 FORUM USA

Premium Quality at Affordable PricesPatented Robax Glass Design or Traditional Models One Year Parts & Labor Warranty.Nationwide Service in the U.S.Inventory and Parts in the U.S. Warehouses. Natural Gas, LP or Electric Machines.Immediate Delivery in the U.S.

*******

One brand to cook them all...DonerGyrosShawarmaTacos al Pastor

BEST DONER/GYRO MACHINESin the Marketplace

U. S. Distributor:Naskonix Kitchen Solutions Corp.www.naskonix.com 718-369-0756

YTB Başkanı Bülbül: “Yurtdışında yalnız değilsiniz”Yurtdışında yaşayan Türklere destek olmak amacıyla 6 yıl önce

kurulan YTB, 2011'den itibaren 70’in üze-rinde ülkede; kültürlerin gelecek nesillere aktarılması, ayrımcılıkla mücadele, eğit-im, adalet gibi konularda hazırlanan 800’e yakın projeyi destekledi ve şu ana kadar 70 milyon TL’nin üzerinde mali destek sağladı. YTB Başkanı Bülbül’e yapılan çalışmaları ve özellikle Amerika projelerini sorduk:

YTB, Türkiye’nin yeni kurumlarından biri. Bu isimde ve misyonda bir kuru-mun kurulma sebebi nedir?6,5 milyonu aşan insanımız Türkiye dışında yaşıyor. İnsanlarımız on yıllar boyunca ihmal edildi. Ancak Türki-ye’nin gösterdiği siyasi, ekonomik ve sosyal gelişmeye paralel olarak ülkemiz yurtdışında yaşayan insanlarına, soy-daşlarına yönelik hizmetler yapmaya başladı. Bu hizmetlerin kurumsal bir şekilde tek elden yürütülmesi amacıyla YTB, 2010 yılında kuruldu.

YTB’nin görev ve faaliyetleri hakkında bilgi verebilir misiniz?YTB olarak üç temel alanda çalışma-lar yapıyoruz. Birincisi yurtdışındaki vatandaşlarımız ve vatandaşlıktan çık-mış insanlarımızla güçlü bir diaspora oluşturmak. İkincisi soydaş ve akraba topluluklarımızla kültürel entegra-syonu sağlamak. Üçüncüsü ise fahri Türkiye gönüllüleri yetiştirmek, ki bunu da Türkiye bursları ile yapıyoruz.

Sağladığınız mali destek program-larının başlıkları nelerdir?Birçok konuda mali destek veriyoruz. Bunlardan en önemlileri ve birinci-si Ayrımcılıkla Mücadele Programı. Vatandaşlarımızın yaşadıkları ülkel-erde sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasal boyutlarda karşılaştıkları ayrımcılıklarla ilgili mücadele me-kanizmalarını destekliyoruz. Nefret söylemlerinin izlenmesi ve yaşanan ayrımcılıklarla ilgili kamuoyu duy-arlılığını artırmak istiyoruz.

Diğer programımız ise Herkes İçin Adalet Programı. Bu programın amacı; yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızı yasal hak ve yükümlülükleriyle ilgi-li bilgilendirmek. Sıklıkla yaşanan hukuki sorunlara yönelik farkındalığı artırmayı ve çözüm üretecek meka-nizmaların geliştirilmesini destekli-yoruz. Aktif Yurttaşlık ve Eşit Katılım Programı’nda da vatandaşlarımızın yaşadıkları ülke ve toplumlarda aktif birer yurttaş olmalarını ve her alanda eşit katılım olanaklarını geliştirmeyi hedefliyoruz.

Bu yıl özellikle yurtdışındaki aile-lerimize yönelik olarak “Aile ve Sosyal Çalışmalar Programı” diye bir proje çağrısına çıktık. Bu programda aile ekseninde yaşanan sorunlara ilişkin hizmet verecek gençlik merkezi, aile

danışmanlık merkezi, sosyal hizmet büroları vb. yapıların kurulması ve güçlendirilmesi konuları bulunuyor.

“Diaspora bursları vermeye başladık”

Gençlik Köprüleri adlı bir projeniz var, proje neleri kapsıyor?“Gençlik Köprüleri” ile yurtdışındaki çocuklarımızı Türkiye’ye getiriyoruz. 2015 yılında bin 500 gencimizi bu şekil-de getirdik. Sayın Başbakanımızın tali-matı ile artık isteyen her gencimizi Tür-kiye’ye getireceğiz, tarihi ve kültürüyle buluşturacağız. Yine üç yıldan beri uy-guladığımız ‘Genç Liderler’ programıy-la yurtdışındaki başarılı gençlerimizi Türkiye’ye getirerek çeşitli eğitimler veriyoruz. Bu yıl ilk defa yurtdışında yaşayan ve yüksek öğrenim gören aile-lerimizin çocuklarına “Diaspora burs-ları” vermeye başladık. Yüksek lisans ve doktora düzeyinde yaşadığı ülkede eğitimlerini sürdüren öğrencilerimize lisans düzeyinde de burs vereceğiz.

Soydaşlara destek

İslamofobiye karşı ne gibi çalışma-larınız var? Vatandaşlarımıza, ibadethaneler-ine, işletmelere ve mallarına yöne-lik saldırılar, hak ihlalleri ve yapılan ayrımcılıklar kayıt altına alınıyor. Yerel makamlarla konuya ilişkin görüşmeler gerçekleştiriyoruz. Yurt-dışında yaşayan vatandaşlarımız için “Acil Yardım Rehberi” hazırlıyoruz. Bu rehberde herhangi bir sorunla karşılaşan ya da saldırıya uğrayan vatandaşımızın ne yapması gerek-tiğine dair bilgiler yer alacak.

YTB soydaşlara yapılan faaliyetleriyle de göze çarpıyor, anlatır mısınız?Ahıskalı, Kırımlı ve Batı Trakyalı soy-daşlarımız başta olmak üzere Balkan-lardaki, Orta Asya’daki Ortadoğu’daki, Kafkaslardaki soydaşlarımıza yönelik çalışmalar yapıyoruz. Tarih ve kültürl-erini yaşatmaları için destek sağlıyoruz.

Başka bir çalışma alanımız ise ul-uslararası öğrenciler. Burada coğrafi bir sınırımız yok. Dünyadaki tüm ülkeler bu anlamda hedef kitlemiz. Uluslar-arası öğrenciler denilince YTB’nin yürüttüğü Türkiye bursları akla geli-yor. Türkiye bursları, başka bir ülkenin vatandaşı olan ve belirli başarı kriterl-erini karşılayan tüm uluslararası öğren-cilerin başvurabileceği, kamu kaynaklı bir burs programı. Türkiye burslarına bu yıl 182 ülkeden 155 bin kayıt ve 95 bin başvuru yapıldı.

Amerika’da kaç projeye destek ol-dunuz?

2011 yılından bu yana ABD’de to-plamda 28 projeye destekte bulunduk. ABD'deki STK'larımız tecrübeli olsa da dünya genelinde proje konusunda tecrübeli olmadıklarını söyleyebiliriz. Birlikte öğrenerek bu süreçte ilerle-diğimizi düşünüyoruz.

Mali destek oranlarında üst limit 200 bin TL

2016 için 19 ayrı program başlığı belir-lendi. Eğitim, akademik destek, çift dilli eğitim gibi farklı temalarda hazırlanan projelere vatandaşlarımızın yoğun olarak yaşadığı ABD dâhil 15 ülkeden başvuru alınacak. Proje başvuruları 1 Şubat'ta başladı. Vatandaşlarımıza yönelik 9 mali destek programında azami destek tutarları proje başına 30 bin TL ile 200 bin TL arasında değişik-lik gösteriyor. Amerika’daki toplumu-muza ve toplumumuzun kurduğu STK’lara çağrı yapmak istiyorum; ihti-yaç hissedilen alanlarda YTB’nin pro-jelerine internet sitemizin ‘proje destek’ bölümünden başvuru yapabilirler.

Başvurular nasıl yapılıyor?2015 yılı itibariyle vatandaşlarımızın daha kolayca başvurularını yapabil-meleri için çevrimiçi başvuru sis-temine geçtik. Buna göre, başvuru-da bulunacak olan STK, sisteme giriş yaparak kendine bir profil oluşturuyor. Bu profil üzerinden formları doldurarak, ilgili belge-leri de sisteme yükledikten sonra proje başvurularını yapmış oluy-or. Başvuru değerlendirme süreci tamamlandıktan sonra yine aynı sistem üzerinden STK’ya olumlu/olumsuz dönüş yapılıyor. Başvuru ve daha detaylı bilgi için web say-famızdaki “sivil toplum destekleri” bölümü incelenebilir.

Verdiğiniz desteklerin yerine ulaştığını takip ediyor musunuz?Elbette. Bu mali desteklerin nasıl kullanıldığını takip etmek için me-kanizmalarımız mevcut. Sonuçta sağladığımız destekler kamu kaynaklı hukuki ve vicdani hesap vermek duru-mundayız. IŞINSU KAYGUSUZ FORUM USA

“Ülkelerin yetkililerine Türk ailelerinin kültürel ve dini farklılıklarının dikkate alınması ve buna göre çözüm yöntemi geliştirilmesini hatırlatıyoruz”

Türk Amerikan toplumuna yönelik çalışmalar Türk-Amerikan toplumu için yoğunlaştığımız 3 konu var. ABD’de yetişmiş başarılı gençler-imize, Türk-Amerikan toplumuna gelecekte liderlik etme anlamında, büyük önem veriyoruz. SETA DC ile düzenlediğimiz “Türk-Ameri-kan Liderlik Akademisi” de lider gençler yetiştirmek için hazırlanan bir programdı. Önem verdiğimiz konulardan biri Türkçe. Hem

kültürel öğelerimiz hem de Türkçe içerikli hafta sonu okullarını öne çıkarmak diğer bir hedefimiz. Son olarak ilkokul çağındaki çocuk-larımıza yönelik yaz kampları düzenlemeyi hedefliyoruz. Böylece hem çocuklarımızın erken yaşta kültürümüz ile tanışması hem de ABD’nin farklı bölgelerinden gelen akranlarıyla eğlenceli zaman geçirmesini istiyoruz.

Yurtdışı Türkler ve Akraba Top-luluklar (YTB) Başkanı Doç. Dr. Kudret Bülbül, kurumun yurt-dışında yürüttüğü çalışmaları Forum USA okurları için anlattı. Bülbül, “Yurtdışında yalnız değilsiniz” mesajı vererek Türklerin ve ak-raba toplulukların yanlarında oldu-klarını belirtti

Page 14: Forumusa 185 March

sadf

ABD Uluslararası Halk Radyo-su’nun internet sitesindeki makalede Kilis, Suriyeli mülteciler için yapılanlardan dolayı övgüyle anıldı.

İÜ 5 kıtadan öğrenci alacakİstanbul Üniversitesi’nin beş kıtada düzenlediği uluslararası öğrenci sınavına müracaatlar başladı.Başvuruların 25 Mart’ta son bulacağı sınav, 30 Nisan’da farklı ülkelerdeki 65 merkezde tek oturumda yapılacak. Amerika’da ise New York ve Los Angeles’ta sınav merkezleri kurulacak

İstanbul Üniversitesi, yabancı ülke vatandaşları ile yurt dışın-

da yaşayan Türk vatandaşlarından Türkiye'de üniversite okumak istey-enlere yönelik Uluslararası Öğrenci Sınavı (İÜYÖS-2016) düzenliyor. Türkiye’nin en köklü yükseköğrenim

kurumlarından ve dünyanın en iyi beş yüz üniversitesi arasında yer alan İstanbul Üniversitesi, İÜYÖS 2016’yı 30 Nisan 2016 Cumartesi günü beş kıtada, 65 sınav merkezinde tek otu-rumda yapacak. Amerika’da ise New York ve Los Angeles’ta sınav merke-

zleri açılacak.4 Ocak’ta başlayan sınav başvuruları http://yos.istanbul.edu.tr/ adresinden 25 Mart 2016’ya kadar online olarak yapılabilir.

Ayrıca İÜYÖS sonuçları Tür-kiye’de 100’den fazla üniversite

tarafından kabul ediliyor. Adaylar, İÜYÖS sınavından elde edecekleri puanı İstanbul Üniversitesi’nin yanında Türkiye’deki 100’ün üze-rinde üniversitede lisans eğitimi almak için başvurmak üzere kulla-nabilecek.

ABD’den Kilis’in Nobel adaylığına destek

14 www.ForumUSA.com

Aktüel

ABD Dışişleri Bakanlığı Nüfus, Göçmenler ve Göç

Bürosu, Suriyeli mülteciler için yaptıklarından dolayı Kilis‘in Nobel Barış Ödülü adayı ol-masına destek verdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Nü-fus, Göçmenler ve Göç Bürosu, Kilis‘in Suriyeli mülteciler için bugüne kadar yaptıklarından dolayı Nobel adayı olmaya hazır olduğunu anlatan “Suriyeli Mülteciler İçin Çok Şey Yapan Bir Türk Şehri Nobel Barış Adaylığı-na Hazır” başlıklı makaleyi, re-smi Twitter hesabından paylaştı.

Övgüyle söz edildi ABD’de yayın yapan Uluslar-arası Halk Radyosu’nun in-ternet sitesinde Richard Hall tarafından kaleme alınan makalede Kilis, Suriyeli

mülteciler için yapılanlardan dolayı övgüyle anıldı.

Kilis‘teki Suriyelilerin Türk nüfusunu geçtiği ve toplamda 120 bin civarında mültecinin

misafir edildiği anlatılan makalede, kısa bir süre önce AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün’ün Kilis‘i Nobel Barış Ödülü için aday

göstermesinin son derece haklı olduğu ifade edildi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Üstün, Nobel Komitesi’ne yazdığı mektupta, Kilislilerin Suriyelilerle göster-diği dayanışmanın örneğine az rastlanır türden olduğunu belirterek bu yılki Nobel Barış Ödülü’nün Kilis‘e verilmesi için başvuruda bulunmuştu.

Aynı sebeple Yunanistan’ın Midilli adasının da Nobel için aday olduğunu hatırlatan Hall, Kilis‘in yaptıklarının çok daha fazla olduğunu kaydet-ti. Hall’un makalesini resmi Twitter hesabından paylaşan ABD Dışişleri Bakanlığı Nü-fus, Göçmenler ve Göç Bürosu, alanında ABD’deki en önemli resmi kurumlardan biri olarak biliniyor. AA

Eğitim gören ve 25 yaşını doldurmayan

gençlerden pasaport harcı alınmamasını öngören kanun hükmü yürürlüğe girdi. Öğren-cilerin pasaport harçları ta-mamen kaldırıldı. 10 Şubat 2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6663 sayılı Kanunun 4. mad-desine göre, eğitim görmekte olup, 25 yaşını doldurmayan gençlerden pasaport harcı alın-mayacak. Harcın alınmayacağı durumlardan bazıları ise şöyle: “Diplomatik, hususi ve hizmet pasaportları, spor temas ve mü-sabakalarına katılmak üzere toplu halde gezi yapacak öğret-men, öğrenci ve sporculara ver-ilecek pasaportlar.

Moda haftası çerçevesinde New York’taki Pier 59 Stu-

dio’da gerçekleşen defilede Türk modacı John Paul Ataker’in 2016/2017 Sonbahar Kış Kolek-siyonu moda severlerle buluştu.Yoğunlukla saten ve tafta ku-maşların kullanıldığı kolek-siyonda, sonbaharın hâkim renkleri gri, kahverengi, siyah, kırmızı ve turuncu tonlar dik-kat çekti. Koleksiyonda “Güçlü Kadın” temasının işlendiğini anlatan modacı John Paul Atak-er, “Koleksiyonun ana tarzı ve teması için biraz vintage biraz klasik diyebiliriz” diye konuştu. Defilenin kapanışında birçok ülke büyükelçisi sahneye çıkark-en, New York Başkonsolosu Er-tan Yalçın ve eşi defileye katılan-lar arasında yer aldı.YASEMİN ÖZKAFA FORUM USA

Öğrenciyepasaport harcı kalkıyor

NY Moda Haftasında Türk Rüzgârı esti

Engellerin değil, engellinin toplumda normalleşmesi gerekiyor!

Issue 185 • March 2016 FORUM USA

“Engel: Bireyin yaşadığı sürece yaş, cinsiyet sosyal ve kültürel fak-

törlere bağlı olarak toplumda oynaması gereken rollerin yetersizlik yüzünden yerine getirememesi durumudur. Yani birey belli bir zamanda, belli bir du-rumda yapması istenenleri yetersizlik yüzünden yapamazsa yetersizlik, engele dönüşür.”

Bilimsel açıklaması bu şekilde. Bir yetersizlik durumu yani. Zihinsel de olabilir, fiziksel de. Bazen ikisi bir arada.

Ancak, sosyal ve kültürel açıklaması biraz geniş ve zor. Toplumların ve dolayısıyla ailelerin zor kabullendiği bir durum.

Bu dönem aldığım dersin konusu bunun üzerineydi. “Children with dis-abilities” - “Engelli çocuklar”

Konu çok geniş. Engelli çocuk nedir? sorusundan başlayıp, engelli eğitimi ve eğitimin tarihçesine kadar uzanıyor.

Kısaca ABD’deki engelli eğitiminin tarihçesini verecek olursak;

Çalışmalar 18.-19. yy.’da başlamış. Ancak; enstitü şekline 1940’larda dönüşmüş. Engelliler için kurulan özel eğitim enstitüleri toplumun engelliyi ka-

bullenemeyişinden dolayı şehir merke-zlerinin çok dışında kurulmuş. Bu da ailelerin, engelli çocuklarını (o günün şartlarında) sık sık ziyarete gelememe, onlarla ilgilenememe sorunlarını be-raberinde getirmiş. Hijyenik olmayan, engelli çocuklara kötü muamele yapılan, bakımsızlıktan ölüm vakalarının yaşandığı son derece kötü şartlarda bu-lunan bu enstitüler uzun süre bu şekilde hizmet vermiş.

1975 yılında ailelerin ve duyarlı kişilerin çabalarıyla Engelli Birey Yas-ası’nın çıkmasıyla farkındalık artmaya başlamış. 90’larda yasa genişletilmiş ve engelli bir bireyin ücretsiz eğitim alma hakkı, çeşitli sosyal servislerden yarar-lanma hakkı doğmuş. Artık 2000’lerde engelli bir birey, toplumun dışlamadığı, herkes gibi eğitim alma hakkına sahip, ailesinin psikolojik desteğini alan sosyal bir gerçekliğe dönüşmüş durumda.

Amerika’da günlük hayatın içer-isinde her yerde görülebilecek, basit ama engelliler için önemli, hayatlarını kolay-laştıracak birçok hizmet veriliyor.

Kaldırımlar tekerlekli sandalye-lere göre yapılmış. Alışveriş merke-zlerinin giriş kapılarına en yakın ara-ba park yeri, camında engelli işareti taşıyan arabalara tahsis edilmiş. Umumi tuvaletlerin mutlaka bir tan-esi ve her türlü asansörler tekerlekli sandalyelerin girebileceği genişlikte. Ayrıca, şehir içindeki bütün otobüsler tekerlekli sandalye ile inip-binilebi-lecek şekilde tasarlanmış. Umumi alanlarda duvarlardaki yazılar aynı

zamanda görme engellilerin okuy-abileceği “Braille” alfabesiyle yazılı. İşitme engelliler içinse bastıklarında sesli hizmet sunan düğmeler mevcut.Sosyal hizmetleri çok gelişmiş.

Bireyde var olan herhangi bir engel çocukluktan, hatta bebeklikten fark edilip önlem alınıyor. “Early Inter-vention Program” adında, “Erken Müdahale Programı” olarak Türkç-eye çevirebileceğimiz gelişmiş sosyal hizmetleri mevcut. Çocuğun fiziksel, zihinsel, sosyal ve iletişimsel gelişi-mindeki geriliği fark edip, sorunu tespit edip sorunun çözümüne veya en aza indirmeye yönelik hizmetler sunuyorlar.

Devlet, ücretsiz olarak, işitmeye, görmeye (okuma), konuşmaya yönelik hizmetler, fiziksel ve psikolojik yardım-lar, ilaç, beslenme ve hatta bakım hiz-metleri sunuyor. Zihinsel engelliler için yine devletin sunduğu özel nitelikli okullar mevcut.

Hal böyle olunca, engelli birey hayatın gerisinde kalmıyor. Tam or-tasında kendine yer buluyor. Bunu sıklıkla gören toplum için ise durum normalleşiyor.

Büyük kızım üçüncü sınıfa gidiyor. Aynı sınıfta görme engelli bir arkadaşı var. Adı Alexsa. Alexsa’ya yardım eden (sınıf öğretmeni haricinde) özel eğitim öğretmeni var. Hatta, bu sene Braille alfabesini öğrendiler hep birlikte. Alex-sa’nın sınıftan ayrılmadan yaşıtlarıy-la birlikte eğitim görmesi hem onun açısından, hem de kızım gibi sınıf ark-

adaşları açısından büyük bir zenginlik. Görememek onun için hayatını alt-üst edecek bir engel değil. Yaşıtlarından (eğitim anlamında) geride kaldığı hiçbir şey yok. Kızım ve arkadaşları ise, Alex-sa’nın durumunun farkında, ona her konuda yardımcı olmaya çalışan fakat bunu ona bir lütuf gibi değil de sorum-luluk bilincinde hareket eden bireyler olarak yapıyorlar.

Ülkemizde bu konudaki gelişmeleri yakından takip ediyorum. Hizmetler yavaş yavaş genişliyor. Toplumdaki farkındalık eskiye nazaran artmış durumda. Ancak; yine de yeter-li değil. Halen, sokakta engelli bir vatandaş gördüğünde uzaylı görmüş gibi bakakalanlar mevcut. Zihinsel engelliyi bir birey olarak görmey-ip, yaratık muamelesi yapan da var. Geçen gün sosyal medyada gündem olmuş bir fotoğraf vardı. Umumi bir asansöre binmeye çalışan engel-siz vatandaşlardan fırsat bulup da binememiş tekerlekli sandalyedeki yürüme engelli vatandaşımızın hali daha birkaç fırın ekmek yememiz gerektiğini ispatlar nitelikteydi.

Sivil toplum kuruluşlarına, sosyal hizmetlere, basın-yayın kuruluşlarına, aydınlara ve devlet büyüklerine büyük işler düşüyor. Önce engelli vatandaşa yapılan hizmetler genişlemeli ve eğitim küçük yaştan itibaren verilmeli ki, du-rum, toplumda da normalleşebilsin.

Unutmayalım, engelli de bir insan. Engellerin değil, engellinin toplumda normalleşmesi gerekiyor!

Gül Bahçesi

Gülzade Oktay

Çocuklarımız; eğitimleri, gelişimleri, psikolojileri, ABD’deki çok dilli ve çok kültürlü hayatları...

Halen, sokakta engelli bir vatandaş gördüğünde uzaylı görmüş gibi bakakalanlar mevcut. Zihinsel engelliyi bir birey olarak görmeyip, yaratık muamelesi yapan da.

Page 15: Forumusa 185 March

15 www.ForumUSA.com

YaşamIssue 185 • March 2016 FORUM USA

Prof. Dr. Macchi-arini’nin Yeşim Çetir’e yaptığı nefes borusu nakli başarısız olmuş, genç kız, Pensilvanya’daki Temple Üniver-sitesine sevk edilmişti.

Pennsylvania’da te-davisi süren Yeşim

Çetir’in daha önce İsveç'te tedavisinin yapıldığı Kar-olinska Üniversitesi’nden bir istifa haberi geldi. Rek-tör Hamsten, Yeşim Çetir gibi bazı hastalara risklerini tam anlatmadan ve etik ku-ruldan izin almadan ameli-yat yapıldığı için görevinden istifa etti.

Yeşim’i örnek gösterdi Hamsten, istifa etme gerekçesi olarak, dünyada nefes borusu nakli alanın-da tanınan Prof. Dr. Paolo Macchiarini'nin Karolinska Üniversitesi Hastanesi'nde Türkiye'den Yeşim Çetir'in de bulunduğu hastalarına, ameliyatın risklerini tam an-latmadan ve etik kuruldan izin almadan ameliyat yaptığı iddiaları gösterildi.

İstifasını yayımladığı mesajla duyuran Ham-sten, "Bir rektör olarak in-andırıcılığımı kaybetmek benim için çok zor bir du-rum. Bu yüzden istifa kararı aldım" dedi. Ülkedeki STV

kanalı, Macchiarini’nin ameliyatlarına ilişkin yayınladığı programda, Macchiarini’nin hastalarını riskler hakkında yeterince bilgilendirmediği iddiaları-na yer vermiş, Stockholm Başsavcılığı da geçen ocak ayında Macchiarini hak-kında “kasten öldürme ve yaralama” suçlarından in-celeme başlatmıştı. Ameli-yatı yapan doktorla has-tanenin ilişkisi de kesildi.

Amerika'da tedavi oluyor Üniversite öğrencisi Çetir, 2012 yılında İstanbul'da, elindeki terleme nedeniyle ameliyata alınmış ancak amel iyat ı s ı rasında boğazına takılan oksijen hortumlarının ucundaki metal parça nefes borusuna zarar vermişti. Türkiye’deki üç ameliyattan da sonuç alınamaması üzerine Çetir, Sağlık Bakanlığının onayıyla İsveç'teki Karolinska Üniversitesine sevk edilmiş ve Macchiarini tarafından Ağustos 2012’de ameliyat edilmişti.

1. Uluslararası Batı Dünyası Müslüman

Konseyleri Konferansı’nda Washington Beyanname-si, kabul edildi. 1-3 Şubat tarihleri arasında Batı dünyasından 200’ü aşkın Müslüman sivil toplum liderininin ortak onayıyla, “Batı Dünyası Müslüman Konseyleri Koordinasyon Örgütü”nün kurulması için çalışmaların başlatılması kararı alındı.

ABD Müslüman Organi-zasyonları Konseyi USCMO Yönetim Kurulu Üyesi ve Türk-Amerikan Kültür Top-luluğu’nun (TACS) yönetim kurulunda yer alan Çetin Güzel, İslamiyet’e yönelik önyargıların Müslümanlar üzerindeki etkilerini or-tadan kaldırabilmek için Müslümanların birlik ve be-raberlik içinde olması gerek-tiğini söyledi. Çetin, İslam dünyasına karşı tırmanışa geçen önyargının gelecekte Müslümanları daha zor-lu koşullara sürükleyebi-leceğine ve bunu önlemek

için Batı toplumlarında yaşayan Türklerin de aktif bir şekilde mücadele etme-sinin önemine dikkat çekti.

Güzel, “Bütün gay-rimüslim topraklarda Müslümanların muhatap olduğu adaletsizlikler var. Müslümanlara bakış sanki tek noktadan çıkmışçasına, çok organize, adalet, insan temel hak ve hürriyetlerine ters algılar. Biz farkındayız ki İslamofobi dünyanın her yerinde aynı kaşık ile sunuluyor ve aynı tasa daldırılıyor. Dünyanın en etkin Müslüman liderleri bu mesele üzerinde ortak tavır alarak, çözüm için kolektif şekilde belirlenmiş bir akıl ve beraberliğin gücüyle mücadele edecek. Be-nim bu konferanstan çıkardığım sonuç budur; bu nedenden ötürü büyük mem-nuniyet duydum” dedi.

Amerika’da ilk defa düzenlenen organi-zasyonda, Batı dünyasının

önde gelen Müslüman en-telektüelleri, İslamofobi’nin yükselişi ve Müslümanların Batı toplumuna entegra-syonunun da aralarında bulunduğu birçok hayati konuyu ele aldı.

Organizasyon sırasın-da yürütülen konferans ve atölye çalışmalarında, Batı’daki Müslüman toplu-lukları için stratejik önce-likler, aşırıcılık ve terörle et-kili mücadele için yeni yollar ve 2. Dünya Savaşı’ndan beri

yaşanan en büyük mülteci kriz-inin çözümü için stratejiler tartışıldı.

Karolinska Üniversitesinde "Yeşim Çetir" skandalı

USCMO’nun WashingtonBeyannamesi için mesaide

Tedavisi Amerika’da süren Yeşim Çetir’in daha önce İsveç'te ameliyat edildiğiüniversitenin rektörü genç kıza risklerini tam anlatmadan ve etik kuruldan izin almadan operasyon yapıldığı gerekçesi ile görevinden istifa etti

ABD Müslüman Organizasyonları Konseyi (USCMO) Washington’da düzenlenen konferansta, Batı Dünyası Müslüman Konseyleri Örgütü’nün kurulması için çalışma başlattı

ÇENGEL BULMACAİsviçre’ninbaşkentiOğul otu

SınırDenizkulağı

Oyundaberabere

kalma

Siyasaltopluluk,

fırka

SanayiSınıf Önderlik

Esir içinistenen

para

Sayı, taneKas

Sağlıklı,sıhhatli,salim

MaksimumÜlke, yurt

Yaşçadenk, yaşıt

Yiğit,kahraman

İadesiolmayanYetersiz

Boyuneğen

Resimdekioyuncu

Tarımyapılanarazi

İnce ayrım

Ana yolRusçada

evet

Bir gözrengi

Atomal

Kemançalan kimse

Giysi kolu

Elbisedüzeltme

aracıElastiki

Kirli Bir renkYabancıZüppe(argo)

İki parça-dan oluşan

yatakgiysisi

İlgi eki

Kararvermeyetkisi

Askerîmerkez

İnandırma,kandırma

DestanBir

nehrimiz

Duyuruyoluyla

Sesliduyuru

MağaraOtoyol

İşaretDinî şiir Bir nota

İri bir türbaykuş

ÖzgünSinirlilik

Tarihte biruygarlıkKareli bir

cins kumaş

Bir meyve

Sodyumunsembolü

Mürekkepbalığı türü

UykuÇöl rüzgârı

Bayağı,sıradan

İntikamalma

duygusuSöz, lakırtı

Güvenlik

Sayılarınilki

Bir tür Latindansı

Babanın kızkardeşiUçmaorganı

Bir pamukcinsi

Ün, namBir türpembeelmas

Gönül, kalpGümüş Sürekli Saha

Bir renk

KıtaKırmızı

ÖzenGelecek

UfuklarKarışık

renkli, çokrenkli

Lezzet

Uzaklıkbelirten söz

Havacıbülteni

Yüzün heriki yanı

Kuzu sesi

Satrançtayenilgi

Bizmutunsembolü

Üslup, tarzİrade

zayıflığıKarşıt, ters

Cansıkıntısı,usanç

Yavru,çocuk

Varlık,zenginlik Onarım

B L P P U Ö F A E AM E L İ S A A K R A N İ A D E S İ Z

R A M T A R L A C A D D E E L AE N G İ N A L T A N D Ü Z Y A T A N M

Ü T Ü P İ S A L E L T K İY E N A Ü S E P O P E

S İ N İ K N A İ M M İA N O N S O R İ J İ N A L

E T İ Y A P A L A K N AE K O S E S S A M K İ N

B İ R H A B H A L A EA S A Y İ Ş H S B A K İ A L A N

A N A K A R A İ T İ N A A F A KA L T N O T A M Y A N A K M A T

S T İ L Z I T M E L A L B A L AZ A A F V A R İ Y E T T A M İ R A T

Bulmacanın çözümü sayfa 18’de.

Page 16: Forumusa 185 March

16 www.ForumUSA.com

EkonomiIssue 185 • March 2016 FORUM USA

Süper Bowl icin bu yıl yapılan harcama kişi

başı ortalama 82,19 dolar oldu. ABD

genelinde 15,5 milyar dolarlık

harcama yapıldı.

MÜSİAD USA New York

Şubesi, ticaret seminerleri

vermeye devam ediyor. Sem-inerin bu ayki konuşmacısı Av. Mehmet Baysan, yeni

yatırımlar yapılırken yasal

prosedürlerin öneminden

söz ederek “İşe başlarken doğru adımlar atılması

kayıpların önüne geçecektir” dedi..

Amerikan futbolu sev-enlerin her yıl heyecanla

beklediği 50. Super Bowl mü-cadelesinin ABD ekonomisine 20 milyar doların üstünde katkı sağlaması bekleniyor.

Bu yıl 50'ncisi düzenle-nen Super Bowl, 7 Şubat’ta başladığı gece hayat adeta 4

saat durdu. ABD Ulusal Per-akendeciler Birliği'nden

(NRF) derlenen tah-mini verilere göre,

ülkede her yıl festival havası yaratan Super Bowl için bu

sene kişi başına ortalama 82,19 dolarla

toplamda 15,5 milyar dolarlık rekor harcama yapıldı.

Ayrıca, Technomic adlı araştırma şirketinin verilerine göre, Şükran Günü'nden son-

ra en fazla yiyecek ve içecek tüketilen gün olan "Super Bowl Pazarı'nda yaklaşık 14,5 milyon pizza, 1,3 milyar tav-uk kanadı ve 1,2 milyar litre alkol tüketildi. Santa Clara şehrindeki 75 bin kapasiteli Levi's Stadyumunda oynanan 50. Super Bowl'un bilet fiyatları da rekor kırdı.

ABD'de en çok kullanılan online bilet satış sitelerinden StubHub'ın verilerine göre,

mücadelenin ortalama bilet fi-yatları 4 bin 821 bin dolarla ABD tarihinde bir spor müsabakası için ödenen en yüksek ortalama ücret olarak tarihe geçti.

Rekor seviyede bahisABD'nin kumarhaneleriyle ünlü ve Las Vegas şehrinin de bulunduğu Nevada eyaletinin Oyun Komisyonu, Super Bowl 50 için rekor seviyede bahis yatırıldığını açıkladı.

Maçı yayınlayan ABD'li televizyon kanalı CBS, Super Bowl 50'nin 111,9 milyon iz-leyiciyle ülke tarihinde bugüne kadar en fazla izlenen üçüncü televizyon programı olduğunu duyurdu. Maçı stadyumda seyretmek için Santa Clara kentine ge-lenler ise ulaşım ve konaklama masraflarının kişi başına orta-lama 7 bin 300 doları bulduğu tahmin ediliyor. AA

Super Bowl'dan ABDekonomisine rekor katkı

Uluslararası vergi uzmanları, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ile Avrupa Kon-seyi iş birliğinde hazırlanan "Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardım-laşma Anlaşması"nı imzalamayan ABD’nin, servetlerine yeni sığınak arayışına çıkan dünya zenginlerinin gözde adresi olduğuna işaret ediyor. ABD kendi vatandaşlarının yurtdışı yatırımlarını mercek altında tutarken, yabancıların ülkedeki yatırımlarını, vatandaşı oldukları hükümetlere bildirmeyerek dünyanın en büyük vergi cennetine dönüşüyor. AA

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle oluşturulan 2015 yılına ilişkin geçici dış ticaret verilerine göre, Türkiye'nin dış ticaretinde önemli bir paya sahip ve başlıca ihraç pazarlarından biri olan ABD'ye ihracatı 2015 yılında 6,4 milyar dolara yük-selirken, ABD'den ithalatı 11,1 milyar dolara geriledi. Türkiye'nin ABD'den ithalatı yüzde 12,6 azaldı. Söz konusu dönemde ABD'ye ihracat ise yüzde 0,9 arttı. ABD, Türkiye'nin en çok ihra-cat yaptığı ülkeler sıralamasında Al-manya, İngiltere ve İtalya'nın ardından 4. sırada yer alırken, en çok ithalat yapılan ülkeler sıralamasında da Çin, Almanya ve Rusya'nın ardından yine 4. sırada yer aldı.

ABD pasaportunu iptal ettiren kişi sayısı 2015’te bir önceki yıla göre yüzde 20 artarak 4 bin 279 oldu. Dünyanın birçok bölgesinden insanların sahip olmak için büyük çabalar sarf ettiği ABD pasaportu, ülke dışında yaşayan ABD'lilere ise yük oluyor. Vergi prosedürleriyle uğraşmaktan bıkan ve muhase-becilere para ödemek istemeyen ABD'liler çözümü pasaportlarını ip-tal etmekte buluyor. ABD pasapor-tundan vazgeçen kişi sayısı 2008 yılında sadece 231 ‘di.

Servetlerine sığınak arayanların gözdesi

ABD ile ticarette makas daralıyor

ABD’li vergi yüzünden pasaportunu iptal ediyor

Çıkarın! Muhtemelen yeni yılda en iyi verdiğiniz karar bu olacak!

FED artık faiz oranlarını artırmaya başladı. Bunun şirket sahipleri için anlamı ne? Amerikan ekonomisi krizden çıktı, bu sene büyümeniz başta şirketinizin iç verim-liliğine bağlı olacak demek. Çünkü paranın fiyatı pahalılaşacak, büyümeyi yakıtlamak için finansman zorlaşacak, şirketler insan ve sistem verimliliğine dayalı büyümeye geri dönecekler. Amerikan ekonomisinin normali bu zaten, öyle değil mi? Ama biz Türkler buna pek alışkın değiliz.

İç verimlilik deyince de bakılması gereken ilk kalem çalışanlar. En iyi iş sistemlerini kursanız da doğru çalışan-lardan oluşan bir takımınız yoksa fir-manız yine de ileri gidemez. Dolayısıyla biz şirket sahipleri için bu yılın en önce-likli işlerinden biri, yetersiz çalışanları işten çıkarmak olmalı. Hayırlı olsun!

Yetersiz çalışanı belirlemek her zam-an kolay değil. Sürekli olarak perfor-mans ve davranış bozukluğu gösteren biri çok barizdir. Ama ya işten çıkarıp çıkarmamaya karar veremedikleriniz? İş bitirmesinde veya hedefe çalışmada ona tam olarak güvenemeyeceğinizi mi

hissediyorsunuz? Yaptığı iyi şeyler de var ama önemli bazı noktalarda bir türlü siz-in beklentinize yetişemiyor mu? Nazik ve ahlaklı da birisi sonuçta ama... Kararsız mı kalıyorsunuz? Hatta kendinizden şüphe mi ediyorsunuz? “Çok mu fazla şey bekliyorum, yeterince takdir etmiyor muyum, gelişmesi için yeterince zaman tanımıyor muyum, kötü bir yönetici mi-yim?”

Bu yazımda size objektif değer-lendirme yapabileceğiniz sade bir yön-tem vermek istiyorum. Tek bir soru ile çalışanınızı değerlendirmeye çok doğru bir başlangıç yapabilirsiniz: Görevini her zaman sizin istediğiniz şekilde yerine getiriyor mu?

Çalışanın işini koruyabilmesi için ce-vap her zaman EVET olmalı. İnanın bu, iş sahibi olarak çok doğal bir beklenti. Tüm riskleri sizin almış olduğunuz ve kar et-tirmek zorunda olduğunuz bu şirkette çalışanınızın işleri sizin istediğiniz gibi yapacağına her zaman güvenebilmelis-iniz. Elbette yapamadıkları zamanlar olabilir ama bu durumda da gerçekten eksiğini gidermeye, hatasını düzeltmeye, sorunu çözmeye çalışıyor olmalı.

Nasıl ki siz sık sık “Bu ay eşimle kavga ettim” veya “Ürün geliştirmeye odaklandım, satış yapamadım, sana yarım maaş ödeyeceğim” diyemezseniz, çalışanlarınız da benzer söylemlerle karşınıza çıkamaz. Lütfen yanlış anla-mayın, herkesin şahsi problemleri var,

ancak bir şirket bunların sürekli olarak performansı olumsuz etkilemesiyle ayak-ta kalamaz. Ne çalışanlara ne müşterilere ne de yatırımcılarına sorumluluklarını yerine getiremez.

Sıklıkla kendinden bekleneni yeri-negetirmekte eksik kalan çalışanlara C sınıfı çalışanlar deniyor. Bunlardan işlet-menizde bir tane bile olmamalı! Doğru okuduz, bu tip çalışanları hemen işten çıkarın. Özellikle de geri bildirime direni-yorsa birlikte çalışamazsınız. Nokta. Yer-ine birisi olmasa da hemen çıkarın, çünkü kaldıkları sürece size daha çok zarar veri-yor olacaklar, bunu da çoğu zaman onları gönderdikten sonra daha iyi anlarsınız.

B sınıfı çalışanlar ise, kendilerinden bekleneni her zaman yerine getiren, arada sırada da beklediğinizin üstünde performans da gösteren çalışanlardır. Şirketiniz 20 kişinin üstüne çıktığında bu tip çalışanlar çoğunluğu oluşturacaktır.

Bir de A sınıfı çalışanlar vardır ki, şirketinizi her anlamda esas ileriye götürecek olanlar bunlardır. Bir A Player kendisinden bekleneni her zaman yerine getirmekle kalmaz, her zaman kendisin-den beklenenden daha fazlasını size verir. Şirketinizin büyüklüğüne göre çalışan-larınızın yüzde 20’si kadarının, yönetim takımının ise hepsinin A Player olması gerekir.

Hep söylerim, büyük firmalar da bir zamanlar küçüktüler ama onları büyüten ilkeler herkes için geçerli. Apple’ın işe

alma süreci dillere destan. “Devler Şir-ketinde” adlı kitabın yazarları Rama Dev Jager ve Rafael Ortiz’in Steve Jobs’la yaptıkları görüşmede Steve Jobs, kaliteli bir çalışanın ortalama bir çalışana kıyasla en az iki kat verimli olduğunu, özellikle ileri teknoloji sektörlerde 50 ila 100 kat daha iyi iş çıkartabildiğini gözlemle-diğini söylemiş. Kendisine küçük işlet-melerin ne bu yetenek avcılığı için ne de mülakatlar yapmak için zamanı olmaya-bileceği söylendiğinde ise Steve Jobs tep-ki göstermiş: “Kesinlikle katılmıyorum. A Player’ları aramak bir iş sahibinin en önemli işidir.”

Siz bir start-up olmayabilirsiniz ama “zararın neresinden dönülse kardır” mis-ali her zaman yeniden başlayabilirsiniz. Güzel haber şu ki, her şey gibi bunda da başlamak bitirmenin yarısı. A Player’ları ekibinize katmaya bir kere başladığınız-da, diğerlerini bulmak daha kolaylaşacak. Çünkü kaliteli çalışanlar, kaliteli çalışan-ların olduğu şirketlerde çalışmayı isterler.

2016 başlayalı 2 ay geçti bile. Bence yılın geri kalanında en önemli önceliğiniz, ekibinizi C sınıfı elemanlardan temizle-mek olsun. Bunu yapmaya motive olmak için Bradley Cooper’ın Burnt adlı yeni filmini izlemenizi tavsiye ediyorum. Siz onun kadar saldırgan bir kişilik sergile-mek zorunda değilsiniz, ancak başarılı olmak için ekibinizin kilit elemanlarını A Player’lardan kurma konusunda onun kadar “saplantılı”olmanız elzem.

Çalışanınızı işten çıkarmada kararsız mı kaldınız?SubegümBulutÖzgür KaşiflerBaş İşletme Koçuwww.ozgurkasifler.com

Super Bowl'un bu yıl 20 milyar doların üstünde iş hac-mi yaratarak tüm zamanların en ka-zançlı spor organi-zasyonu olarak tarihe geçmesi bekleniyor

Amerika’da iş hukuku konusunda uzman olan Av.

Mehmet Baysan, MÜSİAD USA (Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği Amerika) New York Şube-si’nce düzenlenen ticaret seminerl-erinin üçüncüsüne konuk oldu. 26 Şubat’ta gerçekleşen seminerde Bay-san, dernek üyelerine yeni iş yatırım-ları öncesi nasıl hareket etmeleri gerektiği konusunda bilgi verdi.

Baysan, yeni bir işe atılırken mutlaka işin uzmanından bil-gi alınması gerektiğini anlatarak “Yatırımcıların veya iş sahiplerin-in başlangıçta avukatlarla istişare-de bulunmayıp kendi bilgileri veya internetten edindikleri bilgilerle şirket kurmaları ciddi problemler yaratıyor. Yatırımlarda bankalarla yapılan anlaşmaların iyi yönetil-memesi dahi problem yaratıyor. İşe başlarken doğru adımlar atılması kayıpların önüne geçecektir” dedi.

‘Türk insanı Amerika’da sahaya çıkmayı hak ediyor”“Türkiye'deki orta ölçekli şir-ketlerin gelip burada ivme ka-zanmalarını ve büyümelerini istiyoruz” diyen Baysan, “Burada

başarılı olmak dünya arenası-na çıkmak demek. New York ve Amerika iş dünyasınının şampi-yonlar ligi. Türk insanı da burada sahaya çıkmayı hak ediyor. Hal-ihazırda Amerika'daki iş adam-larının bu yatırımlara önayak ol-ması gerekiyor. Herkes elini taşın altına koyup beraberliği artırıp başarılı olmalı” dedi.

MÜSİAD New York Şubesi ‘iş dünyası’ dersleri verecekMÜSİAD USA New York Şube Başkanı Çetin Güzel de toplantı-da üyelere müjde verdi. Güzel, “Biz MÜSİAD New York olarak önümüzdeki 1 yıl boyunca her ay eğitim seminerleri düzenleye-ceğiz. Seminerlerimizde bir şirketin kuruluşundan, finans altyapısının oluşturulması-na, strateji ve vizyonunun nasıl oluşturabileceğine kadar çeşitli konularda üyelerimizi bilgilen-direceğiz. MUSİAD'a üye olan herkes, profesyoneller tarafından bu dersleri alabilecek. Dersler her seviyede iş adamları ve iş kadın-larına açık” diye konuştu. IŞINSU

KAYGUSUZ FORUM USA

MÜSİAD USA’dan ticaret semineri

C sınıfı çalışanları yerine birisi olmasa da hemen çıkarın, çünkü kaldıkları sürece size daha çok zarar veriyor olacaklar. Bunu onları gönderdikten sonra daha iyi anlarsınız.

Page 17: Forumusa 185 March

17 www.ForumUSA.com

Bilim-TeknolojiIssue 185 • March 2016 FORUM USA

Bilim insanları Albert Ein-stein’ın varlıklarını 100

yıl önce söylediği yerçekimsel dalgaları tespit etti. Einstein’ın öngördüğü çekim dalgaları doğrudan gözlemlendi. Çekim dalgaları, Einstein’ın uzay-zaman bükülmesi teorisini doğruluyor.

"Massachusetts Teknoloji Enstitüsü" (MIT) ve "California Teknoloji Ensitüsü" (Caltech) is-patlanan teorinin potansiyel No-bel Ödülü kazanacağını belirtti. Bilim adamlarının 100 yıla yakın bir süredir keşfetmek için büyük bir çaba gösterdiği Einstein'ın ye-rçekimi dalgalarının ilk kez "Laz-er Interferometer Yerçekimi Dal-gası Gözlemevi" (LIGO) çalışma grubu tarafından gözlemlediği açıklandı.Dünya'ya 1.3 milyar

ışık yılı uzaklıktaki iki kara deliği mercek altına

aldıklarını belirten bilim insanları,

bu ikisinin bir-biri etrafında dönüp çarp-ması sonucu meydana ge-len yerçekim-

sel dalgaları ilk kez 14 Ey-

lül'de saptadıklarını ancak keşif, yapılan son çalışmaların ar-dından dünyanın geri kalanıyla paylaşıldı.

Sesi bile duyuluyorÇekim dalgaları yıldız gibi büyük gök cisimleri hızlandığında or-taya çıkıyor. Uzayı büküp genişle-tiyorlar. ABD'deki Ligo Çekim Dalgaları Gözlemevi astro-fizikçileri, gözlemleri sırasında birbiriyle çarpışan iki kara de-lik tespit etti. Çarpışma sesinin kaydedildiği bildirildi. Nobel

Ödülü alabileceği düşünülen keşifte Rus araştırmacılar da yer aldı.

MIT'de görev yapan astro-fizikçi Nergis Mavalvala, "As-tronomi için yeni bir aracın or-taya çıkışına şahit oluyoruz" derken, meslektaşı Matthew Evans da yerçekimsel dal-gaları tespit etmelerinin ardından bunları ses dal-galarına dönüştürdüklerini belirterek, "Karadeliklerden çıkan sesi duyabilirsiniz" diye konuştu.

Einstein'ın '100 yıllık' teorisi ispatlandı

Apple ile FBI arasında şifre savaşı!

Apple’ın, ABD Feder-al Soruşturma Bürosuna

(FBI), Aralık 2015'te California'nın San Bernardino kentinde 14 kişinin yaşamını yitirdiği saldırıyı düzenleyen teröristlerden Seyid Rıdvan Faruk'a ait iPhone'un şi-fresini kırmak için yardım etmeyi reddetmesi, kişisel gizlilik ile ulu-sal güvenlik arasındaki tartışma-lara yeni bir boyut kazandırdı.

Apple, FBI'ın yardım talebi-ni tüm dünyadaki müşterilerinin kişisel güvenliğini tehlikeye atacağı için geri çevirdiğini öne sürerk-en, ABD hükümeti bu iddiaya şiddetle karşı çıkarak, şirketin sadece piyasadaki itibarını koru-mak için kanunları hiçe saydığını savunuyor. ABD Adalet Bakanlığı ise güvenlik güçlerince öldürülen teröristin telefonunun şifresini kır-maya yönelik mahkeme kararına karşı çıkan Apple'ın yasal olarak zorlanmasını talep etti.

FBI, tam olarak ne istiyor?Apple ile FBI arasındaki "şifre savaşı" hadisenin karmaşık ve teknik yapısı, bazı önemli nokta-ların muğlak kalmasına yol açtı. Nebraska Üniversitesi Hukuk Fakültesi Profesörü Justin Hurwitz, FBI'ın Apple'dan basında yer aldığı gibi Faruk'a ait telefonun şifresini değil, şifreyi kırmayı zorlaştıran ve bu süreçte tüm bilgilerin silin-mesine neden olacak iki spesifik fonksiyonu kaldırmasını istediğini vurguladı.

Hurwitz, “Yargıç, Apple'dan iPhone'un kodlamasını zayıflat-masına ya da kırmasına hük-metmedi, sadece FBI'ın, telefonu bilgisayara bağlayıp şifreyi kırmayı denemesine imkan tanımayan iki spesifik fonksiyonu etkisiz hale getirecek kodlamayı yazmasını

emretti. Dolayısıyla Apple mah-kemenin kararına uysa dahi FBI'ın şifreyi kırması gerekiyor" diye konuştu.

"Apple şifre savaşını kaybedecek"Hurwitz, bu özelliklerin, kanıtların yok edilmesine imkan sağladığını

ileri sürerek, "Apple'ın kaybe-deceğini düşünüyorum çünkü bence Apple bu fonksiyonları em-niyet kuvvetlerinin faaliyetlerini engellemek için kasten tasarladı" görüşünü paylaştı. Hurwitz, "Mu-htemelen DAEŞ bağlantıları olan bir teröristten, bir kitlesel katilden

söz ediyoruz. Bu kişi öldü ve tele-fonu iş verenine aitti. Yasal açıdan FBI'ın telefona erişim hakkı old-uğuna hiç şüphe yok. FBI da bu çok açık ve kolay bir dava olduğu için kamuya açıkladı" dedi.

Apple neden itiraz ettiApple'ın Üst Düzey Yönetici-si (CEO) Tim Cook ise mah-keme kararının ardından yaptığı açıklamada, şirketin, FBI'ın ta-leplerini yerine getirmesinin dünyadaki bütün iPhone'ların güvenliğini tehlikeye atacağını ve FBI'ın, kendilerinden her telefonun kilidini açabilecek bir "arka kapı" programı yapmasını istediğini be-lirtmişti.

Cook, FBI'ın bu arka kapıyı sadece söz konusu telefon için kullanacağını iddia ettiğini fakat bunun garantisinin olmadığını, arka kapının dünya üzerindeki tüm iPhone telefonların güvenlik önlemlerini aşmak için kullanıla-bileceğini dile getirmişti. AA

Apple, FBI’ın yardım talebini müşterilerinin

kişisel güvenliğinin

tehlikeye atılacağı

iddiasıyla geri çevirdi.

Uzayda bulunan nesnelerin kendi çekim kuvvetinin dalgalar halinde

yayıldığını belirten teori

doğrulandı

Apple’a destek gösterisi düzenlendiABD’nin başkenti Washington’daki FBI genel merkezi önünde Apple’a destek gösterisi düzenlendi. Gelecek İçin Savaş isimli oluşum öncülüğünde bir araya gelen az sayıdaki kişi FBI binası önünde toplandı. “Telefonlarımızı kırmayın” yazılı büyük pankart açan göstericiler, “Güvenlikli telefon hayat kurtarır”, “(FBI Direktörü James) Comey, ellerini iPhone’larımızdan çek” yazılı dövizler taşıdı.

Apple'ın, San Bernardino saldırısını düzenleyen teröristin telefonun şifresini kırmak için FBI'ya yardım etmesini öngören mahkeme kararını reddetmesiyle başlayan "şifre savaşı" giderek büyüyor.ABD hükümeti, şirketin piyasadaki itibarını korumak adına kanunları hiçe saydığını savunuyor

TÜRK YAPIMI MOBİL OYUN BİRÇOK ÜLKEDE LİSTE BAŞITürk yapımı mobil oyun iSlash He-roes piyasaya çıktığı ilk gün Amerika ve diğer birçok ülkede "Editör'ün Seçimi" olarak yayınlandı. Dünya üzerinde 30 milyon kişiye ulaşan iS-lash oyununun devam oyunu iSlash Heroes aynı zamanda Amerika’da App Store Editör'ün Seçimi listesine girmeyi başaran ilk yerli yapım mobil oyun oldu.

4 MILYAR INSAN HENÜZ İNTERNETLE TANIŞMADIFacebook'un “bağlanabilirlik” raporuna göre, 2015'te internet erişimi olan kişi sayısı 3,2 milyara ulaştı. Rapora göre, 2014'te 2,9 milyar kişi inter-nete erişebiliyorken bu rakam 2015'te 300 milyon daha arttı ve 3,2 milyara çıktı. Geriye kalan 4,1 milyar insan henüz internetle tanışabilmiş değil.

İSTENMEYEN ANILAR HAFIZADAN SİLİNEBİLECEKAmerika’da yayına giren yeni bir PBS belgeselinde bilim adamlarının, insanların hafızasından istenmeyen anıları silmenin veya değiştir-

menin mümkün olduğu iddia edildi. PBS'nin NOVA belgesel kolundan Memory Hackers'da hafızanın doğasına yönelik araştırmalar ve hafızanın insanlığın faydası için nasıl değiştirilebileceği açıklanıyor.

Hava Elektronik Sanayi (HAVEL-SAN) Genel Müdürü Ahmet Hamdi Atalay, Türkiye’nin ilk siber güven-lik merkezi olan Siber Savunma Teknoloji Merkezi’nin (SİSATEM) mart ayında açılmasının plan-landığını söyledi. Dünya üzerinde 1,5 milyon, Türkiye’de ise 15 bin siber güvenlik uzmanı ihtiyacı olduğunu bildiren Atalay, siber saldırıların verdiği zararların, sektörlerin pazar büyüklüğünün çok ötesinde olduğunu vurgulayarak “500 milyar dolarlık siber güvenlik pazarı, 100 milyar dolar civarında. Siber saldırıların verdiği zarar, sektörün gelirinin 5’te biri kadar” dedi. AA

Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi’nin (NASA) resmi internet sitesinde yer alan açıklamada, gök taşının 15 Şubat 2013’te Rusya’nın Çelyabinsk Oblastı kentine düşen ve büyük bir patlamaya yol açan mete-ordan sonra en büyük ateş topunu oluşturduğunu belirtti. Brezilya sa-hillerinin bin kilometre doğusunda, okyanus seviyesinin 30 kilometre üzerinde yanmaya başlayan gök taşının 13 bin ton TNT’ye eşdeğer bir enerji açığa çıkarttığı ifade edildi.

Oppo, mobil cihaz kullanımının belir-leyici unsurlarından biri olan batarya teknolojilerine dikkat çekici bir yeni-lik geliştirdi. Şarj süresini çarpıcı bir biçimde düşüren bu yeni teknoloji ile 25000 mAh kapasiteli bataryaya sahip bir telefon 15 dakikada tama-men şarj edilebiliyor. Barselona'daki MWC 2016 etkinliğinde görücüye çıkarılan Super VOOC Flash Charge, 15 dakikalık şarj süresiyle 10 saatlik bir kullanım ömrü sunuluyor.

Sosyal paylaşım sitesi Twitter'dan yapılan açıklamada, geçen yılın ortasından bugüne kadar, terör ak-tivitelerini destekleyen veya tehdit edici unsurlar içeren 125 binden fazla hesabın askıya alındığı belir-tildi. Twitter'ın terörizmi destekle-mek için kullanılmasının kınandığı açıklamada, sosyal paylaşım sitesinin sunduğu hizmetlerden şiddet ve korku salmak için faydal-anılamayacağı bildirildi.

Türkiye’nin ilk siber güvenlik merkezi

Atlas Okyanusu’na gök taşı düştü

Cepte batarya teknolojisi yenilendi

Twitter terörle ilgili 125 bin hesabı askıya aldı

Einstein ne demişti?Dünyayı sarsan görecelilik teorisiyle yerçeki-minin uzay ve zamanın bükülmesi anlamına geldiğini ortaya koyan Einstein, 1916’da bu teorinin bir uzantısı olarak, yerçekimsel dalgaların varlığını savunmuştu. Ancak bugüne kadar bu dalgaların varlığına dair doğrudan bir kanıt bulu-namamıştı.

Page 18: Forumusa 185 March

18 www.ForumUSA.com

Kültür-SanatIssue 185 • March 2016 FORUM USA

Çinli sanatçı Ai Weiwei,

sığınmacı krizine dikkat çekmek

için Berlin Konser Evi'nin (Konzerthaus) dış sütünlarını sığınmacıların kullandığı can

yelekleri ile donattı.

Brown’ın İstanbul fotoğraflarının,

nisan ayında Washington Büyükelçiliği ve Houston Başkonso-losluğunda

sergilenmesi planlanıyor

“Kral Midas” koleksiyonunun

Gala Açılışı Penn-sylvania Üniver-

sitesi Müzesi’nde yapıldı. Eserler, 27

Kasım 2016’ya kadar görülebi-

lecek.

Eserler, dünyada ilk kez sergileniyor

Amerikalı fotoğraf san-atçısı Carolyn Brown, 2015

yazında Kültür ve Turizm Bakan-lığının davetlisi olarak İstan-bul’daki Türk ve İslam mimarisi sanat eserlerinin fotoğraflarını çekti. Brown’ın fotoğrafları Dallas Sanat Müzesi ve Teksas Üniversitesi Edith O’Donnell Sanat Tarihi Enstitüsü’nün İslam Sanatı ve Mimarisi Bölümü’nde bu yıl sonbaharda açılması plan-lanan sergilerde yer alacak. Ay-rıca Brown’un bu koleksiyonu, Teksas Üniversitesi’nin kalıcı sergileri arasına girdi.

Brown, “İstanbul’un daha fazla fotoğrafını çekmek için aylarca kalabilirim. Ziyaret ettiğim en büyüleyici yerlerden biri” dedi.

İstanbul’un büyüsü Brown, 1990’larda Türkiye’yi zi-yaret ettiğini, yirmi yıl sonra yaptığı bu ziyarette eşsiz fotoğraflar çekme imkanı bulduğunu söyledi. Brown, 1960’lı yıllarda Kahire Amerikan Üniversitesi’nde İslami Sanat ve Mimarlık okurken fotoğrafçılığa başladığını, Ortadoğu’daki İslam tarihi eserlerine özel bir ilgisinin olduğunu ifade etti.

Ünlü Macar Türkolog Ig-nacz Kunos’un, Osmanlı

Devleti döneminde İstanbul'a giderek topladığı ve orijinal kopyası ABD'deki Northwest-ern Üniversitesi'nde bulunan 1913 basımlı "Forty-four Turkish Fairy Tales" (Kırk Dört Türk Masalı) kitabındaki masallar Türkçe'ye kazandırıldı. Çizimleriyle birlikte Türkçe yay ımlanan kitap, Anadolu'daki insanların ağızdan ağıza anlatılagelen masallarından oluşuyor.

Tuti Kitap Genel Yayın Yönetmeni Muvaffak Er-man Yılmaz, "Ünlü Macar Türkolog Ignacz Kunos, Bul-garistan'da bir süre Türkler arasında yaşamış, sonra da Türkçe öğrenmiş ve Osman-lı devrinde, 1885 yılından sonra Anadolu'da bu-lunmuş. Macaristan'a döndüğünde de Türk halkbiliminin önemli isimlerinden biri olmuş" dedi. Yılmaz, Kunos'un Osmanlı Türkçesi, Türk dili ve edebiyatına yönelik yaptığı çalışmaların yanı sıra, Nasrettin Hoca, Hacivat ve Karagöz, Ortaoyunu üze-rine de çalışmalar yaptığını, ziyaret ler inde topladığı masalları da kitaplaştırdığını kaydetti.

Kitapta ünlü Macar masal ressamı Willy Pagany'in çizimleri de aynen kitaba taşındı. Eseri hazırlanırken aslına uygun olması için tit-izlikle çalıştıklarını anlatan

Yılmaz, “Tam anlamıy-la orijinalinin birebiri oldu. Anadolu'da, özel-likle ninelerin anlattığı masallar olması hase-biyle, o dönemki masal-ların günümüze ak-

tarılmasını çok önemsiyoruz. Ayrıca bu kitaptaki masallar-da, Fars ve Arap geleneğinin etkileri de görülüyor” dedi. Yılmaz, kitabın iki farklı kapak tasarımıyla okuyucuya sunulduğunu sözlerine ekledi. AA

“Ankara yakın-larındaki antik

kent Gordion’da yapılan kazılarda çıkarılan ve Frigya dönemine ait 120 tarihi eseri içeren “Kral Midas” koleksiyonu, Kültür ve Turizm Bakan-lığı, New York Başkonso-losluğu ve Pennsylvania Üniversitesi’nin ortak çalışması ile Penn Müze-si’nde sergilenmek üzere

Philadelphia’ya getirildi.Serginin galasında

konuşma yapan Penn Müzesi Direktörü Ju-lian Siggers, Penn Rek-törü Amy Gutmann ve

Gordion kazılarında uzun yıllar görev yap-mış olan Charles Wil-liams, serginin ortaya çıkmasında katkısı geçen Kültür ve Turizm Bakanlığına özel olarak teşekkür etti. New York Başkonsolosu Ertan Yalçın da Türkiye’nin önemli kültürel mirasları arasında bulunan Gordi-on’daki eserlerin ABD'de sergilenmesinin Türki-ye’nin tanıtımına katkı yapacağını söyledi.

Sergi salonu, İpek Yolu üzerinde ti-caret, bilgi ve insan akışını sağlayan Türk kervansaraylarından esinlenen bir va-haya dönüştürüldü. Müzenin ziyaretçileri, Osmanlı İmparator-luğu’na doğru zaman içinde bir yolculuğa çı-karak; İpek Yolu’ndan gelen geleneksel eşy-aların arasında dolaşıp dinlenebiliyor. FORUM USA

Çinli sanatçı Ai Weiwei, Avrupa'daki sığınmacı

krizine sanatla tepki gösterdi. Ai, Almanya'nın başkenti Berlin Konser Evi'nin dış sütunlarını sığınmacıların kullandığı can ye-lekleriyle donattı.

Midilli’den 14 bin can yeleğiAvrupa’ya gitmek isterken den-izde boğularak hayatını kaybeden sığınmacıları anmak için Berlin Konser Evi’nin girişindeki sütun-lara çok sayıda can yeleği giydiren Ai, sütunların arasına da bir şişme

bot yerleştirdi. Ai, botun üzerine “#Güvenligeçiş” yazısını koydu.

Ai'nin bu çalışması için Midilli Adası’nda biriken yaklaşık 14 bin can yeleği getirildi. Çalışmasını, Konser Evi’nde düzenlenen "Barış için Sinema (Cinema-for-Peace)" galası için yapan Ai, geçen eylül de Yunanistan’a geçerken boğulan ve cansız bedeni Bodrum kıyısına vu-ran Aylan bebeği anımsatır şekilde poz vermiş ve bu eylemi tartışma-lara yol açmıştı. Ai'nin Midilli Adası’nda sığınmacılar için bir anıt yapmayı planladığı bildirildi. AA

İstanbul’a bir de Teksas’tan bakın!

Osmanlı masallarının yolculuğu

Sanatçının sığınmacı krizine tepkisi can yelekleriyle olduÇinli sanatçı Ai Weiwei, sığınmacı krizine dikkat çekmek için Berlin Konser Evi’nin sütunlarına sığın-macıların kullandığı can yeleklerini yerleştirdi

Amerikalı fotoğraf sanatçısı Brown’unİstanbul kareleri, Teksas Üniversitesi’nin kalıcı sergileri arasına girdi

IGNACZ KUNOS

İslam alimi ve mutasavvıf Seyy-it Abdulkadir-i Geylani'nin 23.

kuşaktan torunu Prof. Dr. Meh-met Fadıl Geylani, atasının kayıp eserlerini bulup yayınlayabilmek

için 30 ülkede yaklaşık 400 kütüphanede araştırmalar yaptı. Prof. Geylani, eserlerin yağmala-narak götürüldüğünü belirlediği

Vatikan'da 3 eser buldu. Geylani 35 yılda yaptığı araştırmalarda 28 es-erden 14'ünü yayınladığını söyledi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, başarılı yapımlara temel oluşturmak ve

genç sinemacılara motivasyon kay-nağı olmak için kurduğu "Sinema

Destekleme Kurulu" aracılığıyla bu yıl 160 projeye destek kararı aldı.

Kurul, belgesel, kısa film, ani-masyon ve senaryo dallarındaki bu projelere 5 milyon 99 bin lira destek

sağlayacak.

Sanatçı Jason de Caires Taylor daha önce Meksika ve Bahamalar’da deniz altında sergilediği göçmen

ve mülteciler için tasarlanmış heykellerini Kanarya Adaları’nın

doğusunda, Lanzarote’nin kıyısında sergiliyor. 15 metre derinliğindeki müzeye dalmanın yanı sıra şnor-

kellerle de ulaşmak mümkün.

Gaziantep, Kahramanmaraş, Şanlıurfa ile Hatay Büyükşehir be-lediyelerinin desteği, Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın öncülüğünde yürütülen "Mozaik Yolu Projesi"nin ilk uluslar-arası etkinliği, İsviçre'de düzenlendi. Ortak Nesiller Entegrasyonu (ONE) Derneği’nin projesiyle uluslararası anlamda ilk tanıtım çalışmasının yapıldığı etkinlikte Modacı Özlem Süer'in tasarladığı mozaik desenli

kıyafetler büyük ilgi gördü.

Türkiye'de geniş bir hayran kitlesi bulunan Polis Akademisi serisinde Komutan Eric Lassard karakterine

can veren ABD'li aktör George Gaynes (98), yaşamını yitirdi.

Gaynes, 35 Hollywood ve televizyon filminin yanı sıra ABD ve Avru-

pa'da birçok tiyatro oyunu, müzikal komedi ve operada rol aldı.

Geylani'ninVatikan'daki kitaplarına

torunu ulaştı

Denizdeki göçmen dramı deniz altındaki müzede...

Gaziantep'in mozaikleri İsviçre'de tanıtıldı

George Gaynes hayatını kaybetti

Sinema sektörüne

5 milyon lira destek

ÇENGEL BULMACAÜslup, stilZorbalıkyapankimse

BenekYolcu yükü

YurtTecrübe Halat ucu İngilizcede

evet

Gürültüpatırtı

Alışılmış,alışılan

Deniz ta-şıtlarından Taşıt dizisi

Tasa, kaygı,üzüntü

Bir cins iriat

SonuçolarakKüçükgemi

Belirti, iz,ipucuYiğit,

kahraman

Sarp geçitÇok yemek

yiyen

Tenis oyna-ma aracı

Resimdekioyuncu

Suçsuz,günahsızBir nota

Kelimesikelimesine

Deneyhayvanı

Kovuştur-ma

Boru sesiHanımsultanın

yardımcısı

Sarıyaçalan açıkkahverengi

Açıktanaçığa

Düzen, hile,desise

Yayla

SanayiKemikiçinde

bulunur

Büyükçağlayan

EksiksizSevinç

Açık, kolayanlaşılır

SuçlamaTitanın

sembolüEgemenlik

RüyayorumuKoku,

güzel koku

Bir renkÇok ortaklı

Konuşulanasıl konu

Sıcak, kız-gın, yakıcı

Bir bağlaçYapılan iş,edim, fiil

Boyuneğen

Dökmedemir, font

Ruhsalgerilim Şifre

Bir ilimizKoyun vekeçinin

ortak adı

Saniyeninaltmışta biri

Kirpikboyası

Gündüzgösterimi

Apartmandairesi

PatolojiktorbaKan

boruları

Ün, şanParlak,

pamuklukumaş

Helyumunsembolü

Sandalı ge-riye yürütme

İlaveBoğa

güreşi alanı

İndeks,fihrist

Çağlar,devirler(eski)

Bir ilimizDemiryolu

Bir notaİlçe, kay-makamlık

Töre bilimi

At bakıcısıMesaj

Eskrimdebir kılıç

Sahneoyununaözgü olanZeybek

Geriçevirme

Baş (eski)

Kişiler,zatlar (eski)

İlgi eki

Başkanlık(eski)

Uzaklıkbelirten söz

Sodyumunsembolü

Yenilgiyikabul etme

Baytar

Yetme, kâfigelme

Cilveli,nazlı

Mektup İri tanelibezelye

T F V Ç Y Ş G K G NK A B A D A Y I E M A R E A K A B E

R A K E T M A S U M M O T A M O TÖ Z G Ü N A M A L T A K İ B A T T İ

A L E N İ P L A T O U R A N CB E J Y T A B İ R N E Ş E

N T İ A L S A D E Tİ T H A M R A Y İ H A İ L ER A M N K A R A M A N

P İ K S K O D R İ M E LK İ S T N A M H E E K

D A M A R D E S İ V A S L A Aİ L E T İ D R A M A T İ K R E T

S E Y İ S Z E V A T R İ Y A S E TP E S K İ F A Y E T N A Z E N İ N

V E T E R İ N E R N A M E A R A K A

Sayfa 15’teki bulmacanın çözümü

Kral Midas'ın Altın Çağı sergisi Pennsylvania'daGalada, Eskişehir Olgunlaşma Enstitüsünden sergi için özel olarak getirilen Frigya dönemine ait kostümler, üniversite öğren-cileri tarafından sergilendi. Sergi çerçevesinde müze kafeteryasın-da ziyaretçilere Türk yemekleri sunulacağı bildirildi.

Türk yemekleri ikramı

Page 19: Forumusa 185 March

Her pazartesi diyete başlayıp akşam yemeğinde bozmak-

tan sıkıldınız mı? Dolabınızdaki kıyafetlerin üzerinize olmadığını görüp diyete başlama sözü verip birkaç saat sonra unuttunuz mu? Ça-resiz değilsiniz! Yeni yöntemlerle bu kısır döngüden kurtulup ideal kilonu-za erişebilirsiniz.

Hedefinize netlik kazandırınHerkes kilo vermek istiyor ama siz tam olarak ne istiyorsunuz? 12 kilo-dan kurtulmak mı, bel çevresini in-celtmek mi yoksa temiz beslenerek mutlu ve sağlıklı yaşamak mı? Ner-eye gideceğinizi bilirseniz, yolu daha kolay bulursunuz ve hedefinize hep bağlı kalırsınız. Ulaşmak istediğiniz noktayı bir deftere yazıp sabah uy-anınca ve gece uyumadan önce oku-yun.

Hata yaptığınızda kendinizi anlayınKilo verirken önünüzdeki en büyük engelin düşünceleriniz olduğunu biliyor musunuz? İnsan, başarılarını küçümseme ama hatalarını büyütme eğilimindedir. Üstelik, bunu çevresindeki insanlarla karşılaştırarak yaptığında kendine zarar verir. Sizin için de durum böyle mi? Kilo vermeye uygun hareket etmediğinizde kend-inize kızıyor musunuz? Bu davranış, hata yapan bir çocuğu azarlamak hatta dövmekten farksızdır. Kendi-nizden bilirsiniz, çocuk neden hata yapar: Doğrusunu bilmediği için… Siz de kendinize bağırıp kızmak ye-rine önce kendinizi anlamaya çalışın, şefkatle elinizden tutup doğrusunu anlatın, hatalarınızdan ders çıkarın.

Porsiyonlarınızı azaltınAniden yeme düzeninizi değiştirip katı bir diyete başlamak, hem ruh-sal hem fiziksel olarak kısıtlanmış hissetmenize sebep olur. Özgürce kilo vermenin yolu ise, porsiyonları

azaltmaktır. Öğle yemeğinde üç dil-im pizza yiyorsanız, iki dilim pizzaya düşürün. Akşam yemeğinde iki kase çorba içiyorsanız, bir kaseye düşürün. Göreceksiniz, porsiyon azaltmak tartıda gördüğünüz kilonuzu da azal-tacak.

Paketli yiyecekleri tanıyınAmerika’da, hazır gıdalarda yaygın olarak kullanılan glukoz şurubu ve halk arasında Çin tuzu olarak bilinen mono sodyum glutamat kimyasal-larına dikkat etmelisiniz. İçindekiler

bölümünde kimyasal ve koruyucu madde içeren besinleri olabildiğince az tüketin, mümkünse tamamen hayatınızdan çıkarın.

Acıktığınızda yemek yiyinFazla kilo problemi yaşayan, zayıfla-maya niyeti olan insanların ilginç bir yanılgısı vardır: Öğün atlayarak zayı-flayacaklarını, daha az kalori alacak-larını düşünürler. Aslında durum tam tersidir, besinsiz kalan vücut, akşamüzerine doğru halsizleşir ve düşen enerjiyi yükseltmek için şeker ve kahveye yönlenirler. Bu sorunun çözümü oldukça basittir: Acıktığınız-da yemek yiyin, her öğünü zamanın-da yapın.

Seçim şansınız olduğunu bilinAtıştırmalık olarak kurabiye, kraker, çikolata yemek zorunda değilsiniz. Her zaman daha lezzetli ve sağlıklı seçim şansınız olduğunu bilmelisin-iz. Televizyon izlerken atıştırma hu-yunuz varsa, patates kızartması ye-rine aynı biçimde doğranmış havuç veya salatalık yiyerek hem damağınızı tatlandırabilir hem kilo verebilirsiniz.

Tatlı ihtiyacınızı doğal karşılayınBeynimizin çalışması için oksijen ve glikoza ihtiyacı vardır ve bunlar karşılanmadığında yorgunluk, depr-esyon, el-ayak titremesi gibi etkiler ortaya çıkar. Sadece 5 dakika açık ha-vada yürüyüş ve bir porsiyon mevsim meyvesiyle hem ihtiyaçlarınızı doğal yoldan karşılayabilir hem kilo verebil-irsiniz.

Aklınızda olsun: Canınız tatlı istediğinde önce bir bardak su için ardından pencereden bakmak bile olsa açık havaya çıkıp derin nefes alın. Tatlı isteği devam ediyorsa, bir porsi-yon meyve yiyin. Bu yaptıklarınızın ödülünü incelen ve sağlığa kavuşan vücudunuzla zaten alacaksınız!

Arzu KarabulutSağlıklı Beslenme ve Yaşam Koçu

Sağlık-Spor19 www.ForumUSA.com Issue 185 • March 2016 FORUM USA

Diyetten sıkılanlara

7 yeni zayıflama tüyosu

Omurilik felcine dikkati çekmek ve omurilik yaralanmalarının tedavisi-yle ilgili bilimsel araştırmalara fon sağlamak amacıyla düzenlenen "Wings for Life World Run" etkinliği, 8 Mayıs'ta İzmir'de yapılacak. Or-ganizasyonun sportif direktörü Colin Jackson, dünya çapında yılda 250 bin kişinin omurilik felciyle karşı karşıya kaldığını, onlar için bir şeyler yapmak istediklerini kaydetti. AA

Muğla'nın Datça ilçesinde 10. Uluslar-arası Açık Deniz Kış Yüzme Maratonu düzenlendi. Türkiye ve Yunani-stan'dan katılan 309 sporcu "Ege Denizi acı denizi olmasın" sloganı ile kulaç attı. Organizasyonun sponsor-larından Muğla Sanayi Odası Başkanı Bülent Karakuş, mülteci krizihe dikkat çekmek istediklerini söyledi.

FİFA Genel Kurulu, Sepp Blatter’in yolsuzluk skandalının ardından istifasıyla boşalan göreve Gianni İn-fantino’yu geçti. Zürih’te dört adayın katıldığı seçimlerden zaferle çıkan İnfantino’nun en önemli gündem maddesi yolsuzluk skandallarıyla sarsılan kurumun reform sürecin-den geçirilmesini sağlamak olacak.

Tüm dünya aynı anda, koşamayanlar için koşacak

"Ege Denizi, acı denizi olmasın" diyerek kulaç attılar

FİFA Başkanlığı'naİnfantino seçildi

Ohio eyaletinin Dayton kentin-de, Türk-Amerikalı boksörler

için spor merkezi açıldı.Ahıska Türk Amerikan Toplum

Merkezi ile bölgenin tanınan boksörü Milt Pearson tarafından ortaklaşa açılan merkezde amatör ve profesyonel boksörler, antreman ve maç yapacak.

Açılan yeni spor merkezinde, Pear-son’la birlikte, Dünya Boks Konseyi al-tın kemer ödüllü iki Türk boksör olan süper orta siklet Buğra Öner (25) ve Alptuğ Öner (26) kardeşler de antren-man yapıp, eğitim verecek.

Spor merkezinde ayrıca, Pearson’ın şu ana kadar sadece bir mağlubiyeti bulunan oğlu orta siklet boksörü Chris Pearson’ın da (25) maç ve antrenman yapacağı belirtildi.

Ahıska Türk Amerikan Toplum Merkezi Başkanı İslam Şahbandarov, Dayton’da 20-25 senedir ilk profesy-onel boks müsabakasının açılan yeni salonda gerçekleştirileceğini bildirdi. Konuşmasında açılan salonun farklı toplulukları bir araya getireceğini vurgulayan Şahbandarov, bu yönüyle kültürler arasında ”bir köprü” vazifesi

göreceğine in-andığını söyledi.

Milli boksör Buğra Alptuğ da ABD’nin boks için rüyalar ülkesi old-uğunu ve Ameri-kalıların boksu bir iş ve hayat olarak gördüklerini dile getirerek, “Ağabeyim-le birlikte ABD’de dünyaya Türk’ün gücünü göstereceğiz” dedi.

ABD’de 10 yıl gibi kısa bir süre de önemli gelişmeler elde eden ve ken-di yaşam alanlarını oluşturan yak-laşık 3 bin Ahıska Türkü’nün yerel ekonomiye yıllık 75 milyon dolar katkısı bulunduğu belirtiliyor.

Sahaya çıktığı 20 resmi maçta attığı 20 golle

ABD'deki tüm akademiler içinde gol kralı adayı olan Arda Bulut’u BeşiktaşUSA Derneği yalnız bırakmadı. San Jose Earthquakes-Santa Cruz Breakers maçında for-ma giyen futbolcuyu Beşik-taşUSA Dernek Başkanı Fer-ruh Zor ve Başkan Yardımcısı Gökay Mediceler destekledi.

ABD U18 Milli Takımı’nda top koşturan Bulut, Beşiktaş

Kulübü ve BeşiktaşUSA’ya teşekkür etti.

ABD Milli Takımı’nda bir Türk BeşiktaşUSA Başkanı Zor, Amerika’daki tüm spor branşları içinde ilk kez bir Amerikalı Türk’ün milli takım forması giymesinin gurur verdiğini söyledi. İs-tanbul’dan özel getirtilen ve tüm futbolcuların imzaladığı Beşiktaş formasını Arda Bu-lut’a hediye eden Zor, Beşiktaş

taraftarı olan Arda ve ail-esinin Amerika’da Başkan Fikret Orman ile tanışa-caklarını açıkladı. BeşiktaşUSA Başkan Yardımcısı Mediceler de “Başkanımız Fikret Or-man, Arda gibi yetenekleri takip etmemizi istedi. Klübün NY ve NJ’de Beşiktaş adına bir takım satın alma düşüncesi var. Genç ve yetenekli Türk oyuncuları bu takımda oynat-mayı planlıyoruz” dedi.

Ahıskalılardan Türk-Amerikan spor merkezi

Amerika’nın Arda’sına BeşiktaşUSA’dan destek

Ohio eyaletinin Dayton şehrinde, Türk ve ABD’li boksörlerin eğitim alıp, maç yapabilecekleri spor merkezi açıldı.

Arda Bulut, 2 sene önce U14 akademisi ile 30 maçta 33 gol atarak ABD'de gol kralı oldu..

ARDA BULUT (Solda)

Page 20: Forumusa 185 March

Halal

Doğal Helal Hijyenik

Her Evde, Güvenle...Merve Et ürünleri bir Vintage Food Corporation yatırımı olan Al Marwa LLC entegre et tesislerinde uzman kadroların özenle seçtiği, doğal ortamlarda yetiştirilmiş küçük ve büyükbaş hayvanlardan,yine tecrübeli ve ehil kasaplar tarafından İslami usullere uygun şekilde kesilerek, uzman veteriner ve USDA gözetimcileri kontrolünde işlenmektedir. Tamamen hijyenik ve 100% helal ve doğal olarak üretilen et ürünlerimizi üretim merkezimizde görmek ve tecrübe etmek isteyen sevgili tüketicilerimiz için tesislerimiz ziyarete açıktır. Randevu için lütfen; ( 215 ) 536-6050’yı arayınız.

Issue 185 • March 201620 www.ForumUSA.com

ABD Ticaret Bakan-lığının verilerine

göre, Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) geçen yılın 4. çeyreğinde yüzde 1 arttı.

Ocak ayındaki öncü tahminler, ekonominin söz konusu dönemde yüzde 0,7 genişlediğine işaret etmişti.

İkinci büyüme tahminine ilişkin piyasa beklentisi

ise yüzde 0,4'e çekilmesi yönündeydi. Beklen-medik şekilde yukarı yönlü revize edilen

büyüme verisinde, öncü tahminlere kıyasla artan özel

yatırım stokları ile düşen itha-latın etkili olduğu belirtildi. AA

‘Makam New York’, çok sayıda yabancı ve

Türk’ün katıldığı NYC’deki pro-gramda Türk musikisinin tarihi ve makamları hakkında bilgi verdi. Grubun kurucularından müzisyen Ahmet Erdoğdular, Osmanlı ve Türk musikisinin tanıtımı için eğitim program-

ları düzenlediklerini, 1-5 Nisan arasında ‘5. Geleneksel Türk Musikisi Atölye Çalışması’nı yapacaklarını ve bir konser düzenleyeceklerini söyledi. Er-doğdular programda, ABD’li neyzen Peter Daverington ile birlikte naat, ilahi ve şarkılardan oluşan bir dinleti sundu.

İndiana eyaletinde Çad ve Sudan-

lı oldukları belirtilen 3 Müslüman gencin boş bir evde “infaz” yöntemiyle vurularak öldürüldüğü bildirildi. Fort Wayne kentin-deki olayın, gençlerin “parti yapmak” için kullandıkları boş bir evde 24 Mart’ta mey-dana geldiği açıklandı. Polis yetkilileri, yaşları 17 ile 23 arasında-ki Muhammed Taha Ömer, Adem Mekki ve Muhammed Tayrab adlı gençlerin ihbar üzerine evde ölü bulunduklarını, ölüm şeklinin “infaz” yön-temi gibi göründüğünü söyledi. Kentin Güvenlik Direktörü Rusty York, “Cinayetlerin neden işlendiğini araştırıyoruz ancak bunların nefret ci-nayeti olduğunu gösteren bir neden bulunmuyor. Gençlerin dinleri ya da milliyetleri nedeniyle öldürüldüklerini gösteren bir neden de yok” dedi.

ABD ekonomisi 2015'in son çeyreğinde yüzde 1 büyüdü

Makam New York ve ABD’li Neyzen’den ilahi dinletisi

3 Müslüman genç öldürüldü

Oscar’da “En İyi Yönetmen” Diriliş filmiyle Alejandro Gonzalez İnarritu, “En İyi Erkek Oyuncu” ise aynı filmdeki rolüyle Leonardo DiCaprio oldu.

F RUM USA

NBA maçı "Türk

gecesi"ne dönüştü

Washington Türk Amerikan Derneği (ATA-DC) 24 Şubat

akşamı NBA liginden Washington Wizards ve New Orleans Pelicans takımlarının karşılaştığı basketbol maçında sahnedeydi. ATA-DC'nin bu yıl 5.sini organize ettiği "Türk Kültür Gecesi"nin de yer aldığı maça katılan Türk grup, takımlara tezahüratla destek verdi.

Dans gösterisine büyük ilgiVerizon Center'da Washington Wizards'ın New Orleans Pelicans'ı

ağırladığı ve 109-89 kazandığı maç, Türk halk dansları gösterileriyle adeta "Türk gecesi"ne dönüştü. Maçın devre arasında Kardel-en Dans Folklor Grubu, Türk halk danslarından örnekler sergiledi. Basketbolseverler gösteriyi ilgiyle izledi. Göster-inin sonunda grup üyelerinin ABD ve Türk bayrağı açması alkış aldı. Türk oyuncu Ömer Aşık ise sakatlığı nedeniyle karşılaşmada forma giyemedi. FORUM USA

Milyonlarca Mars veSnickers toplatılıyorAmerikalı çikolata üreticisi Mars, ürünlerinin bir kısmın-da yabancı madde bulun-masının ardından piyasadaki malları geri çekme kararı aldı. Firma bunun üzerine son kullanma tarihine göre bazı ürünlerin piyasadan to-platılmasına karar verdi. Firmanın

Hollanda sözcüsü, ürün toplatılacak ülke sayısının 55 olduğunu duyurdu. Mars'ın Almanya birimin-den yapılan açıklamada da

son kullanma tarihi 19 Haziran 2016

ile 8 Ocak 2017 arasında olan ürünlerin sorundan etkilendiği belirtildi.

Ahmet Erdoğdular Peter DaveringtonOscar ödül- leri, Holly-

wood’taki Dolby Tiyatro-su’nda, aday belirlenmesinde

ırkçılık yapıldığı iddialarıy-la gerçekleştirilen protestoların

gölgesinde düzenlenen törenle sa-hiplerini buldu. Gece, sunucu siyahi

komedyen Chris Rock’ın 2016 Oscar adayları arasında siyahi adayın bulun-

mamasına ilişkin yaptığı esprilerle başladı.Gecenin ilk ödülünü “En İyi Özgün

Senaryo” dalında “Spotlight” filminin sen-aryosuyla Josh Singer ve Tom McCarthy ka-zanırken, “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu” ödülünü Alicia Vikander, “The Danish Girl” (Danimarkalı Kız) filmindeki rolüyle aldı.

Toplam 10 dalda Oscar adayı gösterilen “Mad Max: Fury Road” (Mad Max: Öfke-li Yollar), “En İyi Kostüm Tasarımı”, “En

İyi Yapım Tasarımı”, “En İyi Makyaj”, “En İyi Kurgu”, “En İyi

Ses Kurgusu” ve “En İyi Ses Miksajı”

olmak üzere 6 dalda

Oscar

ödülü aldı.Geçen yıl “En

İyi Film” ve “En İyi Yö-netmen” ödüllerini alan Meksikalı yönetmen Alejandro Gonzalez Inarritu, bu yıl da “The Revenant” (Diriliş) filmiyle “En İyi Yönetmen” ödülünü kazandı.

DiCaprio’nun ilk Oscar’ı Leonardo DiCaprio, “Diriliş” filmindeki rolüyle “En İyi Erkek Oyuncu” ödülüyle birlikte kariyerindeki ilk Oscar‘ını kazandı. Gecede “En İyi Kadın Oyuncu” dalında ödülün sahibi ise Brie Larson oldu.

Okullardaki cinsel tacize karşı Beyaz Saray tarafından başlatılan kampanyayı desteklemek için sahneye çıkıp Lady Ga-ga’yı anons eden ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ayakta alkışlanırken, “Lütfen oturun. Burada en az yetenekli kişi

benim” diyerek k o n u k l a r a

seslendi. AA

sahiplerini buldu88.Oscar Ödülleri